Bid i Talak By: seymanur K Date: 27 Ekim 2011, 18:14:31
Bid'i Talak
Hayýz halinde veya hayýz hali bittikten sonra temizlik devresine girerken cinsel iliþkide bulunduktan sonra yapýlan boþamalýdýr.
Bu boþanma þekli geçerli olmakla beraber, haram bir uygulamadýr. Çünkü bu boþanma þekli geçerli olmakla beraber, haram bir uygulamadýr. Bu boþanma þeklinde kadýnýn aleyhine iddet süresinin uzamasýna sebebiyet vardýr.
Temizlik süresinde cinsel iliþkide bulunduktan sonra yapýlan boþamanýn haram oluþu sebebine gelince, kadýnýn hamile çýkma ihtimali olabilir ki hamilelikte de kadýnýn boþanmasý istenmemekte ve onun aleyhine olmaktadýr.
Allahu Teala þöyle buyurmuþtur:
"Ey Peygamber! kadýnlarý boþayacaðýnýzda onlarý (temizleme) vakitlerinde (ve münasebette bulunmadan) boþayýn ve iddetini sayýn. Rabbiniz olan Allah'tan korkun." (Talak: 66/1)
Kadýn hayýzlý iken boþanýrsa iddet süresi uzar. Kadýn cinsi münasebetten sonra boþanýrsa o zaman hamile olma ihtimali oluþur. Hamilelik halinde boþanan kadýn için piþmanlýk olur.
Abdullah Ýbni Ömer (r.anhuma) Rasulallah (s.a.v) zamanýnda karýsýný hayýz halinde boþadý. Ömer ibnul Hattab, oðlunun bu boþamasýnýn hükmünü Rasulallah'a sordu. Rasulallah (s.a.v) O'na þöyle buyurdu:
"Oðlun Abdullah'a söyle karýsýna dönsün, sonra kadýn temizleninceye kadar býraksýn. Sonra kadýn tekrar adetini görüp tekrar temizleninceye kadar da (onunla birlikte yaþasýn) ikinci adetinden temizlendikten sonra-cinsi münasebette bulunmaksýzýn- boþasýn. Ýþte kadýnýn bu iki kirlenmesi ve temizlenmesi zamaný, erkeklerin kadýnlarý boþamalarý için aziz ve celil olan Allah'ýn emrettiði iddet müddetidir." [5]
Üçüncü ber talak þekli de sunni ve bidi olmayan boþamadýr: Bu da ergenlik çaðma gelmeyen küçük kadýn, hayizdan kesilen yaþlý kadýn, hamile olan kadýnýn ve kendisiyle cinsi münasebetle bulunulmamýþ hul' yapan kadýn için yapýlan boþamadýr. Bunlarýn boþanmalarý ne sunni ne de bidi boþanmadýr. Yapýlmasý caiz olan bir boþamadýr. Çünkü küçük ve yaþlý kadýnýn iddet süresi ay hesabý, hamile kadýnýn iddet süresi ise doðum yapmasý iledir. [6]
[5] Buhari, 4953; Müslim, 1471.
[6] Kadý Ebu Þuca’, Ðayet’ül-Ýhtisar ve Þerhi , Ravza Yayýnlarý: 461.