Ramazan gitti dini hayatta bitti mi By: hafiza aise Date: 27 Aðustos 2012, 15:00:01
Ramazan gitti dini hayatta bitti mi
Ramazan-ý Þerif'te dinî þuur kazanmýþ bir insan, Müslümanlýðýný elbette Ramazan ayý ile sýnýrlamaz,
Ramazan'dan sonra gömlek çýkarýr gibi dinî hayatý çýkarýp da eski gaflet gömleðini giymeye yönelemez. Belki Ramazan'da kazandýðý ibadet alýþkanlýklarýný iyice benimser, Ramazan sonrasýnda da aynen devam ettirme sadakati gösterir, bir ihmal ve ilgisizlik yanlýþýna düþmez. Zira Rabb'imizin emrettiði Müslümanlýk günlük aylýk deðil ömür boyu devam eden Müslümanlýktýr. Nitekim ibadetin son nefese kadar sürmesi gerektiðini emreden Rabb'imiz, Hýcýr Sûresi'nin son ayetinde böyle buyurmaktadýr:
"Sana ölüm gelinceye kadar ibadetine devam et!"
Onun için Müslüman 'Ramazan gitti, dinî hayat bitti' demez. Ramazan gider; ama dinî hayat ömür boyu sürer, son nefese kadar devam eder. Kimse Ramazan Müslüman'ý durumuna düþmek istemez.
Diyelim ki, bir insan Ramazan boyu beþ vaktine beþ daha ilâve etmiþ, sabahlara kadar namaz kýlmýþ, akþamlara kadar da oruç tutmuþ. Elinden tesbihini, baþýndan takkesini düþürmeyen bir sofu insan hâline gelmiþ, ama bu titizlik ve dikkat, sadece Ramazan ayýna mahsus kalmýþ, Ramazan'dan sonra tesbihler, takkeler sandýða, dinî görevler gelecek Ramazan'a býrakýlmýþ.
Ýþte bu, Allah yanýnda makbul olan hal deðildir. Allah'ýn insanlara ihsan ettiði el, ayak, göz, kulak gibi eþsiz nimetleri nasýl sadece Ramazan ayýna mahsus kalmýyor, ömür boyu kullanýyorsak, O'nun emirlerine olan itaatimiz de Ramazan ayýna mahsus kalmamalý, ömür boyu devam ettirmeli, son nefese kadar sürdürmeliyiz. O kadar ki, nasýl havasýz, susuz yaþayamazsak, ibadetlerimizi de yerine getirmeden yaþayamaz hâle gelmeliyiz. Ramazan ayý bize bu aþký þevki vermeli, bu alýþkanlýðý kazandýrmýþ olmalýdýr. Bu sebeple, bayramda bu konuyu kendi vicdanýmýzda deðerlendirmeli, Ramazan'da kazandýðýmýz iyilik ve ibadet alýþkanlýklarýmýzý Ramazan'dan sonra da devam ettirme kararý almýþ olmalýyýz. Bu karar bize, Ramazan'ý tam deðerlendirenlerden olduðumuzu da ifade etmiþ olur. Çünkü aldýðýmýz bu karar, dinî hayatýmýzý firesiz devam ettirme kararýdýr. Hayatýmýzý deðerlendirme adýna bundan daha mühim bir karar olamaz bayramlarda.
Ramazan Müslümanlýðý konusunda bir ibretli hatýra.
1960'larda görev yaptýðým Süleymaniye Camiinde baþ imam Sadýk efendinin bir sohbetini hep hatýrlarým. Bayram namazýný kýldýktan sonra yaklaþan bir zat,kendisinden helallik isteyerek þöyle der:
- Hocam, Ramazan boyunca bize vaaz ettin, teravih kýldýrdýn hakkýn geçti, helal et, gelecek Ramazan'da yine görüþmek üzere haydi Allah'a ýsmarladýk, kalýn saðlýcakla!. Merhum þöyle devam ettirirdi bu sohbetini:
- Bayram namazýnda camiden böyle helalleþerek ayrýlan bu Ramazan Müslüman'ý baþýnda takkesi, elinde tesbihiyle evinin yolunu tutar. Kapýya gelince hanýma seslenir:
-Haným aç kapýyý da al þu takkeyi, tesbihi sandýðýn en emin yerine sakla. Gelecek Ramazan'da yine lazým olacak. O zaman tekrar isteyeceðim bunlarý senden..
Ýþte bu tip aylýk Müslümanlýk Allah'ýn ve Resul'ünün istediði Müslümanlýk deðildir. Hadis bu yanlýþ anlayýþý þöyle tashih etmektedir:
-"Efdal'ül amali edvemü-ha!" Amellerin efdali, devamlý olanýdýr. Ramazan'dan sonra býrakýlaný deðil..
Bu itibarla, gönlümüzün istediði, Ramazan'da kazandýðýmýz ibadet aþk ve þevkimizi Ramazan'dan sonra da sürdürüp ömür boyu devam ettirmektir. Rabb'imiz muvaffak kýlsýn cümlemizi, ibadetlerimizi ara vermeden devam ettirme aþk ve azmimiz de!.
AHMET ÞAHÝN