Lian By: seymanur K Date: 26 Ekim 2011, 18:51:18
LiÂN
Erkek karýsýný zina ile suçladýðýnda kendisine kazf (iftira) haddi lazým gelir. Ancak þahit göstermekle veya camide minber üzerinde cemaat ve hakim huzurunda þöyle ilan yapmakla kazf cezasýndan kurtulur:
"Allah'ý þahit tutarým ki karým falanca adama isnad ettiðim zinada bulunmuþtur" ve; "bu çocuðun zinadan olup, benden olmadýðýný iddia ediyorum ve doðru söylüyorum." Bu ifadeyi dört defa tekrarlar.
Beþincide hakim ona nasihatta bulunur. Daha sonra beþinci sözünde þöyle der: "Eðer yalan söyleyenlerden isem Allah'ýn la'neti üzerime olsun."
Ýbni Abbas'tan þöyle rivayet edilmiþtir: Hilal bin Umeyye, karýsýnýn Þerik bin Þemha ile zina ettiðini Hz. Peygamberin huzurunda söyledi.
Rasulullah kendisine:
"Ya þahit gösterirsin veya sýrtýna had vurulacak" buyurdu. Hilal: 'Ey Allah'ýn Resulü. Sizden biriniz ailesi üzerinde bir erkek görürse þahit mi arayacak?' dedi.
Rasulullah, "Ya þahit veya sýrtýna had vurulacak" dedi. Bunun üzerine Hilal, 'Seni hak peygamber olarak gönderen Allah'a yemin ederim ki muhakkak doðru söyledim. Elbette Allah benim hakkýmda sýrtýmý haddan kurtaracak bir hüküm indirecektir' dedi. Bunun üzerine Lian hükmünü bindiren þu ayet nazil oldu:
"Eþlerine zina isnat ettikleri halde kendilerinden baþkasý þahit olmayan ..." (Nur: 24/6-7)
Karýsýna zina isnat eden Hilal bin Umeyye seksen deðnek olan had cezasýndan kurtulmuþ oldu.
Sehl bin Said El-Ensari (r.a.)'dan rivayete edildiðine göre ensardan bir kiþi Allah resulüne gelerek þöyle dedi:
"-Ey Allah'ýn Resulü, bir kimse karýsýný zina ederken görse zina edeni öldürmesi gerekir mi? Deðilse ne yapmalý?
Bunun üzerine Allah Resulü þöyle buyurdu:
"Seninle karýn hakkýnda Kur'an inmiþtir." Daha sonra karý ile koca mescitte lanetleþtiler. Ben de buna þahit oldum." [1]
Sehl bin Said (r.a.) den baþka bir rivayete göre o kiþi karýsýný Resulullah'ýn huzurunda üç talakla boþadý. Resulullah talakýn vuku oluþunu kabul etti. [2]
Karýsýna zina isnadýnda bulunan kiþi lian için gerekli yemini yaptýktan sonra, karýsýna da aynen yemin hakký düþer.
Ýbni Abbas'tan þöyle rivayet edilmiþlir: "Hilal bin Umeyye karýsýna zina isnad etti ve Resulullah'a gelerek þehadette bulundu. 'Hazreti Peygamber ona ,
'Allah ikinizden birinin kesinlikle yalancý olduðunu biliyor. Aranýzda yemininizden dönen yok mu?' dedi. Ýbni Ömer'in rivayetinde Hazreti Peygamber bunu üç defa tekrar etti. Sonra kadýn kalkýp kabul etti." [3]
Ebu Hureyre (r.a.) þöyle rivayet eder: Lian ayeti nazil olduðu vakit Resulullah (s.a.v.)'nin þöyle buyurduðunu iþittim:
"Hangi kadýn bir kavmin içine kendilerinden olmayan bir çocuðu sokarsa Allah ona hiç bir zaman rahmet nazarýyla bakmaz. Allah onu cennetine koymaz. Hangi erkek te çocuðun yüzüne baka baka (kendisinden olduðunu bildiði halde) onun kendisine ait olduðunu inkar etse, Allah onu rahmetinden mahrum eder." [4]
Erkeðin liânýndan þu beþ hüküm ortaya çýkar:
1. Erkekten kazf haddinin sakýt olmasý.
2. Kadýna zina haddinin lazým gelmesi.
3. Aralarýnda karý-kocalýk baðýnýn kesilmesi.
4. Aradaki çocuðun kocadan düþmesi.
5. Liana uðrayan kadýnýn koca için ebediyyen haram olmasý.
Eðer kadýn da söz konusu lianý yaparsa ondan da zina haddi sakýt olur.
Kadýn lian yaparken þöyle der:
"Þu adamýn bana atfettiði zina suçlamasýnda yalancýlardan olduðuna Allah'ý þahid kýlarým."
Bu sözü dört defa tekrarlar.
Kadý'nýn nasihatýndan sonra beþinci defa olarak þöyle der:
"Bu adam doðru söyleyenlerden ise Allah'ýn gazabý üzerimde olsun."
Karþýlýklý lianda bulunan karý ile kocadan her ikisi birbirine ebediyyen haram olurlar.
Ýbni Ömer (r.a.) þöyle demiþtir: "Hazreti Peygamber bir adam ile karýsýnýn karþýlýklý lianýný idare ettiðini gördüm. O kiþi bu kadýnýn çocuðu da benden deðildir' dedi Peygamber onlarýn arasýný ayýrdý, çocuðu annesinin nesebine iltihak etti." [5]
Baþka bir rivayette Hazreti Peygamber onlara þöyle buyurdu:
"Sizin hesabýnýz Allah'a aittir. Biriniz mutlaka yalancýdýr. Artýk sen bu kadýnla bir araya gelemezsin.Yeni bir nikah akdi olsa dahi artýk sen bir daha bu kadýna dönüp evlenemezsin." [6]
Kadýnýn da Han yapabileceðini Kur'an-ý Kerim þu ayeti kerime ile bildirmiþtir:
"Kadýn (ise) dört defa Allah adýna yemin ederek kocasýnýn kesinlikle yalan söyleyenlerden olduðuna þahitlik etmesi cezayý kendisinden uzaklaþtýrýr. Besinci yemini, eðer kocasý doðru söyleyenlerden ise Allah'ýn gazabýnýn kendisi üzerine olmasýný dilemesidir. (Bu takdirde zina cezasýndan kurtulur.)" (Nur: 24/8- 9)
Ýbni Ömer'den þöyle rivayet edilmiþtir: "Bir kiþi Hazreti Peygambere gelerek,
-Ey Allah'ýn Resulü, biriniz karýsýný zina ederken görürse onun ne yapmasý gerekir? Konuþursa büyük bir meseleyi söylemiþ, susarsa büyük bir meselenin üzerinden sükut etmiþ olacak, dedi. Hazreti Peygamber sustu, kendisine cevap vermedi. Adam o günden sonra tekrar Resulullah'a gelerek,
-Gerçek þu ki sana sorduðum duruma kendim düþmüþ bulunuyorum, dedi. Bunun üzerine Allahu Teala lian ayetlerini nazil etti. Hazreti Peygamber o adamý çaðýrdý ona bu ayetleri okudu. Kendisine nasihatta bulunarak dünya azabýnýn ahiret azabýndan ehven olduðunu bildirdi. Adam. 'Hayýr seni hak ile gönderene yemin ederim ki o kadýna karþý yalan söylemedim' dedi. Bundan sonra Hazreti Peygamber önce erkekten baþladý. O da kendisinin gerçekten doðrulardan olduðuna dair Allah'a yemin ederek 'Yalan söylüyor isem Allah'ýn laneti üzerime olsun' dedi. Sonra Hazreti Peygamber kadýna döndü ve kadýn, erkeðin gerçekten yalancýlardan olduðuna dair Allah'a dört defa yemin etti ve beþincisinde þayet o erkek doðrulardan ise Allah'ýn gazabýnýn kendisi üzerine olmasýný diledi. Sonra Hazreti Peygamber onlarý ayýrdý."[7]
--------------------------------------------------------------------------------
[1] Buhari, 5003; Müslim, 1492.
[2] Ebu Davud, 2250.
[3] Buhari, 5001.
[4] Ebu Davud, 2263.
[5] Buhari, 5009, Müslim, 1494.
[6] Buhari, 5006.
[7] Buhari, 5014.
Kadý Ebu Þuca’, Ðayet’ül-Ýhtisar ve Þerhi , Ravza Yayýnlarý: 474-477.