Ekin Ve Meyveler By: seymanur K Date: 04 Ocak 2012, 20:53:06
Ekin Ve Meyvelerin Zekat Çýkarýlan Türleri
Ekin; buðday, arpa. pirinç, mýsýr, mercimek, nohut ve bakla gibi ekilen þeylerdir. Meyve ise, hurma ve üzümdür.
Gerek meyve gerek ekinde zekatýn vacip olmasý, bunlarýn olgunlaþmasý yahut nisaba varan bir kýsmýnýn olgunlaþmasýyla olur. Malýnda olgunlaþma öten kimseye zekat vacip olur. Onun için, bir kimse bir tarlayý ki ralar ve unu ekecek olursa, mahsulünün zekatý kendisine amiý. Çünkü eki nin sahibi kendisidir. Renkli meyvelerin olgunlaþmasý, renklerinin belir mesiyle, mesela kýrmýzýlaþmasý, sararmasý veya kararmasýyla olur. Beya; üzüm gibi renksiz olanlarda ise berraklaþmalarý ve sulanmalanyla olýýi Ekin ise, tanelerinin seýtleþmesiyle olgunlaþmýþ sayýlýr.
Olgunlaþmýþ olmasýndan sonra daha evvel ifade ettiðimiz gibi artýk sa hibi ondan tasarruf edemez. Ondan ne satabilir ne sadaka verebilir ve ný de yiyebilir. Bu muamelelerden herhangi birini yapmasý haramdýr. Haran olduðunu bildiði halde böyle davranan ta'zir cezasýyla cezalandýrýlýr. An cak zekat miktarýnýn dýþýndaki tasarrufu geçerli kabul edilir.
Ekinin biçilmesi veya meyvenin toplanmasý zanr nýnda fakirlere on-aan birse} ýcr verme þeklindeki geleneðe gelince, du verilen ze^at niyetiyle olsa bile yine haramdýr. Çünkü henüz tasfiye edilmemiþ ve miktarý tayin edilmemiþtir. Bir çoklarýnca helal sanýlan bu davranýþ, ilme deðer verilmemesinden ve bilgisizlikten ortaya çýkan bir durumdur.
Kendisinde zekatýn vacip olduðunu bildisi bir mahsulü satýn almak, ondan yemek ve benzen davranýþlarda bulunmak daha evvelki ifadelerimizde zikrettiðimiz gibi haramdýr.
O halde olgunlaþtýktan sonra bu isten anl?van adil bir kimsenin veya kimselerin bað veya bahçeyi aðaç-aðaç dolaþýp meyvenin miktarýný takdir etmesi ve mal sahibinin de o miktara göre fakirlere düþecek zekat miktarýný zimmetine alýp kabullenmesi sünnettir.
Takdir eden kimse, mal sahibine veya vekiline þöyle diyecek;
"Hurma olsun, üzüm olsuý; müstehak olan kimselerin" hakkýný senin zimmetine hurma veya üzüm olarak devrettim." der.
O da kabul eder. Bu takdir yapýldýktan sonra, artýk kiþi tasarruf hakkýn-a sahiptir. Onu satabilir, yiyebilir ve o maldan fakirlere sadaka verebi-lir.Çünkü artýk fakirin hakký belirlerin- ■ ve zimmete geçmiþtir.
Böyle bir tahmin yapýlmadýðý vah .: ekin gibi tahminin geçerli olmadýðý durumlarda yukarýda anlatýldýðý gibi tasarruf haramdýr.
Kuvvetli olan bir görüþe göre, ianelerin sertleþmesiyle ekine zekat düþmez. Depoya konulup saklanmaya elveriþli olduðunda ona zekat vacib olur. O halde ona göre henüz tam kurumamýþ buðdaydan ve yeþil bakladan yemek caizdir.
Hanbeli mezhebinde ise tahmin yapýlmadan ve zekat miktarý belirlenip zimmete alýnmadan önce de kiþinin meyveden hediye vermesi ve hem kendisi hem de çoluk çocuðunun yemesi þefinde tasarruf caizdir. Çünkü adet olan budur. Fakat yine de ihtiyatlý davranmak lazýmdýr.
Nisab miktarlarý ise, beþ veskýir. Bir vesk altmýþ sa' (653 kg.)'dýr. Bunun delili peygamberimiz (s.a.v.)'in þu hadisidir: " Beþ veskten az olan ekin ve meyvede zekat yoktur" [1] Bu kabuðuyla birlikte saklanmayan içindir.
Pirinç, gibi kabuðuyla saklananlarda ise kabuksuz olarak beþ vesk olmasý serekir.
Hurma ve üzüm kurutulunca beþ v sk hesap edilir ve kuru olarak çýkarýlýr. Yaþ olarak çýkarmak caiz deðildir. Ama güzel kurutulmayan hurma ve üzüm cinsinden ise nisabý yaþ üzerinden hesap edilir ve yaþ olarak çýkarýlýr.
Þayet yaðmur suyu yahut kar suyu. sel yahut nehir gibi buna benzer bir suyla sulanýyorsa, onda biri zekat olarak çýkarýlýr. Ama günümüz þartlann-daki motor usulüyle ve benzeri külfeti gerektiren aletlerle sulanýyorsa yirmide biri zekat olarak çýkarýlýr.
Hem yaðmur ve hem de sulama motor ve benzen külfeti gerektiren vasýtalarla yapýlýyorsa ekin ve meyvenin neþv-ü nemasýna göre hesaplanýp zekatý ona göre verilir.
Her ikisiyle sulanýyorsa sulama sayýsý deðil ekinin yaþama ve nemasý esas alýnarak zekat verilir.
Mesela ekinin müddeti sekiz ay olup, yarýsýnda bir sulamaya ihtiyaç duyar ve yaðmur suyu ile sulanýrsa ve diðer yarýsýnda iki sulamaya ihtiyaç duyar ve motorla sulanýrsa onda birinin dörtte üçü zekat olarak verilir.
Razý alimler ekin serpilmeden topraðýn sulanmasýný birinci sulama olarak kabul etmiþlerdir. Çünkü ekinin yeþermesinde bunun etkisi vardýr ve ekin ikinci defa sulanýncaya kadar bu sulamanýn etkisi devam etmekýedh.
Gerek hububatta ve gerek meyvelerde nisabýn doldurulmasý için ayný cinsten olanlar birbirlerine ilave edilir. Bir cins, baþka bir cinse ilave edilemez. Mesela arpa, buðdaya ilave edilip nisab doldurulmaz.
Cinsleri bir ve türleri ayrý olanlar birbirlerine ilave edilir.
Mesela Hind buðdayý ile baþka türden buðdaylar birbirlerine ilave edilirler.
Bir yýlýn ekini baþka bir yýlýn ekinine de ilave edilmez. Ancak bir yýlýn ekini ayrý yerlerde veya ayrý mevsimlerde ekilmiþ olsa birbirine ilave edilir.
Mesela yýlda iki defa ekilen mýsýr, birbirine ilave edilir. --------------------------------------------------------------------------------
[1] iliütýhüvi, 1340