Ebu turab By: armi Date: 11 Þubat 2010, 17:35:14
EBÛ TURÂB
"Toprak babasý -veya- sahibi" anlamýnda Hz. Ali´ye Rasûlullah (s.a.s.) tarafýndan verilmiþ bir künye.
Hz. Ali (r.a.), bu künyeyi çok severdi; fakat, zamanla bu künyenin ona ait olduðu unutulduðundan veya yeni müslüman olanlar tarafýndan bilinmediðinden Emeviler döneminde bir zaman hutbelerde bu künye anýlarak kendisine sövülürdü. Ýmâm-ý Müslim´in rivâyetine göre (Müslim, Fezâilü´s-Sahâbe, 2409) Mervan´ýn ailesinden Medine´ye vali tâyin olunan biri Sahâbe´den Sehl bin Sa´da gelerek, Hz. Ali´ye sövmesini ister. Hz. Sehl´in çekinmesi üzerine ise, "Allah, Ebû Turâb´a lânet etsin deyiver" der. Sehl Hazretleri ise, "Ali´nin Ebû Turâb kadar hoþlandýðý hiçbir isim yoktu. Bu ismin verilmesine sebep olan hâdise ise þudur" diye cevap verir ve hâdiseyi þöyle anlatýr:
"Rasûlullah (s.a.s.) bir gün kýzý Fâtýma (r.anha)´nýn evine geldi ve Ali´yi evde bulamadý. ´Amcamýn oðlu nerede?´ diye sorunca, sevgili kýzýndan, ´Aramýzda birþey geçmiþti. Bunun üzerine gündüz uykusunu yanýmda uyumadý da çýkýp gitti´ cevabýný aldý. Rasûlullah da birine, ´Git bak, Ali nerede?´ buyurdu. Mescid´de uyuduðu haberini alýnca, Mescid´e varýp, Ali´yi yan tarafýna yatmýþ, ridâsý bir yanýndan sýyrýlmýþ ve vücudu topraða bulanmýþ þekilde buldu da, ´Ebû Turâb kalk, Ebû Turâb kalk´ diye bedenindeki topraðý silkelemeðe baþladý."
Bu isimle ilgili olarak kaynaklarda þöyle bir rivâyete daha rastlýyoruz:
Ammâr bin Yâsir der ki: "Uþeyre gazasýnda Ali bin Ebý Tâlib´le iki yoldaþtýk. Rasûlullah (s.a.s.) Uþeyre´de konaklayýnca Müdlicoðullarý´ndan bazýlarýnýn su ve hurma iþinde çalýþtýðýný gördük. Ali´nin isteði üzerine bir müddet onlarý seyrettik ve sonra uyuyakalmýþýz; Sonra, Rasûlullah gelip bizi uyarýncaya kadar orada kaldýk. Rasûlullah (s.a.s.) Ali b. Ebî Tâlib´i topraklara bulanmýþ görünce "Ne oldu sana ey Ebû Turâb?" dedi ve "Size en þaký iki kiþiyi bildireyim mi? Biri, Sâlih Aleyhisselâm´ýn devesini kesen Semud´un Uheymiri; diðeri de, ey Ali, seni þöylece vuracak olandýr" buyurup, elini Ali´nin baþýna koydu ve neresine kadar kana bulanacaðýný da sakalýný tutarak iþaret etti" (Ýbn Hiþâm, es-Sýre, I-II; 600-601). Bu hâdise Ýbn Hanbel, Hâkim, Tabefi, Ýbn Kesir, Heysemî, Taberânî ve Bezzar gibi hadisçi ve tarihçilerce de sahih olarak rivâyet edilmiþtir.
Her iki rivâyetin de sahih olmasý, Rasûlullah´ýn yeri geldikçe Hz. Ali´ye "Ebû Turâb" diye hitab ettiðini göstermektedir. Bu künyeden Þiî müslümanlar birtakým mânâlar çýkarýp, bazý sonuçlara varýyorlarsa da, bu künyenin Hz. Ali (r.a.) hakkýnda büyük bir iltifat ve belki de hayatý ve þahsiyetiyle ilgili birtakým haber ve sýrlar ihtivâ ettiði söylenebilir.
radyobeyan