Evliyalarýn Hayatý
Pages: 1
Senaullah-i Sebnehli By: armi Date: 12 Temmuz 2009, 13:19:22
Hindistan'da yetiþen büyük âlim ve velîlerden. Mazhar-ý Cân-ý Cânân hazretlerinin önde gelen talebelerinden. Ýsmi Senâullah, nisbesi Sebnehlî'dir. Mevlevî Senâullah-i Sebnehlî diye tanýnýr. Din ilimlerinde mütehassýs idi. Kaynak eserlerde, doðum ve vefât târihleri ile hâl tercümesi hakkýnda mâlûmât bulunmamakta ise de, on dokuzuncu asrýn baþlarýnda vefât ettiði bilinmektedir.

Kýrâat, hadîs ve diðer naklî ilimleri, Þâh Veliyyullah Ahmed Sâhib-i Dehlevî'den okuyan Senâullah-i Sebnehlî, evliyâlýk yolunda Mazhar-ý Cân-ý Cânân hazretlerinden çok istifâde etti. Ýlk zamanlarýnda hocasýnýn emriyle, HâceMûsâ Hân'dan feyz aldý. Onun sohbetlerinde bulunarak çok ilerledi.Hâce Mûsâ Hân da, Mazhar-ý Cân-ý Cânân'ýn halîfelerindendi.Mûsâ Hân hazretlerinin bâtýnî kemâlâtýndan çok istifâde etti. Evliyâlýk yolunun son makamlarýna kadar yükseldi. Ondan ve dolayýsýyla Mazhar-ý Cân-ý Cânân hazretlerinden icâzet alýp, Sebnehl beldesinde talebe yetiþtirmeye baþladý. O beldenin insanlarýna, Ýslâm ilimlerini, tasavvufî mârifetleri öðretti. Çok talebe yetiþtirdi.

Senâullah-i Sebnehlî hazretleri devamlý ibâdetle meþgûl olur, vakitlerini hiç zâyi etmezdi. Yüksek ilim sâhibi olmakta, ilimle amel etmekte, her hâlinde istikâmet sâhibi olmakta, sabýr ve güzel ahlâkta fevkâlâdeydi. Hep Allahü teâlâyý düþünür, O'ndan gâfil olmazdý. Devamlý murâkabe hâlindeydi. Hep Allahü teâlânýn ihsân ettiði sayýsýz nîmetleri, bunlara karþýlýk olarak O'na hakkýyla ibâdet edemediðini düþünür, kendini kusurlu ve kabahatli görürdü. Þüpheli þeylerden çok sakýnýrdý.

Buyurdu ki: "Bir defâsýnda, dünyâya düþkün olan devlet adamlarýndan birinin yemeðini yemiþtim. Kalbim ve rûhum sýkýldý. Mâneviyâtým bulandý. Ne kadar tövbe istigfâr ettiysem, eski iyi ve huzurlu hâlime gelemedim. Gerçi doðru yoldan hiç ayrýlmadým ama, mânevî lezzetimi kaybettim. Demek ki yediðim o yemek þüpheli imiþ."

Senâullah-i Sebnehlî, bir gece rüyâsýndaPeygamber efendimizi gördü.Peygamber efendimiz ona, günlük olarak bir rubiyye (Hind lirasý) tâyin buyurdu ve ona çok iltifât eyledi.Bu rüyâdan birkaç gün sonra, zenginlerden birisi Senâullah hazretlerine gelip, ihtiyaçlarýný karþýlamak üzere kendisine her gün bir rubiyye vereceðini söyledi.

Senâullah-i Sebnehlî hazretleri buyurdu ki:

"Ýmâm-ý Rabbânî Müceddîd-i elf-i sânî hazretlerinin mübârek sînelerinden, büyükler yolunun feyz ve nûrlarý, coþkun bir sel misâli öyle akmakta idi ki, onu sevenlerdeki bütün karartý ve lekeleri, kalbden silip götürürdü."

MÜCEDDÝDÝYYE YOLU

Senâullah-i Sebnehlî hazretleri, zâhirî ve bâtýnî ilimlerdeki tahsîlini tamamlayýp, icâzet ve hilâfet aldýktan sonra, talebe yetiþtirmek üzere memleketi olan Sebnehl'e gitti. Vazifeye baþladýðý sýrada, hocasý Mazhar-ýCân-ý Cânân, ona bir mektup yazarak buyurdu ki: "Her nerede bulunursanýz bulununuz, Allahü teâlâ sizinle berâberdir. Oraya gittiniz. Mübârek olsun! Bu fakîre olan baðlýlýðýnýzýn harâreti eksilmesin; yâni her hâlinizle bizi temsil edin ki, bu yolun kýymeti oralarda da anlaþýlsýn. Derviþlik demek, sâdece birine baðlanmak demek deðildir. Derviþlik, gönlünü toparlayýp, kul olduðunu düþünmek ve kulluðu ile meþgûl olmak, kalbe daðýnýklýk getirmemek, vakitlerini hep hâlis niyet ile, Allahü teâlânýn dînine hizmetle geçirmektir. Allahü teâlâ size büyük bir saâdet vermiþtir. Bunun þükrünü yapmak ancak þöyle olabilir ki, Cüneyd-i Baðdâdî hazretleri; "Þükür, Allahü teâlânýn verdiði nîmetleri, O'nun râzý olduðu þeye sarfetmektir" buyurmuþtur.

Ýstenmediði hâlde, Allahü teâlâ tarafýndan maddî bir nîmet gelirse, bunu kabûl etmeli, sýkýlmamalýdýr. Çünkü istenmeden gelen þeyler tevekkülü bozmaz. Hele bu zamanda gönül daðýnýklýðýný giderir. Fakat, maddî þeylere gönül vermemenin elbette mühim þart olduðu unutulmamalýdýr. Tevekkül, gönül huzûrunu temin eder. Tasavvuf ehlinin sermâyesi de iþte bu gönül huzûrudur. Allahü teâlâ Resûlullah'ýn sünnet-i seniyyesine baðlý olanlarý ve Müceddidiyye yolunun baðlýlarýný zâyi etmez.

Bu mübârek yolu öðretmekle, bu hususta talebelere ders vermekle meþgûl olunuz. Vakitlerinizi bunlara sarfetmenin, size dünyâ ve âhiret saâdetlerini temin edeceðini iyi biliniz. Her sabah büyük âlimlerin isimlerini söyleyiniz, etrâfýnýzda bulunanlara da böyle yapmalarýný, duâ ederken onlarýn isimlerini araya koyup, onlarý vesîle ederek duâ etmelerini söyleyiniz.

Cenâb-ý Hakk'ýn rahmetinden ümidli olunuz ve O'ndan gayrýsýndan bir þey beklemeyiniz.Çevrenizde dinsizlerin çýkardýklarý fitnelerden endiþe etmeyiniz. Öyle ümîd ediyorum ki, Allahü teâlâ benim dostlarýmý zarara uðratmaz. Bizi yanýnýzda biliniz. Vesselâm."

1) Makâmât-ý Mazhariyye; s.93
2) Ýslâm Âlimleri Ansiklopedisi; c.18, s.203


radyobeyan