Mektubat-ý Þeyh Hazret
Pages: 1
Ellinci Mektup By: derya Date: 21 Ocak 2010, 13:27:02
ELLÝNCÝ MEKTUP

Bazý alimler, zevcesine mahalli lisan ile “ isa Se telaký bi fetva Gevri kýzý Ahmed jimin berdayi bi “ Fetvasý olmayan üç talak Mehmet kýzý Gevri benden boþ olsun” diyen kimsenin, tek bir talaký düþtüðü fetvasýnýn ve telaffuzda, sayýya delalet eden kelimeyi talaka delalet eden kelimeye rabt edecek, baðlýyacak bir edat olmasý lazým olduðunun, sayýya deðil, o sayýnýn temizine ( ondan sonra telaffuz edilen kelimeye) bakýlýr. Temiz kelimesi talak babýnda, sarih ise, sayý da sarih, kinaye ise, sayýsý da kinaye olduðunun, talakýn sarih ve kinaye kelimeleri beraber söylenmeleri, yekdiðerini delalet ettiði asýl manasýndan çýkarmadýðýnýn ve bu konu ile ilgili meselenin beyanýndadýr.

ALLAH’IN ADIYLA BAÞLARIM

Hiçbir varlýk yok ki onu hamd ile tesbih etmesin. Salat ü selam Allah’ýn mahlukatýnýn en iyisi olan Muhammed’e, (Sallallahü aleyhi ve sellem) aline ve ashabýna olsun!

Bundan sonra, Serkisli Abdürrezzak, zevcesinin talaký hakkýnda. “ Fetvasý olmayan üç kalak Mehmet kýzý Gevri benden boþ olsun” dediði sözünün fetvasýný benden sordu: “ Mehmet kýzý Gevri benden boþ olsun” dediði kelimelerde, talakýn sayýsýný zikr etmediði ve bunu söylerken de, sayýsýna da niyet etmediði için, açýkça bir talaka delalet edip, yalnýz birtalaký düþmüþtür, diye kendisine cevab verdim bu sözden önce söylediði ( üç talak) kelimeleri ise, El-Envar kitabýnda yazýlmýþ, açýk bu tarzdaki misallerden anlaþýldýðýna göre, adamýn söylediði bu son sözünde, baðlaç edatý olmadýðýndan, önceki sözünü baðlý olmayýp hiçbir mana ifade etmemiþtir. Halbuki baðlaç edatý fýkýh kitablarýnýn ibarelerinden açýkça anlaþýlmaktadýr. Demek ki söylediði mezkur ilk sözü ile hiçbir talaký düþmeyip manasýzdýr. Þunu da ilave edeyim ki, adam, mahalli lisaný ile, üç manasýna olan ( se ) kelimesini ( te) ile telaffuz ettiði ( telak ) kelimesine izafe etmiþtir. Halbuki telak kelimesi, fetava El-Remli ile mezkur Tuhfe kitabýnýn haþiyesi olan Ýbni Kasým kitablarýnýn ibarelerine göre, boþanmada sarih bir kelime olmayýp, telakýn kinaye kýsmýndadýr. Demek ki mezkur tabirdeki ( üç) kelimesi, talaka ait sarih olan sayýsýnýn manasýndan çýkmýþtýr. Çýktýðý da, El-Envar kitabýnýn þu ibaresinden anlaþýlýr:

“ Birisi zevcesine ; sen üç kere boþsun, dese, Rafii dedi ki, Ceddim, bir çok insanlarýn örf ve adetlerinegöre bu tabirden üç talak irade edilir demiþ. Fakat Rafii, bu sözü söyleyen kimse, maksadý ne olduðuna dair kendisine mürcaat edilip ondan sormasý da muhtemeldir, demiþtir”. Burada El-Envar’ýn ibaresi sona erdi, Tuhfe kitabýnýn, birisi, zevcesine; seni baþadým otuzkere, deyip de üç talaka niyet etmezse, bazý alimlerin dediklerine göre, yalnýz bir talaký düþer. Çünkü otuz, kelimesi, þübhesiz bir tam sayýya delalet eder. Fakat o manaya delalet ettiði gibi tam bir talakýn otuz parçasýna delalet eylemesi mümkündür. Lakin o bazý alimlerin mezkur tabire verdikleri bu manaya itiraz edilir. Çünkü otuz kelimesinden çabucak akla gelen mana, tam otuz talak sayýsý demektir.” Þu ibaresinde de anlaþýlýr. Çünkü Tuhfenin bu ibaresi, talak tabirinde kullanýlan sayý kelimesinin manasý, temiz kelimenin manasýna göre olduðu açýkça delalet etmektedir. Ýþte bu nakillerden, talakta kullanýlan sayý kelimesinin temiz kelimesi ( tefsiri) , talak kelimesinden baþka bir kelime ise, sayýya delalet eden kelime de talak adedinin kinayesi olduðu sabit olup bu þekilde konuþan kiþi kaç talak ettiðini ve söylerken telaffuzu zamanýnda niyyeti, kelimeleriyle beraber olup olmadýðnýn bilinmesine ihtiyaç vardýr. Halbuki bu fetvayý benden soran Abdürrezzak, söylediði mezkur kavlinden herhangi bir talak sayýsýný kasd etmedðiðine dair þer’i bir yemin ile yemin etti. El-Envar ve tuhfe ile diðer fýkýh kitablarýnýn ibareleridenden anlaþýldýðýna göre, Abdürrezzak bunu söylerken, talaka niyyet edip etmediði hususunda yemin ile musaddaktýr. ( ona inanýlýr ve ona göre hüküm verilir) Talaktan kinaye olan kelime ile beraber talakýn sarihi olan kelimenin demesi, kinaye kelimesini manasýndan çýkarýp sarih talak kelimesinin hükmüne çýkarmaz. Belki her iki kelime de taþýdýðý manayý ifade eder. Nitekim El-Envar kitabýnda, eðer birisi ( zevcesine) sen bainsin ve talýksýn ( sen ayrýsýn ve sen boþsun) dese, adamýn niyetine müracaat edilip talakta sarih olan sen boþsun kelimesi, talaktan kinaye olan sen ayrýsýn kelimesine tefsir olmaz. Burada El-Envar’ýn ibaresi sona erdi.

Ýþte bütün bu zikr edilen kitablarýn ibarelerinden Abdürrezzak’ýn yalnýz bir talaký düþmüþ, bu recat denilen talakýn kýsmýndan olup, recat ( karýsýný tekrar kabul etmek) hükmünü kendisine beyan ettikten sonra, ona recat etmesini emrettim. Zevcesi idde halinde olduðu halde recat etti. Demek ki zevcesi tekrar ona iki talaký sabit olmakla nikahý altýnda kaldý. Ýþte bunu bil! Son duamýz. Bütün hamdler, bu alemin Rabbine mahsustur. Salat ü selam, Allah’ýn mahlukatýnýn en iyisi olan Muhammed’in, ( Sallallahü aleyhi ve sellem) bütün al ve ashabýnýn üzerine olsun! 


radyobeyan