Nikah By: seymanur K Date: 01 Kasým 2011, 19:19:46
NÝKAH
Yüce Allah, yarattýðý insanoðlunun fýtri yapýsýyla ilgilenmiþ ve erkek kadýn birleþmesinin baþý boþ býrakýlmasýný uygun görmeyerek bir kontrol içerisinde olmasý gerektiðini bildirmiþtir. Ayrýca erkek ile kadýnýn birleþmesi Allah'ýn tayin etmiþ olduðu ölçüler dahilinde olmasý halinde Yüce Allah bunu hayýrlý bir birleþme saymýþtýr.
Enes bin Malik (r.a) þöyle rivayet etmiþtir: Hz. Peygamberin ashabýndan bir gurup, peygamberin zevcelerinden, onun özel amel ve ibadetlerini sordu. Kendilerine Hazreti peygamberin amel ve ibadetleri haber verilince, sahabilerden biri, "Ben kadýnlarla evlenmem" , bir diðeri, "Ben hiçbir döþek üzerinde yatmam"... dediler. Bu durumu öðrenen Peygamberimiz Allah'a hamd ve sena ettikten sonra þöyle buyurdu:
"Bazý kimseleriniz þöyle þöyle demiþlerdir, bu sözleriyle ne demek istiyorlar. Ben nafile namaz da kýlarým, gecenin bir kýsmýnda uyku ile uyurum. Nafile oruç tutarým, bazen tutmayýp oruçsuz da olurum, Kadýnlarla da evlenirim. Ýþte benim sünnettim budur. Kim benim sünnetimden yüz çevirirse, o benden deðildir." [1]
Allah'u Teala bu konuda þöyle buyurur:
"Ýbret alasýnýz diye her þeyi çift yarattýk" (Zariyat: 51/49)
"Ey insanlar! doðrusu biz sizi bir erkek ile bir diþiden yarattýk." (Hucurat: 49/13)
"Ey insanlar, sizi bir tek nefiste yaratan ondan eþini var eden ve ikisinden pek çok erkek ve kadýn meydana getiren Rabbýnýza hürmetsizlikten sakýnýnýz" (Nisa: 4/1)
Ýnsanoðlu hayatýnýn diðer evrelerini düzene sokmasý gerektiði gibi üreme olayý için de bazý düzenlemelere girmesi gereken nikah usulü, erkekle kadýný meþru bir zemine oturtarak ailenin temeli atýlmýþ olur. Bu nikah, Peygamberimiz (s.a.v.)'e peygamberlik gelmeden Suudi Arabistan'daki o cahiliye toplumunda da var idi. Ama tuhaf olabilecek þartlardaydý.
Peygamberimiz (s.a.v.)'in kendisine gelen vahy hükmüne dayanarak kaldýrmýþ olduðu cahiliye nikahlarýndan bazýlarý þunlardýr:
1- Ýstibda Nikahý. Kadýnýn kocasý, hanýmý hayýzdan temizlendiðinde ona "Falancaya git, ondan döl al" der ve hamileliði belli oluncaya kadar ondan uzaklaþýr. Hamileliði belli olunca isterse hanýmýna yaklaþýrdý. Bunu iyi bir çocuða sahip olabilmek için yapardý. Bu nikaha Ýstibda nikahý denilirdi.
2- Bedel Nikahý. Kiþi, bir baþkasýna "Benim için hanýmýma yaklaþ, ben de senin için hanýmýna yaklaþayým" diyordu.
3- Bu cahiliyye nikahlarýndan bir tanesi de, on kiþiden az bir topluluðun kadýnýn yanýna gelerek ona yaklaþmalarý þeklindedir. Kadýn hamile olup, çocuk doðurunca aradan bir kaç gün geçtikten sonra adamlara haber gönderir, hiç biri gelmemezlik yapamazdý. Nihayet hepsi kadýnýn yanýna toplanýrlar ve kadýn onlara þöyle der:
"Ne iþ yaptýðýnýzý biliyorsunuz, iþte ben doðurdum." Adamlarýn içinden istediðinin adýný vererek:
"Ey falanca, bu doðan çocuk senindir." der ve çocuðu kendisine teslim ederdi. O da bu çocuðu kabul etmek zorunda kalýrdý.
4- Cahiliye nikahlarýndan baþka bir nikah þekli. Bir çok erkek toplanýr bunlar hepsi bir kadýna yaklaþýrlar. Kadýn kendisine gelenlere mani olmazdý. Bu kadýnlar fahiþe olduklarý bilinsin diye kapýlarýnýn üzerine bayraklar asarlardý. Bu kötü iþi yapmak isteyen bayraklarý görüp içeri girerdi. Bu kadýn hamile olunca çocuðunu doðurduktan sonra kendisiyle iliþki kuran erkekler toplanýr. Çocuðun kime benzediðine hükmederek alýp ona verirlerdi. O da bu çocuðu kabul etmemezlik edemezdi. Peygamberimiz (s.a.v.) Peygamber olduktan sonra, bu cahiliyye adetlerini kaldýrdý. Bugünkü nikah þeklini Kur'an-ý Kerim'deki emirlere göre uyguladý.
Ýslamýn uygun gördüðü nikah þekli, iki þahit huzurunda icap ve kabul rükünlerinin yerine getirilmesinden baþka birþey deðildir. [2] --------------------------------------------------------------------------------
[1] Müslim, 1401.
[2] Kadý Ebu Þuca’, Ðayet’ül-Ýhtisar ve Þerhi , Ravza Yayýnlarý: 421-422.