Sahih-i Müslim Muhtasarý
Pages: 1
Orucun Sona Ermesi By: saniyenur Date: 09 Aralýk 2011, 22:44:00
10- Orucun Sona Ermesi Ve Gündüzün Çýkmasý


1023- Hz. Ömer (r.a)'tan rivayet edildiðine göre, Resulullah (s.a.v.) þöyle bu Gece gelip gündüz gittiðinde ve güneþ de battýðýnda oruçlu orucunu if­tar eder.[177]

Gece gelip gündüz gitmesinden maksat, aydýnlýðýn kaybolup karanlýðýn çökmesidir.

Açýklama:

Hz. Peygamber (s.a.v.) burada gündüz gidip gece gelip güneþ batýnca iftar vaktinin gel­miþ olduðunu, “Oruçlu orucunu iftar eder” sözleriyle ifade etmiþtir.

1024- Abdullah Ýbn Ebi Evfâ (r.a)'tan rivayet edilmiþtir:

“Biz, Resulullah (s.a.v.)'le birlikte Ramazan ayýnda bir seferds bulunuyorduk. Güneþ batýnca, Resulullah (s.a.v.):

“Ey filanca kimse! Hayvanýndanýn de bize hurma þýrasý hazýrla” buyur­du. O da:

“Ey Allah'ýn resulü! Henüz daha gündüz var” dedi. Resulullah (s.a.v.) yine;

“Bize hurma þýrasý yap” buyurdu.

Bunun üzerine o kimse hayvanýndan inip hurma þýrasý hazýrlayýp onu Resu­lullah (s.a.v.)'e getirdi. Peygamber (s.a.v.) o þýradan içti. Sonra da eliyle iþaret edip:

“Güneþ, þuradan batýp gece de þuradan geldiðinde oruçlu kimse orucu­nu iftar eder” buyurdu. [178]

Açýklama:

Görüldüðü üzere, Hz. Peygamber (s.a.v.) güneþin battýðýný farkedince, Bilâl'e inip kendi­leri için hurma þýrasý ezmesi yapmasýný emretmiþtir. Ancak Bilâl iki kere üstüste henüz akþa­mýn olmadýðýný söyleyerek Rasulullah'a biraz daha beklemesini arzetmiþtir. Fakat efendimiz üçüncü kez emrini tekrarlayýnca, Bilâl hayvanýndan inmiþ ve emrolundugu þeyi yapmýþtýr.

Bilâlin iki defa üst üste akþamýn henüz olmadýðýný belirtmesi onun kesinkes akþamý ol­madýðý kanaatinde olduðundan dolayýdýr. Çünkü Hz. Peygamberin bunu tam fark edememiþ olmasý mümkündür. Bilâl'e göre güneþ henüz batmamýþtýr. Çünkü aksi takdirde Bilal'in, emri yerine getirmede gecikmesi düþünülemez. Çünkü bu inat olur. Bilal gibi birisi böyle þey yap­maz.


[177] Buhârî, Savm 43; Ebu Dâvud, Savm 19, 2351; Tirmizî, Savm 12, 698; Ahmed b. HanbeJ, Müsned, 1/28, 35, 48.

[178] Buhârî, Savm 33, 43, 44, 45; Ebu Dâvud, Savm 19, 2352; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 4/380, 382.



radyobeyan