> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Eğitim > Yetişkin Din Eğitimi > Hz.Muhammed ve Rahmet İlkesi
Sayfa: [1] 2   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Hz.Muhammed ve Rahmet İlkesi  (Okunma Sayısı 9774 defa)
15 Temmuz 2010, 16:55:07
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 15 Temmuz 2010, 16:55:07 »



III. HZ. MUHAMMED VE RAHMET İLKESİ
 

A. RAHMET İLKESİNİN HAYATA GEÇİRİLMESİ

 

Yüce Allah, Kur'ân'da Hz. Muhammed (s.a.v.)'in toplum içindeki görevlerini çeşitli âyetlerle haber vermiş, O'nun in­sanlar için ne ifade ettiğini bu âyetlerle belirtmiştir. Bu âyetler ışığında Hz. Peygamber'in, Peygamberlik görevi yanında sa­hip olduğu özellikler ele alınırsa, öncelikle O'nun "Rahmet Olma " vasfına temas etmek gerekir. Yüce Allah Kur'ân'da Hz. Peygamber için şöyle buyurmuştur.

"Biz seni Âlemlere ancak Rahmet olarak gönderdik." [265] Âyette geçen rahmet kelimesinin ne denli kuşatıcı ol­duğunu daha önce görmüştük. Âlem kelimesinin kapsamına dik­kat edilirse, Hz. Muhammed'in (s.a.v.) bütün yaratılmışlara rahmet olarak gönderildiği görülecektir. Rahmet olma sıfatı Hz. Muhammed'in Peygamberlik karizmasıdır. O'nu farklı ve çekici kılan, O'nun rahmeti ve merhameti olmuştur. Sadece 23 yıllık Peygamberlik hayatı değil, bütün ömrü için söylenecek en önemli cümle, her halde, O'nun rahmetini ve merhametini vurgulayan cümle olurdu. İnsanlık tarihinde O'nun ve getirdiği ıımn en bariz vasfı hiç bir ayrım gözetmeden insanlara, hay-anlara, bitki ve çevreye rahmet gözüyle bakmış olmasıdır.

Hem Rasûlullâh'ın hayatında, hem de İslâm'ın hayatı kap­sayan her kuralında, bunu görmek ve sezmek mümkündür. Bundan dolayı, ona ve Islama bunun dışında bir gözle bakmak, insanı büyük bir yanılgıya götürür.

İslâm bütün yaratılmışlar için rahmet dîni olması sebe­biyle fert ve toplum çıkarları arasında bir denge kurmuş, sadece îman ve ibadet gibi insan ile Allah arasındaki ilişkileri değil, aynı zamanda insanın insanla ve insanın toplum ile ilişkilerini de düzenlemiştir. Bu sebeple toplumsal hayatı kaostan ve a-narşiden korumak için bir takım kurallar koymuş, bir takım tedbirler almıştır.

Toplumsal hayatın ferdi ilgilendiren yönlerini, kişinin bireysel sorumluluk duygularım geliştirmek için ona tatlı söz ve yumuşak davranışlarla yaklaşma, gönlünü fethetme, böyle­ce onu ikna etme yolunu tutmuştur. Bundan dolayı toplumu etki­lemeyen, insanlara zarar vermeyen, bireyin sadece kendisini ilgilendiren ve zararı sadece ona olan hususları görmezlikten gelmiş veya bunları çoğu zaman a ffetme yolunu tutmuştur. Katı bir kuralcılık yerine, sevgi ve hoşgörüyü öne çıkarmıştır. Zaten "Âlemlere Rahmet" olmasının gereği olarak Hz. Peygamber de bütün davranışlarında sevgi ve hoşgörüyü bir eğitim ilkesi olarak daima gözetmiş ve uygulamıştır. Bu çalışmada onun bu yönü odak noktası olarak ele alınmıştır. Hz. Peygam-ber(s.a.v.)'in mü'minlere rahmet oluşu ve bu rahmetin içeriği Kur'ân'da şöyle anlatılır:

"Andolsun, size kendi içinizden öyle bir Peygamber gel­miştir ki, O çok yücedir. Sizin sıkıntıya uğramanız O'na çok ağtr getir- O size çok düşkün, mü'minlerin tümüne karşı çok şef­aatli   ve   merhametlidir." [266]

Bu âyette Hz. Muhammed için Rahîm sıfatı kullanıl­maktadır. Rahmet kökünden gelen bu kelime Kur'ân'da daha çok Allah (c.c.) için kullanılmakta ve çok merhametli anla­mına gelmektedir. Kur'ân'da sadece burada Allah'ın dışında bir varlığa nispet edilmektedir. Bu kullanıma dikkat çektikten sonra âyeti açıklamaya çalışalım.

Ayette öncelikle Peygamber(s.a.v.)'in içimizden gelmiş olması vurgulanmaktadır. Yani Peygamber toplumdan her hangi birisidir. Onun Özel bir ayrıcalığı yoktur. Her hangi bir sınıfın, zümrenin veya milletin mensubu değil, her sınıfın, her zümrenin, her milletin kendi içinden birisi gibidir. Daha açığı, herkes Peygamberi kendisi gibi görmeli, kendisi gibi yaşadığı­nı, kendisi gibi düşündüğünü düşünmelidir. Yaşayış tarzı olarak da Peygamberi bir topluma mâletmemelidir. Her millet, Pey-amberi kendi mensubu olarak görmeli, düşünmeli ve öyle kabultmelidir. Bu kabul ona karşı oluşturulacak muhabbetin ilk yağıdır.

insanlarla Peygamber(s.a.v.)'in ilişkisi böyle kurulunca, eygamber çok kültürlü bir ümmetin, her kültürü tarafından yürekten benimsenerek kabul edilir. Bu benimsemenin muhab­beti de artırması çok tabiîdir. Bu anlayış, bir taraftan da in­sanlar arasında çok kültürlü bir ortamın devamına da imkân sağlamış olur.

Âyetin devamında "İnsanları üzen her şeyin ona sıkıntı verdiği" haber verilmektedir. Bizi üzen her şeyin "İçimizden gelen" Peygamberi üzdüğünün bilinmesi, Peygamberi bizim he­men yanımızda, yanı başımızda hissetmemizi ve O'nu böyle algılamamızı temin eder. Kederlerimizi paylaşan tasa ve ü-züntülerimize ortak olan, böylece onları azaltan, sevinçlerimi­zi de paylaşarak onları çoğaltan bir Peygamber imajı, her top-lumda, her zamanda canlılığını korur, işlevselliğini sürdürür. Peygamberi bunun dışında görmek O'nu yalnız bir kültüre, bir topluma ait gibi düşünmek, O'nun evrenselliği yerine, sadece Arap kültürü ile sınırlandırmak gibi bir olumsuzluğu meydana getirir. Kendisi dışındakilere hayat hakkı tanınmaz; kendisi gibi giyinmeyen, oturup kalkmayanlar O'nun yolundan ayrıl­mış gibi görülür.

Hz. Muhammed'in büyüklüğü, O'nun, insanı ideol[267]ojinin ötesinde ve üstünde tutup sevmesindedir. O, sürekli ideolojile­rin üstünde kalarak mayası ve yapısı temiz insanları aramış­tır. Âyetin devamında, oluşan bu iletişimin ileri boyutları vur­gulanmakta, O'nun insanlar üzerindeki koruyuculuğunun dere­cesi "harîs" kelimesi ile anlatılmaktadır. Bu durumdan Hz. Peygamberin mü'minlere düşkünlüğü ve koruyuculuğunun dere­cesi "üzerine titreme" kavramıyla anlatılmakta, sevgisinin şiddet derecesi bu kavramla karşılanmaktadır. Rahmet Pey­gamberi olmasını ise Kur'ân onun mü'minlere kendilerinden daha şefkatli olduğunu belirterek açıklar:

"Peygamber,   mü'minlere   kendilerinden   daha   yakındır

Daha Önce ele aldığımız âyetin anlamını hem açıkla­yan hem de tamamlayıp pekiştiren bu âyette de Peygam-ber(s.a.v.)'irt mü'minlere rahmet olmasından kaynaklanan yakınlığına yeni bir vurgulama ile bir başka açılım getiril­mektedir. Rahmetin sınırsızlığı bu özelliğe sahip olanın in­sanları bizâtihî kendilerinden daha çok düşündüğü ve daha yakın olduğu yaklaşımı ile açıklanmaktadır.

Allah'ın son Peygamber Hz. Muhammed'e yüklemiş ol­duğu misyonun sınırları bütün âlemi kapsamaktadır. Yani bu rahmet bazı kimselere özel değil, aksine herkesi kucaklayan bir rahmettir. Sadece belirli bir nesle ve topluma ya da belirli bir kavme has değil, aksine bütün insanlığa yöneliktir. Zaten yeryüzüne inen bütün Peygamberlerin gelişi hep bu rahmet se­bebiyledir. Bu yönü ile rahmet olma sıfatı bütün Peygamberlere ait genel bir özelliktir. [268] Şimdi onun Rahmet Peygamberi ol­masının diğer yönleri üzerinde duralım:

Kur'ân'da Hz. Peygamber'in diğer görevlerini toplu ola­rak bildiren bir âyet şudur:

"Ey Peygamberi Biz seni hakikaten bir şahit, bir müjde-leyici, bir uyana, Allah'ın izniyle bir davetçi ve nur saçan bir kandil olarak gönderdik. Allah'tan büyük bir lütfa erecek   mü'minlere müjdele." [269]

Yukarıdaki âyette belirtildiği gibi, Hz. Peygamber, in­sanlar üzerinde bir şahit, yani onların yaptıklarını gözleyen, yanlışlıklarını düzelten, doğrularına şehadet eden ve söyle­diklerini yaşayışıyla delillendiren bir özelliğe sahiptir. Za­ten O, harikulade bir yaşayış üzeredirvebudurumuyla mü'min-ler için güzel bir örnektir. [270]

Hz. Peygamber'in, bir diğer yönü müjdeleyici olmasıdır. Bu özelliği ile O, insanların her türlü iyiliklerini değerlendi­rir. Onları daha çok iyilik yapmak üzere motive eder. Kötü­lüklerden uzak durmalarını sağlamaya çalışır. Gene de kötülük yaparlarsa, ümitsizliğe ve yılgınlığa düşmelerini önler, onları kucaklar ve himaye kanatları altına alır. O aynı zamanda bir uyarıcıdır. İstenmeyen işler yapan insanları ne kadar büyük tehlikelerin beklediğini haber vererek onları uyarır. Kendile­rini bekleyen kaçınılmaz sonuçlan haber vererek ikaz edicilik görevini yerine getirir. O bir dayatmacı değildir, görevi de sadece tebliğ etmekten ibarettir. Dayatmacılık, insanın irade Özgürlüğünü ortadan kaldırdığı için, böyle bir Özellik Hz. Pey­gamber'in sorumlulukları içinde sayılmamıştır. Dayatma (saytara) terimi Kur'ân'da istenmeyen, dışlanan bir durumu ifade eden bir terimdir.

Peygamberimiz, Allah'a davet etme görevini de yüklen­miştir. Bu zaten O'nun Peygamberlik görevini ifade etmektedir. O aynı zamanda etrafına nur saçan bir kandil vazifesini de görmektedir. O'nun bu özelliklerini gören ve bunlardan yarar­lanan mü'minler için Allah'tan büyük bir kurtuluş vardır,

Peygamberimiz rahmet sıfatının bir yansıması olarak insanları toplumsal hayatta lâyık oldıklan konuma ulaştırmış, onları yüceltmiş, ezilmişliklere, horlanmalara son vermiş, onların güçsüz ve zavallı konumlara itilmelerini engellemiştir. Aslında îslâm'm toplumsal hayatla ilgili kurallarının temel esprisinin bu olduğu söylenebilir. Diğer bütün kurallar bu aır kurala bağlı olarak sistem içinde yerlerini almışlardır.

Peygamberimizin getirdiği değerler insanlara önceleri garip geliyordu. Çünkü bunlar yaşanan hayattaki değerlere taban tabana zıt kurallardı. Kadınların insan olarak toplum içinde değer kazanması, çocuklara sevgi ve şefkat ile muamele edilmesi, kölelerin bazı haklara sahip olması hatta efendi ile kölenin hukuk karşısında eşitliği, güçlünün değil haklının hak sahibi olması toplumun yadırgadığı hususlardı. Onun i-çinde toplum tarafından önce çekince ile karşılanıyor, fakat, daha sonra, alışıladıkça bu yeni yaşama tarzının tadına varı­lıyordu. [271]

Peygamberimizin rahmet olma sıfatının örneklerine ge­lince, bu konuda öncelikle Peygamberlikten önceki hayatında baktığımızda bazı uygulamalara rastlıyoruz. Bunlardan bir iki örnek vermek gerekirse her halde öncelikle O'nun Hılfu'l-Fudûl adı verilen hareketin içinde bulunmasının üzerinde dur­mak gerekir.

Hılfu'l-Fudûl "Faziletli kişilerin yemini" anlamına ge-ır- O'nun yaşadığı çağda güçlünün güçsüzü ezmesinin çok doğal karşılandığım biliyoruz. Bu olaylar artık insanları çok...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Hz.Muhammed ve Rahmet İlkesi
« Posted on: 04 Mayıs 2024, 14:37:08 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Hz.Muhammed ve Rahmet İlkesi rüya tabiri,Hz.Muhammed ve Rahmet İlkesi mekke canlı, Hz.Muhammed ve Rahmet İlkesi kabe canlı yayın, Hz.Muhammed ve Rahmet İlkesi Üç boyutlu kuran oku Hz.Muhammed ve Rahmet İlkesi kuran ı kerim, Hz.Muhammed ve Rahmet İlkesi peygamber kıssaları,Hz.Muhammed ve Rahmet İlkesi ilitam ders soruları, Hz.Muhammed ve Rahmet İlkesiönlisans arapça,
Logged
14 Mayıs 2014, 22:30:54
Yunus 8

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 593


« Yanıtla #1 : 14 Mayıs 2014, 22:30:54 »

Bir kesitte burdan çok sağolun hocam
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı


Sımsıcak bir yuva.Aşırı samimiyet ve doğruluk içerir!
15 Ocak 2015, 15:16:33
Bahrişan 8

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 308


« Yanıtla #2 : 15 Ocak 2015, 15:16:33 »

HZ.Muhammed in rahmet ilkesi gerçekten güzeldi allah razı olsun paylaşımdan
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
03 Şubat 2015, 14:11:54
Hatice Akdağ 8

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 818



« Yanıtla #3 : 03 Şubat 2015, 14:11:54 »

Bu bilgileri bizimle paylaştığınız için Allah sizden razı olsun hocam ...

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

"EY KARANLIKLARIN GÖLGESİNDE TUTSAK EDİLMİŞ İNSAN
KALBİNİN İÇİNDE SENİ BEKLEYEN IŞIĞIN FARKINA VAR ARTIK
O IŞIK CENNET'TE EMANET EDİLDİ SANA
O EMANETLE İNDİRİLDİN DÜNYAYA
ATEŞLER İÇİNDE BİR NURLA
BEDEN ÇARMIĞINA GERİLDİN SONRA
KALBİNDE AÇAN BİR GÜLLE"
06 Şubat 2015, 09:58:28
Ramazan.
Forum Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 6.353



« Yanıtla #4 : 06 Şubat 2015, 09:58:28 »

Efendimizin Rahmet ilkesi gerçekten güzel.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
Sayfa: [1] 2   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes