Sizden Gelenler (Tasavvuf)
Pages: 1
Tasavvuf: Nezaket Yolu By: Rüveyha Date: 17 Kasým 2014, 19:25:00
Tasavvuf: Nezaket Yolu


Tasavvuf, insana nefsin terbiye edilmesi gerektiðini ve bunun nasýl olacaðýný
öðreten eðitim yoludur. Bu yoldaki kiþi, terbiye etmesi gereken unsuru yani
nefsini tanýmak zorundadýr. Nefsin tanýnmasý ise çok kýymetli bir
bilgidir.Nefsini tanýmak üzere yola koyulan kiþi kendisini uçsuz bir
denizin kýyýsýnda bulur. Nitekim bir arif þöyle demiþtir: “ Nefs , uçsuz
bucaksýz bir þeydir; bütünüyle kainattýr . Çünkü kainatýn kopyasýdýr. Alemde
bulunan her þey nefste mevcuttur. Ayný þekilde nefste bulunan her þey de alemde
mevcuttur. Þu halde nefsinin efendisi olan, tüm alemin efendisi olmuþtur. Keza
nefsinin kölesi olan tüm alemin kölesi olmuþtur.”Nefsini tanýyan kiþi,
aslýnda insan gerçeðini tanýmýþ demektir. Ýnsan gerçeðini tanýyan, alemin
hakikatini tanýyacaktýr. Bu bakýmdan, nefsini ve giderek Rabbi’ni tanýmýþ
kimseler, “Yaratýlaný severiz, Yaradan’dan ötürü” diyebilme seviyesinde olan,
çok incelmiþ bir ahlâkýn, benzersiz bir nezaketin uygulayýcýsýdýrlar.Bu
kimseler, insanda varlýðýn özünü, usaresini görürler: “ Hoþca bak zâtýna kim,
dîde-i ekvânsýn sen.” (Kendi zatýna hoþca bak, çünkü sen alemin gözbebeðisin.)
derler. Bu þuur onlarý insanlara bakarken onlardaki özü görmeye, insanlarý Allah
Tealâ’nýn ýyali olarak telakki etmeye yöneltir. Bu bakýþ sayesinde, insanlarý
incitmemek, gönüle olan vukuflarý sayesinde gönül yapýcý olmak, onlarýn
özellikleri olmuþtur.Bu insanlar kâmil insanlardýr. Onlarýn insanlarla
iliþkisi, insanlara karþý görevlerini yerine getirerek haklarýný da
almak/koparmak anlayýþý üzerine kurulu deðildir. Çünkü birçok hadis-i þerifte,
bir insanýn bir davada baþkasýndan alacaðý olan haktan vazgeçmesinin daha
hayýrlý olacaðý söylenmiþtir.Ýþte bu insanlar, kardeþleri üzerindeki
haklarýnýn peþine düþmek yerine, onlara karþý olan görevlerini öne alan bir
ahlâkýn sahibidirler. Onlar sadece, nezakete nezaketle karþýlýk veren kimseler
deðildirler; nezaketi bütün davranýþlarýnýn deðiþmeyen ruhu, caný kýlanlardýr.

En güzel edep, güzel ahlaktýr..

Ey insanoðlu! Allah’ý sevmek, Allah’a
gitmek istiyorsan, maddi ve mânevi her iþinde edeb ile gir, irfan ile
çýkmaya çalýþ.


– Beni Rabbim edeblendirdi. Ve ne güzel edebledi.
– Âdemoðlunun edebden nasibi yoksa, insan deðildir.
– Edeble süslenmeyen akýl, silâhsýz kahramandýr.
– Edeb: Aklýn dýþtan görünüþüdür.
– Edeb: Eline, diline ve beline sahip olmaktýr.
– Edeblerin anasý, az konuþmaktýr.
– Edeb olmadýkça asalet düzelmez.
– Edeb, þeytaný öldüren bir silahtýr.
– Edeb, en hayýrlý sanattýr. Hakk’a giden yolun azýðýdýr.
– Edeb, olgunlaþmanýn ilk þartýdýr.
– Edebi terk eden, ârif deðildir.
– Edebden mahrum olanlar, Hak dergâhýndan kovulurlar.
– Edebi olmayanýn güvenilir ilmi yoktur.
– Hakikat’ten maksat, ancak edebdir.
– Hakiki edeb,nefsi terketmektir.
– Ayýplarýnýzý edeble örtünüz.
– Hakiki güzellik, ilim ve edeb güzelliðidir.
– Ýnsanýn ziyneti, edebin tamamýdýr.
– Evlâdýna edeb öðretmeyen, düþmanlarýný sevindirir.
– Ruhen yükselmek, ancak edeble mümkündür.
– Akýllý, edebiedebsizden öðrenir.
– Ýlim þerefi ve edeble Âdem, melekten üstün oldu.
– Þeytan Allah’ýn huzurundan, edebi terkettiði için kovulmuþtur.
– Edeb dýþý hareketler, feyzi keser. Ve sahibini sultanýn gönlünden
uzaklaþtýrýr.

– Sohbet bir cesettir. Edeb ise, o cesedin ruhudur.
– Ýmanýn hakikatine ermek için, yakîn bilgi; yakîn için, ihlâslý amel;
ihlâslý amel için, farzlarý edâ; farzlarý eda için, sünneti tatbik;
sünneti tatbik etmek için de, edebi korumak lâzýmdýr.
– Edeb; insaný her türlü hatadan koruyan bilgi ve prensiplere sahip olmaktýr.
– Her þey çoðaldýkça ucuzlar. Fakat edeb çoðaldýkça, deðeri artar.
– Edeb,kendisinden yükseðini çok görmemek,
kendisinden aþaðýsýný da hor görmemektir.
– Üstadýnýn edebi ile edeblenmeyen, sünnet ve hadisle edeblenemez.
Sünnet ve hadisle edeblenemeyen de âyet ve Kur’an’la edeblenemez.
– Edeb güzelliði, kiþiyi nesebe muhtaç etmez.
– Edeb, insaný utanýlacak þeylerden koruyan melektir.
– Edeb, Rasûlullah’ýn sünnetine uygunhareket etmektir.
– Edebden daha üstün þeref yoktur.
– Edeb kaidelerinin en alt derecesi, bir kimsenin,
cehaletini sezdiði yerde durup, onugidermesidir.
– Ýlim elde etmek isteyen, edebli olsun.
– Ýyi amel sahibi olmak isteyen, edebli bir þekilde ilim sahibi olmaya baksýn.
– Muhabbet ehli, sevgi iþinde iyi niyete sahip oldukça, edebleri artmaya
baþlar.
– Edeb, nefsi gerektiði þekilde terbiye etmek ve güzel ahlâk ile
süslemektir.
– Edeb, insanýn mutlak bir fazilet kaynaðýdýr.
– Cennet’teki makamlara, amel ve edeble ulaþýlýr.
– Edebin dostlarý: Hayâ,Samimiyet, Teslimiyet,
Muhabbet, Niyet, Ýtaat, Gayret, Sohbet ve Hizmettir.


Ynt: Tasavvuf: Nezaket Yolu By: ceren Date: 17 Kasým 2014, 20:45:46
Esselamu aleykum.Rabbim razý olsun paylaþýmdan Rüveyha abla.Rabbim bizlerin ahlakýný kur an ahlakýyla ahlaklandýrsýn.Ruhumuzu da tasavvuf ile terbiye etmemizi nasip etsin inþallah...

radyobeyan