lmiyle amel etmek veya etmemek ne demektir? By: halim Date: 12 Nisan 2017, 13:45:39
lmiyle amel etmek veya etmemek ne demektir?
Örneðin Peygamberimiz´in teheccüd namazý kýldýðýný bilip kýlmazsak, ilmimizle amel etmemiþ mi oluruz?
Ýlim-amel dengesi, farz-vacip-sünnet-âdâb ile haram-tahrimen mekruh-tenzihen mekruh-mubah gibi efal-i mükellefin denilen bütün kulluk görevlerini içine alan bir kapsama sahiptir. Bütün bu sahalarda hem ilim hem de amel gerekir.Bir þeyin yapýlmasýnýn hükmü ne ise, öðrenilmesinin hükmü de aynýdýr. Örneðin farz olan bir ibadeti öðrenmek farz, sünnet olan bir ibadeti de öðrenmek sünnettir. Buna göre, farz olanýn ilmini uygulamak farz olur, sünnet olanýn ilmini uygulamak da sünnet olur.Namazýn farz olduðunu bilip namaz kýlmamak, ilimle amel etmemenin en çirkin bir tablosudur ve haram iþlenmiþ olur. Teheccüdün bizim için sünnet olduðunu bilip de teheccüd namazýný kýlmamak bundan çok daha az bir çirkinliktir ve teheccüd kýlmayan haram iþlemiþ olmaz. Bir hayvaný -lüzumsuz yere- öldürmek çirkindir, fakat bir insaný öldürmek gibi büyük bir cinayet deðildir.Tabii ki, bu verdiðimiz örnekler çok açýk olan konulardýr. Bunun yanýnda deðiþik ahlakî boyutlarýn da büyük önemi vardýr. Mesela, Allah’tan baþka gerçek anlamda hiç kimsenin bize ne zarar ne da yarar veremeyeceðini bildiðimiz halde, bu ilmimizle amel etmeyip, ufak bir dünyevî zarar endiþesiyle dinimizden taviz vermek, yalan söylemek, gýybet etmek gibi günahlarý iþlemekten sakýnmamak da bu bilgimizle baðdaþmaz ve biz ilmimizle amel etmemiþ oluruz.Ayný þekilde, Allah’ýn rýzasýný kazanmaktan daha büyük bir haz, bir kazanç olmadýðýný bildiðimiz hâlde, baþkasýnýn rýzasýný Allah’ýn rýzasýndan öncelemek, baþkasýnýn hatýrýný Allah’ýn hatýrýndan daha yüksek tutmak, baþkasýna gösteriþ yapýp riyakârlý etmek, söz konusu bilgimizle alay etmek manasýna gelir.Özetle, Ýslam dininin doðruluðuna inandýðý halde, onun emir ve yasaklarýný çiðnemek, hesap gününe inandýðý halde ona göre hazýrlýk yapmamak, cehennemden iliklerine kadar korktuðu halde -fiilen- ondan kaçmamak, cenneti bütün zerreleriyle arzu ettiði halde -fiilen- onu satýn almak için gayret sarf etmemek, ilimle amel etmemek demektir.Önemli bir not: Bazýlarý diyorlar ki, "Madem amel olmadýðý zaman ilim öðrenmek zararlý düþüyor, o halde ilim öðrenmeyelim, böylece o zarardan kurtulalým?.." Bu düþünce, þeytanýn ahmak gördüðü kimselere kolayca aldatacaðýný düþünüp telkin ettiði bir safsatadýr. Çünkü bir mümin, Ýslam’ýn emirlerine, yasaklarýna riayet etmek için ilim öðrenmenin, özetle iman etmek ve imanýn gereði olan salih amel iþlemek için ilim öðrenmenin, farz olduðunu bilir. Dolayýsýyla, öðrenilmesinin farz olduðunu bildiði ilmi öðrenmemek de ilimle amel etmemek anlamýna gelir.Bu safsatayý þöyle bir safsata örneðiyle de izah etmek mümkündür. Birisi dese ki, iman, imanýn gereði olan ameller yapmayý zorunlu kýlýyor. O halde, iman etmeyelim ki, amel yapmaktan kurtulalým.Þunu unutmamak gerekir ki, “Kanunu bilmemek mazeret deðildir.” prensibi evrensel bir kuraldýr. Bir Müslümanýn Ýslam’ý bilmemesi de mazeret deðildir. Hem öðrenmediði için hem de ona göre davranmadýðý için ceza görür...
Sorularla Ýslamiyet