> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Tarihül-İslam > Mezopotamya müslümanları
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Mezopotamya müslümanları  (Okunma Sayısı 2139 defa)
11 Nisan 2011, 14:27:39
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 11 Nisan 2011, 14:27:39 »



 

1- Mezopotamya Müslümanları


Muaviye'ye biat ettiler. Hz. Ali de duyar duymaz, Eşter'i oraya vali olarak atayıp oraya sevk etti. Muaviye'nin valisi Dahhak onu duyunca Rikka halkından yardım isteyip ordusunu hazırladı. İki ordu I larvan şehrine yakın bir yerde karşılaştılar. Ester Dahhak'ı yendi. Dahhak kaçarak Harvan'a gelip kaleye kapandı. Ester de kaleyi kuşattı. Muaviye duyar duymaz Halid b. Velid'in oğlu Abdurrahman'ı bir süvari gücüyle oraya takviyeye yolladı. Ester bunu haber alınca onları Rikka civarında karşıladı. Onları da bozguna uğrattı. Bu kerre Dahhak güçlerini alarak Eşter'e saldırmaya geldi. Muaviye de ikinci bir ordu göndermişti. Her taraftan Ester'in ordusunu sardılarsa da Ester hepsini yenerek bütün cezireyi ele geçirdi.

Hz. Ali (r.a.) bu zafer haberini alınca bir hutbe okuyup Muaviye'nin isyanını, insanlara Osman'ı Ali öldürttü dediğini hatırlayıp "Yakında o benim halifelik hakkımı da çekişme konusu yapıp, Şam ordusu ile hilafeti elimden almaya kalkacak, ben onu kitabullaha davete karar verdim. Sizin görüşünüz nedir?" dedi. Mescittekiler hep bir ağızdan "Dilediğini yap. Senin işin bizim işimizdir. Sen emret biz dinler ve itaat ederiz. Biz sana itaati Peygambere itaat gibi görüyoruz." dediler.

Bunun üzerine Hz. Ali Muaviye'ye, O da Hz. Ali'ye bir kaç defi yazışma yaptılar.[717]

 

2- Velid B. Ukbe'nin Hz. Ali Düşmanlığı

 

 Peygamberimizin sağlığında bir kere Velid, Hz. Ali'ye "Ben mızrağı

senden daha iyi kullanırım. Dilim seninkinden daha etkili, katıldığı birlikteki yerini senden daha iyi doldururum." diye laflar edince Hz. Ali "Sen sus! Sen sadece fasığın birisin demiş. O da öfkelenip Peygamberimize şikayet etmişti. Bunun üzerine Kuran'daki "Hiç mümin olan fasık olan gibi mi?" ayeti indi. (Kur'an 33/18) Bu yüzden Velid, Hz. Ali'ye kin besliyordu.

Hz. Osman, Velid'i Küfe valisi tayin etmişti. Bir gün Velid sabah namazını dört rekat kıldırdı. Sonra cemaate dönüp "Daha da artırayım mı? dedi. Halk baktılar ki sarhoş, durumu Hz. Osman'a bildirdiler. O da Velid'i Medine'ye getirtti. Hz. Ali de Velid'e had cezası uygulaması için Osman'a baskı yapıp Velid'i döğdürttü. Velid'in kini iyice arttı. Hz. Ali'nin mektubu Muaviye'ye ulaşınca Velid de Muaviye'ye bir mektup yazarak "Sakın Ali'ye biat etme!" diye harbe teşvik eden bir şeyler söyledi. Muaviye onun kendi tarafına geçmesine çok sevindi.[718]

 
3- Erbed El-Fizarî Olayı
 

Hz. Ali Şamlılara karşı insanları teşvik ederken, Erbed adında biri kalkıp "Sen daha önce bizi götürüp Basra'lı kardeşlerimizle çarpıştır­dığın gibi şimdi de Şamlı kardeşlerimize karşı savaşa mı götüreceksin? Hayır! vallahi bunu yapmayacağız." dedi. Bunu duyan Ester "Bu cahil kim?" diye bağırıp bir kaç kişi fırlayınca, adam kaçtı. Arkasından koşup yakaladılar, tekme tokat vura vura öldürdüler. Öldüren belli olmadı diye kısas yapılmadı. Hz. Ali diyeti hazineden ödedi. Bu Hz. Ali'ye karşı ilk itiraz idi.[719]


4- Ubeydullah B. Ömer'in Şam'a Gelişi

 

Hz. Ömer'in hançerlenmesinde Hürmüzan'ı sorumlu tutan Ubeydullah Hürmüzan'ı, öbür köleyi ve Ebu Lü'lü'e'nin cariyesini öldürmüştü. Hz. Ali halife olunca, Hürmüzan'a karşı kendisine kısas yapacağını anlayınca kalkıp Şam'a geldi ve Muaviye'nin yanına girdi. O da Amr b. El-Âs'ı çağırttı. Ona "Ben Ubeydullah'ı hutbeye çıkarıp "Ali'nin Osman'ı öldürttüğüne şahadet ettireceğim böylece bu yönden maksada ulaşacağız, ne dersiniz?" dedi. Amr da "Vallahi o sana sadece Ali beni yakalar korkusuyla geldi. Sakın ona böyle bir hutbe okıUnnıt" dedi.

Muaviye Ubeydullah'ı çağırttı. "Kardeşimin oğlu! Senin adın hurudu baban Ömer'in adıyla anılır. Ağzına ne gelirse söyle sen güvenilen doğru birisin. Biz senden benim için Ali'yi kötülemeni ve Osman'ı öldürdüğüne şahitlik etmeni istiyoruz!" dedi. Ubeydullah da "Kölüle-ıneye gelince, o Ebu Talib b. Haşim oğlu Ali'dir. Anası Esed b. Haşim kızı Fatıma'dır. Nesebi hakkında ne diyebilirim ki, Haseb (asil ve şe­refliliği)'ine gelince vallahi darbeleri olan bir yiğit. Onun zaferlerine gelince, yâ Muaviye sen onu daha iyi bilirsin. Ben sadece Osman'ın kan davasını söyleyebilirim!" dedi. Amr b. El-Âs ise: "Kardeşim oğlu yarayı deştin, senden bundan başka bir isteğimiz olamaz." dedi. Ubeydullah ayrılınca, Muaviye: "Vallahi dediğin gibi Ali'nin kendini öldüreceği korkusu olmasa onu asla Şam'da görmezdik. Görmüyor musun Ali'yi, babası şuşu, anası şuşu, kahramanlığı şöyle şöyle diye nasıl övüyor," dedi. Amr da: "Ya Muaviye sen Ali'nin tıpkı onun dediği gibi olduğunu inkar mı ediyorsun. Vallahi Ali onun dediğinden de üstte, ancak bi* dünyalığa meylettik, ne kazandık ne kaybettik aklımıza bile geliniyor," dedi.

Ubeydullah hutbeye çıkıp hamd ve sena etti, kendi durumunu söy» leyip söz Ali-Osman meselesine gelince, hutbesini kesip indi. Muaviye sebebini sorunca: "Osman'ı öldürmeyen birine kesin şahitlik yapamam, Kesin bilirim ki, o zaman insanlar bunu benim ağzımdan aktaracaklardır." dedi.[720]

 

5- Muaviye'nin Medine'ye Mektubu


Muaviye Medinelilere bir mektup yazıp kendi yanlarında yer nU masını istedi. Ama onlar buna çok ters bir cevap verdiler.

 

6- Muaviye'nin   Hz.   Ömer'in   Oğlu   Abdullah   İbni Ömer'e Mektubu
 

Muaviye mektubunda "Hz. Osman'ın öldürülüşünden sonra insan* ların liderliği altında birleşeceği Kureyş'ten biri olarak benim için

senden daha uygunu yoktu. Sonra senin onu yalnız bırakman ve ona yardım edenlere sert çıkışmandan dolayı sana karşı muhabbetim de­ğişmişti. Seni Ali'ye muhalif görünce çok sevindim. Bize mazlum ha­lifenin kan davası hususunda yardım et. Ben senin aleyhine olarak ida­recilik isteğinde değilim, ben idarenin sende olmasını arzuluyorum. Kabul etmezsen şura müslümanlar arasında kurulsun, ve's-selam." demişti.

Abdullah b. Ömer (r.a.) ona şu cevabı yazdı:

-İşte seni şu duruma sokan şey, benim hakkımda da tamaha düştüğün kanaatindir. YaMuaviye! Nefsin sana diyor ki: "Ben Ali'yi, Muhacirîn-i kiramı, Ensar'ı bırakıp da sana uyayım!" Benim Ali'ye muhalif olduğumu onu tenkit ettiğimi söylemene gelince: Belki de ben imanda, hicret etmede, müşriklerle olan münasebetinde onlara zarar vermede ve Rasulullah'ın katındaki değerinde onun derecesinde değilim. Ama bir olay oldu. Bu hususta ben de Peygamber tarafından verilmiş bir talimat yoktu. Bu yüzden korkup bu konuda durakladım ve "eğer böylesi bir hidayet ve fazilet ise, ben bunu terk etmiş olayım, yok şer ise, dalalet ise kurtulmuş olurum." dedim. Kendi kendini şaşırtma, vesselam."

 

7- Muaviye’nin, Sa'd b. Ebi Vakkas ile Muhammed b. Mesleme'ye Mektup Yazması

 

Muaviye, Sa'd b. Ebi Vakkas ile Muhammed b. Mesleme'ye de birer mektup yazıp, sert bir tavırla karşılaştı.

Sonra Muaviye hutbeye çıkıp kendilerinin doğru, Ali'nin yanlış ol­duğunu anlatan, harbe teşvik eden bir hutbe okudu.

İbnu A'sem der ki: Bundan sonra Muaviye arkadaşlarına: "Peki halife olmaya Ali neden benden daha layık olsun, vallahi ben Pey­gamberin katibiyim. Bacım da Peygamberin hanımı. Hem ben Ömer ve Osman'ın valisiyim. Annem Hind binti Utbe, babam Ebu Süfyan b. Harb'dir. Eğer Ali'ye Hicaz ve Iraklılar biat etmiş ise, bana da Şam beldesi biat etmiştir. Bunlar bu konuda eşittir. Kim bir şeye galib gelirse o onun olur." dedi ve evine gitti. Sonra Hz. Ali'ye bir mektup yazarak "Hicazlılar, hak kendilerinde iken idare de onların idi. Ama onlar hakkı terk edeli idarecilik Şamlıların oldu. Yemin ederim ki, senin beni kendine biata çağırırkenki elindeki delilin, tıpkı Talha ile Zübeyr'e getirdiğin kadardır. Talha'yla Zübeyr sana biat da etmişlerdi. Ben ise sana biat etmedim. Şam halkı da biat etmedi. Senin İslam dinindeki faziletini, Peygambere olan yakınlığını ve Haşimoğulları arasındaki yerini zaten inkar eden yok, vesselam." dedi.

Hz. Ali de ona şöyle yazdı: "Bana, kendini hidayete ulaştıracak bir rehberi olmayan, yol gösterini bulunmayan hevesinin her isteğine cevap veren, hevesinin kendini sapıklığa götüren birinin mektubu geldi. Bunu biat etmemenin gerekçesini, benim Osman hakkındaki hntnına bağlıyorsun. Yemin olsun ki, ben sadece muhacirlerden biriyim onların geldiği yere gelir, çıktığı yerden çıkarım. Allah onları dalalet il/.cıe hiç birleştirmemiştir. Şamlıların Hicazlıların hakimi olduğu iddiana gelinco, haydi Kureyş'ten şurayı kabul eden iki kişiyi bulabilecek misin, ya da onlara halifeliği sunsan seni Muhacirler de Ensar da yalanlayacaklardır. Senin kendinle, Talha ve Zübeyr arasında fark görmemene gelelim. Bu konuda bence birdir. Çünkü umumun biatında birinin aykırı gorüşll itibar görmez, işe yeniden başlanmaz. Benim fazlım hakkındaki sözüne gelince, sen istersen onu da red edersin."

Bundan sonra Muaviye Ali'ye, Ali Muaviye'ye dörder defa daha yazıştılar. Sonunda Amr b. el-Âs: "Yahu Muaviye! Ali'ye daha kaç mektup yazacaksın! Vallahi Şam'daki bütün katiplerini toplasan Ali'ye cevap yetiştiremezler. Yazışmayı bırak harbe bak, ya da sulh yap," dedi![721]



...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Mezopotamya müslümanları
« Posted on: 28 Mart 2024, 13:10:14 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Mezopotamya müslümanları rüya tabiri,Mezopotamya müslümanları mekke canlı, Mezopotamya müslümanları kabe canlı yayın, Mezopotamya müslümanları Üç boyutlu kuran oku Mezopotamya müslümanları kuran ı kerim, Mezopotamya müslümanları peygamber kıssaları,Mezopotamya müslümanları ilitam ders soruları, Mezopotamya müslümanlarıönlisans arapça,
Logged
02 Ağustos 2021, 12:53:38
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.662


Site
« Yanıtla #1 : 02 Ağustos 2021, 12:53:38 »

Esselamü aleyküm Rabbim bizleri doğruların yolundan ayırmasın Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

03 Ağustos 2021, 01:07:55
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.947


« Yanıtla #2 : 03 Ağustos 2021, 01:07:55 »

Aleyküm Selam. Rabb'im bizleri sevdiklerinin yolundan gidenlerden eylesin inşaAllah
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes