Þeyhül Ýslam Ebus Suud Efendi Fetvalarý
Pages: 1
Yemin By: saniyenur Date: 28 Ocak 2012, 02:32:28
III. Yemin


653. Mes’ele: Zeyd, Amrda olan hakkýný da'vâ edip, yemin teklif olundukta nükûl edicek, hakký sabit olmuþ olur mu?

Elcevap: Hâkim, Amra tenbih edip "iki defa yemin teklif ederim, üçüncüde yemin etmez isen hükm ederim" deyip andan son­ra üçüncüde nükûl ederse hükm eder. [694]

654. Mes’ele: Zeyd yeminden nükûl edip, üzerine hâkim hükm ey­ledikten sonra "yemin ederim" demeðe kadir olur mu?

Elcevap: Olmaz. [695]

655. Mes’ele: Zeyd Amrdan ba'zý nesne da'vâ edip, beyyineden âciz olup, yemin lâzým oldukta Zeyd Amra "yalan yere yemin ey­lemeden ibâ eylemez" deyu talâka yâ 'ýtâka yemin teklif eylemeðe kadir olur mu?

Elcevap: Olur, re'y-i hâkimle talâk üzerine yemin verilir. Amma nükûlle hükm olunmaz. [696]

656. Mes’ele: Zeyd "vallah billah oðlancýðým baþý için"  dese ne lâzým olur?

Elcevap: Ýstiðfar gerekir. [697]

657. Mes’ele: "Tanrý için" deyu yeminde hânis olduðunun vechi nedir?

Elcevap: Türk dilinde ma'nâ-i kasem ifâde etmektir. [698]

658. Mes’ele: "Vallah" yemin olup "Tanrý hakkýyçün" demek ye­min olmamanýn vechi nedir?

Elcevap: "Ýçin" Türk dilinde ma'nâ-i kasem ifâde etmediði içindir. [699]

659. Mes’ele: Ýnhilâl-i yeminde þâfi'îye mürâca'at caiz olur mu?

Elcevap: Bu diyarda þâfi'î olmaz. [700]

Bu Surette: Yemin eden Zeyd, þafi'î kâdîsine mürâca'at edip, yemin hal eylese sahih olur mu?

Elcevap: "Teþeffu' hususu Diyâr-ý Rûmda carî olmaya" deyu men'-i sultâný vâki' olmuþtur. [701]

660. Mes’ele: Zeyd-i imam yalan yere yemin billah ettikte, Amr Zeyde "niçin yalan yere yemin ettin" deyip, "yeminin kefareti vardýr. Aný câhil bilmez ben bilirim" dese Zeyde ne lâzým olur?

Elcevap: Azil lâzýmdýr. Yalan andýn kefareti olmaz, mücib-i cehennemdir. Kefareti olmak, anda, "filân isi edeyim" deyu and içip etmemektir, yâhud “etmiyeyim" deyu içip etmektir. [702]


[694] B. 200 a

[695] A 84 a

[696] A. 84 a

[697] A. 83 b

[698] A. 83 b

[699] A. 83 b

[700] A. 73 b

[701] A. 73 b

[702] B. 85 a




radyobeyan