Ali Ulvi KURUCU`nun Siirleri By: SonDamLa Date: 12 Ocak 2010, 21:25:09
Ali Ulvi KURUCU`nun Siirleri
ÇOÐALDI CÜRMÜM
Çoðaldý cürm ü isyâným benim pek yâ Rasûlâllah
Kati müþkil huzûr-i Hak?ka gelmek yâ Rasûlâllah!.
Eriþmezse bana lûtfun efendim rûz-i mahþerde
Mekâným nâr-ý dûzeh ola bî-þek yâ Rasûlâllah!.
Býrakma bendeni ol gün açýlýr çün Livâ-ül-hamd.
Beni de ol livânýn tahtýna çek yâ Rasûlâllah!.
Ümîdim var, yine maðfûr ü mesrûr olurum ol gün
Girince destime pây-i mübârek yâ Rasûlâllah!.
Bihâkký Hazret-i Zehrâ bihakký Hazret-i Sýbteyn
Sana geldi kulun Ulvi, dahîlek yâ Rasûlâllah!.
DOÐMAZDI KALBE ÝMAN
Doðmazdý kalbe iman, inmezdi arza Kur´an,
Meçhul olurdu esmâ, Levlâke yâ Muhammed!
( Sensiz câným Muhammed)
Mâtem tutardý gökler, gülmezdi hiç melekler,
Mahzûndur Arþ-i alâ, levlâke yâ Muhammed!
Feyzinle güldü âlem, gufrâna erdi âdem,
Aðlardý belki hâla, Levlâke yâ Muhammed!...
Sayende erdi insan Tevhîde, yoksa putlar,
Mâbûd olurdu -hâþâ- Levlâke yâ Muhammed!..
Þefkatli annesinden öksüz kalan yetîme,
Benzerdi sanki eþyâ, Levlâke yâ Muhammed!..
Gün görmeden baharlar, sislerle örtülürdü,
Zindan olurdu dünyâ, Levlâke yâ Muhammed!..
Ýnler dururdu sesler, her naðme hýçkýrýkdý;
Tutmuþtu Arþý þevkâ, Levlâke yâ Muhammed!..
Dünyâda tek hakîkat uðrunda can verenler,
Bulmazdý derde kimyâ, Levlâke yâ Muhammed!..
Al kan, figan içinde te´yîd ederdi zulmû;
Binlerle kanlý sehpâ, Levlâke yâ Muhammed!..
RÛHUM SANA ÂÞIK
Rûhum sana âþýk, sana hayrandýr Efendim,
Bir ben deðil, âlem sana kurbandýr Efendim.
Ecrâm ü felek, Levh u kalem, mest-i nigâhým,
Dîdârýna âþýk Ulu Yezdân?dýr Efendim.
Mahþerde nebîler bile senden medet ister,
Rahmet, diyen âlemlere, Rahman?dýr Efendim.
Tâ Arþa çýkar her gece âþýklarýn âhý,
Medheyleyen ahlâkýný Kur?an?dýr Efendim.
Aþkýnla buhurdan gibi tütmekte bu kalbim,
Sensiz bana cennet bile hicrândýr Efendim.
Doð kalbime bir lahzacýk ey Nûr-i dilârâ
Nûrun ki gönül derdime dermândýr Efendim.
Ulvî de senin baðrý yanýk âþýk-ý zârýn
Feryâdý bütün âteþ-i sûzândýr Efendim.
Kýtmîriniz ey Þâh-ý rüsûl, kovma kapýndan,
Âsîlere lûtfun yüce fermândýr Efendim.
Ecrâm ü felek: Gök cisimleri, yýldýzlar
Levh-u kalem: Allah tarafýndan takdir edilip yazýlmýþ olan
Mest-i nigâh: Hayran olarak bakma
Dîdâr: Yüz, çehre
Yezdân: Allah, hayýrlarý yaratan mâbûd
Mahþer: Kýyametten sonra insanlarýn yeniden dirilip toplanacaðý yer
Nebiler: Peygamberler
Medet: Yardým
Kýtmîr: Ashâb-ý Kehfin köpeðinin adý
Þâh-ý rüsûl: Peygamberlerin þahý
Buhurdan: Tütsü
Hicrân: Ayrýlýk
Lahzâ: Kýsa zaman, bir bakýþ
Dilârâ: Gönül alan
Âþýk-ý zâr: Aðlayan aþýk
Âteþ-i sûzân: Yanan ateþ
DERDÝMENDÝM
Derdimendim yâ Rasûlallah, devâ ol derdime,
Destgir ol, yâ Habiballah, bu asî mücrime!..
Sen þefâat kâný varken, yalvarayým ben kime?..
Ben Rasûl-i Kibriyânýn, bülbül-ü nâlânýyým.
Mücrimim gerçi, cemâl-i Mustafâ hayrânýyým..
Bûy-i vaslýndýr, muattar eyleyen sünbülleri,
Nur cemâlinden eserdir, bað-ý aþkýn gülleri,
Gül cemâlindir Habîbim, mesteden bülbülleri,
Ben Rasûl-i Kibriyânýn, bülbül-ü nâlânýyým.
Mücrimim gerçi, cemâl-i Mustafâ hayrânýyým
Cânýný cânâne kurban eyliyor pervâneler,
Bezm-i vaslýn neþ?esinden, gaþyolur mestâneler,
Aþýkýn gözyaþlarýndan, doldu hep peymâneler,
Ben Rasûl-i Kibriyânýn, bülbül-ü nâlânýyým.
Mücrimim gerçi, cemâl-i Mustafâ hayrânýyým..
Ermek istersen, O þâh?ýn himmet-ü imdâdýna,
Cânü dilden âþýk ol sen; ?Ýsm-i zât? evrâdýna,
Ses verir (Ulvî); melekler âteþin feryâdýna,
Ben Rasûl-i Kibriyânýn, bülbül-ü nâlânýyým.
Mücrimim gerçi, cemâl-i Mustafâ hayrânýyým
Habib-i Kibriya
Habîb-i Kibriyâ, bâb-ý recâsýn yâ Rasûlallah,
Muhammed Mustafa, hayrul verâsýn yâ Rasûlallah!..
Tecellây-ý cemâlinden elest?in bezmi þâd oldu,
Dil-i mecrûh-u uþþâka þifâsýn yâ Rasûlallah!,,
Ýlâhî bir güneþsin, nûruna pervânedir âlem,
Yakan uþþâký ol muhrýk sâdâsýn yâ Rasûlallah!..
Nebîler Rûz-i Mahþerde, þefâat bekliyor senden,
Gönül þehrinde her medhe sezâsýn yâ Rasûlallah..
UYANIÞ FECRÝNÝN AYDINLIÐI
Ne gelen var, ne giden var; ne gülümser bir yüz.
Yolcu yorgun, yük aðýr, menzil uzaklarda henüz.
diye milletçe ümitsizliðe düþmüþtük dün,
Uyanýþ fecri ufuklarda belirmekte bugün.
Kararan dünkü ufuklarda güneþler yanýyor.
Her ýþýk dalgasý umman olarak çalkalanýyor.
Nurlu bir yüz gibi dünyaya doðarken gündüz,
Uyanýþ fecrinin aydýnlýðýdýr gördüðümüz
En aðýr þartlara raðmen yine þahlanmada din,
Külle örtülmesi mümkün mü bu kudsi alevin
Bu alev, nûrunu Kur?an-ý Kerim?den alýyor
Bütün âlem uyanýþ fecrine hayran kalýyor
Genç nesilden bize hep müjdeci sesler geliyor
Uyanýþ fecrini marþlarla bütün besteliyor
Taþý topraklarý yurdun dile gelmiþçesine
Uyuyorlar koro halinde Ýlahi sesine
Bu muazzam sese alkýþ kopuyor her yerden
Görünen âlemin ardýndaki âlemlerden
Büyük aydýnlýða yol gösteriyor rehberimiz
Bütün âlemlere rahmet yüce Peygamberimiz (sav)
Açtý insanlýða on dört asýr evvel bu yolu
Ufku güllerle, çiçeklerle, meleklerle dolu.
Büyük ecdadýmýzýn gördüðü parlak rüya
Vuruyor her gece yýldýzlarýný aksiyle suya..
Ynt: Ali Ulvi KURUCU`nun Siirleri By: sümeyra Date: 01 Haziran 2013, 21:53:09
Doð kalbime bir lahzacýk ey Nûr-i dilârâ
Nûrun ki gönül derdime dermândýr Efendim. Rabbim ebeden razý olsun..aþk ve iþtiyaklarýndan bir katrede bize nasib etsin inþaallah..
Ynt: Ali Ulvi KURUCU`nun Siirleri By: 8-D fatma zehra Date: 01 Þubat 2014, 20:05:07
çok güzel þiirler allah razý olsun
Ynt: Ali Ulvi KURUCU`nun Siirleri By: esratüz zehra 2 Date: 01 Þubat 2014, 20:09:41
en çok bunu beðendim lahza-i kalpten vuruldum sana efendim...
RÛHUM SANA ÂÞIK
Rûhum sana âþýk, sana hayrandýr Efendim,
Bir ben deðil, âlem sana kurbandýr Efendim.
Ecrâm ü felek, Levh u kalem, mest-i nigâhým,
Dîdârýna âþýk Ulu Yezdân?dýr Efendim.
Mahþerde nebîler bile senden medet ister,
Rahmet, diyen âlemlere, Rahman?dýr Efendim.
Tâ Arþa çýkar her gece âþýklarýn âhý,
Medheyleyen ahlâkýný Kur?an?dýr Efendim.
Aþkýnla buhurdan gibi tütmekte bu kalbim,
Sensiz bana cennet bile hicrândýr Efendim.
Doð kalbime bir lahzacýk ey Nûr-i dilârâ
Nûrun ki gönül derdime dermândýr Efendim.
Ulvî de senin baðrý yanýk âþýk-ý zârýn
Feryâdý bütün âteþ-i sûzândýr Efendim.
Kýtmîriniz ey Þâh-ý rüsûl, kovma kapýndan,
Âsîlere lûtfun yüce fermândýr Efendim.
Ecrâm ü felek: Gök cisimleri, yýldýzlar
Levh-u kalem: ALLAH tarafýndan takdir edilip yazýlmýþ olan
Mest-i nigâh: Hayran olarak bakma
Dîdâr: Yüz, çehre
Yezdân: ALLAH, hayýrlarý yaratan mâbûd
Mahþer: Kýyametten sonra insanlarýn yeniden dirilip toplanacaðý yer
Nebiler: Peygamberler
Medet: Yardým
Kýtmîr: Ashâb-ý Kehfin köpeðinin adý
Þâh-ý rüsûl: Peygamberlerin þahý
Buhurdan: Tütsü
Hicrân: Ayrýlýk
Lahzâ: Kýsa zaman, bir bakýþ
Dilârâ: Gönül alan
Âþýk-ý zâr: Aðlayan aþýk
Âteþ-i sûzân: Yanan ateþ