Süneni Ebu Davud
Pages: 1
Fitneler ve Belirtileri By: reyyan Date: 16 Þubat 2012, 19:36:08
1. Fitneler Ve Belirtileri

 

4240... Huzeyfe b.el-Yeman) (r.a) þöyle demiþtir:

Rasûlullah (s.a) aramýzda ayaða kalktý ve o zamandan kýyamete kadar ne olacaksa hiç bir þey býrakmadan hepsini haber verdi.

Onun Öðrenen öðrendi, unutan unuttu. Onlarý Rasûlullah'm þu sâhâbî-leri bilir. Bir adam birinden ayrýlýp da sonra tekrar gördüðünde onu taný­yýp yüzünü hatýrladýðý gibi ben de RasülullalVýn bu söylediklerinden bir-þey meydana geldi mi hemen hatýrlýyorum.[3]

 

 

Açýklama
 

Hadîsin, Buharý ve Müslim'deki rivayetlerinde Huzeyfe (r.a) Rasûlullah'in söylediklerinden unut­muþ olduðu bir þeyi gördüðü zaman, bir adamýn kendisinden uzaða giden birini gördüðünde hatýrladýðý gibi hatýrladýðýný söylemiþtir.Ebû Davud'un rivayetinde ise, Huzayfe'nin olan hadisleri hatýrladýðý söylenmekte, fakat onlarý unutmuþ olduðundan bahsedilmemektedir.

Hâdis-i þerifte görüldüðü üzere Hz. Peygamber (s.a) birgün ashabý içe­risinde ayaða kalkmýþ ve o andan itibaren kýyamete kadar meydana gele­cek ne kadar fitne varsa hepsini haber vermiþtir. Sahâbîlerden bir kýsmý, Rasûlullah'ýn söylediklerini öðrenip zapt etmiþ bir kýsmý ise unutmuþtur. Huzeyfe (r.a) de efendimiz'in söylediklerinin bazýsýný unutmuþtur, ama hadiseler vuku buldukça hemen onlarý hatýrlamaktadýr.

Sahîh-i Müslim'deki baþka bir rivayette Huzeyfe (r.a) Rasûlullah'ýn baþkasýna söylemediði bazý þeyleri kendisine söylediðini ve kendisinin ký­yamete kadar olacak hadiseleri herkesten daha iyi bildiðini söylemiþtir.

Yine Müslim'in, Ebû Zeyd'den yaptýðý baþka bir rivayette Efendimiz, bu hitabesi için sabah namazýndan sonra minbere çýkýp Öðlene kadar ko­nuþmuþ, "öðle namazý için, inmiþ, namazdan sonra yine çýkýp ikindiye ka­dar tekrar konuþmuþ, ikindiden sonra tekrar minbere çýkýp güneþ balýnca-ya kadar konuþmasýna devam etmiþtir.[4]

Hâdis-i þerif, Rasûlullah (s.a)'in ilminin kemâline, Huzeyfe (r.a)'in Efendimiz'in ilmine gösterdiði ihtimama ve fitnelerden kaçýndýðýna delâ­let etmektedir.

Bazý sapýk mezhep sâlikleri bu hadisi delil alarak Hz. Peygamber (s.a)'in gaybý bildiðini iddia etmiþlerdir, ama bu doðru deðildir. Çünkü gaybý Allah'tan baþka hiç kimse bilemez. Peygamberler, ancak Allah'tan aldýklarý vahiyle bu bilgileri haber verirler.

Allah teâlanýn kendisim "(aÝimü'î ðayb)   "gaybý bilen" diye vasýflandýrmasý buna delildir. Nitekim bir âyet-i kerimemde Cenâb-ý Allah þöyle buyurmaktadýr:

"Gaybi bilen Allah, gayba kimseyi müttalî kýlmaz. Ancak peygamber­lerden bildirmek istediði bunun dýþýndadýr."[5]

Gaybý Allah'tan baþka hiçbir kimsenin bilemeyeceðini isbat sadedinde Aliyyü'l Kâri El - Fýkhu'l-Ekber Þerhi'nde þunlarý söylemektedir.:

"Peygamberler, Allah'ýn zaman zaman kendilerine bildirdiklerinin dý­þýnda gaybdan birþey bilmezler, Hanefîler, Rasûlullah'ýn gaybý bildiði inancýnda olanýn kafir sayýlacaðýný açýkça söylemiþlerdir. Çünkü bu inanç "Deki Göklerde ve Yerde gaybý Allah'tan baþka bilen yoktur"[6]

Ayet-i kerime'sine zýttýr. Ulemâdan birisi, gaybý bilmenin Allah'a has bir bilgi oluþunun zarûrati dinnîyeden olduðunu söyler. Bu husustaki nasslar çoktur. Bunlardan bazýlarý þu ayet-i kerimelerdir.

"Gaybýn anahtarlarý O'nun katýndadir, onlarý ancak O bilir. Ka­rada ve denizde olaný bilir.[7]

"Kýyamef'vaktini bilmek ancak Allah'a mahsustur, yaðmuru o in­dirir,[8]

Bu âyetler Allah'tan baþka hiç bir kimsenin gaybý bilemeyeceðini gös­terir. Onun için, Allah'tan baþka birisinin gaybý bildiðini söylemek caiz deðildir. Nitekim Rasûlullah (s.a) yanýnda söylenen bir þiirde "Aramýzda yarýn ne olacaðýný bilen Nebî var.." denilince bunu söyleyeni kýnamýþ ve "Bunu býrak, baþka þey söyle." buyurmuþtur.

Netice þudur; Allah'tan baþka kimse gaybý bilemez. Ancak vahiy ve il­ham yoluyla Allah'ýn bildirmeyi dilediði kiþiler bilebilirler. Ama bu Al­lah'ýn bildirmesi iledir.

Aliyyü'l Kârî'nin bu istidlal ve sözleri Allah'dan baþka hiç kimsenin gaybý bilemeyeceðini açýkça göstermektedir.

Hattâ Peygamberler bile bu hükmün dýþýnda deðildirler. Durum böyle olunca fala ve falcýlarýn söylediklerine inanmak asla caiz deðildir.

Bu inanç, kiþinin küfrüne sebep olup Allah'ýn varlýðýný, Hz. Peygam­ber'in haberlerini, ahireti akýllarýna aldýramayan, gördüðünden baþka bir þeye inanmadýðýný söyleyen örümcekli kafalarýn, fala inanmasý, gazeteler­deki fallarý takip etmesi son derece hayret verici bir þeydir,

Hanefî fukuhasýndan Ýbn. Nüceym'in Bahru'r-Raîk adýndaki fýkýh kita­býndaki þu sözleri de Aliyyü'l Kârî'nin söyledikleri ile ayný istikamettedir.

"Bir kimse Allah'ý ve Rasûlü'riû þahit tutarak evlense nikâh sahîh ol­maz ve bunu yapan kâfir olur. Çünkü bu Rasûlullah'ýn gaybi bildiðine inanmaktýr."[9]

 

Bazý Hükümler
 

1. Gaybý Allah'tan baþka kimse bilmez. Ancak Allah (c c) bilinmesini istediði þeyleri Peygamberlerine vahy yoluyla bildirir.

2. Yetkili kiþinin fark ettiði tehlikeleri teb'âsýna haber vermesi meþru­dur.[10]

 

4241... Abdullah (b. Mes'ud) (r.a)'den; Rasûlullah'ýn (s.a)'in þöyle bu­yurduðu rivayet edilmiþtir:

Bu ümmtte dört tane fitne meydana gelecektir. Onlarýn sonunda yokluk vardýr.[11]

Tahric: Sadece Ebu Davûd rivayet etmiþtir.[12]

 

Açýklama
 

Hâdis-i Þerifi, Ýbn Mes'ud'dan rivayet eden sahabî'nin ismi mechûl'dür. Bu hal hadisin sýhhati açý­sýndan bir kusurdur.

Hadis-i þerifte Rasûlullah'ýn (s.a), bu ümmetin dört tane fitne ile karþý karþýya geleceði bunlardan sonuncusunda yokluk olacaðý belirtilmektedir. Sarihlerin bildirdiðine göre "Fitne"den maksat büyük olaylardýr. Sonun-cusundaki yokluktan maksat da dünyanýn veya ümmetin yok olmasýdýr.

Yani dördüncü büyük olaydan sonra, dünyada müslümanm kalmama­sý yahutta kýyametin kopmasýdýr

Kenzü'l-Ummal'de bu hadisin ihtiva ettiði mânâ aynýsýyla Hüzey-fe'den rivayet edilmiþtir.Yine ayný eserde Ýmrân b. Husayn (r.a) kanalýy­la, Rasûlullah'ýn (s.a)'in þöyle buyurduðu haber verilmiþtir. "Dört tane fitne zuhur edecektir. Birincisinde kan; ikincisinde kan ve mal; üçün­cüsünde kan, mal ve helâl olacak, dördüncüsünde de Deccâl çýkacak­týr."

Kenzü'l Ümmal'daki bu hadisi Taberanî'de rivayet etmiþtir. Bu son ri­vayet göz önüne alýndýðýnda, Deccâl'in çýkmasýyla meydana gelecek bü­yük hadisenin sonunun müslümanlarýn veya dünyanýn sonu olacaðýný söy­lememiz mümkündür.[13]

 

4242... Abdullah b. Ömer (r.a); þöyle demiþtir;

Biz Rasûlullah'm (s.a)'in yanýnda oturuyorduk. Efendimiz, uzun uzadýya fitneleri (meydana gelecek büyük hadisleri) aniattý Ehlâs fitnesini zikretti.

Birisi:

Ehlâs fitnesi nedir, Yâ Rasûlullah'm ? dedi.

Efendimiz:

O, insanlarýn birbirinden kaçmasý ve haksýz yere mallarýn alýnma­sýdýr. Sonra Serrâ (nimet) fitnesi vardýr. Bu fitne, benim ailemden, ben­den olduðunu zanneden ama aslýnda benden olmayan bir adamýn ayak­larý altýndan, yayýlacaktýr. Benim dostlarým ancak muttaki olanlardýr. Sonra insanlar, kaburga üzerindeki oturak gibi (devam etmeyecek olan), bir adamla anlaþacaklar; daha sonra karanlýk fitne çýkacak, bu ümmetten dokunmadýðý kimse kalmayacak. Bitti, denildiðinde, devam edecek. O fitnede (esnasýnda) kiþi, mümin olarak sabahlayacak akþama kâfir olarak çýkacak. Ýnsanlar iki çadýrda (gurupta) olacaklar. Bunlar, içinde asla nifakýn olmadýðý iman çadýrý ve imanýn olmadýðý nifak çadý­rýdýr. Siz o güne ulaþtýðýnýzda o gün veya yarýn Deccâli bekleyiniz.[14]

 

Açýklama
 

Hadis-i þeriften anladýðýmýza göre Hz. Peygamber (s.a) ashabýna, ahir zamanda meydana gelecek birçok önemli hadiseleri yani fitneleri anlatmýþtýr. Râvî, Efendimiz’in anlat­týðý bu fitnelerden bazýlarýný ismen aktarmýþtýr. Þimdi biz bunlar hakkýn­da sarihlerin söylediklerine bir göz atalým.[15]

 

[3] Buharî, Kader 4: Müslim, Piren / 23.

Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnevi: 14/328-329.

[4] Müslim Fitem 25.

[5] Cinn (72), 25, 26.

[6] Neml {27} 65.

[7] En'am  (6) 59.

[8] Lokman (31) 34.

[9] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnevi: 14/329-331.

[10] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnevi: 14/331.

[11] Bu hadis Avnü'l Ma'bûci ve Bezlü'l Mechûd'de 4243 numaralý hadisten sonra yer almýþtýr.

[12] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnevi: 14/331.

[13] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnevi: 14/331-322.

[14] Ahmet, II. 433.

Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnevi: 14/332-333.

[15] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnevi: 14/333.


Ynt: Fitneler ve Belirtileri By: Bilal2009 Date: 17 Mayýs 2024, 21:17:39
Esselamü aleyküm Rabbim paylaþým için razý olsun

radyobeyan