Editörün Notu
Pages: 1
Medreseler Srebrenitsa Ramazan By: hafiza aise Date: 23 Temmuz 2012, 15:37:00
Medreseler, Srebrenitsa, Ramazan
Mustafa Fuat ER • 78. Sayý / EDÝTÖRÜN NOTU


Bu ay Osmanlý medreselerini gündeme getiriyoruz. Osmanlý imparatorluðunun uzun süre ayakta kalmasýný saðlayan en önemli unsurlardan biri olan eðitim kurumlarýný yeniden okumanýn önemli olduðunu düþünüyoruz. Dosyada yer alan yazýlar hem konuyla ilgili geniþ bir malumat sunuyor hem de tartýþmalý alanlara dair kýymetli yorumlar içeriyor.

Dosyadaki yazýsýnda Remzi Kýlýç, medreselere dair bir tarihçeyle birlikte kurumun temel yapýsýyla ilgili olarak da geniþ bir bilgilendirme sunuyor. Ahmet Demir, Fatih Sultan Mehmet dönemi özelinde, merkezî yönetim-ulema arasýndaki iliþkilere odaklanýyor. Murat Akgündüz ise medreselerdeki ilmî yapý ve ulemalar hakkýndaki önyargýlarýn üzerinde duruyor. Akgündüz’e göre medreselerle ilgili önyargýlarý kýrmak için birinci elden kaynaklara dayalý daha fazla araþtýrma yapýlmasý þart.

Dosyada konuyla ilgili olarak Beykent Üniversitesi öðretim üyesi Prof. Dr. Fahri Unan’la yapýlmýþ bir söyleþiye de yer veriyoruz. Unan, medreseler hakkýnda yapýlan önemli çalýþmalardan biri olan Kuruluþundan Günümüze Fâtih Külliyesi’nin sahibi ve söyledikleriyle konuya dair önemli yorumlar getiriyor. 

Bu sayýda dosya dýþýnda bir baþka önemli söyleþi daha var. Boþnak gazeteci Emine Þeçeroviç’le yapýlan söyleþi birkaç yönden deðerli. Birincisi kendisi geçtiðimiz ay Ýstanbul’da gerçekleþtirilen 8372 Projesi’ni düzenleyen Genç Boþnaklar Derneði’nin üyelerinden ve eylemin katýlýmcýlarýndan birisi. Þeçeroviç, Srebrenitsa katliamýnda hayatýný kaybeden 8372 kiþinin acýsýný yeniden hatýrlatmak için düzenledikleri eylemi öncesi ve sonrasýyla detaylý bir þekilde anlatýyor. Söyleþinin diðer önemli yaný ise Þeçeroviç’in hem felaket günlerini yaþayan birisi olmasý hem de yaklaþýk dört yýldýr Türkiye’de geçirdiði süreyle, hem Bosna’ya buradan, hem Türkiye’ye oradan bakabilmesi. Þeçeroviç’in sözleri sadece 8372 eylemini deðil, Srebrenitsa katliamýný da, uluslararasý toplumun ikiyüzlülüðünü de, Bosna’nýn halihazýrda ve hâlâ süren belirsiz ve üçbaþlý durumunu da gözler önüne seriyor. 

Bu sayýda Ramazan’ý Ali Þükrü Çoruk ve Yakup Öztürk’ün yazýlarýyla selamlýyoruz. Çoruk, eðlenceli üslubuyla kýraathane sahibi Sarafim Efendi’nin bundan tam 136 yýl önceki Ramazan promosyonunu anlatýyor. Öztürk ise, edebiyatçýlarýn gözünden Ramazan’a bakýyor, edebiyatçýlarýn aðzýndan Ramazan’ý dinliyor.  Ramazanýnýzý ve bayramýnýzý kutluyoruz.

Önümüzdeki sayýda görüþmek dileðiyle…


radyobeyan