Hz.Hadice By: armi Date: 18 Þubat 2010, 19:25:51
Hz. HADÝCE, HATÝCE (r.a)
Hz. Hatice, Hz. Muhammed (s.a.s)´in temiz, iffetli ve yüce ahlâk sahibi olan hanýmlarýnýn ilki.
O, Araplarýn en asil kavmi olan Kureyþ kavminden ve Kureyþ kavminin de, en asil, pak ailelerinden idi. Babasý Huveylid, annesi Fâtýma´dýr (Ýbn Ýshak, es-Sîre, Neþr. Muhammed Hamidullah, s. 60).
Hz. Hatice´nin baba tarafýndan soyu Kusay´da Peygamberimizin baba tarafýndan soyu ile birleþtiði gibi, annesi tarafýndan da soyu yine Peygamberimizin baba tarafýndan dedesi olan Lüey´de bileþmektedir (M. Asým köksal, Ýslâm Tarihi, Mekke Devri, 96).
Hz. Hatice, ticaretle uðraþan zengin, haysiyetli, þerefli bir kadýndý. Ücretle tuttuðu adamlarla Þam´a ticaret kervanlarý düzenlerdi. Hz. Muhammed (s.a.s.)´in doðru sözlü, güzel ahlâklý ve son derece kendisine güvenilen bir insan olduðunu öðrenince, O´na ticaret ortaklýðý önerdi. Hz. Muhammed (s.a.s) Hz. Hatice´nin bu teklifini kabul etti. Hz. Hatice O´nun baþkanlýðýnda bir ticaret kervanýný Þam´a gönderdi. Ayný zamanda kölesi Meysere´yi de O´nunla beraber gönderdi. Meysere, yolculuk sýrasýnda Hz. Muhammed (s.a.s.)´de harikulade hallere þâhid oldu. Gittikleri yerde, Peygamberimiz (s.a.s.) satacaklarýný sattý ve alacaklarýný da aldý. Ondan sonra geri döndüler. Hz. Hatice bu ticaret kervanýndan çok memnun oldu. Daha önce gönderdiði ticaret kervanlarýna nazaran, bu sefer daha fazla kâr elde etti. Hz. Peygamber (s.a.s.) hakkýnda Meysere´yi de dinleyince, O´na olan itimadý ve sevgisi daha da arttý. O´na anlaþtýklarý ücretten fazlasýný verdi ve Hz. Muhammed (s.a.s)´e evlenme teklifinde bulundu (Ýbn Ýshak, a.g.e., 59).
Hz. Peygamber (s.a.s.) durumu amcasý Ebu Talib´e anlattý. Ebu Talib Hz. Hatice´yi Hz. Muhammed (s.a.s.) için istedi. Ýki aile anlaþtý. Düðünleri o zamanýn örf ve adetlerine göre, Hz. Hatice´nin evinde yapýldý. düðünde Ebû Talib ve Hz. Hatice´nin amcasý Amr b. Esed birer konuþma yaptýlar. Ýkisi de konuþmalarýnda hikmetli ifadelerde bulundular ve evlenecekler hakkýnda güzel þeyler söylediler. Ondan sonra misafirlere ikram yapýldý, yemekler yenildi. Ebû Talib nikâhlarýný kýydý. Mehir olarak 500 dirhem altýn tesbit edildi (Ýbn, Sa´d Tabakat, VIII, 9).
O zaman, rivâyetlerin ekseriyetine göre, Hz. Muhammed (s.a.s.) 25 ve Hz. Hatice 40 yaþýnda idiler. Aralarýnda 15 yaþ fark vardý (Ýbn Hacer, el-Ýsâbe, 539). Bazý rivâyetlerde bu yaþ farkýnýn daha az olduðu kayýtlýdýr.
Rasûlullah (s.a.s.)´in evlendiði ilk kadýn, Huveylid´in kýzý Hatice´dir. Hz. Hatice ilk olarak Atik b. Aziz´le evlendi, ondan bir kýzý oldu. Onun ölümünden sonra, Temim oðullarýndan Ebû Hale ile evlendi. Ondan da bir oðlu ve bir kýzý oldu. Onun da ölümünde sonra, Rasûlullah (s.a.s.) ile evlendi (Ýbn Ýshak, a.g.e., 229).
Hz. Hatice´nin Rasûlullah (s.a.s.)´den Fâtýma, Ümmü Gülsüm, Zeyneb ve Rûkiyye adýnda dört kýzý, Kâsým ve Abdullah adýnda da iki oðlu dünyaya geldi. Kelbî´nin rivâyet ettiðine göre, önce Zeynep, sonra Kâsým, sonra Ümmü Gülsüm, daha sonra Fâtýma, ondan sonra Rûkiyye ve en sonunda Abdullah dünyaya geldi. Ali b. Aziz el-Cürcânî de, Kâsým´ýn Zeynep´ten daha önce doðduðunu nakletmiþtir (Ýbn el-Esir, Usdü´l-Ðâbe, I, 434).
Hz. Hatice(r.anha), Rasûlullah (s.a.s.)´e, Peygamberliðinden evvel son derece saygý gösterip onu mutlu ettiði gibi, Peygamberliði döneminde de, ona ilk inanan, onunla beraber namaz kýlýp ona ilk cemaat olan kiþi vasfýný kazandý. Daima Hz. Muhammed (s.a.s.)´e destek oldu, ona moral verdi, son derece güzel davranýþ ve sözleri ile, onun baþarýlarýna katkýda bulunmaya çalýþtý.
Hz. Hatice, Rasûlullah (s.a.s.)´e (Allah kendisini Peygamberlikle þereflendirdiði zaman) teskin etmek için; "ey amca oðlu, beni melek geldiði zaman haberdar edebilir misin?" diye sordu. Resûlullah (s.a.s.); "evet" cevabýný verdi. Bir gün Hatice´nin yanýnda iken, ona Cibril geldi ve; "Ey Hatice! Ýþte bu Cibril´dir, bana geldi" dedi. Hatice "Þu anda onu görüyor musun?" diye sordu. "Evet" karþýlýðýný verdi. Hatice bu kez sað tarafýna oturmasýný söyledi. Rasûlullah (s.a.s.) Hatice´nin sað tarafýna oturdu. Hz. Hatice; "Þimdi görüyor musun" sorusunu tekrarladý. Rasûlullah (s.a.s.) yine olumlu cevap verince, Hz. Hatice örtüsünü çýkarýp attý. O sýrada Rasûlullah (s.a.s.)in hâlâ kucaðýnda oturuyordu. "Onu, þimdi görüyor musun?" diye tekrar sordu. Rasûlullah (s.a.s.) bu kez "hayýr" cevabýný yerince, Hz. Hatice; "Bu þeytan deðil; bu kesinlikle melek, ey amca oðlu! Sebat et, seni müjdelerim" dedi (Ýbn Ýshâk, a.g.e., 114).
Hz. Hatice(r.anha), Allah´ýn selâmýna ve Rasûlullah (s.a.s.)´in övgüsüne nâil olacak derecede faziletli ve þerefli bir kadýndý. O, imanda, sabýrda, iffette, güzel ahlâkta, kýsacasý her yönü ile örnek olan bir anneydi. Rasûlullah (s.a.s.); "hristiyan kadýnlarýnýn en hayýrlýsý Ýmrân´ýn kýzý Meryem, müslüman kadýnlarýnýn en hayýrlýsý ise. Hüveylid´in kýzý Hatice´dir" buyurdu. Bu konudaki diðer bir hadisinin meali þöyledir: " Dünya ve âhirette deðerli dört kadýn vardýr. Ýmran´ýn kýzý Meryem; Firavun´un karýsý Asiye, Hüveylid´in kýzý Hatice ve Muhammed (s.a.s.)´ýn kýzý Fâtýma" (Ýbn Ýshak, a.g.e. s. 228).
Bir gün Cebrâil (a.s.) Rasûlullah (s.a.s.)´e gelerek þöyle buyurdu: "Hatice´ye Allah´ýn selâmlarýný söyle." Rasûlullah (s.a.s.): "Ya Hatice, bu Cebrâil´dir, sana Allah´tan selam getirdi" deyince, Hz. Hatice, Allah´ýn selamýný büyük bir memnuniyetle kabul etti ve Cebrâil´e de iadei selâmda bulundu (Ýbn Hiþâm, es-Sîre,, I, 257).
Allah´ýn rýzasýný, yuvasýnýn mutluluðunu, dünya ve âhiretin huzur ve saadetini düþünen bütün anneler için en güzel örneði teþkil eden Hz. Hatice (r.a.), nübüvvetin onuncu yýlýnda, Ramazan ayýnda vefât etti ve Mekke´deki Hacun kabristanýna defn edildi (M. Asým Köksal, a.g.e. s. 302).
radyobeyan