Hadde Telkin By: reyyan Date: 05 Þubat 2012, 19:50:39
9. Hadde Telkin
4380... Ebu Ümeyye el-Mahzûmi (r.a) þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a)'a (çaldýðmý)kesin bir dille itiraf eden bir hýrsýz getirildi (ama) yanýnda mal bulunmuyordu. Efendimiz:
"Senin (birþey) çaldýðýný zannetmiyorum" buyurdu. Adam: "Evet çaldým" dedi ve bu sözü iki veya üç[67], defa tekrarladý. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a) emretti, adam(m eli) kesildi ve Rasûlullah'a (tekrar) getirildi. Rasûlullah: "Allah'tan baðýþ dile ve ona tevbe et" buyurdu.
Adam:
Estaðfirullâhe ve etûbû ileyh: Allah'tan baðýþ diler ve ona tevbe ederim" dedi.
Rasûlullah (s.a) üç kerre:
"Allah'ým, onun tevbesini kabul et" dedi.[68]
Ebû Davûd der ki:
"Bu hadisi Amr b. Asým, Hemmam'dan, o Ýshak b. Abdullah'dan rivayet eni. ishak: Ensar'dan birisi olan Ebû Ümeyye Rasûlullah' dan (rivayet etti), dedi"[69]
Açýklama
Hadis-i þerifin konu ile ilgisi, haddi gerektiren bir suç jþiecjiðjni ikrar eden kiþiye, ikrarýndan dönmesi için telkinde bulunmanýn meþruiyetine iþaret etmesidir. Efendimizin kendisine gelip de bir þey çaldýðým söyleyen birisine: "Senin bir þey çaldýðýný zannetmiyorum" buyurmasý buna delildir. Hattabî, Rasûlullah'm böyle demesine sebebin itirafta bulunmanýn gaflette olduðunu zannetmesi veya onun hýrsýzlýðýn manasým bilmeden hýrsýzlýk itirafýnda bulunmuþ olmasý ihtimali ya da buna benzer birþey olduðunu söyler. Çünkü itiraf edilen suç haddi gerektiren bir suçtur. Hadler þüphelerle düþer. Öyleyse suçun þüpheye meydan býrakmayacak þekilde sabit olmasý icab eder. Ama suçun varlýðý kesin bir þekilde açýða çýkarsa artýk ceza uygulanýr.
Hýrsýza ikrarýndan dönmesi için telkinde bulunmanýn meþruiyeti, Hz. Ömer, Ebu Hureyre, Ebu Derda gibi sahabelerden rivayet edilmiþtir. Ýs-hak ve Ahmed b. Hanbel, telkinde bulunmakta beis görmezlerdi.
Þevkânî bu hadisin haddi düþürmeye sebeb olacak bir þeyi telkin etmenin müstehap oluþuna delil olduðunu söyler.
Hadiste görüldüðü üzere, Rasûlullah efendimiz hem hýrsýzlýk itirafýnda bulunan þahsýn elini kesmiþ, hem de Allah'a tevbe edip baðýþ dilemesini tavsiye etmiþtir. Burada þöyle bir soru akla gelebilir: "Had cezalarý iþlenen suça keffarettir, dolayýsýyla suçluya had uygulandýðý takdirde kendisinden iþlediði suçun uhrevî mesuliyeti de düþer. O halde efendimiz cezayý uyguladýðý bir adama niçin tevbe telkininde bulunmuþtur?"
Bu muhtemel soruya Sindî þöyle cevap vermiþtir: "Rasûlullah, tevbe ve istiðfarý hýrsýzýn diðer günahlarý için emretmiþtir. Bir daha böyle bir suç iþlememesi için tevbe telkin edilmiþ de olabilir."
Hadiste hükme esas olacak baþka bir yön de hýrsýzlýk ikrarýnda bulunan birisine haddin uygulanabilmesi için ikrarýn tekrarlatýlmasý meselesidir. Metinde hýrsýzlýk yapan þahsýn itirafýný iki veya üç defa tekrarladýðý görülmektedir. Acaba bu, hükmün gereði midir? Yoksa þart olmamakla birlikte vuku bulan bir uygulama mýdýr? Bu konuda ulema ihtilaf etmiþtir. Ibn Ebî Leyla, Ýbn Þübrume, Ahmed b. Hanbel ve Ýshak b. Rahûye'ye göre hýrsýzlýk ikrarýnda bulunana had uygulanabilmesi için ikrarýn en azýndan iki defa tekrarlanmasý gerekir. Bu görüþ Ebû Yusuf'tan da rivayet edilmiþtir. Delilleri, üzerinde durduðumuz bu hadistir.
Ýmam Mâlik, Ýmam Þafiî ve Hanefî mücdehidlerine göre hýrsýzlýk suçunun sübutu için bir tek ikrar kafidir. Bu hadisin ikrarýn tekrarlanmasýnýn þart oluþuna delil olmadýðýný, hadisin ikrarda bulunana haddi düþürücü telkinde bulunmanýn ve suçun isbatmda ihtiyatlý davranmanýn mendupluðuna delil olduðunu söylerler. Hz. Peygamber (s.a)'in: Senin bir þey çaldýðýný zannetmiyorum" buyurmasýnýn da iddialarýna delil olduðunu söylerler. Ayrýca kalkanýn ve Safvan'ýn ridâsmýn çalýnmasý olaylarýnda, ikrarýn tekrarý söz konusu edilmeden efendimizin, hýrsýzýn elini kestiði rivayet edilmiþtir. Bu da, son gruptaki ulemânýn görüþüne delildir.[70]
Bazý Hükümler
1- Haddi gerektiren bir suç itirafýnda bulunan kiþiye haddi düþürmeye yönelik telkinde bulunmak müstehaptýr.
2- Bir suç iþleyen kiþiye tevbe ve istiðfar etmesini tavsiye edip, duasýnýn kabulü için dua etmek müstehaptýr.
3- Haddi gerektiren bir suçun iþlendiði ikrarla sabit olunca had uygulanýr.[71]
[67] Þek, ravilerden birisine aittir.
[68] Nesai, katu's-sarik 3; Ýbn Mace, hudûd, 29; Darimi, hudûd 6; Ahmed, b. Hanbel, V, 293.
[69] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnevi: 15/50-51.
[70] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnevi: 15/51-52.
[71] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnevi: 15/52-53.