Nurdan Damlalar
Pages: 1
Toplumu zehirleyen husumet By: beyzanur Date: 23 Kasým 2009, 11:53:13
Bismillahirrahmanirrahim

Ýslâmiyetin pek çok kanun-u esasîsinden birisi, âyet-i kerîmesinin hakikatýdýr ki, "Birisinin cinayetiyle baþkalarý, akraba ve dostlarý mesul olamaz." Halbuki, þimdiki siyaset-i hâzýrada particilik taraftarlýðýyla, bir câninin yüzünden pek çok mâsumlarýn zararýna rýza gösteriliyor.

Bir câninin cinayeti yüzünden taraftarlarý veyahut akrabalarý dahi þenî gýybetler ve tezyifler edilip, birtek cinayet yüz cinayete çevrildiðinden, gayet dehþetli bir kin ve adaveti damarlara dokundurup kin ve garaza ve mukabele-i bilmisile mecbur ediliyor. Bu ise, hayat-ý içtimaiyeyi tamamen zîr ü zeber eden bir zehirdir. Ve hariçteki düþmanlarýn parmak karýþtýrmalarýna tam bir zemin hazýrlamaktýr. Ýran ve Mýsýr'daki hissedilen hadise ve buhranlar bu esastan ileri geldiði anlaþýlýyor. Fakat onlar burasý gibi deðil; bize nisbeten pek hafif, yüzde bir nisbetindedir. Allah etmesin, bu hal bizde olsa pek dehþetli olur.

Bu tehlikeye karþý çare-i yegâne: Uhuvvet-i Ýslâmiyeyi ve esas Ýslâmiyet milliyetini o kuvvetin temel taþý yapýp, mâsumlarý himaye için, cânilerin cinayetlerini kendilerine münhasýr býrakmak lâzýmdýr.

Hem, emniyetin ve âsâyiþin temel taþý yine bu kanun-u esâsîden geliyor.
Meselâ, bir hanede veya bir gemide bir mâsum ile on câni bulunsa, hakikî adaletle ve emniyet ve âsâyiþ düstur-u esasîsi ile, o mâsumu kurtarýp tehlikeye atmamak için, gemiye ve haneye iliþmemek lâzým-tâ ki mâsum çýkýncaya kadar.

Ýþte bu kanun-u esasî-i Kur'ânî hükmünce âsâyiþ ve emniyet-i dahiliyeye iliþmek, on câni yüzünden doksan mâsumu tehlikeye atmak, gazab-ý Ýlâhînin celbine vesile olur.

Madem Cenab-ý Hak, bu tehlikeli zamanda bir kýsým hakikî dindarlarýn baþa geçmesine yol açmýþ, Kur'ân-ý Hakîmin bu kanun-u esasîsini kendilerine bir nokta-i istinad ve onlara garazkârlýk edenlere karþý siper yapmak lâzým geldiðini, zaman ihtar ediyor.
(Emirdað Lâhikasý)

Bediüzzaman Said Nursi

SÖZLÜK:


ADÂVET : Düþmanlýk, kin.
EMNÝYET-Ý DAHÝLÝYE : Ýç güvenlik, asayiþ.
GARAZ : Maksat, niyet, kasýt; kötü niyet ve kin.
GAZAB-I ÝLÂHÎ : Allah'ýn gazabý, kahrý, cezasý.
HAYAT-I ÝÇTÝMÂÝYE : Sosyal hayat, toplum hayatý.
KÁNUN-U ESÂSÎ : Anayasa.
MUKABELE-Ý BÝLMÝSÝL : Aynýyle mukabele etmek, karþýlýk vermek.
SÝYÂSET-Ý HÂZIRA : Þimdiki siyâset.
ÞENÎ : Kötü, çok fenâ, çirkin, günahlý iþ.
TEZYÝF : Çürütme, küçük düþürme, küçük görme, alaya alma.
ZÝR Ü ZEBER : Paramparça. Alt üst, karma karýþýk, darmadaðýnýk.


radyobeyan