Ve aleykumusselam ve rahmetullah;
Oruç, İslâm'ın dördüncü emridir.
- İnsanın manevî yönden gelişmesini sağlar.
- Oruç tutan kimseyi kötü davranışlardan ve iffetsizlikten alıkor;
- ve Cehenneme girmesine engel olur.
Allah Teâlâ, işte bu gibi özellikleri sebebiyle orucu hem Muhammed ümmetine, hem ondan önceki ümmetlere farz kıldı.
orucun "sayılı günlerde," yani yılda bir defa Ramazan ayında tutulmasını emretti.
Allah Resulü (s.a.v) orucunu, eğer mevsimi ise taze hurmayla, değilse bildiğimiz kuru hurmayla açardı. Şayet hurma yoksa su ile yetinirdi. Böyle yapmayı Müslümanlara da tavsiye ederdi. Resûlullah (s.a.v)’ın on sene hizmetinde bulunan Enes (r.a.) şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v.) orucunu namazdan önce birkaç yaş hurma ile yaş hurma bulamadığı hallerde kuru hurma ile onu da bulamaz ise birkaç yudum su ile iftar ederdi.”
-Sahura mutlaka kalkardı: Efendimiz (as) oruç tutarak cana eziyet etmeyi, açlık çekerek çile çekmeyi uygun görmezdi. Bu sebeple, gündüz oruçluyu güçlü tutması için sahura kalkılmasını teşvik eder, hatta bunu emrederdi: “Sahur yemeği yiyiniz, sahur yemeğinde bereket vardır.”
-İftar vakti dua ederdi: Efendimiz (as), iftar duasına da önem verirdi. Oruçlunun iki sevincinden biri olan iftar vaktinin, duaların kabul edildiği anlardan biri olduğunu belirtmiştir.
[
Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın