Boy Abdesti By: saniyenur Date: 23 Aralýk 2011, 00:26:11
20- Boy Abdestinin Meniden Dolayý Olmasýyla Ýlgili Hadisin Yürürlükten Kaldýrýlmasý Ve Sünnet Yerlerinin Birbirlerine Kavuþmasýyla Guslün Vacip Olmasý
262- Ebu Hureyre (r.a)'tan rivayet edildiðine göre, Peygamber (s.a.v.) þöyle buyurmaktadýr:
“Erkek, kadýnýn dört kenarý arasýna oturup cinsel iliþki de bulunmasý münasebetiyle yorulana deðin çalýþýrsa kendisine boy abdesti almak/yýkanmak vacip olur.” [400]
Açýklama:
Boy abdestînin gerekmesi için meninin gelmesi þart deðildir. Erkeðin sünnet mahallinin kadýnýn organýnda kaybolmasýyla, hem erkeðe ve hem de kadýna boy abdest almak gerekir. Bugün mesele hakkýnda herhangi bir görüþ ayrýlýðý yoktur. Dört mezheb bu konuda icma etmiþtir. Bu görüþ ayrýlýðý, Ýslam'ýn ilk yýllarýnda vardý. Daha önce de açýklandýðý üzere bu hüküm daha sonra kaldýrýlmýþtýr. Bir sonraki gelen hadis de, bu görüþü desteklemektedir.
Yalnýz dört organla neyin kastedildiði hususunda ihtilaf edilmiþtir. Bu konuda çeþitli yorumlar yapýlmýþtýr. Fakat burada asýl kastedilen husus; cinsel iliþki olup Resulullah (s.a.v.) ise bu hususu kinaye ederek açýkça söylemekten kaçýnmýþtýr.
263- Peygamber (s.a.v.)'in hanýmý Hz. Âiþe (r.anhâ)'dan rivayet edilmiþtir:
“Bir adam, Resulullah (s.a.v.)'e gelip ona; hanýmýyla cinsel iliþkide bulunup da mensini tutan kimsenin durumunu sordu. Sonra da bu kadýn ile erkeðe boy abdesti gerekir mi?” dedi.
Âiþe bu sýrada orada oturmaktaydý. Resulullah (s.a.v.) (Âiþe'yi göstererek):
“Ben ve þu, bu (dediði)nî yapýyoruz. Sonra da yýkanýyoruz/boy abdesti alýyoruz!” buyurdu. [401]
(Daha öncede geçtiði üzere; erkeklik organýnýn uç kýsmýnýn kadýnýn organýna girmesi halinde meni gelmese bile hem kadýna ve hem de erkeðe boy abdesti almak gerekir. Tirmizî'ye göre, Ýlim adamlarýnýn çoðunun nazanndaki uygulama: “Bir kimse, hanýmýyla cinsel iliþki de bulunupta meni gelmese bile boy abdesti almak gerekir” [402] þeklindedir,
Yalnýz burada Resuluüah (s.a.v.)'in “Ben ve þu, bu {dediði)ni yapýyoruz. Sonra da yýkanýyoruz/boy abdesti alýyoruz!” þeklindeki sözü; bir maslahattan ve ihtiyaçtan kaynaklanan bir durum olup aralarýndaki sýrrý ortaya çýkarmak þeklinde anlaþýlmamalýdýr.[400] Buharý, Gusul 28; Ebu Dâvud, Taharet 83, 216; Nesâî, Taharet 129; Ýbn Mâce, Taharet 111, 610; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 2/234, 393
[401] Ahmed b. Hanbel, Müsned, 6/68, 110; Beyhakî, Sünenü'l-Kübrâ, 1/164
[402] Tirmizî, Taharet 81, 110.