Ýhya-u Ulumiddin 3-4
Pages: 1
Kabir ziyareti By: armi Date: 24 Ocak 2010, 15:41:22
Kabir Ziyareti, Ölüye Dua ve Bununla Ýlgili Hükümler


Umumi olarak kabirlerin ziyareti, ölümü hatýrlamak ve ibret almak için müstehabdýr. Salihlerin kabirlerini ziyaret etmek ise ibret almakla beraber teberrük için müstehabdýr.
Hz. Peygamber (s.a) önce kabirleri ziyaret etmeyi yasakladý, sonra izin verdi.107

Hz. Ali, Hz. Peygamberin þöyle buyurduðunu rivayet eder:

Sizi kabirleri ziyaret etmekten menetmiþtim. Artýk kabirleri ziyaret ediniz. Çünkü kabirler size âhireti hatýrlatýrlar. Fakat fahiþ (çirkin) konuþmayýn!108

Hz. Peygamber (s.a) beraberinde bin silahlý asker olduðu halde annesinin kabrini ziyaret etti. O günden daha fazla aðladýðý görülmedi. Annesinin kabrini ziyaret ettiði gün þöyle dedi: ´Bana ziyaret hususunda izin verildi. Fakat maðfiret dilemek için izin verilmedi´.109 Bunu daha önce zikretmiþtik.

Ýbn Ebi Muleyke dedi ki:
Hz. Âiþe bir gün kabristandan gelirken kendisine þöyle dedim:
- Ey mü´minlerin annesi! Nereden geliyorsun?
- Kardeþim Abdurrahman´m mezarýný ziyaret etmekten geliyorum.
- Hz. Peygamber kabir ziyaretini yasaklamadý mý?
- Evet! Yasakladý, fakat sonra ziyaret etmeye izin verdi.110

Bu hâdiseyi delil ittihaz etmek ve dolayýsýyla kadýnlara kabristana gitme iznini vermek uygun deðildir. Çünkü kadýnlar kabir baþýnda genellikle çirkin konuþurlar. Bu bakýmdan kadýnlarýn ziyaretinden gelen hayýr, ayný ziyaretten gelen þerri karþýlamaz. Üstelik kadýnlar yolda açýlmaktan ve ziynetlerini erkeklere göstermekten de kurtulamazlar. Bunlar ise, büyük günahlardýr. Kabirleri ziyaret etmek sünnettir. Sünnet için bu günahlara nasýl razý olunabilir? Evet! Eskimiþ ve erkeklerin gözlerini kadýnlardan uzaklaþtýran elbiseler içerisinde kadýnlarýn kabir ziyaretine gitmesinde sakýnca yoktur. Fakat bu da sadece ölülere dua etmek ve kabir baþýnda konuþmayý býrakmak þartýyla zararsýzdýr.

Ebû Zer Hz. Peygamber´in þöyle buyurduðunu rivayet eder:

Kabirleri ziyaret edin! Onlarla âhireti hatýrlayýn! Ölüleri yýkayýn! Zira ruhtan boþ olan bir cesedi yýkamak belið bir mevizedir. Cenazeler üzerine namaz kýlýn! Umulur ki bu namaz seni mahzun eder. Muhakkak ki üzülen Allah´ýn gölgesindedir.111

Ýbn Ebi Muleyke Hz. Peygamberin þöyle buyurduðunu rivayet eder:

Ölülerinizi ziyaret ediniz. Onlara selâm veriniz. Muhakkak ki sizin için onlarda ibret vardýr.112

Nafî´den þöyle rivayet ediliyor:
"Ýbn Ömer (r.a) bir kimsenin kabrinin yanýndan geçerken durur, ona selâm verirdi.

Cafer b. Muhammed´den o da babasýndan þöyle rivayet ediyor:
Hz. Peygamber´in kýzý Hz. Fâtýma (r.a) amcasý Hz. Hamza´nýn mezarýný bazý günler ziyaret eder, kabrin yanýnda namaz kýlar ve kabrin yanýbaþýnda aðlardý.113

Hz. Peygamber (s.a) þöyle buyurmuþtur:

Kim anne ve babasýnýn veya onlardan birinin kabrini her cuma günü ziyaret ederse onun günahý baðýþlanýr ve o iyi evlat olarak yazýlýr.114

Ýbn Þirin Hz. Peygamber´in þöyle buyurduðunu rivayet eder:

Kiþinin anne ve babasý, kiþi onlara karþý asi olduðu halde ölürlerse, o da onlarýn ölümünden sonra onlar için Allah´a yalvarýrsa, Allah onu anne ve babaya itaat eden kullarýndan yazar,115

Kim benim kabrimi ziyaret ederse þefaatim ona vâcib olur.116

im Allah rýzasýný kasdederek beni Medine´de hayatýmda veya ölümümde ziyaret ederse, onun için kýyamet gününde hem þefaatçý, hem de þahid olurum.m

Ka´b´ul-Ahbâr der ki:
´Her gün fecir doðduðunda 70.000 melek yeryüzüne iner ye Hz. Peygamberin kabr-i þerifini çepeçevre sararlar. Kanatlarýný çýrparak Hz. Peygamberin üzerine salât ve selâm okurlar. Akþama kadar bu durum devam eder. Akþam üzeri onlar yükselip giderler. Onlar gibi, baþka bir grup iner. Onlarýp yaptýðý gibi yaparlar ki yer yarýlýp Hz. Peygamber 70.000 melekle beraber mahþere doðru onlarýn tazim ve tebcilleriyle gidinceye kadar durum bu minval üzere devam eder´

Kabir ziyareti hakkýnda müstehab olan, ziyaretçi yüzünü ölünün yüzüne, sýrtýný kýbleye çevirip ölüye selâm vermesi, kabre dokunmamasý ve öpmemesidir; zira kabri sývazlamak ve öpmek hristiyanlarýn âdetindendir. (Kabirler üzerinde secde etmek veya kabre karþý secde etmek çirkin bir bid´attýr. Sübkî´nin dediði gibi: ´Cahil böyle yapar´

Nafi der ki: "Ýbn Ömer´i yüz defa veya daha fazla gördüm. Kabre geliyor ´Selâm peygamberin üzerine olsun! Selâm Ebubekir´in üzerine olsun. Selâm babamýn üzerine olsun!´ dediken sonra gidiyordu5´.

Ebû Umâme´den þöyle rivayet ediliyor:
´Enes b. Malik Hz. Peygamberin kabrine geldi. Orada durup iki elini namaz tekbiri alýyor zannýna kapýlacak derecede kaldýrdý. Hz. Peygambere selâm verdi. Sonra dönüp gitti.

Hz. Âiþe, Hz. Peygamberin þöyle buyurduðunu rivayet eder:
Bir kiþi müslüman kardeþinin kabrini ziyaret eder, kabrin yanýnda oturursa, kabir sahibi kabrin yanýndan kalkýp gidinceye kadar onunla menus olup selâmýnýn karþýlýðýný verir.118

Süleyman b. Suhaym119 þöyle diyor: "Hz. Peygamberi (s.a) rüyada gördüm. ´Ey Allah´ýn Rasûlü! Sana gelen ve selâm verenlerin selâmlarýndan haberdar olur musun?´ dedim. ´Evet! Duyar ve sel-âmlarýnýn karþýlýðýný da veririm!dedi".120

Ebû Hüreyre þöyle demiþtir:
´Kiþi tanýdýðý bir kimsenin kabrinin yanýndan geçerken ona selâm verirse, kabir sahibi onu tanýr ve selamýnýn karþýlýðýný verir. Tanýmadýðý bir kabrin yanýndan geçerken selâm verirse kabir sahibi onun selâmýnýn karþýlýðýný verir´.

Asým el-Cahderî´nin yakýnlarýndan bir kiþi der ki:
Ölümünden iki sene sonra Asým´ý rüyamda gördüm. Kendisine dedim ki:
- Sen daha önce ölmemiþ miydin?
- Evet!
- Sen neredesin?
- Allah´a yemin ederim, ben cennet bahçelerinden bir bahçede arkadaþlarýmdan bir kaçýyla beraber bulunuyorum. Her cuma akþamý ve sabahý Ebubekir b. Abdullah el-Müzenî´nin yanýnda toplanýyor ve siz dünyalýlarýn haberini alýyoruz!
- Bedenleriniz mi,yoksa ruhlarýnýz mý toplanýyor?
- Bedenler nasýl toplanacak! Bedenler çürüdü! Ancak ruhlar bir araya gelir!
- Sizi ziyaret ettiðimizi bilir misiniz?
- Evet! Cuma akþamý, cuma gününün tamamý ve cumartesi günü güneþ çýkýncaya kadar olan ziyaretleri biliyoruz!
- Neden diðer günlerin hepsinde bu olmuyor da sadece bu saydýðýnýz zamanlarda oluyor?
- Cuma gününün fazilet ve azarneti için böyledir!

Muhammed b. Vâsi, Cuma günü kabir ziyareti yapardý. Bundan dolayý kendisine ´Bu ziyareti pazartesi gününe tehir etsen olmaz mý?´ denildi. Cevap olarak þöyle dedi: ´Kulaðýma geldiðine göre ölüler, ziyaretçilerini cuma gününde, cumadan bir gün önce ve bir gün sonra bilirler´.

Müfessir Dahhak b. Muzahim el-Hilâlî þöyle demiþtir:
- Kim cumartesi günü güneþ çýkmadan önce bir kabri ziyaret ederse, ölü onun ziyaretinden haberdar olur!
- Bu neden böyledir?
- Cuma gününün fazileti için!

Biþr b. Mansûr þöyle diyor: Tâun (veba) zamaný olduðunda bir kiþi musallaya gider, cenazeler üzerinde namaz kýlardý. Akþam olduðunda kabristanýn kapýsýnda durur ve þöyle derdi: ´Allah sizin vahþetinize ünsiyet versin! Gurbetinize rahmet etsin ve günah-larýnýzdan vazgeçsin ve sabýrlarýnýzý kabul etsin´.
Bu kelimelerden fazlasýný söylemezdi.

Bu kiþi der ki
: Bir gece akþamladým. Kabristana gelmeden aile efradýmýn yanýna vardým. Daha önce yapmýþ olduðum duayý yapmadým. Uyku halindeyken kalabalýk bir cemaat geldi. Onlara dedim ki:
- Siz kimsiniz? Sizin ihtiyacýnýz nedir?
- Biz kabristan ehliyiz?
- Sizi buraya getiren nedir?
- Sen aile efradýna dönüp gelirken bizi bir hediyeye alýþtýrmýþtýn?
- Neydi o hediye?
- Bizim için okuduðun o dualar!
- Ben o dualarý tekrar okuyacaðým!
Bu hâdiseden sonra duayý býrakmadým!

Biþar b. Galip en-Necranî þöyle diyor: Abide olan Rabiat´ul-Adeviyye´yi rüyamda gördüm. Ona çok dua ederdim. Bana dedi ki:
- Ey Biþar b. Galib! Hediyelerin bize nurdan yapýlmýþ tabaklar üzerinde ipekli mendillerle örtülü olarak gelir.
- Bu nasýl olur?
- Diri mü´minlerin duasý böyledir! Diri mü´minler, ölüler için dua ettiklerinde dualarý kabul olunursa, o dua nur tabaklarýna konur. Ýpekli mendillerle kapatýlýr. Sonra ölüye getirilir ve ona denilir ki: ´Bu falan adamdan sana hediyedir!

Hz. Peygamber (s.a) þöyle buyurmuþtur:
Ölü kabrinde, boðulurken yardým isteyen bir adam gibidir. Ölü, babasýndan veya kardeþinden veya herhangi bir dostundan gelen duayý bekler. Ona dua geldi mi, onun için dünya ve dünyanýn içindeki þeylerden daha sevimli olur. Muhakkak ki ölüler için dirilerin hediyeleri dua ve istiðfardýr.121

Seleften biri þöyle anlatýyor: Bir kardeþim öldü. Onu rüyada gördüm ve ´Kabrine konulduðun an halin nasýl oldu?´ dedim. Dedi ki: ´Bana biri ateþten bir kývýlcýmla geldi. Eðer bir duacý bana dua etmeseydi, zannedelim ki o ateþle bana vuracaktý!´
Bu nedenle defnedildikten sonra ölüye telkin ve dua etmek müstehabdýr.

Said b. Abdullah el-Evdî (veya Ezdî)122 þöyle diyor:
Ebû Umame el-Bahilî (r.a) can çekiþirken yanýna vardým. Bana hitaben þöyle dedi: Ey Said! Öldüðümde Hz. Peygamber´in bize emrettiði gibi beni techiz edin! Zira Hz. Peygamber (s.a) þöy1e buyurdu:
Sizden biriniz ölüp topraðý düzelttiðinizde, biriniz kabrin baþýnda þöyle desin: "Ey falanca kadýnýn oðlu falan!´ Muhakkak ki ölü sesi iþitir, fakat cevap veremez. Sonra ikinci defa ´Ey falan kadýnýn oðlu falan!´ desin. Bu sefer ölü kalkýp oturur. Sonra üçüncü defa ´Ey falan kadýnýn oðlu falan!´ desin. Bu defa ölü der ki: ´Rahmet olasýca! Bizi irþad et!´ Fakat siz ölünün bu sözünü iþitmezsiniz. O kiþi ölüye þöyle desin: ´Dünyadan üzerinde bulunduðun halde çýktýðýn inancý hatýrla! O da ´Allah´tan baþka ilah olmadýðýna, Muhammed´in Allah´ýn Rasûiü olduðuna, senin Rab olarak Allah´a, din olarak Ýslâm´a, peygamber olarak Hz. Peygamber´e, imam olarak Kur´an´a razý olduðuna dair þahidliðindir´. Muhakkak ki Münker ve Nekir geri çekilip þöyle derler: ´Biz neden bu kiþinin yanýnda oturuyoruz? Kalk gidelim! Bu kiþiye hücceti telkin edildi´. O kiþinin Münker ve Nekir´e karþý müdafii ve delil getiricisi Allah olur.
Bunun üzerine bir kiþi ´Eðer ölünün annesinin ismi bilinmiyorsa nasýl telkin edilecekti?´ diye sordu. Cevap olarak þöyle buyurdu:
Telkin edici onu Hz. Havva´ya nisbet etsin. (´Ey Havva´nýn oðlun falan´ desin).123

Mezarlýkta Kur´ân okumakta bir sakýnca yoktur; zira Ali b. Musa el-Haddaddan þöyle rivayet ediliyor: Ahmed b. Hanbel´le beraber bir cenazede bulunuyordum. Muhammed b. Kudame elCevherî de124 beraberimizdeydi. Ölü defnedildiðinde kör bir kiþi kabrin yanýna gelip okudu. Bunun üzerine Ýmam Ahmed ona ´Ey kiþi! Kabrin yanýnda okumak bid´attýr!´ dedi.
Biz kabristandan çýktýðýmda Muhammed b. Kudame, Ýmam Ahmed´e dedi ki:
- Ey Ebû Abdullah! Sen Mübeþþir b. Ýsmail el-Halebî125 hakkýnda ne dersin?
- O, güvenilir bir muhaddistir!
- Ey Ýmam! Sen ondan herhangi bir hadîs yazdýn mý?
-Evet!
- Mübeþir b. Ýsmail, Abdurrahman b. Ûlâ b. Leclac´tan, o da babasýndan126 bana haber verdi ki babasý defnedildiði zaman yanýbaþýnda Bakara suresinin baþlangýç ve sonunun okunmasýný vasiyet etti ve dedi ki: Ýbn Ömer´in de bunu vasiyet ettiðini iþittim!´
Bunun üzerine Ýmam Ahmed, Muhammed´e ´O halde kabrin yanýnda okuyan kör kiþiye git okumasýný söyle´ dedi. (Kurtubi,Tezkire)

Muhammed b. Ahmed el-Mervezî þöyle diyor:
Ahmed b. Hanbel´in þöyle dediðini duydum: ´Kabristana girdiðinizde Fatiha ile Muavvizeneteyn ve Ýhlâs surelerini okuyunuz. Onun sevabýný ölülere hediye ediniz, o sevap onlara vasýl olur!´127

Ebû Kullabe128 þöyle anlatýyor:
Þam´dan Basra´ya gittim, hendekte indim. Abdest alýp geceleyin iki rek´at namaz kýldým. Sonra baþýmý oradaki bir mezarýn üstüne koyup uyudum. Sonra uyandýðýmda kabir sahibi benden þikayet ederek þöyle dedi: ´Sen bütün gece bana eziyet ettin! Biz biliriz fakat amel etmeye gücümüz yetmez! Muhakkak ki senin kýlmýþ olduðun o iki rek´at namaz, dünyadaki þeylerden daha hayýrlýdýr. Allah bizden taraf dünya eh-line mükâfat versin! Onlara selâmýmý söyle! Zira onlarýn dualarýnýn bereketi sayesinde üzerimize daðlar misali nurlar akýyor´.

Kabir ziyaretinden maksat, ziyaretçi için ibret almak, ziyaret edilen için de ziyaretçinin duasýndan faydalanmaktýr Ziyaret edenin hem kendisine, hem de ölüye dua etmekten gafil olmasý uygun olmadýðý gibi, ibret almamasý da uygun deðildir. Ziyaretçi ölüyü düþünüp ölünün parçalarýnýn nasýl daðýldýðýný, ölünün kabrinde nasýl diriltileceðim ve yakýnda ölüye kavuþacaðýný düþünmek suretiyle ibret alabilir.

Nitekim Mutarrýf b. Ebubekir el-Huzel´den þöyle rivayet ediliyor: Abdülkays kabilesinde âbide ve ihtiyar bir kadýn vardý. Gece olduðunda beline kuþaðýný baðlar, sonra mih-raba yönelirdi. Gündüz olduðunda kabristana giderdi. Kulaðýma geldiðine göre o kadýn, çokça kabristana geldiðinden dolayý kýnandý. Buna karþýlýk dedi ki: ´Katý kalp, katýlaþýnca, onu ancak çürüyen bir ölüye bakmak yumuþatýr. Ben kabristana gelince, ölü-leri kabirden dýþarý çýkmýþ gibi görüyorum. Sanki o sararmýþ yüz-lere, o bozulmuþ bedenlere, o yaðlanmýþ gözkapaklarýna bakýyorum!´ Bu ne acaip bir bakýþtýr. Eðer âbidler bunu kalplerine içirmiþ olsaydýlar, bunun nefislere verdiði acý ne büyük olurdu?! Bedenleri telef etmesi ne þiddetli olurdu?! Hatta Ömer b. Abdülazîz´in söylediði gibi ölünün þeklini kalbinde hazýr bulundurmasý uygundur.

Ömer b. Abdülazîz´in huzuruna bir fâkih girdi. Ömer b. Abdülaziz´in fazla ibadet etmesinden ötürü renginin uçtuðuna hayret etti. Ömer b. Abdülazîz fakîh´e dedi ki: ´Ey falan! Eðer beni üç gün sonra kabrime býrakýldýðým ve iki gözbebeðimin yerinden fýrlayýp yanaklarýmýn üzerine aktýðý, dudaklarýmýn diþlerimden kuruyup çekildiði, aðzýmdan irinin aktýðý, burnumun açýldýðý, karnýmýn þiþip de göðsümün üzerine çýktýðý, sýrtýn duburdan çýktýðý, beden deliklerinden kurtlarýn ve irinlerin aktýðý halde görmüþ olsaydýn þimdi gördüðünden daha hayret edecek bir manzara ile karþýlaþýrdýn´.
Ölü için senâ etmek, ölüyü iyilikle yâd etmek müstehabdýr.

Nitekim Hz. Âiþe, Hz. Peygamberin þöyle buyurduðunu rivayet eder:
Arkadaþýnýz öldüðünde onun yakasýný býrakýn! Onun aleyhinde konuþmayýn!129

Ölülere küfretmeyin! Zira onlar daha önce Allah´ýn huzuruna gönderdikleri amellerin yanýna varmýþlardýr.130

Ölülerinizi ancak hayýr ile yâd edin. Ölüleriniz cennet ehlinden iseler, günahkâr olursunuz. Eðer cehennem ehlinden iseler, onlarýn içinde bulunduklarý azap kendilerine kâfidir.131

Enes b. Mâlik þöyle anlatýyor:
Hz. Peygamber´in yanýndan bir cenaze geçti. Ashâb onu kötülükle yâd ettiler. Bunun üzerine Hz. Peygamber ´Vâcib oldu´ dedi. Baþka bir cenaze geçti, onu da hayýr ile yâd ettiler. Bunun üzerine Hz. Peygamber "Vâcib oldu!´ buyurdu. Hz. Ömer, Hz. Peygamber´e bunun ne demek olduðunu sorunca þu cevabý verdi: .

Þu cenazeyi hayýr ile andýnýz, Onun için cennet vâcib oldu. Öbürünü ise kötülükle andýnýz. Onun için de cehennem vâ-cib oldu. Siz Allah´ýn yeryüzündeki þahidlerisiniz.132
Ebû Hüreyre, Hz. Peygamber´in þöyle buyurduðunu rivayet eder:

Kul ölür, insanlar onun hakkýnda övgüde bulunur. Oysa, Allah onun övgüye lâyýk olmadýðýný bilir. Allah Teâlâ meleklerine der ki: ´Sizi þahid kýlýyorum; ben kullarýným, þu kulumun hakkýndaki þahidliðini kabul ettim ve kulum hakkýndaki bilgimden vazgeçtim!´133

107) Müslim
108) Ýmam Ahmed, Ebû Yala
109) Ýbn Ebî Dünya
110) Ýbn Ebî Dünya
111) Ýbn Ebî Dünya
112) Ýbn Ebi Dünya
113) Boþ yer bulunursa ve kabre karþý durmamak þartýyla kabir yanýnda namaz kýlýnýr. Fakat kabristanda namaz kýlmak mekruhtur.
114) Taberânî, Sagîr ve Evsat
115) Ýbn Ebî Dünya
116) Yani özel bir þefaat kasdedilir. Ýbn Adîy, Dârekutnî ve Beyhâkî
117) Beyhâkî
118) Ýbn Ebî Dünya
119) Künyesi Ebû Eyyûb el-Medenî´dir.
120) Ýbn Ebî Dünya
121) Deylemî
122) Benî Evd b. Sa´d kabilesindendir; veya bu zat Said b. Abdullah b. Derrar b. Ezûr´dur.
123) Taberâýýî, {zayýf hýr senodle)
124) Ensar´dandýr. Adý Ebû Cafer el-Baðdâdî´dir. H. 237´de vefat etmiþtir.
125) H. 205´de Haleb´de vefat etmiþtir.
126) Ûlâ b. Leclac Þamlýdýr. Hem kendisinin hem de babasý Leçlac´ýn Hz. Peygamber ile sohbeti vardýr. 120 sene yaþamýþtýr.
127) Abdülhak Ezdî, Kitab´u1-Akibet
128) Adý Abdülmelik b. Muhammed b. Abdullah el-Basrî´dir. Künyesi Ebû Muhammed, lakabý Ebû Kullabe´dir, H. 276´da 86 yaþýnda iken vefat etmiþtir.
129) Ebû Dâvûd
130) Buhârî, (Hz. Âiþe´den)
131) Ýbn Ebî Dünya
132) Müslim ve Buhârî
133) Ýmam Ahmed


radyobeyan