daha ne ister insan!
Bizim gözümüzü diktiklerimizin hepsi meğer ne kolay gözden çıkarılası imiş Rahman için: Rahmân'ı inkâr eden şu nankörlerin konaklarını gümüşten damlarla ve üzerinde gösteriş yapacakları seyir teraslarıyla donatırdık. Dahası evlerini [gümüş] kapılarla, üzerinde yayıla yayıla oturacakları koltuklarla [donatır] ve altına [boğardık]. [Zuhruf, 33-35]
Ama öyle yapılmamış. Niye? Bizim çok önemsediklerimizi, Rahman da çok önemsediği için mi? Aksine, bizim için çok önemli olduğu halde hiç önemsemediğimizi O bizim adımıza çok önemsediği için. Aksine, bize lazım olduğu halde bizim hep geriye attığımızı, bizim iyiliğimiz için olanı O hep en önde tuttuğu için. Çünkü [eğer öyle olsaydı] bütün insanlar, [o nankörlere imrenerek] [küfür ve nankörlükte ittifak etmiş] tek tip bir toplum olacak[tı]. Nankörlere bile kolayca verebileceği kadar gözden çıkardıklarına göz diktiğimiz halde, gözden çıkardığımız şükrümüzün hatırına bizi gözden çıkarmayan Rahman'a karşı ne kadar mahcubiyet borçluyuz. Ah!
senai demirci
[
Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın