Râfi´ Bin Umeyr´in Müslüman Oluşundaki Fevealedelik
El-Harâitî´nin Saîd bin Cubeyr´den nakline göre, Rafibin Umeyr nasıl müslüman olduğunu şöyle anlatmıştır: "Ben bir gün Âlic kumlu ğunda yolculuk ediyordum. Uykum gelmesi üzerine istirahata çekildim. Ve yatarken Arab´ın câhiliye âdetinde olduğu gibi: "Şu vadinin cinlerinin şerrinden, yine şu vadinin efendisine sığınırım" dedim... Derken yaşlı bir adam göründü ve bana dedi ki: "Ey kişi, Eğer bir vâdîye iner istirahat etmek ister ve bir korkuya da kapılmış olursan; de ki:
Ben şu vadinin şer ve zararlarından, Muhammed´in rab´bi olan ALLAH´a sığındım! Sakın cinlerden herhangi birine (veya onlann seyyidi-ne) sığınma. Zira cinlerin işi bitmiştir!"
Ben o kişiye dedim ki: "Bu Muhammed dediğin de kimdir?" O da şu karşılığı verdi: "Muhammed; Arab´ın içinden peygamber olarak ortaya çıkmış bir zâttır." Ben, "O nerede oturmaktadır?" diye sordum. O da: "Hurma bahçeleri bulunan Yesrîb (yâni Medine) de oturur." dedi. Ben de bu cevabı alır almaz Medine´nin yolunu tuttum. Oldukça hızlı giderek Medine´ye vardım. Peygamber (s.a.v.) beni gördü ve bana, daha önce başımdan geçenleri anlattı... Ve beni açıkça İslâm´a davet etti. Ben de onun davetini derhâl kabul ederek müslüman oldum..." [49]
[49] Celaleddin es-Suyuti, Peygamberimizin Mucizeleri ve Büyük Özellikleri, Uysal Kitabevi: 2/70.[
Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın