Kasame By: saniyenur Date: 24 Kasým 2011, 21:20:47
1- Kasame
1523- Sehl b. Ebi Hasmc (r.a)'tan rivayet edilmiþtir;
“Abdullah Ýbn Sehl ile Muhayyisa, baþlarýna gelen bir sýkýntýdan dolayý Hayber'e çýkmýþlardý. Az sonra Muhayyisa gelip Abdullah Ýbn Sehl'in öldürüldüðünü ve bir kuyuya yada bir çukura atýldýðýný haber verdi. Ardýndan Yahudilere gidip:
“Vallahi, onu siz öldürdünüz” dedi. Yahudiler:
“Vallahi, onu biz öldürmedik” dediler.
Daha sonra dönüp kavminin yanýna geldi. Bunu, onlara anlattý. Daha sonra kendinden büyük olan kardeþi Huveyyisa ve Abdurrahman b. Sehl ile birükte geldiler. Muhayyisa konuþmaya davrandý. Hayber'de bulunan da o idi. Fakat Resulullah (s.a.v.), yaþý kast ederek, Muhayyisa'ya:
“Büyük konuþsun, büyük” buyurdu.
Bunun üzerine Huveyyisa konuþtu. Sonra Huveyyisa konuþtu. Resulullah (s.a.v.):
“Ya arkadaþýnýzýn diyetini verirler yada savaþa hazýr olduklarýný bize bildirirler” buyurdu.
Resulullah (s.a.v.), bu hususta onlara mektup yazdý. Yahudiler:
“Vallahi, onu biz öldürmedik” diye cevap yazdýlar. Bunun üzerine Resulullah (s.a.v.); “Huveyyisa, Muhayyisa ve Abdurrahman b. Sehl'e:
“Sizden elli kiþi yemin verebilirseniz, arkadaþýnýzýn kanýný hak edersiniz?” buyurdu. Onlar:
“Hayýr” dediler. Resulullah (s.a.v.):
“O zaman Yahudiler(den elli kiþi, arkadaþýnýzýn kendileri tarafýndan Öldürülmediðine dair) sîze yemin etsinler!” buyurdu. Onlar:
“Onlar, müslüman deðildirler” dediler.
Bunun üzerine Resulullah (s.a.v.), ölen kimsenin diyetini kendi yanýndan verdi. Onlara, yüz diþi deve gönderip bu devler onlarýn ta evlerine/yurtlarýna kadar götürüldü.
Hadisin ravisi) Sehl:
“Gerçekten beni onlardan kýzýl bir diþi deve tepti” dedi. [835]
Açýklama:
Hadis, Kasâmenin meþru olduðuna delildir. Bütün Ýslam alimleri, Kasâmenin meþru oluþunda ittifak etmekle birlikte uygulamasý yönünden bazý farklý görüþlere sahiptirler.
Huveyyisa ile Muhayyisa, iki kardeþtirler. Öldürülen Abdullah'ýn amcasýnýn oðullarýdýrlar. Abdurrahman ise, öldürülen Abdullah'ýn kardeþidir. Bunlar, öldürülenin kardeþi olan Abdurrahman’dan daha büyüktürler. Dolayýsýyla konuþmaya ilk önce baþlamak istemiþti.
Bu hadisten anlaþýldýðýna göre; seviyelerinin eþit olduðu yerlerde söz hakký büyüklere verilir. Fakat küçük, büyüklerden daha bilgili ve daha faziletli ise küçüðün söz almasýnda bir sakýnca yoktur, hatta küçük tercih edilir.
Bu hususta þöyle bir olay meydana gelmiþtir:
“Ömer b. Abdulaziz, halife olunca, huzuruna Irak'tan bir heyet gelir. Aralarýnda bir genç söze baþlamak isteyince, Ömer b. Abdulaziz:
“Büyüðün konuþsun” der. Bunun üzerine genç:
“Ey Müminlerin emÝri! Mesele büyüklük baþla deðil, eðer Öyle olsaydý müslümanlarýn arasýnda senden daha çok yaþlýlarý vardý. Onlarýn halife olmasý gerekirdi” deyince, Ömer b. Abdulaziz:
“Doðru söyledin. Konuþ. Allah senden merhametini esirgemesin” dedi.
1524- Ebu Seleme b. Abdurrahman ile Peygamber (s.a.v.)'in hanýmý Meymûne'nin azadlýsý Süleyman b. Yesâr yoluyla Resulullah (s.a.v.)'in ashabý Ensar'dan bir kimseden rivayet edilmiþtir:
“Resulullah (s.a.v.), kasameyi, cahilîye döneminde olduðu þekliyle uyguladý.” [836]
[835] Buhârî, Diyât 22, Sulh 7, Edeb 89, Cizye 12; Müslim, Kasâme 1-6, 1669; Ebu Dâvud, Diyât 8, 4520, 4523; Tirmizî, Diyât 22, 1422; Nesâî, Kasâme 4; Ýbn Mâce, Diyât 28, 2677; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 4/2, 3.
[836] Nesâî, Kasame 2; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 4/62, 5/375, 432.
radyobeyan