Süneni Ebu Davud
Pages: 1
Gece Namaza Kalkmak By: reyyan Date: 21 Aralýk 2011, 14:21:26
18. Gece (Namaza) Kalkmak

 

1306. ...Ebû Hureyre (r.a.)'den; Resûlullah (s.a.)'ýn þöyle buyur­duðu rivayet edilmiþtir:

"Sizden biriniz uyuduðu vakit þeytan, onun ense köküne üç dü­ðüm vurur; her düðümün bulunduðu yere; "Haydi uyu, gecen uzun ola!" (diyerek) vurur. Eðer o kimse uykudan uyandýðý vakit Allah'ý zikrederse bir düðüm çözülür. Abdest alýrsa bir düðüm daha çözülür. Namaz kýlacak olursa bir düðüm daha çözülür ve gönlü rahat olarak sabahlar. Yoksa pis ve tenbel olarak sabahlar."[322]

 

Açýklama
 

“Þeytan'ýn düðüm vurmasý"yfa ne kast edildiði meselesi ulemâ arasýnda ihtilaflýdýr.Bazýlarýna göre bu söz hakikî manâsýnda kullanýlmýþtýr. "Sizden biriniz uyuduðu zaman þeytan onun ense kö­küne gerçek manada iple düðüm atar" demektir. Nitekim Ýbn Mâce'nin rivayetinde bu hadîs: "þeytan geceleyin birinizin ense köküne, üzerinde üç düðüm bulunan iple düðüm vurur" þeklinde gelmiþtir ki oradaki "iple"'ke­limesi bu düðümün hakikî manada kullanýldýðýný gösteren bir karîne-i muayyinedir. Ahmed b. Hanbel'in ve Ýbn Hibbân'ýn rivayetlerinde de bu düðüm vurmak kelimesi iple birlikte kullanýlmýþtýr. Bilindiði gibi kadýnlar genellikle ipleriyle düðüm vurmak ve üzerine birþeyler okumak suretiyle sihir yapar­lar. Ýþte þeytan da uyuyan kimseye kendine mahsus iplerle düðüm atmak su­retiyle onu büyüler ve te'sir altýna alýr.

Bazýlarýna göre ise þeytanýn düðüm vurmasý mecazdýr. Bunlar þeytanýn uyuyan kimseyi zikirden ve namazdan alýkoymak gibi iþlerini, bir sihirba­zýn, büyülediði kimseye karþý yaptýðý iþlere benzetmiþler ve "düðüm vurmak" kelimesinin bu manada kullanýldýðýný söylemiþlerdir.

Bir takýmlarý ise "düðüm"den murad, kalbin karar verip niyet etmesi­dir. Böyle olan kimse sanki þeytan kendisine vesvese vererek üzerinde uzun bir gece olduðuna inandýrmýþ gibi gece namazýný te'hîr etmeye kararlýdýr, en-Nihâye sahibi Îbnu'l-Esîr'e göre ise bu kelimeden maksat Þeytanýn insana uykuyu aðýr bastýrmasý ve uykusunu uzatmasýdýr. Bu þekilde, sanki önüne bir set çekmiþ ve üzerinde üç düðüm vurmuþ gibi olur. Bu konuda sayýn Ah­med Davudoðlu Müslim Þerhi'nde þunlarý naklediyor:

"Ýbn Battal diyor ki: Resûlullah (s.a.) düðümün mânâsýný "uzun bir ge­ceyi iltizam et" demekle tefsir etmiþdir. Her halde bu sözü þeytan, bir kimse uyanmak istediði zaman söyler. Ben bu hadîsi tefsir eden zevattan birinin; "üç düðümden m ura d yiyip içmek ve uyumaktýr" dediðini gördüm. Görül­müyor mu ki "çok yeyip içen çok uyur." Bazýlarý bu kavlî ihtimalden uzak görmüþlerdir. Çünkü hadiste düðüm vurma iþinin uyuduktan sonra yapýldý­ðý bildirilmektedir.

"Bir takýmlarýna göre bu söz istiaredir. Ýnsanlarýn akitlerinden alýnmýþ­týr. Bundan murad akdin kendisi deðildir. Ancak insanlar yaptýklarý akitlerle baþkasýnýn tasarrufunu men'ettikleri gibi, þeytanýn misâli de böyledir. O da uyuyan kimseyi sevdiði zikrullahdan men eder.

"Þeytandan murad cins de olabilir. Ýblis de. Yalnýz bu tefsire Aynî iti­raz etmiþ ve "geceleyin uyuyanlar çoktur. Ýblîs onlarýn her birine yetiþemez. Meðer ilk bendegânýna emrettiði için o iþ ona nisbet olsun... bir de þeytanla­rýn azgýnlarý ramazanda bukaðýlanýrlar. Bunlarýn en büyüðü Ýblistir" demiþ­tir."

"Haydi gecen uzun ola!... diye vurur" cümlesindeki vuruþtan maksad, elle vurmaktýr. Bu cümle onun yaptýðý iþi te'kîd için zikredilmiþtir. Bazýlarý: "Buradaki vuruþtan murad, uykusunu getirmektir" demiþlerdir.

Müslim'in burada: "Allah'ý zikrederse bir düðüm çözülür, abdest alýr­sa iki düðüm çözülür, namaz kýlarsa bütün düðümler çözülür" þeklindeki rivayeti bu babdaki muhtelif rivayetlerin sahih olduðuna delildir. Filhakika hadisin bazý rivayetlerinde "Namaz kýlarsa bütün düðümler çözülür" ibare­sinin yerine; "Namaz kýlarsa bir düðüm çözülür" denilmiþtir. O rivayetler­de sair düðümler hakkýnda dahi "bir düðüm çözülür" tâbiri kullanýlmýþtýr.

"Bunlarýn hepsi sahih ise de üçüncü düðüm hakkýnda cemi' sîgasý ile vârid olan "Bütün düðümler çözülür" rivayeti diðerlerinden evlâdýr.

"Namaz kýlan kimsenin sevinerek sabahlamasý Allah Teâlâ'nýn, kendi­sini ibâdete muvaffak kýldýðýndandýr. Gönül rahatlýðý ise, Allah Teâlâ'nýn, kendisine bereket ihsan eylediði ve kendisinden þeytanýn düðümleri ýrak ol­duðu içindir. Namaz kýlmayanýn, nefsi pis olarak sabahlamasý ya âdet edin­diði namazý býraktýðýndan yahut niyet ettiði hayrý yapamadýðýndandýr.

"Kirmaný (v. 786/1384) þöyle diyor: "Malumun olsun ki hadisin sonun­daki; "aksi takdirde nefsi pis ve tenbel olarak sabahlar" cümlesinin muktezasý, bu üç þeyi yani zikri, abdesti ve namazý bir araya getirmeyen kimse nefsi pis ve tenbel olarak sabahlayanlar zümresine dahildir, demektir. Ýsterse bâ­zýsýný yapmýþ olsun!" Bu te'vîle göre cümle þöyle takdir olunur: "Eðer Al­lah'ý zikretmez, abdest almaz, namaz da kýlmazsa, nefsi pis ve tenbel olarak sabahlar."

"Gerçi Ebû Bekr ile Ebû Hureyre (r.anhumâ)'nýn vitr namazýný gece­nin evvelinde kýlarak, bir daha namaza kalkmadýklarý rivayet olunmuþtur.

Fakat onlar bu hadisteki tenbeller zümresinden sayýlamazlar, zira hadisteki tenbelden murad, hiç gece namazý kýlmadan uyuyan ve kalkmaya da niyeti olmayan kimselerdir. Gecenin evvelinde vitir namazýný kýldýktan sonra âhi­rinde kýlmak niyeti ile yatanlar, bunlara dahil deðildir.Buna delil  “et-Tavdîh" sahibinin gösterdiði þu hadistir:

"Gece namazý kýlmayý âdet edinen hiç bir kimse yoktur ki, uyku galebe çalarak, o namazý kýlamadýðý vakit kendisine namazý kýlmýþ gibi ecir yazýl­masýn. Onun uykusu da namaz sayýlýr." Bu hadisi Ýbnu't-Tîn rivayet etmiþ­tir, tbn Hibban'ýn "SahilT'inde dahi bir benzeri vardýr.

Hadîs-i þerifte, þeytanýn düðümlerinin üç ile sýnýrlandýrýlmýþ olmasý, yâ te'kîd içindir, yahut düðümler ancak bu üç þeyle yâni zikir, abdest ve na­mazla çözüldüðündendir.

"Bu hadîs: "Hiç biriniz benim nefsim habistir demesin!'1 hadisine mu­halif sayýlmaz. Çünkü o hadiste insanýn bu sözü kendisi için söylemesi ya­sak edilmiþtir. Bu hadisde ise, baþkasýnýn sýfatý haber verilmektedir."[323]

 

Bazý Hükümler
 

1. Sabah uykudan uyanýnca zikirde bulunmak abdest alýp namaz kýlmak teþvik edilmiþtir.Burada zikirden murad, belli bir zikir olmayýp kalbî veya lisaný zikrin bütün nevilerine þâmil­dir. Bu konuda mevcûd dua kitablannda bulunan me'sûr dualardan biri de okunabilir. Ancak bu zikirlerin en büyüðü ve faziletlisi muhakkak ki Kur'an-ý Kerîm okumaktýr.

2. Geceleyin uyandýktan sonra abdest alýp az da olsa namaz kýlmanýn fazileti büyüktür.

3. Zikir abdest ve namaz þeytaný insandan uzaklaþtýrýr. Fakat cünüb olan bir kimseden sadece abdest almak þeytanýn uzaklaþmasý için yeterli deðildir. Ýleride inþaallah Edeb bölümünde bu konu üzerinde yeterince durulacaktýr.[324]

 

1307. ...Aiþe (r.anha)’dan; buyurdu ki:

Gece namazýný terk etme.Çünkü Resulullah (s.a.) onu terk etmezdi.Hasta veya  yorgun olduðu zaman oturarak kýlardý.[325]

 

Açýklama
 

Bu hadis-i þerif Resul-i Ekrem (s.a.)’in yorgun ve rahatsýz olduðu günlerde bile gece namazýný ter etmediði açýkça ifade edilmektedir.Her ne kadar oturarak kýlýnan nafile namazýn fazilet ve ecri, ayakta kýlýnan, nafile namazýn fazilet ve ecrinin yarýsý kadar ise de namaz bölümünün 69.babýnda açýklandýðý gibi, bir rahatsýzlýktan dolayý oturarak kýlýnan namazýn ecri, ayakta kýlýnan namazýn ecrine denktir.Bununla beraber  Resul-i Ekrem (s.a.) için özürsüz bile olsa oturarak kýldýðý nafile namazýn sevabý ayakta kýlýnan namazýn sevabýna eþittir.[326] Bu durum onun hasaisindendir.Nitekim bu konuda Nimet-i Ýslam’da þöyle denilmektedir:”Nafile namazý kýyama güç yeter iken oturarak kýlmak kerahetsiz olarak caizdir.Bu nafile isterse müekked olan sünnet namazlardan olsun.Ne var ki özürsüz olarak kýlýnana yarý ecir (sevap) vardýr.Çünkü hadis-i þerifte þöyle buyurulmuþtur:”Kim namazý ayakta kýlarsa bu efdaldir.kim de oturarak kýlarsa onun için  de ayakta kýlmanýn yarý ecri vardýr.”

Bu hadisin  hükmünden Efendimiz (s.a.)’in  kendileri ve özründen dolayý oturarak kýlanlar müstesnadýr.Ancak farz namazlarda ayakta durmak bir rükün  olduðundan özürsüz olarak  terki caiz olmadýðý cihetle özürsüz olarak ayaða kalkmadan kýlýnan farz namazlarýn caiz olmadýðýnda ittifak vardýr.[327]

 

Bazý Hükümler
 

1. Ufak tefek yorgunluklarý bahane ederek gece namazý terk edilmemelidir.

2. Nafile namazlarý oturarak kýlmak caizdir.[328]

 

1308. ...Ebû Hüreyre (r.a.)'den; dedi ki: Resûlullah (s.a.) þöyle buyurmuþtur:

"Gecenin bir kýsmýnda kalkýp namaz kýlan ve karýsýný da (na­maz kýlmasý için) uyandýran, kalkmak istemediði zaman yüzüne su ser­pen kimseye Allah rahmetini ihsan etsin. Gece kalkýp namaz kýlan ve kocasýný da (namaz kýlmasý için) uyandýran, kalkmak istemediði za­man yüzüne su serpen kadýna Allah rahmetini ihsan etsin."[329]

 

Açýklama
 

"Rahimellâhu" cümlesinin,

1. Haber cümlesi olmasý mümkündür. O takdirde bu cümleyi "Allah (o kimseye) rahmet edecektir" þeklinde tercüme etmek gerekir.

2. "Ýhbar" þeklinde gelmiþ "inþâ" cümlesi olmasý mümkündür. Biz ter­cümemizde bu ikinci ihtimali tercih ettik.

"Gece kalkýp namaz kýlan ve karýsýný da uyandýran" cümlesindeki "ve" harfi, mutlak cem' içindir. Ýþlerin sýrayla yapýlmasý anlamýna gelen "tertib" için deðildir. Bu bakýmdan gece namaz kýlan kiþinin önce namaz kýlýp on­dan sonra eþini namaza kaldýrmasý söz konusu deðildir. Bu konuda biraz na­maz kýldýktan sonra eþini kaldýrmakla önce eþini kaldýrýp sonra namaz kýlmak arasýnda bir fark yoktur. Mühim olan kendisi namaz kýlmakla birlikte eþi-ni de namaza kaldýrmaktýr. Burada namaz kýlmanýn önce zikr edilmiþ olma­sý, mutlak surette insanýn eþini namaza kaldýrmadan önce kendisinin kýlmasý lâzým geldiði, aksi takdirde hadis-i þerifte va'd edilen ecr ve sevaba eriþeme­yeceðini ifâde etmek için deðil, sadece insanýn baþkasýna yapacaðý va'z ve nasihati önce kendi nefsinde uygulamasý lâzým geldiði gerçeðini ifâde etmek içindir. Bu konuda idaresi altýnda bulunan diðer ev halký da eþi durumunda­dýr. Hadis-i þerifte onlarý da geceleyin namaza kaldýrmakla ayný sevaba eri­þileceðine iþaret edilmiþ ve onlarý kaldýrmaya da tavsiye bulunmaktadýr. Þurasýný da unutmamak lâzýmdýr ki: Bütün dinî irþâdlarda esas olan karþý­dakini hikmetle ve güzel sözlerle ikna etmek ve Allah'ýn emrine yöneltmek olduðuna göre, gece namazlarýna kaldýrma hususunda da ayný esaslardan ha­reket etmek ve dolayýsýyla gündüzleri ona gece namazýnýn faziletini ve ehem­miyetini en güzel, en müessir ve kalýcý bir biçimde telkin edip onu iyice ikna etmek lâzýmdýr. Bir kimse Önce bu görevi yerine getirdikten sonra geceleyin uyumakta olan eþini namaza çaðýrabilir. Bu mesele Kur'an-i Kerîmde þu þe­kilde ifâde edilmiþtir: "Ýnsanlarý Rabbînin yoluna hikmetle (saðlam delillerle) güzel öðütle davet et. Onlarla mücâdeleni en güzel (yol) hangisi ise, onunla yap.”[330]

Ýþte bu meseleler davet ve irþadýn herkesçe bilinen meþhur esaslarý oldu­ðu için hadîste ayrýca tekrara lüzum görülmemiþtir. Ancak insan bütün bu telkinlerden sonra gece namazýna kalkmak için can attýðý halde bir türlü uy­kunun tesirinden kendisini kurtaramayan eþinin, uykudan kalkmadýðýný gö­rünce yüzüne su serperek namaza kalkmasýna yardýmcý olabilir. Hadîs-i þerifte "yüzüne su serpen" ifadesiyle bu noktaya iþaret edilmiþtir. Çünkü yüze su serpmek uykunun giderilmesi için çok te'sirlidir.[331]

 

Bazý Hükümler
 

1. Ölüler  için olduðu gibi diriler için de “Allah rahmet eylesin*' þeklinde dua etmek caizdir.

2. Gece namazýna kalkmak müstehabtýr.

3. Ýnsanýn gece namaza kalkýnca ev halkýný da kaldýrmasý tavsiye edil­miþtir.

4. Uyuyan bir kimseyi nafile kýlmasý için uykudan uyandýrmak caizdir.

5. Tembellik veya uyku te'siriyle hayýrdan uzak kalan bir kimseyi raha­týný kaçýrýcý bir usulle de olsa içinde bulunduðu rahâvetten kurtarýp onu hayra iletmek hayrda yardýmlaþmaktan sayýlýr.[332]

 

1309. ...Ebû Saîd ve Ebû Hureyre (r.anhumâ)'dan; dediler ki: Resûlullah (s.a.) þöyle buyurmuþtur:

Bir adam gecenin bir kýsmýnda karýsýný uyandýrýr, sonra her iki­si de iki rekat namaz kýlarsa -yahut (o adam tek baþýna) kýlarsa-(erkek) Allah'ý zikr eden erkekler zümresine (Kadýn da) Allah'ý zik­reden kadýnlar zümresine kay d edilir.[333]

Râvi tbn Kesir bu hadisi(n senedini Hz- Peygamber'e) ulaþtýrma­dý ve Ebû Hureyre'den hiç bahsetmedi. Bu hadisi (sanki) Ebû Saîd'in sözü (imiþ gibi) nakletti.

Ebû Dâvûd dedi ki; Bu hadisi tbn Mehdi Süfyan 'dan nakletti ve; "Öyle zannediyorum ki (Süfyan bu hadisin senedinde) Ebû Hüreyre'yi de zikretti, dedi. Ebû Dâvûd dedi ki: Süfyan 'in bu hadisi mevkuftur.[334]

 

Açýklama
 

"Bir adam  gecenin  bir  kýsmýnda  karýsýný uyandýrýrsa"  buyurulmasýndan; "burada vâdedilen mükâfatýn sadece "karýsýný geceleyin namaza kaldýran erkeklere ait olduðu, eþini gece namaza kal­dýran kadýnlarýn bu vâde dâhil olmadýklarý" gibi bir mana anlaþýlabilirse de, aslýnda bu vadin, geceleyin namaz kýlmak için eþini namaza kaldýran kadýn­lar için de geçerli olduðu bir önceki hadîste açýkça ifâde edilmiþ bulunmak­tadýr. Ancak, genellikle geceleri ilk defa uyanýp eþini de uyandýran erkekler olduðu için genel durum nazar-ý itibara alýnarak sadece erkeklerden bahse­dilmekle yetinilmiþtir. Maksat ev halkýndan birinin gece namaza kalkýp kim olursa olsun, diðer ev halkýný veya akrabasýný namaza kaldýrmasýdýr. Neti­cede kalkanlar veya kaldýranlar kadýn iseler, Allah'ý çok zikreden kadýnlar zümresine, erkek iseler Allah'ý çok zikr eden erkekler zümresine kayd edile­ceklerdir. Hadîs-i þerîf bunu müjdelemektedir. Bu müjdeye eriþebilmek için gece kýlýnacak olan namazýn belli bir miktarý yoktur. Sadece iki rekat namaz kýlmak bile bu müjdeye eriþebilmek için yeterlidir. Ayrýca bu namazýn farz veya nafile olmasý arasýnda bir fark yoktur. Bu hadis-i þerifte "Þüphesiz ki, (teþbih ile tahmîd ile, tehlîl ile tekbir ile Kur'ân tilâveti ile ilim tahsili ile) Allah'ý çok zikreden erkeklerle, (Allah'ý) çok zikreden kadýnlar, (iþte) bun­lar için Allah maðfiret ve mükâfatlar hazýrlamýþtýr."[335] âyet-i kerimesine bir iþaret vardýr.

Zikrin çokluðu þahýstan þahsa deðiþir.

Bu hadis, üç isnad ile, rivayet olunmuþtur:

a. tbn K.esîr, Süfyan'dan Ebû Said'in sözü olarak nakletmiþtir.

b. Muhammed b. Hatem, Abdullah b. Mûsâ, Þeybân ve A'meþ vasýtasýyla Ebû Hüreyre'ye ve Ebû Said'e eriþir. Ve bunlarýn her ikisi de ayrý ayrý Hz. Peygamber'e eriþtirirler. Beyhakî es-Sünen Kübrâsý'nda; "Ýþba b. Câ'-fer er-Razi de bu hadisi merfû olarak Süfyan'dan nakletti" demektedir.

c. Ýbn Mehdî de Süfyan'dan Ebû Saîd'in ve Ebû Hüreyre'nin sözü ola­rak, yani mevkuf olarak nakleder. Ancak bu mevzudaki mevkuf hadisler hükmen merfû' hadis durumundadýrlar. Çünkü âhiret alemiyle ilgili bir mü­kâfat konusunda hiçbir sahâbî kendi kafasýndan bir söz söyleyemez ve bir fikir beyân edemez. Þayet bu konuda herhangi bir sahabî fikir beyân etmiþ­se bunu mutlaka Cenab-i Peygamber'den duymuþtur. Bu bakýmdan bu ko­nuda rivayet edilen mevkuf hadisler (sahâbî sözleri), hükmen merfu hadisten sayýlmýþtýr.[336]

 

Bazý Hükümler
 

1. Gece namazýnýn sevabý yüktür.

2. Hayýrda yardýmlaþmak lazýmdýr.

3. Allah kendisini çok zikr edenler için büyük mükâfatlar hazýrlamýþtýr.[337]

 

Namazda Uyuklama[338]
 

1310. ...Peygamber (s.a.)'in zevcesi Hz. Âiþe'den; (Peygamber -s.a.-) þöyle buyurmuþ:

"Biriniz namazda iken uyuklayacak olursa kendisinden uyku gidinceye kadar (yatýp) uyusun. Çünkü uyuklayarak namaz kýldýðý za­man istiðfar edeyim derken kendisine sövmesinden korkulur."[339]

 

Açýklama
 

= uyuklama kelimesiyle eðer hafif uyku kast  edilmiþse, "yatýp uyusun" emri istihbâb (müstehab olma) ifâde eder. Bu bakýmdan kendisine hafif bir uyku arýz olan kimsenin bu uyku­yu daðýtýncaya kadar yatýp uyumasý müstehab, bu halde iken emre uymayarak namaza devam etmesi ise mekruh olur. Þayet "nuâs" kelimesinden maksat aðýr uyku ise, kendisine namaz kýlarken aðýr bir uyku arýz olan kimsenin bu uykuyu daðýtýncaya kadar yatýp uyumasý farz, bu halde iken namaza devam etmesi ise haramdýr. Hadisin sonunda gelen; "çünkü uyuklayarak namaz kýl­dýðý zaman istiðfar edeyim derken kendine sövebilir" anlamýndaki açýklayý­cý cümle, bu kelimeden "aðýr uyku" kast edildiðine delâlet eder.

Bu hadis-i þerifle Müslim'in rivayet ettiði þu hadis-i þerif arasýnda bir çeliþki yoktur: "Ýbn Abbâs dedi ki: Bir gece Teyzem Meymune bint el-Hâris'in yanýnda kaldým. O'na; "Resûlullah (s.a.) kalktýðý vakit beni uyandýrýver" dedim. Sonra Resûlullah kalktý, ben de kalkarak sol tarafýna durdum; Resûlullah (s.a.) elimden tutarak beni sað tarafýna durdurdu. Bundan sonra artýk ben uyukladým mý kulaðýmýn yumuþaðýný tutardý."[340] Çünkü Hz. Ýbn Abbas teyzesinin evine Resûlullah'dan gece namazýný öðrenmek için gelmiþ­ti. Burada asýl maksat, Resûl-i Ekrem'in gece namazýný nasýl kýldýðýný öð­renmektir.Þâyet Resûl-i Ekrem (s.a.) Abdullah'a uykusu geldiði için uyumasýný emr etmiþ olsa bu gaye gerçekleþmeyecekti. Bunun için Resul Ekrem (s.a.) ona uykusu geldiði halde yatýp uyumasýný emr etmemiþtir. Bu bakýmdan Ýbn Abbas'm durumu öðretim ve eðitimle ilgili özel bir durum­dur. Konumuzu teþkil eden Ebû Dâvûd hadisi ise, genel bir hüküm ihtiva etmektedir. Binaenaleyh özel durumlarla ilgili olan hadislerin genel hüküm ifâde eden hadislerle çeliþmesi söz konusu deðildir.

Öyleyse namazda iken uyku basarsa', selâm vererek namazdan çýkýlýr ve yatýp uyunur. Bazýlarý bu hadisi gece namazýna hamletmektedirler. en-Nevevî, farz ve nafile, gece ve gündüz namazlarýna þâmil olduðunu söylüyor. Hafýz Ýbn Hacer "Fethu'I-Bâri" de, hadisin özel bir sebebe dayandýðýný fakat lâ­fýzlarýnýn genel olduðunu ifade ettikten sonra þunlarý söylüyor: "Farz namazlarda da bu hadisle amel edilir. Ancak namazý geçirme tehlikesi olmamalýdýr."

Mühelleb'e göre bu hadisteki uykudan maksat, insanýn dua ederken að­zýndan çýkan sözleri birbirine karýþtýracak kadar aðýr basan uykudur. Bun­dan daha hafif olan uykular bu hadisteki "yatýp uyusun" emrinin dýþýnda kalýr ve böylesi az uykularýn abdesti bozmayacaðý konusunda bütün ilim adam­larý görüþ birliðine varmýþlardýr.

Þafiî ulemâsýndan Müzenî ise, uykunun azýnýn da çoðunun da abdesti bozmadýðýný söylüyor. Nitekim bu görüþ sahabenin ve tabiîlerin bazýlarýn­dan da nakl edilmiþtir. Ebû Ubeyde ile Ýshâk b. Râhuye de bu görüþtedirler.

Bu konudaki mezhep imamlarýnýn görüþlerini "uyuklamadan dolayý abdest almak” anlamýna gelen namaz bölümündeki 80 numaralý babda nakl ettiðimizden burada tekrara lüzum görmüyoruz.

"Kiþinin kendisine sövmesi" tâbirinden maksad, kiþinin kendi aleyhine dua etmesidir. Nitekim Nesaî'nin Eyyûb vasýtasýyla Hiþâm'dan nakl ettiði biri hadis-i þerifte bu cümlenin mânâsým = Ey Allah'ým affet” diyecek yerde "= Ey Allah'ým zelîl ve hakîr kýl der" þeklin­de açýklamýþtýr. Ýleride gelecek olan 1532 numaralý hadiste görüleceði gibi insanýn kendi aleyhine dua etmesi yasaklanmýþtýr.

Burada "insan uykudaki fiillerinden sorumlu deðildir" diye bir itiraza yer yoktur. Çünkü uyumakta olan kimseden affedilen, uykuda iken iþlediði fiillerin günahýdýr. Oysa uyku hâlinde dua eden kimsenin durumu bundan tamamen farklýdýr. Çünkü uyuklarken yapýlan bir duâ, icabet saatine tesa­düf ettiði için o anda kabul edilebilir. Neticede sahibine telâfisi imkânsýz bü­yük zararlara sebeb olur. Ýþte bu korkudan dolayý Resûl-i Ekrem Efendimiz uyku hâlinde namaz kýlmayý ve dua etmeyi yasaklamýþtýr.[341]

 

Bazý Hükümler
 

1. Farz veya nafile namazlarý kýlarken ister gündüz, ister gece, uyku basacak olursa bu uykuyu daðýtmcaya kadar yatýp uyumak müstehabtýr. Ancak farz namazlar için bu durum namaz vaktinin çýkmamasý þartýna baðlýdýr. Ancak Ýmam Mâlik'e göre na­maz kýlarken uykusu gelen kimselerle ilgili bu emir gece namaz kýlanlara ait­tir. Çünkü insaný uyku genellikle gece basar.

2. Ýbadette huþu, huzu', ilâhî duygularla dolup taþmak mühim bir esas olarak teþvik edilmiþtir.

3. Kendisine uyku galebe eden kimsenin o haliyle uykuya devam etmesi mekruhtur.

4. Her zaman ve her yerde ihtiyatla hareket etmek gerekir.

5. Ýnsanýn kendi aleyhinde duâ etmesi yasaklanmýþtýr.[342]

 

1311. ...Ebû Hüreyre(r.a.)'den; demiþtir ki: Resûlullah (s.a.) (þöy­le) buyurdu:

"Biriniz gecenin bir kýsmýnda (namaza) kalkar da (uykusuzluk­tan namazda okuduðu) Kur'ân diline dolaþýr ve ne dediðini bilmezse hemen yatsýn."[343]

 

Açýklama
 

Bu hadis-i þerif de geceleyin namaz kýlmak için kalkan bir kimseyi uyku tutar da namaz esnasýnda okuduðu Kur'ân-ý Kerim âyetleri uyku sersemliðiyle diline dolaþacak, kelimeler birbirine karý­þacak ve tecvid kurallarýna riâyet etmek imkansýzlaþacak olursa, Allah'ýn ke­lâmýný taðyir ve tebdilden korumak için bu uykuyu iyice daðýtýncaya kadar yatýp uyumak tavsiye edilmektedir. Her ne kadar hadiste uyku daðýtmak için yatýp uyumak tavsiye edilmiþse de genellikle uyku yatýp uyuduktan sonra da­ðýldýðý için bu tavsiye yapýlmýþtýr. Bununla beraber 1308 numaralý hadis-i þerifte geçtiði gibi, insan yüzüne su serperek de uykusunu daðýtabilir. Fakat uykuyu daðýtmak için yatýp uyumadan baþka çâre kalmadýðý zaman yatýp uyumak gerekir. Bu hüküm namazda okunan Kur'ân için olduðu kadar na­maz dýþýnda okunan Kur'ân-ý Kerim için de geçerlidir.[344]

 

1312. ...Enes (r.a.)'dan; demiþtir ki:

Resûlullah (s.a.) mescide girdi. (Mescidde) iki direk arasýna ge­rilmiþ bir ip (vardý).

"Bu ip de ne oluyor?" diye sordu.

Ey Allah'ýn Resulü þu Hamne Bint Cahþ (var ya? Ýþte o uzun müddet) namaz kýlar yorulunca buna yapýþýr, diye cevab verildi. Bu­nun üzerine Resûlullah (s.a.):

"Dayanabildiði müddetçe kýlsýn, yorulduðu zaman otursun" buyurdu.

Bu hadisi Ebu Davud'a nakl eden hocasý Ziyad bu hadisi þöyle nakletti:

(Hz. Peygamber)

"Bu da ne?" diye sordu.

Zeyneb'e aittir, yorulunca -yahut kalkamayacak hâle gelince-ona yapýþýr; diye cevab verdiler. Bunun üzerine:

"Onu çözün biriniz namazý zinde olduðu zaman kýlsýn, yorul­duðu veya gevþediði zaman otursun" buyurdu.[345]

 

Açýklama
 

Bu hadis-i þerifte aþýrý yorgunluk hâlinde nafile namazlarýn oturarak; zindelik ve dinçlik hallerinde ise ayakta kýlýnmasý tavsiye edilmektedir. Çünkü aþýrý yorgunluk namazýn özünü teþkil eden huþû'a engel olur. Her ne kadar daha önce geçen 950 numaralý hadis-i þerifte oturarak kýlýnan namazýn ecrinin ayakta kýlman namazýn ecrinin yarýsýna eþit olduðu ifâde ediliyorsa da sözü geçen hadisin hükmünden Efendimiz (s.a.)'in kendileri ve özüründen dolayý oturarak kýlanlar müstesnadýr.[346] Ancak farz namazlarda kýyam, bir rükün olduðundan özürsüz olarak terki caiz deðil­dir. Bu bakýmdan özürsüz olarak ayaða kalkmadan kýlýnan farz namazlarýn caiz olmadýðýnda ittifak vardýr.

Senedinden de anlaþýldýðý gibi musannif Ebû Dâvûd bu hadisi iki ayrý hocadan almýþtýr.

1. Harun b. Abbâd el-Ezdî;

2. Ziyâd b. el-Ezdî.

Bunlardan birincisinin rivayetine göre Resûl-i Ekrem'in mescidde gerili olarak gördüðü ip, Peygamber Efendimizin baldýzý Hamne'ye aittir. Bilindiði gibi Hamne, Resûl-i Ekrem'­in zevcesi ve mü'minlerin annesi Zeyneb bint Cahþ (r.anhâ)'nýn kýz kardeþidir.

Ebû Davud'un bu hadisi aldýðý diðer þeyhi Ziyâd'ýn rivayetine göre ise, Resûl-i Ekrem'in mescidde gerili olarak gördüðü ip Hz. Zeyneb bint Cahþ (r.anhâ) validemize aittir. Sözü geçen ipin þuna veya buna ait olmasý hadisin ruhuna ve ihtiva ettiði hükme te'sir etmez. Sadece isim üzerinde bir ihtilâf olarak kalýr. Esasen bu iki þeyhin rivâyetlerindeki farkýn bir hâdisenin iki ayrý þekilde anlatýlmasýndan kaynaklanan bir ihtilâf olmayýp birinin Hz. Zeyneb'le diðerinin de kýz kardeþi Hamne ile ilgili iki ayrý hâdise olduðu dolayýsýyla bu iki rivayet arasýnda bir ihtilafýn bulunmadýðý da düþünülebilir. Nitekim Buhârî sarihi Aynî de ayný görüþtedir.

'Yorulduðu -veya gevþediði- zaman" sözü, hadisin râvisine ait bir þüp­heyi ifâde eder. Bu râvi fahr-i kâinat Efendimizin, "yorulduðu zaman" tâ­birini mi yoksa "gevþediði zaman" tâbirini mi kullandýðýný iyice hatýrlayamamaktadýr. Bu sebeple "veya" tâbirini kullanarak bu konudaki þüphesine dikkati çekmek istemiþ ilmî ve ahlâkî bir hassasiyet göstermiþtir.[347]

 

Bazý Hükümler
 

1. Ýbâdetlerde ölçülü olmalý, sýhhate engel olacak þekilde kendim ibadete zorlamaktan sakýnmalýdýr.

2. Nafile ibadetler için daha dinç ve kuvvetli olunduðu anlar seçilmelidir.

3. Nafile namaz esnasýnda yorgunluk hissedildiði zaman, yorgunluk gi­dinceye kadar namaza oturarak devam edilmelidir.

4. Fitne korkusu bulunmadýðý zaman kadýnlarýn mescidde nafile namaz kýlmalarýnda bir sakýnca yoktur.

5. Bir ipe tutunmak veya yaslanmak suretiyle farz namaz kýlmak ule­mânýn büyük çoðunluðuna göre mekruhtur.

Fakat nafile namaz esnasýnda ayakta uzun süre durabilmek için bîr bas­tona veya benzeri bir þeye dayanmanýn mubah olduðunda ittifak vardýr. Bu­nun mekruh olduðuna dair sadece Ýbn Sîri'n'den bir rivayet vardýr.

Ýçlerinde Ýmam Mâlik'in de bulunduðu cumhûr-ý ulemâ ise, farz namaz­larda namaz esnasýnda özürsüz olarak herhangi bir mesnede dayanmayý ca­iz görmemektedirler. Namaz kýlan kimse dayanýlan nesne çekildiði zaman

yere düþecek kadar o þeye yaslanmýþsa bâtýl olur. Fakat bir zaruretten veya acizlikten dolayý yaslanýyorsa bunda bir sakýnca yoktur. Nitekim daha önce geçen 949 numaralý hadis-i þerifte bu mevzu, ayrýntýlý bir þekilde açýklanmýþtýr.[348]

[322] Buhârî, teheccüd 12; bedu'1-Halk 11; Müslim, müsâfirîn 207; îbn Mâce ikâme 174; Muvatta’ sefer 95; Beyhakî, es-sünenü'1-kübrâ, I, 501.

    Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnlarý: 5/108-109.

[323] Davudoðlu, Ahmed, Sahih-i Müslim, Terceme ve Þerhi, IV, 318-320.

    Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnlarý: 5/109-111.

[324] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnlarý: 5/111.

[325] Beyhaki, es-Sünenü'1-kiibrâ, III, 15.

    Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnlarý: 5/111-112.

[326] bk. 950 numaralý hadis.

[327] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnlarý: 5/112.

[328] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnlarý: 5/112.

[329] Nesâî, kýyâmu'1-leyl 5; Ýbn Mâce, ikâme 175; Ahmed b. Hanbel, II, 250. Hakim, el-Müstedrek, I, 309; Beyhaki, es-Siinenü'l-kiibrâ, II, 501.

    Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnlarý: 5/112-113.

[330] en-Nahl (16), 125.

[331] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnlarý: 5/113-114.

[332] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnlarý: 5/114.

[333] Nesâî, kýyamu'1-leyl 5, 17; Ýbn Mâce, ikame 175; Ahmed b. Hanbel, I, 132; II, 250, 436, VI, 41.

[334] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnlarý: 5/114-115.

[335] el-Ahzâb, (33), 35.

[336] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnlarý: 5/115-116.

[337] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnlarý: 5/116.

[338] Concordance'da bu baba numara verilmemiþtir. Bazý Ebû Dâvud nüshalarýnda bu "terceme" (bab baþlýðý) bulunmamaktadýr.

[339] Tirmizî, mevakit 146: libâs 24; Müslim, müsâfirîn 222; Buhârî, vudû 53; Nesâî, tahâre 116; usl 29; Ýbn Mâce, ikâme 184: Muvattâ, salâtuM-Ieyl 3; Ahmed b. Hanbel, II, 202; III, 100, 150, 250, VI, 56. 205.

    Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnlarý: 5/116-117.

[340] Müslim, müsafirin 185.

[341] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnlarý: 5/117-118.

[342] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnlarý: 5/118.

[343] Müslim, müsâfirîn 223; Ýbn Mâce, ikâme 184; Ahmed b. Hanbel II, 318.

   Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnlarý: 5/119.

[344] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnlarý: 5/119.

[345] Buhârî, teheccüd J8; Müslim, müsâfirîn 219; Nesaî kýyâmu'1-Ieyl 17; Ibn Mâce, ikâme 184; Ahmed b. Hanbel, III, 101.

    Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnlarý: 5/119-120.

[346] bk. M.Zihni, Nimet-i islâm, 359.

[347] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnlarý: 5/120-121.

[348] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Þerhi, Þamil Yayýnlarý: 5/121-122.


Ynt: Gece Namaza Kalkmak By: ceren Date: 02 Nisan 2018, 15:36:53
Esselamu aleykum. RABBÝM bizleri peygamber efendimizin yolunda giden onun sünnetine tabi kalýp gece namazýna kalkan ve ibadet edip rahmete eriþen kullardan olalim inþallah. ..
Ynt: Gece Namaza Kalkmak By: Bilal2009 Date: 02 Nisan 2018, 17:04:57
Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri nafile ibadet edenlerden eylesin Rabbim paylaþým için razý olsun
Ynt: Gece Namaza Kalkmak By: Sevgi. Date: 03 Nisan 2018, 00:27:45
Aleyküm Selam.  Gece ibadeti çok faziletlidir. Mevlam bizlere bu güzelliði hakkýyla tadanlardan eylesin inþaAllah

radyobeyan