Bahara dikkat et! By: ehlidunya Date: 09 Mayýs 2012, 03:18:02
Bahara dikkat et!
Cennete bak, bahara dikkat et,zeminin yüzünü temâþâ et.Rahmetin þu büyük çiçekleri olan Cennet ve bahar ve zeminde yazýlan esmâyý, vâzýhan okuyabilirsin cilvelerini ve nakýþlarýný anlar,görürsün.
Yedinci sahife: O ni’metlerde, o neticelerde, öyle lemeât-ý hüsün ve cemâl görünüyor ki, hakikî bir þevk ve þefkatle yoðrulmuþ hâlis bir þükür ve sâfî bir muhabbete lâyýk olur. O sahifede, yâ Cemîl-i Zülkemâl, yâ Kâmil-i Zülcemâl isimleri yazýlý okunuyor.
Ýþte, yalnýz bir güzel çiçek ve hasnâ bir insan ve yalnýz maddî ve zâhir sûretinde bu kadar esmâyý gösterirse, acaba umum çiçekler ve bütün zîhayat ve büyük ve küllî mevcudât ne derece ulvî ve küllî esmâyý okutuyor, kýyas edebilirsin.
Hem insan ruh, kalb, akýl cihetiyle hayat ve letâif sahifeleriyle Hayy, Kayyûm ve Muhyî gibi ne kadar esmâ-i kudsiye-i nurâniyeyi okur ve okutturur, kýyas edebilirsin.
Ýþte, Cennet bir çiçektir. Hûri tâifesi dahi bir çiçektir. Rûy-i zemin dahi bir çiçektir. Bahar da bir çiçektir. Semâ da bir çiçektir; yýldýzlar, o çiçeðin yaldýzlý nakýþlarýdýr. Güneþ de bir çiçektir; ziyâsýndaki yedi rengi, o çiçeðin nakýþlý boyalarýdýr. Âlem, güzel ve büyük bir insandýr; nasýl ki insan, küçük bir âlemdir.
Hûriler nevî ve ruhânîler cemaati ve melek cinsi ve cin tâifesi ve insan nevî, birer güzel þahýs hükmünde tasvir ve tanzim ve icad edilmiþtir. Hem herbiri, külliyetiyle, hem herbir ferdi tek baþýyla, Sâni-i Zülcemâlinin esmâsýný gösterdikleri gibi, O’nun cemâline, kemâline, rahmetine ve muhabbetine birer ayrý ayrý aynalardýr. Ve nihayetsiz cemâl ve kemâline ve rahmet ve muhabbetine birer þâhid-i sâdýktýr. Ve o cemâl ve kemâlin ve rahmet ve muhabbetin birer âyâtýdýr, birer emârâtýdýr. Ýþte, þu nihayetsiz envâ-ý kemâlât, daire-i vâhidiyette ve ehadiyette hâsýldýr. Demek, o daire haricinde tevehhüm olunan kemâlât, kemâlât deðildir.
Ýþte, hakàik-ý eþyanýn esmâ-i Ýlâhiyeye dayandýðýný ve istinad ettiðini, belki hakikî hakàik o esmânýn cilveleri olduðunu ve herþeyin çok cihetlerle, çok dillerle Sâniini zikir ve tesbih ettiðini anla, “Hiçbir þey yoktur ki O’nu övüp O’nu tesbih etmesin” (Ýsrâ Sûresi: 44.)’in bir mânâsýný bil ve “Þiddetli zuhurunda gizlenmiþ olan Allah’ý her türlü noksandan tenzih ederiz” de. Ve âyetlerin âhirlerinde olan “O’nun kuvveti her þeye gàliptir ve O herþeyi hikmetle yapar.” (Ýbrâhim Sûresi: 4.) “Çok baðýþlayýcý ve çok merhamet edici olan da ancak O’dur.” (Yûnus Sûresi: 107.) “O herþeyi hakkýyla bilir; O her þeye hakkýyla kàdirdir” (Rum Sûresi: 54.) gibi zikir ve tekrarlarýndaki bir sýrrý fehmet.
Eðer bir çiçekte esmâyý okuyamýyorsan ve vâzýh göremiyorsan; Cennete bak, bahara dikkat et, zeminin yüzünü temâþâ et. Rahmetin þu büyük çiçekleri olan Cennet ve bahar ve zeminde yazýlan esmâyý, vâzýhan okuyabilirsin, cilvelerini ve nakýþlarýný anlar, görürsün.
Sözler, s. 576, (yeni tanzim, s. 1027)
radyobeyan