Ýslam Kavramlarý A-L
Pages: 1
Hayber gazvesi By: armi Date: 20 Þubat 2010, 14:41:58
HAYBER GAZVESÝ




Hz. Peygamber´in hicretin 7. yýlýnda fethettiði, Þam-Medine yolu üzerinde Medine´nin 150 km. kuzeyinde Yahûdilerin oturduðu bir yerleþim merkezi. Hayber Yahûdi dilinde kale demek olup burasý ayný zamanda hurma ve tahýl merkezidir. Kalesinin yedi burcu vardýr. Bunlar Nâim, Kamûs, Þýk, Netah, Sülâfim, Vatih ve Ketîbe´dir (Ýbn Sa´d et-Tabakâtü´l-Kübrâ II,106) Hz. Peygamber Hayber Yahûdilerinin Medine´ye karþý müþriklerle ittifak halinde olmalarý ve pek çok Yahûdi kabilesi´nin burada toplanmasýndan dolayý Hudeybiye musalahasýndan sonra Hayber´i fethetmek üze re hazýrlýklara baþladý (Vakýdî, Kitabü´l Meðazî, II, 441-442, Ýbn Hiþâm, es-Siretü´n-Nebeviyye, III, 201)

Hz. Peygamber, bu cihad hareketi için sadece cihada raðbet edenlerin katýlmasýný emretti. Medine´de Siba´ b. Urfuta´yý vekil býraktý. Eþi Ümmü Seleme´yi yanýna alarak 1400 yaya, 200 süvari ile yola çýkarken; "Biz buranýn hayrýný isteriz" buyurmuþtur. Rasûlullah Medine´den hareket ettikten sonra Hayber ile Gatafan kabilesi arasýna karargahým kurdu. Sabaha kadar burada bekledi (Ýbn Hiþâm, es-Sîre, III/343). Gatafanlýlarýn Hayber´e yardýmýný engellemek için burada konaklamýþ bulunuyordu. Hayberliler sabaha kadar, müslümanlarýn geliþinden haberdar olmamýþlardý. Sabahleyin kalelerinin kapýsýný açtýklarýnda; "Muhammed gelmiþ ve günlerden de cumartesidir" diyerek kalelerine tekrar döndüler. Yahûdiler mukaddes günleri olduðu için cumartesi günü muharebe etmezlerdi. Rasûlullah bunu görünce; "Allahû Ekber, Hayber harab oldu" buyurdu (Ýbn Sa´d, et-Tabakat, II,106). Müslümanlarýn bu muharebede beyaz renkli sancaðýný da Hz. Ali taþýyordu. Bu gazvede müslümanlarýn kullandýklarý parola; "Yâ Mansür, Emit, Emit" "Ey Allah´ýn galip kýldýðý müslüman asker öldür öldür´ idi (Ýbn Sa ýt, II,106, Ýbn Hiþâm, III, 347).

Hayber´in fethi, Nâim kalesi ile baþladý. Burada Mahmûd b. Mesleme atýlan taþla þehit oldu. Sonra Kamûs kalesi ele geçirildi. Daha sonra, Vatîh, Sülâlim, Þýk, Netah ve Ketîba kaleleri alýndý. Bu kalelerin ele geçirilmesinde þiddetli çarpýþmalar oldu. Müslümanlardan yirmi beþ kiþi þehid olurken, Yahûdilerin kaybý doksan üç kiþi oldu. Hayber´in ileri gelenlerinden Useyr, Yâsir, Emir ve Kinâne b. Ebi´l-Hukayk ve kardeþi öldürüldü (Ýbn Sa´d, II, 107).

Müslümanlar bu gazvede pek çok esir aldýlar. Ancak Hayber halký esirlerinin iadesini, kendilerinin de affedilmesini istediler. Rasûlullah da bunu kâbul etti. Yahûdilerin ileri gelenlerinden Huyey Ahtab´ýn kýzý Safiyye de esirler arasýnda idi. Rasûlullah Hz. Safiyye´ye ailesinin yanýna dönmeyi teklif ettiði halde Safiyye, müslüman olarak Hz. Peygamber´e eþ olmayý tercih etti. Hz. Safiyye Hayber gazvesinden önce Kinâne b. Rabia ile evlenmiþti. Ýlk gece, gördüðü bir rüyayý Kinâne´ye anlatmýþ O da; "Sen ancak Muhammed´i istiyorsun" diyerek yüzüne bir tokat vurmuþtu da, gözü morarmýþtý. Safiyye´nin Hz. Peygamber ile evlendiði zaman hâlâ bu morluðun izi vardý. Nitekim Rasûlullah´ýn bunu sormasý üzerine eþi de bu hadiseyi ona anlatmýþtýr (Ýbnü´l-Esîr, el-Kâmil, II, 221)

Bu muharebe sonunda Zeynep bint el-Hâris, Rasûlüllah´a zehirli bir koyun ikram etti. Rasûlullah ondan bir parça aldý, ancak yutmadan koyunun zehirli olduðunu bildirdi. Kadýn çaðýrýldý, suçunu itiraf etti ve þöyle dedi:

"Gerçekten Peygamber isen, sana bundan haber verilir, eðer hükümdar isen senden kurtulmuþ oluruz." Ancak Biþr b. Berâ bundan aldýðý lokma ile zehirlenerek vefat etti. Bunun üzerine kadýn Biþr´e kýsas olarak öldürüldü. Rasûlullah son hastalýðýnda dahi Hayber´de aldýðý bu lokmanýn tesirini hissettiðini beyan buyurmuþtur (Ýbnü´l-Esîr, el-Kâmil, II, 222).

Bu gazve sonunda Hayberlilerin hayatlarýnýn korunmasý, çoluk ve çocuklarýnýn serbest býrakýlmasý þartýyla Hayber´den çekilip gitmeyi ve topraklarýný, altýn ve gümüþlerini, üzerindekiler hariç, elbise ve silâhlarýný teslim etmeyi, hiç bir þey saklamayacaklarýný kabul etmek þartýyla Hz. Peygamber ile sulh andlaþmasý yaptýlar. Rasûlullah da Hayber arazisini, ashabý arasýnda taksim etmiþlerdi. Ancak Yahûdilerin; "Biz topraðý iþlemeyi ve hurma yetiþtirmeyi biliriz, bizi yerimizde býrak" demeleri üzerine Hz. Peygamber, onlarý kendi mülklerinde yarýcý olarak çalýþmalarýna ve orada kalmalarýna izin vermiþtir (el-Belâzürî, Fütûhu´l-Büldân, Çev: Mustafa Fayda, Ankara 1987, s. 88). Bu duruma göre çoluk ve çocuklarý baðýþlanmýþ, araziler elde edilen mahsulün ikiye ayrýlmasý suretiyle onlara býrakýlmýþtý. Buna mukabil hiç bir mal saklanmaksýzýn teslim edilecekti. Ýþte Kinâne b. Rabi´ bu andlaþma hükümlerine uymadýðý, iâdesi gereken mallarý sakladýðý ve Mahmûd b. Mesleme´nin ölümüne sebep olduðu için öldürülmüþtür (Ýbn Hiþâm III, 351). Ayrýca yapýlan bu andlaþmaya göre Rasûlullah onlarý Hayber´den istediði zaman çýkaracaktý (Ebû Dâvûd, Harâc, 24).

Hayberliler, Hz. Peygamber´in irtihalinden sonra da Hz. Ebû Bekir ve Hz. Ömer zamanýna kadar belirlenen usûl ile yancý olarak orada kalmaya devam ettiler. Bu arazilerin gelirlerin toplamak iþi ile, Hz. Abdullah b. Ravâha görevlendirilmiþti. Ancak Hz. Ömer zamanýnda aralarýnda zinânýn çoðalmasý, müslümanlara kârþý iyi davranmamalarý, Hz. Ömer´in oðlu Abdullah´a suikast giriþiminde bulunmalarý ve müslümanlarýn Hayber topraðýný iþletecek duruma gelmeleri üzerine yahûdiler Hayber´den Þam´a sürülmüþlerdir (el-Belâzürî, a.g.e, s. 38-40; Yâkût el-Hamevî, Mu´cemü´l-Büldân, Hayber mad.) Yahûdilerin Hayber´den çýkarýlmalarýna Rasûlullah´ýn "Arabistan´da iki dinin bir arada olmayacaðýna dâir" hadisinin de sebep olduðu rivayet edilmektedir (Ýmâm Mâlik, Muvatta´, Medine 17-19; Ýbn Hanbel, Müsned VI, 275). Hz. Ömer, Yahûdileri Hayber´den çýkardýktan sonra Hayber arazisini daha önce Rasûlullah´ýn taksim ettiði ashaba ve ailelerine daðýtmýþtýr.


radyobeyan