Tesettür zannedilen yanlışlar By: beyzanur Date: 16 Kasım 2009, 21:06:23
Sevgili kardeşler,
Bugün dışarıya çıktığımızda çeşitli şekillerde giyinmiş tesettürlü(!) hanımları görüyoruz bacaklar çıplak baş örtülü veya daracak birşey bütün vücut hatları meydanda tesettür bu değil nette dolaşan fotoğrafları sizin de yanlışları tam olarak görmeniz için siteye ekleme ihtiyacı hissettim bu bayanların haberi olmadan fotoğrafları çekiliyor ve internette yayınlanıyor biz tabi bunların yüzlerini vs. kapattık mesele şahıslarla değil giyinişle çünkü lütfen islamiyeti kendi nefsiniz doğrultusunda değiştirmeye çalışmayın veya ben tesettürlüyüm demeyin çünkü olmadığınız gözler önünde sadece kendinizi kandırırsınız başkasını değil Efendimiz(s.a.v) böyle kimselere giyinik çıplak olarak nitelendiriyor
Ebû Hureyre (r.a)’den: Şöyle demiştir:
“Rasûlüllah (s.a.v) “Ateş ehlinden olup, görmediğim iki sınıf insan var:
(Birisi) yanlarında bulunan sığır kuyruklarına benzer kamçılarla insanları döğen
(işkence yapan) bir kavimdir. (Diğeri) giyinik, çıplak birtakım
kadınlardır...” buyurdu 












Ynt: Tesettür zannedilen yanlışlar By: hafizvuslat Date: 16 Kasım 2009, 21:18:19
:'( :'( :'( Maalesef bu son senelerde bu tur giyim tarzlari deyim yerindeyse,moda olmus,insanlarimiz nasilgiyinip,ortuneceklerini!!!sasirmis durumdalar...Ne icler acisi bir durum,Rabbim bizleri hakiki tesettur ile tesetturlendirsin...
Fatima anamiz,Aise anamiz,Havva anamiz,Hatice anamiz,bugunun genclerini gorselerdi,size acaba ne derlerdi,yuzumuze tukururlerdi sanirim...
Genclerimizi bilinclendirelim,tesettur aksesuar degil,islamin emridir!!!
Paylasim icin tesekkur ederim...
Sevgi ve Dua ile...
Ynt: Tesettür zannedilen yanlışlar By: selamullahhoca Date: 17 Kasım 2009, 00:26:43
Türban İslamı Temsil Edemez !!! Türbanlılarda İslamın Örnekleri Değildir !!! Türban Kelimesi Dahi İslama Ait Değildir !!!
Soru Yukarıda Görünenlerin Hangisi İslama Yönelik Bir Giyinme Tarzıdır ?
A --------
B --------
C --------
D --------
E : Hiçbiri
Cevap E Şıkkı
Ben Bir Dinimi Yaşamaya Çalışan Birey Olarak Sizleri Tenkid Ediyorum Ve Aslada Sizin gibilere Saygı Duymam !!! Sizi Medeniyet Kurbanları Sizi !!! Sizler Tek Dişi Kalmış Canavarlarıda Geçtiniz !!! Ama Sizleri Yabanada Atmam Yani Sizler Benim Dinkardeşlerimsiniz Beni Bu Psikolojiye İten Şey Hergün Birinin Aha Hocam Görüyorsunuz İşte Türbanlılar Şunuları Bunları da Geçti Demesinden Bıktım Yani Lütfen Birazdaha Dikkatli Giyinin Biliyorum nefsimize ağır gelir zor durumda kalırız ama böylede sizi islam temsili zannedip islama ve dinimize bir sürü sözler söylüyorlar tabiki ben onların ağzını kapatıyorum dilim sivri bilgim keskindir ama artık savunmaktan yoruldum sizlerde kendinize biraz çeki düzen verin artık !!! yani sizden bir kardeşiniz olarak rica ediyorum islamda zorlama yoktur sizler benim bir tanecik kardeşlerimsiniz , size çok kızsamda başkasının size laf sölemesinide kaldıramıyorum lütfen ( İnce Çorap Giymeyin Giyiyorsanız göstermeyin yahu vücut hattınız belli eden şey haramdır Dar Kot Pantolun giymeyin giyiyorsanız dahi ayak bilekleriniz görünmemeli bazıları hocam ben çorap giyiyorum diye kandırıyorlar kendilerini çorap dedikleri bedenin rengini bile gösteren ince çorap onu giymen seni haramdan ateşten korumaz güzel kardeşim !!! hepimiz aciziz zaman zor biz bizeyiz biz bir birbirimize doğru yolu göstermez isek bize kim gösterir ? Şeytan mı ? Nefsimiz mi ? ikisininde Umurunda Olmaz Azdıkça Azarlar Bozdukça Bozarlar ? Ama benim umurumdasınız Kardeş Kardeşin Umurunda olmalıdır Sizleri Seviyorum Dışlamıyorum Red de etmiyorum ama şöyle dönüp tam boy bir aynada kendinize bir bakın giyindiğiniz kıyafet islama dinimize ne kadar uyumludur ? belki yazdıklarım için bana kızmışsınızdır , belki de ya hocamız doğru söylüyor demişsinizdir.
hocam ben nasıl örtünürüm tam olarak neyi ne şekilde yapacağımı bilmiyorum madem söylüyorsunuz ozaman bize bunu öğretin diyenleriniz varsa buyursun ister forumdan sorsun ister bana ulaşsın mail atsın ister vs... ben her türlü sizlere yardım etmeye hazırım siz bana geldinizde ben size yardım etmediysem ozaman bana istediğinizi söyleyebilirsiniz direk bir ön yargı ile karalamayın çünki beni değil Sizin dizgininizi elinizde tutan nefsiniz sizi karalar !!! Hocam Dizginimizin Nefsimizin Elinde olduğunu nasıl anlıyorsunuz neden böyle dediniz ? Şekil Adan Anlıyorum canım kardeşlerim Yukarıda Her Şey Mevcut :) Sizleri Yazarak Ne üzmek Nede Yerden Yere Vurmak Niyetimdir Asla !!! Sizleri Yerden Yere Vuranlardan beri kılmak için bunları yazıyorum NE DERSİNİZ HAKİKATİ ÖĞRENMEK İSTERMİSİNİZ - BANA HER TÜRLÜNÜZ BİZZAT BAŞ VURABİLİR ALLAHIN RIZASININ OLDUĞU HER YERDE SİZLERE YARDIMCI OLMAKTAN KORKMAM ATEŞTEN KORKSA İDİM ATEŞTEN GÖMLEK GİYMEZDİM !!! YANİ BİZ BİR İŞE BAŞLAMIŞSAK İLLAKİ YANACAKLARIMIZDA KÖPRÜ VAZİFESİ GÖRENLERDE OLUR SİZ KURTULUNDA BİZ O KÖPRÜ VAZİFESİNDE OLMAYA RAZIYIZ...Selamullah Hoca
Ynt: Tesettür zannedilen yanlışlar By: habibuddin Date: 24 Aralık 2009, 05:10:00
Ben ne dicegimi bilemiyorum gercekten böyle var ama benimde hosuma gidiyor :-[ :-[
Mesela bizim okulla islam hocasi olur ona sordugumdaa pantolon giyince diz kapaklarina kadar birsey giyersen günah olmicagini söyledi burdada böyle görünce sasirdim acikcasi :'(
Sakin size yalanci dedigimi düsünmeyin ama gercekten her kafadan bir ses cikiyor artik , herkes islami kendine göre yorumluyorr..
Ben biraz daha arastirim en iyisi..
Saol neslinurcum
Sevgili Son Damla kardeşim Sen her kafadan değil benim kafamdan çıkanları hayalinde bir tefekkür et düşün şöyle yıkabiliyorsan yık yıkamıyorsan tabi ol !
İslam hocası diyorsun islam demiyorsun burada islam hocalarının dediği önemli değil islamın bu konuya nasıl yaklaştığı önemlidir.Siz pantolon giydiğiniz de vücut hatlarınızın belli olması haram olması ve namahrem durumuna düşmeniz için kafidir selam söyleyiniz o islam hocanıza onun bunun vebalini almasın !Gerçekten bu tür bir görüşte bulunmuş ise kim bilir belkide yanlış anlamışlda olabilirsiniz hepimiz insanız hatalar yapabiliriz değil mi ? Ayrıca hocalarımıza vebal yıktım diye güvenenlerde kurtuldum sanmasın şöyle bir hadis ayet araştırınız tavsiyem budur yoksa onun dışında hocaları araştırarak hakikat öğrenilmez güzel kardeşim ilimdunyasi.com da yazılan hiç bir şey ne kafadandır nede rafadan! Biz Hakikatin karşısında olanlara aksini idda edenlere söyleyenlere meydan okumaya hazırız benim söylediklerimi al aşağı edebilecek varsa buyursun biz burdayız !
Çok önemli birşey söyliyeyim İçki dinde haramdır içen günahkardır ! insan içki içse ve günah ve haram olduğununda farkında olduğunu bilse bu insan günahkardır !içki içse içki içtiği gibi içkide insanı harama götürmez dinde öyle birşey yok dese bu insan günahkar değil kafir olur.Neden bu örneği verdim Ey hakikati öğrenmek isteyen kardeşim bil ki küçücük bir kelime dahi olayı ve hükmü nasıl değiştiriyor gör ve nazarat hakikati anlamayoluna gir hiçbir şey bizlerin hoşuna gitmez nefsimizin bize oynadığı ve şeytanında şu gecici hayatı bizlere nefsimiz vasıtasıyla şaşalı olarak yansıtmadır !Bunlara dikkat edelim yazdığım her yazının arkasındayım bu sitede ne rafadan olur ne kafadan aksini düşünenmi var buyrunuz efendim bana muracat ediniz ena aaciz ben burdayım herkezin anlayacağı dilden cevap vermeye hazırız önüne gelen islam hocası oluyor önüne gelen din hocası oluyor !
bu olay sarı çizmeli mehmat ağa misali gibi her hoca olan hakikatinde hoca olsaydı amenna ve saddakna ! Nerde bugün hoca dediğimiz kardeşlerimiz hi kusura bakmasınlar bakarlarsada baksınlar kuranı kerimi anlamakdan aciz arapça bilmiyorlar !
Kuranı kerimi anlamayan hadisi şerifi anlamayan nasıl anlayacak anlamayacaksa ozaman anlayanların yorumlarına talip olacak yada o öğrenecek ilmini alacak yorumlara esir kalmayacak !
Bazı uyanıklarda var hocalara vebal yıkmaya çalışan zevkine göre fetva almaya çalışan yok öyle yama !
ölçü nedir evladım ölçü Kuran-ıkerimdir ölçü Hadis-Şeriflerdir Ölçü Müçtehid imamlarıdır !
Şu zaman daki beyaz , siyah , yaşar , yaşamaz o veya bu değil kardeşim ! Ölçü sizin islam hocası diye tabir ettiğiniz insan da değil !Buyursun verin madem adresini gelsin sitemize bende islam üniversitesi mezunu ilahiyatta lisans yapıyorum buharada eğitim gördüm ben hocayım demekden haya ederim kolaymı öyle hoca olmak sadece samimilik olmaması saygı sevgi yerini korusun diye belki hocam diye hitap edenler vardır okadar ! imam-ı azamlar imam-ı rabbaniler ve nice alimler varken hocalık ne bana kalır ne bizlere !
sondamla kardeşim güzel yorumunuzdan dolayı teşekkür ederiz. Kusura bakmayınız muhatabım siz değilsiniz benim muhatabım ümmeti muhammed (a.s.v) yazdıklarım asla sizin şahsınıza değildir herkezedir toplumadır selam ve merhamet sizlerle olsun dost üyeliğiniz hayırlı olsun hoşgeldiniz aramıza :)
Ynt: Tesettür zannedilen yanlışlar By: sormaned Date: 25 Şubat 2010, 14:57:35
cok güzel bir konuya yer vermişsiniz gerçekten Allah razı olsun sizlerden tesettürü günümüzde herkes kendine göre uyduruyor bu cok yanlış ya bu uydurulacak bişi degil ki zaten nasıl örtünmemiz gerektigi açıkça gösterilmiş kuran da bu konu hakkında daha cok bilgilendirmeliyiz hanımlarımızı. selam ve dua ile... :o :(
Ynt: Tesettür zannedilen yanlışlar By: queen Date: 14 Mart 2010, 18:56:04
nefse hoş gelen ama hükme ters düşen görüntüler. Rabbim doğruyu görmeyi ve yaşamayı nasip etsin.
Ynt: Tesettür zannedilen yanlışlar By: Salihalp Date: 15 Temmuz 2010, 00:26:03
nefse hoş gelen ama hükme ters düşen görüntüler. Rabbim doğruyu görmeyi ve yaşamayı nasip etsin.
Amin amin hakikaten bu zamanda öyle daha gördüğümüzde şaşıp kaldığımız ne tesettür manzaraları var!Rahman rahmet edip doğru yolu göstersin inş.
konuyu açan Neslinur kardeşimizdende değerli hocamızdan da Allah razı olsun hakikaten çok faydalı bilgiler ve yorumlar sunmuş..selametle kalın..
Ynt: Tesettür zannedilen yanlışlar By: hafız_32 Date: 17 Ağustos 2010, 00:34:25
Rabbim hidayet naip etsin inş.güzel bi konu gerçekten.onlar tesettürün anlamını bilmeden örtünenler.
Ynt: Tesettür zannedilen yanlışlar By: monarozam571 Date: 08 Mart 2011, 23:00:00
Allah razı olsun...
Yukarıdaki hocamız çok güzel duyguyla hitap etmiş ve ben o duygulara o kadar katılıyorumki hocam...
Ama yobaz yerine koyuluyoruz....ALLAH İÇİN YOBAZ OLMUŞUZ ÇOKMU?
Ynt: Tesettür zannedilen yanlışlar By: sümeyra Date: 08 Mart 2011, 23:14:55
Ehven-i Şer denilen bir şey var..Kötünün iyisi..Öyle insanlar tanıyorum ki..Tesettür konusunda'' bir adım ilerisini yapman gerekiyor'' deseniz şu anki halini mumla arayacaksınız..Biliyorsunuz ..O zaman bu kadarına da şükür diyorsunuz..Dua ediyorsunuz..Rabbim hakikatini içlerine duyursun diye..
Ama mükemmel olanı herkesten bekliyemezsiniz..Bazen insanların mükemmele ulaşması zaman alır..Bir yakınım bana sormuştu..Pantolon ve uzun ceket giyerek başımı örtsem olur mu diye?Ben de'' bu tam bir tesettür olmaz ''demiştim..Hala merak ediyorum..''Hele sen oradan bir başla'' deseydim,acaba o kişi şu anda hala açık olur muydu diye?Rabbim hepimize hak yolunda gayret versin,inşaallah..
Ynt: Tesettür zannedilen yanlışlar By: reyyan Date: 09 Mart 2011, 04:53:53
Burada ablam insanlar kendine azimet başkasına ruhsat ölçüsünde yaklaşmalı, herkes kendini biliyordur ne ölçüde olduğunu...Size soran kişinin belirttiği kıyafet biçimi fetva olarak verilmiş.Ama bizler takvayı ölçü kabul etmeliyiz fetvayı değil...
Ynt: Tesettür zannedilen yanlışlar By: talha08 Date: 22 Mart 2011, 14:15:45
A
çık”ta bırakılmış kadınlar… Image Hosted by ImageShack.us
Açık”ta bKalabalıkta özellikle o dikkat çekiyor. Yakası açık bırakılmış, kolları kısa
tutulmuş, eteğinin ucu hayli yukarıdan kesilmiş, beli iyice daraltılmış
elbisesi değil dikkat çeken.
Elbiseden taşan beden parçaları.. O elbiseyi
özenerek seçmiş olmalı. “Üzerinde güzel duracak” demiş olmalılar. “Bana
yakışacak” diye umutlanmış olmalı. Ama hoyrat bakışlar, elbiseyi değil,
elbiseden arta kalan kısımları süzüyor.
Öylesine yok gibi ki elbise hepten
çıplak kalmak istediğini haykıran bedenin üzerinde “engel” gibi duruyor.
Bedenin tamamlayıcı parçası değil, “fazlalık” gibi görünüyor.
Bakılsın diye oradaydı bedeniyle. Bakıldıkça varolacağına inandırılmıştı.
Bir tür bakılma açlığı ile donanmış olmalıydı. Farkında olmadan, diğer
gözlerin “nesne”si haline getirilmişti. Öyle bir nesne ki, üzerine bakış
düşmediğinde karanlıkta kalıyordu. Gözler üzerinde olmadığında kıymetini
kaybettiğini sanıyordu.
Gözlerin kayması için açıkta bırakılmış bir bedene, teşhir etme niyeti de
eşlik ederse,-bu niyetle bakılanın gözleri de sizin bakan gözlerinize
kilitlenmişse- kendi içinde tutarlı bir sahne seyredersiniz.
Seyredilmek
isteyen bir ruh ve seyredilen bir beden, birbiriyle yan yana, kardeşçe
oturuveriyorlardır: Sorun yok gibidir. Ama çıplak bırakılmış bedene,
içindeki ruh başka telaşlar peşinde koştururken gözünüz kaydığında, mağdur
edilmiş bir beden buluyorsunuz karşınızda.
Uçağa yetişme telaşının sardığı,
tatilden dönme hüznünün hükmettiği bir ruhun ardı sıra yürüyen, hâlâ daha
plaj kıyafetine takılmış bir beden, gözünüzün önünde, birden bire
çıplaklaşıyor, topraklaşıyor, et ve kemik soğukluğuna düşüyor. “Açılmış”
değil “açıkta bırakılmış” oluyor.
Onu o çıplaklığa özendiren tüketim mekanizmalarıyla paketlenmiş, onu açıklık
içinde utanmaktan alıkoyan ısrarlı teşviklere sarılmış bir cesedi sürüklüyor
ardı sıra. Kadın bedeninin özellikle sivriltilmiş bir kaç detayına
indirgenmiş bir kişilik sergisine icbar edilmiş, zorlanmış, itilmiş oluyor.
Özel bir insan olarak yaratılmış, yüzü özel, duyguları biricik, kalbi
bi’tane, varlığı müstesna bir kadını, “her kadın gibi” eyleyen, “herhangi
bir kadın” gibi “den den”leştiren, sıradan bir serinin modüler parçası kılan
sürecin ucuna yerleşiyor: Kalça hareketleri kadar var olan bir kadın. Göğüs
dekoltesi kadar öne çıkan bir kadın. Yüzünden çok belden aşağısı muhatap
alınan bir kadın. Kişiliği dişiliğine kilitlenmiş bir kadın.
Mağlup, mağdur, mazlum o. Kendi rızasının şimdi ve burada olması bir şeyi
değiştirmiyor. Kendi rızasını iptal eden, kendi iradesini unutturan, utanma
duygusunu uykuya yatıran hayli uzunca, karşı konulmaz ve sistemli bir ikna
sürecinin kurbanı..
Ara sıra, varlığını hatırlatan o kadınsı irade, o utanç
duygusu hiç uzamayacak eteğini refleksif bir hareketle çekiştirtiyorsa da
ona; nafile. Bedeni üzerine yapışmış gözleri kabullenen, yaban bakışları
evcilleştiren bir çaresizlikle oturduğu yerde oturtuyor onu görünmez bir
iktidar. Alnına boncuk boncuk dizilmeye hazırlanan utancını müşfik bir el
hareketiyle siliveriyor. Bir anda çıplak olarak yakalandığını hissettiği o
nadir şaşkınlık anlarında gözlerini kurnazca kapatıveriyor. Sakinleştiriyor
onu, uysallaştırıyor, hırçınlığını gideriyor.
Kendinden uzağa düşürüyor kadını çıplaklık. “Kendine özel”, “sahici” ve
“sahih” bakışlar arıyor boşuna. Baştan ilan edilmiş bir sadakatsizlik vardır
çıplak bedende.. “Bakan sadece sen değilsin ki bana!” “Ben bütün bakışlara
açı(ğı)m.” “Bunca bakanım var benim.” “Sen de kim oluyorsun?” Galip gibi
duruyor ama mağlup. Zulmediyor görünüyor ama mazlum. Kadir kıymet bilmiyor
ama kadir kıymeti de bilinmiyor. Mağdur ediyorken mağdur ediliyor.
“Açık”ta bırakılmış kadın, sırf şehvet üzerinden tanımlanıyor. “İnsan”da
olan ama tümüyle “insan” olmayan bir şehvet üzerinde dikelmeye zorlanıyor.
Böylece, “dişi” yanı “kişi” yanına galip getiriliyor. Olan “kişi”ye oluyor.
Önce ve hep “insan” olan kadın, bedeninin kıvrımlarına sürgün ediliyor,
teninin sığlıklarında hapis tutuluyor. Kadın ruhu, kadın bedeninin altında
eziliyor.
Örtünmek, kişiliğini dişiliğinin üstüne koymaktır. Kendini sonsuza
saklamaktır. Kadınsı merhameti, kadınsı inceliği, kadınsı zerafeti ipekten
tüller ardına saklayıp inci gibi büyütmektir örtünmek.
“Tesettürsüzlük
nedir?” diye sorsaydınız bana, “Kadının dişiliğini kişiliğinin önüne geçiren
her haldir” derdim… Bir “kişilik tutulması”… Bir “kadınlık eklipsi”…
Ay tutulur ya hani dünyanın gölgesi üzerine düştü diye. Dişiliğin kişiliği
gölgede bırakıp kadın ruhunu gözden kaçırdığı bir tür eklips hali bu..
Saçları kapatmaktan fazlası: Kadın ruhunun bedenle kapatılması…
Senai Demirci acık bırakılmıs kadınlar
Ynt: Tesettür zannedilen yanlışlar By: admin Date: 22 Mart 2011, 15:29:37
Açık”ta bırakılmış kadınlar… Image Hosted by ImageShack.us
Açık”ta bKalabalıkta özellikle o dikkat çekiyor. Yakası açık bırakılmış, kolları kısa
tutulmuş, eteğinin ucu hayli yukarıdan kesilmiş, beli iyice daraltılmış
elbisesi değil dikkat çeken.
Elbiseden taşan beden parçaları.. O elbiseyi
özenerek seçmiş olmalı. “Üzerinde güzel duracak” demiş olmalılar. “Bana
yakışacak” diye umutlanmış olmalı. Ama hoyrat bakışlar, elbiseyi değil,
elbiseden arta kalan kısımları süzüyor.
Öylesine yok gibi ki elbise hepten
çıplak kalmak istediğini haykıran bedenin üzerinde “engel” gibi duruyor.
Bedenin tamamlayıcı parçası değil, “fazlalık” gibi görünüyor.
Bakılsın diye oradaydı bedeniyle. Bakıldıkça varolacağına inandırılmıştı.
Bir tür bakılma açlığı ile donanmış olmalıydı. Farkında olmadan, diğer
gözlerin “nesne”si haline getirilmişti. Öyle bir nesne ki, üzerine bakış
düşmediğinde karanlıkta kalıyordu. Gözler üzerinde olmadığında kıymetini
kaybettiğini sanıyordu.
Gözlerin kayması için açıkta bırakılmış bir bedene, teşhir etme niyeti de
eşlik ederse,-bu niyetle bakılanın gözleri de sizin bakan gözlerinize
kilitlenmişse- kendi içinde tutarlı bir sahne seyredersiniz.
Seyredilmek
isteyen bir ruh ve seyredilen bir beden, birbiriyle yan yana, kardeşçe
oturuveriyorlardır: Sorun yok gibidir. Ama çıplak bırakılmış bedene,
içindeki ruh başka telaşlar peşinde koştururken gözünüz kaydığında, mağdur
edilmiş bir beden buluyorsunuz karşınızda.
Uçağa yetişme telaşının sardığı,
tatilden dönme hüznünün hükmettiği bir ruhun ardı sıra yürüyen, hâlâ daha
plaj kıyafetine takılmış bir beden, gözünüzün önünde, birden bire
çıplaklaşıyor, topraklaşıyor, et ve kemik soğukluğuna düşüyor. “Açılmış”
değil “açıkta bırakılmış” oluyor.
Onu o çıplaklığa özendiren tüketim mekanizmalarıyla paketlenmiş, onu açıklık
içinde utanmaktan alıkoyan ısrarlı teşviklere sarılmış bir cesedi sürüklüyor
ardı sıra. Kadın bedeninin özellikle sivriltilmiş bir kaç detayına
indirgenmiş bir kişilik sergisine icbar edilmiş, zorlanmış, itilmiş oluyor.
Özel bir insan olarak yaratılmış, yüzü özel, duyguları biricik, kalbi
bi’tane, varlığı müstesna bir kadını, “her kadın gibi” eyleyen, “herhangi
bir kadın” gibi “den den”leştiren, sıradan bir serinin modüler parçası kılan
sürecin ucuna yerleşiyor: Kalça hareketleri kadar var olan bir kadın. Göğüs
dekoltesi kadar öne çıkan bir kadın. Yüzünden çok belden aşağısı muhatap
alınan bir kadın. Kişiliği dişiliğine kilitlenmiş bir kadın.
Mağlup, mağdur, mazlum o. Kendi rızasının şimdi ve burada olması bir şeyi
değiştirmiyor. Kendi rızasını iptal eden, kendi iradesini unutturan, utanma
duygusunu uykuya yatıran hayli uzunca, karşı konulmaz ve sistemli bir ikna
sürecinin kurbanı..
Ara sıra, varlığını hatırlatan o kadınsı irade, o utanç
duygusu hiç uzamayacak eteğini refleksif bir hareketle çekiştirtiyorsa da
ona; nafile. Bedeni üzerine yapışmış gözleri kabullenen, yaban bakışları
evcilleştiren bir çaresizlikle oturduğu yerde oturtuyor onu görünmez bir
iktidar. Alnına boncuk boncuk dizilmeye hazırlanan utancını müşfik bir el
hareketiyle siliveriyor. Bir anda çıplak olarak yakalandığını hissettiği o
nadir şaşkınlık anlarında gözlerini kurnazca kapatıveriyor. Sakinleştiriyor
onu, uysallaştırıyor, hırçınlığını gideriyor.
Kendinden uzağa düşürüyor kadını çıplaklık. “Kendine özel”, “sahici” ve
“sahih” bakışlar arıyor boşuna. Baştan ilan edilmiş bir sadakatsizlik vardır
çıplak bedende.. “Bakan sadece sen değilsin ki bana!” “Ben bütün bakışlara
açı(ğı)m.” “Bunca bakanım var benim.” “Sen de kim oluyorsun?” Galip gibi
duruyor ama mağlup. Zulmediyor görünüyor ama mazlum. Kadir kıymet bilmiyor
ama kadir kıymeti de bilinmiyor. Mağdur ediyorken mağdur ediliyor.
“Açık”ta bırakılmış kadın, sırf şehvet üzerinden tanımlanıyor. “İnsan”da
olan ama tümüyle “insan” olmayan bir şehvet üzerinde dikelmeye zorlanıyor.
Böylece, “dişi” yanı “kişi” yanına galip getiriliyor. Olan “kişi”ye oluyor.
Önce ve hep “insan” olan kadın, bedeninin kıvrımlarına sürgün ediliyor,
teninin sığlıklarında hapis tutuluyor. Kadın ruhu, kadın bedeninin altında
eziliyor.
Örtünmek, kişiliğini dişiliğinin üstüne koymaktır. Kendini sonsuza
saklamaktır. Kadınsı merhameti, kadınsı inceliği, kadınsı zerafeti ipekten
tüller ardına saklayıp inci gibi büyütmektir örtünmek.
“Tesettürsüzlük
nedir?” diye sorsaydınız bana, “Kadının dişiliğini kişiliğinin önüne geçiren
her haldir” derdim… Bir “kişilik tutulması”… Bir “kadınlık eklipsi”…
Ay tutulur ya hani dünyanın gölgesi üzerine düştü diye. Dişiliğin kişiliği
gölgede bırakıp kadın ruhunu gözden kaçırdığı bir tür eklips hali bu..
Saçları kapatmaktan fazlası: Kadın ruhunun bedenle kapatılması…
Senai Demirci acık bırakılmıs kadınlar
güzel bir paylaşım yapmışsın doğru bir paylaşım...
Ynt: Tesettür zannedilen yanlışlar By: ßü$rA-7E Date: 24 Mart 2011, 22:56:59
evet gerçekten kapalılık farz değil gibi düşünülüyor..! özellikle pantolon meselesi aşırı fazla..! :'(
peygamberimiz(asm) pantolon giyenleri(bayan) lanetlemiştir.
Ynt: Tesettür zannedilen yanlışlar By: saniyenur Date: 19 Nisan 2011, 22:44:22
Çok güzel bir konuya değinmişsiniz.Rabbim razı olsun.
Gerçekten modern çağda kıyafetler de bozuldu.Mağazaya gittiğimizde uzun etekleri bile bulamaz olduk.Hiç sorgulamadan akıl süzgecinden geçirmeden davranıyoruz giyiniyoruz.Bir özenti almış gitmiş başını...
Tesettürün özünü kavramak lazım.Yani niçin kapanıyoruz niçin kıyafetlerimize dikkat etmemiz emredilmiş
Bizi bizden iyi bilen Rabbimiz elbetteki bizim faydamıza olan şeyleri de bilir.