Hazreti Peygamber'in adaleti By: ehlidunya Date: 10 Temmuz 2012, 14:02:31
Hazreti Peygamber'in adaleti
Hazreti Peygamber'in torunlarý, Hasan ve Hüseyin ayný anda Peygamberimizden su istediler. Peygamberimiz önce Hasan'a sonra da Hüseyin'e su verdi.
Bunun üzerine Hz. Fatýma; "Babacýðým suyu neden önce Hasan'a verdin. Hasan'ý daha mý çok seviyorsun" diye sordu. Peygamberimiz: "Hayýr, ilk önce suyu Hasan istedi" cevabýný verdi. Hazreti Peygamber bir hadisinde de þöyle buyurmaktadýr: "Baðýþ ve ihsanlarýnýzda çocuklarýnýza adaletli davranýnýz. Eðer ben birini üstün tutacak olsaydým, kýzlarý üstün tutardým."
Allah Resulü hayatý boyunca, toplumda adaleti hâkim kýlmak için mücadele etmiþ, gerek Müslümanlar gerekse gayrimüslimler arasýndaki muamele ve hükümlerde adaleti saðlamýþtýr.
Hazreti Peygamber bir hadisinde þöyle buyurur: "Adil, bilgili ve baþarýlý hükümdarlar; hýsým, akraba ve Müslümanlara karþý yumuþak kalpli ve þefkatli olanlar; aile efradý kalabalýk olduðu halde harama el uzatmayýp, haramdan uzak kalmaya çalýþanlar cennet ehlidir" (Müslim, Cennet, 6).
Hazreti Peygamber, adaleti saðlama konusunda insanlarý uyarýr; "Dikkat edin! Hepiniz çobansýnýz ve hepiniz sürünüzden sorumlusunuz. Ýnsanlarýn baþýnda bulunan yönetici de çobandýr ve sürüsünden sorumludur" buyurmaktadýr.
"De ki: Ben Allah'ýn indirdiði kitaba inandým ve aranýzda adaleti gerçekleþtirmekle emrolundum" (Þura, 15).
Adil ve tevazu sahibi idi
Kur'an'ýn nüzulünün tamamlandýðýný bildiren ayetler nazil olduðunda Hazreti Peygamber Cebrail'e sordu: "Ey Cebrail öleceðimi anladým" buyurdu. Cebrail de; "Ahiret senin için dünyadan daha hayýrlýdýr, Rabbin sana (istediðini) verecek sen de razý olacaksýn" ( Duha, 4-5) dedi. Bunun üzerine Hazreti Peygamber, Bilal-i Habeþi'ye, insanlarý cemaatle namaz kýlmak üzere toplamalarýný istedi. Muhacirler ve Ensar Mescid-i Nebevi'de toplandýlar. Hazreti Peygamber namazý kýldýrdýktan sonra minbere çýktý ve insanlara þu konuþmasýný yaptý:
-Ey insanlar sizin için nasýl bir Peygamber idim?
Onlar:
-Allah mükafatýný versin çok iyi bir Peygambersin. Sen bizim þefkatli ve öðüt veren bir kardeþimiz gibiydin. Allah'ýn sana verdiði peygamberlik görevini yerine getirdin O'nun (Allah'ýn) vahyettiðini bize ilettin, bizleri Allah'ýn yoluna hikmetli ve güzel sözlerle davet ettin. Allah, ümmetlerine yaptýklarý görev nedeni ile peygamberlere vereceði mükâfatýn en güzelini sana versin, dediler.
Bunun üzerine Peygamberimiz (S.A.V) þöyle buyurdu:
-Ey Müslüman topluluðu! Sizin üzerinizde bulunan hakkým ve Allah adýna, sizden kime bir haksýzlýk yapmýþ isem, kýyamette hesaplaþýp hakkýný almadan önce, þimdi onun ayaða kalkýp hakkýný benden almasýný istiyorum, dedi. Hiç kimse kalkmayýnca Peygamberimiz bunu üç defe tekrarladý. Üçüncü defa söyledikten sonra Müslümanlar arasýnda bulunan ve kendisine Ukkaþe denilen yaþlý bir sahabe ayaða kalktý ve þöyle dedi:
-Anam babam sana feda olsun ey Allah'ýn elçisi, eðer ýsrar etmeseydin senin karþýna çýkýp bir þey istemeyecektim. Bir savaþtan sonra gazilerin arasýndaydým. Oradan ayrýlacaktýk ki, develerimiz yan yana geldi. Devemden inip de sana yaklaþtýðýmda, deðneðini kaldýrdýn ve sýrtýma vurdun. Bana kasten mi vurdun yoksa deveye mi vurdun bilmiyorum, dedi. Bunun üzerine Hazreti Peygamber þöyle dedi:
-Ey Ukkaþe sana kasten vurmaktan Allah'a sýðýnýrým. Ey Bilal git (kýzým) Fatýma'ya, uzun bir deðnek getir dedi. Bilal-i Habeþi ellerini baþýnýn üzerine koydu, þaþkýndý. "Allah'ýn Peygamberi kendisine kýsas yapýlmasýný istiyor" diyerek, Hz. Fatýma'nýn yanýna geldi ve kapýyý çaldý. Sonra; "Ey Peygamber'in kýzý! Bana uzun bir deðnek ver" dedi. Hz. Fatýma sordu:
-Bugün ne hac günü, ne de O'nun savaþtýðý bir gün deðil, babam uzun deðneði ne yapacak? Bilal-i Habeþi cevap verdi:
-Allah'ýn elçisi borçlarýný ödüyor ve kendisine kýsas yapýlmasýný (kendisinde hakký olanlarýn haklarýn almasýný) istiyor, dedi. Bunun üzerine Hz. Fatýma:
-Ey Bilal! Allah'ýn elçisine kýsas yapmayý (hakkýný almayý) kendisine lâyýk gören kimdir? (Peygamberin torunlarý) Hasan ile Hüseyin'e haber ver. O adamýn (Ukkaþe) yanýna gitsinler de, almak istediðini (hakkýný) onlardan alsýn. Peygamberden almasýna izin vermesinler, dedi.
Bilal-i Habeþi mescide girip deðneði Peygamberimize verdi. O da Ukkaþe'ye verdi. Hz. Ebu Bekir ve Hz. Ömer bunu görünce ayaða kalktýlar:
-Ey Ukkaþe! Ýþte önündeyiz hakkýný bizden al. Peygamberden alma, deyince, Peygamber Efendimiz:
-Býrak ey Ebu Bekir sen de býrak ey Ömer. Allah sizin deðerinizi ve makamýnýzý biliyor, dedi. Bunun üzerine Ali bin Ebu Talip (Hz. Ali) ayaða kalktý:
-Benim hayatým Allah'ýn elçisinin hayatýnýn önündedir. Ýþte sýrtým hakkýný kendi elinle benden al ve bana (O'nun yerine) yüz sopa vur. Allah'ýn elçisinden alma, deyince Peygamberimiz:
-Otur ey Ali. Allah senin deðerini ve niyetini biliyor buyurdu. Sonra Hz. Hasan ile Hz. Hüseyin kalktýlar:
-Ey Ukkaþe! Sen bilmiyor musun biz Allah'ýn elçisinin torunuyuz. Hakkýný bizden alman Peygamberden alman gibidir, deyince Peygamber Efendimiz:
-Gözümün nuru torunlarým siz de oturun, Allah sizi burada unutmamýþtýr (sizin de niyetinizi ve deðerinizi bilmektedir). Sonra Peygamber Efendimiz, Ukkaþe'ye:
-Ey Ukkaþe! Vuracaksan vur deyince, Ukkaþe (r.a):
-Ey Allah'ýn elçisi! Sen bana vurduðunda benim üzerimde elbise yoktu deyince, Peygamberimiz sýrtýný açtý. Müslümanlar yüksek sesle aðlýyorlardý. Ukkaþe, Peygamberimizin sýrtýna eðildi ve nübüvvet mührünü öptü sonra þöyle dedi:
-Anam babam sana feda olsun ey Allah'ýn elçisi sana kýsas yapmaya (senden hakkýný bu yolla almaya) kim cüret edebilir?
MÝLLÝGAZETE
Ynt: Hazreti Peygamber'in adaleti By: Derya 7/B Date: 18 Ocak 2015, 18:33:48
Adalet hem toplumsal hem de bireysel iliþkilerde en temel ahlaki deðerdir. Toplumun huzuru ve düzeni adaletle saðlanýr. Hakký gözeten bir adalet anlayýþý, fertlerin güven içinde yaþamalarýna imkân tanýr. Haksýzlýk ve adaletsizlik ise, huzursuzluk ve anarþiye zemin hazýrlar. Yüce Allah, Hz. Muhammed’in adaleti gerçekleþtirmek üzere gönderildiðini haber vermekte ve “…Eðer hüküm verirsen, aralarýnda adaletle hükmet! Allah adil olanlarý sever.” buyurmaktadýr. Peygamberimiz, adaletle hükmeden ve herkesin hakkýný gözeten bir insandý. O, her zaman adaletli olmayý kendine prensip edinmiþti. Ýnsanlar arasýnda inanç farký gözetmeden herkese eþit davranýrdý. Adaleti ve temel haklarýn korunmasýný toplumsal barýþýn kaynaðý olarak görürdü.
Ynt: Hazreti Peygamber'in adaleti By: MEHMET/8/A/ENES Date: 18 Ocak 2015, 18:38:06
Esselamu aleyküm ve rahmetüllahi ve berakatüh, Rabbim bizleri adaletle hareket eden ve adaletle duran kimselerden eylesin.
Ynt: Hazreti Peygamber'in adaleti By: Tuðçe 7/D Date: 18 Ocak 2015, 19:06:29
Adalet, toplumun içinde hakkýn aranmasý, haklý ile haksýzýn ayýrt edilmesinden sorumludur. Adalet beraberinde demokrasiyi de getirir. Bu iki kavram toplumdaki çatýþmalara engel olur. Peygamberimizde, adaletten yanadýr, haksýzlýða tahammül edemez. Bir ülkede barýþ ve huzurun saðlanmasý için adaletin uygulanmasý þarttýr. Ýnsan hak etmediði þeye karýþmamalý, elini sürmemelidir. Aksi takdirde bu haksýzlýðýn bedelini mutlaka ödeyecektir.
Ynt: Hazreti Peygamber'in adaleti By: 8c nazlý Date: 04 Þubat 2015, 15:18:21
Bu zamanda oldugu gibi Peygamberimizin yaþadýgý yillardada adaletsizlik vardý. Peygamberimiz adalete önem veren adaletsizligi görünce karþý koyan birisiydi.
radyobeyan