Ýslam Kavramlarý A-L
Pages: 1
Fariza By: armi Date: 14 Þubat 2010, 13:59:57
FARÝZA




Yapýlmasý zorunlu olan þey, mutlaka yerine getirilmesi gerekli olan emir. Çoðulu "Ferâiz"dir. Kelimenin aslý; farz kýldý, meþrû kýldý takdir etti, tahsis etti anlamýndadýr.

"Ey Muhammed, Kur´an´a uymayý sana farz kýlan Allah, seni döneceðin yere döndürecektir..." (el-Kasas 28/85);

"Allah´ýn Peygamber´e farz kýldýðý þeylerde ona bir güçlük yoktur..." (el-Ahzâb, 33/38, 50);

"Allah þüphesiz size, yeminlerinizi geri almanýzý meþrû kýlmýþtýr." (et-Tahrim, 66/2);

´´... Eðer onlara mehir takdir eder de el sürmeden onlarý boþarsanýz, takdir ettiðinizin yarýsýný verin..."(el-Bakara, 2/237).

Ölünün malýndan varisleri için takdir edilen paylarý bildiren ilme de "Ferâiz ilmi" adý verilir.

Ýslâmî Istýlahta farz, yapýlmasý Allah tarafýndan emrolunduðu katî delil ile sâbit olan herhangi bir vazifedir. Farziyeti sabit ve müslümanlar tarafýndan yapýlmasý mutlaka gerekli olan farz emirlerin yerine getirilmemesi ise haramdýr. Farz´ýn yerine getirilmesinde mükâfat sözkonusu olduðu gibi, yerine getirilmemekle iþlenen haram karþýlýðýnda da ceza sözkonusudur.

Farz olan hükümlerin, öncelikle farz olduðuna iman edilmesi mümin olmanýn þartýdýr. Þer´i nasslarla sâbit olan farzlarýn inkâr edilmesi, hafife alýnmasý, alay edilmesi, aksinin meþrû ve helâl kabul edilmesi mutlak küfürdür.

Genel tema olarak Ýslâm´ýn ortaya koyduðu ve yapýlmasýný farz, terkini haram kýldýðý (ya da bunun aksi) hükümler; inanan ve inanmadýðý halde Ýslâm Devleti´nin zimmetinde bulunan kiþilerin akýl, mal, can, nesil ve dinlerini ilahý koruma altýna almaya yöneliktir. Tarih boyunca Ýslâm´ýn dýþýnda hiçbir sistem, mensuplarýnýn bu özelliklerini insan þahsiyetine uygun ölçüde koruma altýna alamamýþtýr.

Ýslâm, aklý korumak için sarhoþluk veren her türlü içkiyi, malý korumak için fâiz, rüþvet, hýrsýzlýk vb. haram yollardan elde edilen kazançlarý; caný korumak için adam öldürmeyi (kýsas ve savaþ hâli müstesnâ); nesli korumak için zinâ ve zinâya götüren tüm yollarý; dini korumak için de müslüman olmamýþ kiþilere Ýslâm´ý zorla kabul ettirmeyi yasak kýlmýþtýr. Kitap, sünnet ve icmâ ile sâbit olan bu yasaklara uymak farz, uymamak ise haramdýr.

Bir kýsým farzlar vardýr ki bunlarý her akýllý ve ergenlik çaðýna girmiþ mükellef müslümanýn þahsen yapmasý gereklidir. Bu tür farza "farz-ý ayn" denir. Ýslâm´ý, iman esaslarýný kabul etmek, namaz kýlmak, oruç tutmak, hayatý Ýslâm´ýn hükümlerine göre düzenlemek bu tür farzlardandýr ki Ýslâm olmanýn gereði budur. Diðer bir kýsým farzlar ise bir ya da birkaç kiþinin yapmasýyla diðer müslümanlarýn üzerinden gerekliliði kalkar; ancak hiç kimsenin yapmamasý hâlinde, sorumluluðu bütün müslümanlara âit olur. Cenaze namazý kýlmak, Ýslâm devletinin mevcut olduðu ve düþmana saldýrmadýðý dönemlerde cihad etmek, insanlarý Allah´ýn dinine dâvet etmek gibi. Bunlara da "farz-ý kifâye" denir.

Farz olan hükümlerin kaynaðý kitap (Kur´an), sünnet, icma´ ve kýyas olmak üzere dörttür.

Aþaðýda belirtilen ayetler Ýslâm´ýn farz kýldýðý hükümlerden bir kýsmýna örnek teþkil eder: Ýslâm´ýn emrettiði þeyleri yapmak farz olduðu gibi yasakladýðý þeyleri yapmamak da farzdýr.

"Ey inananlar, Allah´a, Peygamber´ine, Peygamber´ine indirdiði kitaba ve daha önce indirdiði kitaba inanmakta sebat gösterin. Kim Allah´ý, meleklerini, kitaplarýný, peygamberlerini ve ahiret gününü inkar ederse, þüphesiz derin bir sapýklýða düþmüþtür" (en- Nisâ 4/136).

"Namazý kýlýn, zekâtý verin; kendiniz için önden gönderdiðiniz her hayrý Allah katýnda bulacaksýnýz´´ (el-Bakara, 2/110).

"Ey inananlar, oruç, sizden öncekilere farz kýlýndýðý gibi, Allah´a karþý gelmekten sakýnasýnýz diye, size (de) sayýlý günlerde farz kýlýndý..." (el-Bakara, 2/183).

"Ey inananlar, cuma günü namaz için ezan okunduðu zaman Allah´ý anmaya koþun, alým-satýmý býrakýn..." (el-Cum´a, 62/9).

"Yoksa Allah içinizden cihâd edenleri ve sabredenleri belirtmeden cennete gireceðinizi mi sanýyordunuz?" (Âlu Ýmrân, 3/142).

"Allah uðrunda gereði gibi cihâd edin..." (el-Hacc, 22/78).

"Çocuklarýnýzý yoksulluk korkusuyla öldürmeyin... Sakýn zinâya yaklaþmayýn... Allah´ýn haram kýldýðý cana haksýz yere kýymayýn.. Yetimin malýna -ergin çaða ulaþana kadar- en güzel þekil dýþýnda yaklaþmayýn. Ahdi de yerine getirin... Birþeyi ölçtüðünüz zaman ölçüyü tam tutun, doðru terazi ile tartýn.. Yeryüzünde böbürlenerek yürüme..." (el-Ýsrâ, 17/31, 32, 33, 34, 35, 36, 37).

"Faiz yiyenler mahþerde ancak þeytanýn çarptýðý kimsenin kalktýðý gibi kalkarlar. Bu, onlarýn, "zaten alýþ-veriþ de fâiz gibidir" demelerindendir..." (el-Bakara, 2/275).

"Aranýzda mallarýnýzý haksýzlýkla yemeyin..." (el-Bakara, 2/ 188).

"Fitne kalmayýp, yalnýz Allah´ýn dînî ortada kalana kadar onlarla savaþýn..." (el-Bakara, 2/193).

"... oraya yol bulabilen insana, Allah için Kâbe yi haccetmesi gereklidir..." (Âl-i Ýmrân, 3/97).

"Îffetli kadýnlara zina isnat edip de, sonra dört þahit getiremeyenlere seksen deðnek vurun..." (en-Nûr,14/4).

"Leþ, kan, domuz eti, Allah´tan baþkasý adýna kesilenler, dikili taþlar üzerine boðazlananlar ile fal oklarýyla kýsmet aramanýz size haram kýlýndý..." (en-Nisâ, 4/3).

"Ey inananlar, içki, kumar, putlar ve fal oklarý þüphesiz þeytan iþi pisliklerdir..." (el-Mâide, 5/90).

Yukarýda belirtilen ayetler, Allah´ýn, yapýlmasýný ve yapýlmamasýný emrettiði hükümlerden ancak bir kýsýmlarýdýr. Bu hükümlere uyulmasý farz, uyulmamasý ise haramdýr, inkârý küfürdür.


radyobeyan