Ellidokuzuncu Mektup By: derya Date: 21 Ocak 2010, 15:35:23
ELLÝDOKUZUNCU MEKTUP
Hasani veya Biliki aþiret aðasý Hüseyin’e, parlak Ýslam þeriatýna mütabeat edilmesinin ve mümkün olan kimseye de icrasýna çalýþmasý, düðünlerde kadýnlarla erkeklerin, beraber oynayýp birbirlerine karýþmasýnýn kýnanmasýnýn ve en te’kidli ve belaðatlý bir þekilde ondan nefret ettirilmesinin, bu hareketin çirkinliði, namus ve gayrete aykýrý olduðunun beyaný hakkýndadýr.
ALLAH’IN ADIYLA BAÞLARIM
Bütün hamdler, efendimiz Muhammed’i, (ona, aline ve ashabýna, Allah’ýn salat ü selamý olsun!) bize peygamber olarak göndermesi ile bizi þereflendiren Allah’a olsun! Efendimize tabi olan (uyan) kimse hidayete kavuþur. Ona muhalefet edip sünnet ve þeriatýnýn hilafýna hareket eden kimse helak olup hidayete ulaþmayarak dünya ve ahirette ziyan eder. Efendimize, (Allah, ona, aline ve ashabýna salat ü selam eylesin!) tabi olan ne mutlu. Ona muhalefet eden kimsenin vay haline.
Bundan sonra, bu mektub, mübarek dergahýn hizmetçisinden, muhterem, þerefli aða, yüzbaþý Hüseyin efendiye, dünya ve ahirette Allah onun þerefini ziyade etsin. Cindi aða, mezkur hizmetçiye gelip, bazý menkabenizden ve seydanýn (Radýyallahü anh) dergahýna olan þiddetli sevginizden bahs etti. Dolayýsýyla ve aramýzdaki Ýslamiyet kardeþlik rabýtasý, onu size bir mektubu yazmaya sevk etti. Mektubda kardeþlik sevginin þartýný beyan etti. Ki o, dünya ahirette iki cihanýn seadetlerinin kazanýlmasýna sebeb olan þeydir.
Ey dostlarým! Seadet ve kemaliyet, iki cihanýn efendisi olan Peygamber’in (sallallahü aleyhi ve sellem) mutebatýnda, þeriatýnýn boyasýyla boyalanmakta, bizzat emirlerine imtisal etmek, mehy eylediði þelerden sakýnýlmasýnda ve bunlarýn mümkün olan kimselere de icra edilmesindedir. Bir kimse, baþkasýný Peygamber’in, þeriat, emir ve nhiylerine eylediði muhalefetinden men edecek kudretde olup da, onu men etmezse, onun ortaðýdýr. Bir kimse, onun sünnetini ve þeriatýn ahkamýný baþkasýna yaptýrsa, ona hasýl olacak ecir ve sevabýndan hiçbir þey noksan olmaksýzýn kendisine de hasýl olur.
Köyünüzdeki düðünlerde kadýnla erkeklerin bir arada karýþýk olarak oynadýklarý haberi, hizmetçinin (benim) kulaðýna geldi. Bu olay, çirkin hatta ondan daha çirkini olmayýp dünya ve ahiretde alçaklýða, Allah(celle ve ala) ile Resulünün (Allah onun ve alinin sahabesinin üzerine salat ü selam eylesin.) kahr ve gadabýný icab etmektedir. Bu, parlak Ýslam þeriatýna muhalefet etmek, þeytana (onun üzerine lanet olsun!) mutabeat olmakla beraber, akýl þeref, gayret ve namus bakýmýndan da yakýþmaz. Hatta bunu, ancak kendisinde insaniyeti selb olup, hayvan tabiatý bünyesinde yerleþen kimse yapar. Bu husus hakkýnda Peygamber’den (Sallallahü aleyhi ve sellem) varid olan hadisler zikredilse, onlarýn heybetinden, insanýn aklý ucar. Halbuki iþittiðimize göre, sizler en güzel haslet üzere ve gayet mütedeyyin, kutbu alem seydanýn (Radýyallahü anh) hakkýnda, son derece muhabbeti üzeresiniz. Öyle ise, imkanýnýz dahilinde, köy halkýnýzý bu þeni, çirkin hareketten men etmeniz lazýmdýr.
Size, akraba ve tabilerinize, Mustafa’nýn (Sallallahü aleyhi ve sellem) þeriatýna tabi olanýn üzerine selam olsun. Mezkür þeriatýn sahibine, aline ve ashabýna da salat-ü selam ve sena olsun!
radyobeyan