> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Minhacut Talibin  > Düşmanla Savaşmak ve Ahkamı
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Düşmanla Savaşmak ve Ahkamı  (Okunma Sayısı 1181 defa)
12 Kasım 2010, 15:39:08
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« : 12 Kasım 2010, 15:39:08 »



ONSEKİZİNCI  BOLUM
DÜŞMANLA  SAVAŞMAK  ve  AHKAMI
 


A.GENEL BİLGİLER

Cihat Resûlüllah (s.a.)'in döneminde farz-ı kifâye, zayıf kavle göre ise farz-ı ayın olan bir emirdi. Resûlüllah (s.a.) döneminden sonra kafirlerle ilgili iki durum ortaya çıkmıştır:

1- Kendi beldelerinde oturan kafirlerin durumu: Bunlarla ci­hat etmek farz-ı kifâyedir. Yeteri miktarda bir grup müslüman bu ci­hadı yaparsa, diğer müslümanlarm üzerinden bu cihat kalkmış olur. Farz-ı kifâye olan işlerden bazıları şunlardır: Ali ah'm varlığım ispat etmek için ilmi delilleri getirmek, dini problemleri halletmek, tefsir ve hadis gibi dini ilimleri tahsil etmek, dini hükümlerin icrası için fıkıh ilmini tahsil etmek, iyiliği emretmek ve kötülükten sakındır­mak, her yıl Kabe'yi ziyaret etmek sureti ile onu ihya etmek. Zekât ve beytü'1-mal yeterli olmadığı takdirde çıplakları giydirmek, açları doyurmak sureti ile müslümanlara zarar veren şeyleri gidermek, şa­hadeti kabul edilen kişilerin şahitlik yapmayı kabul etmeleri, gerek­tiğinde şahitlerin şahadette bulunmaları, iş, sanat ve iaşeyi tamam­layacak şeylerle uğraşmak.

Bir cemaata verilen selâmı almak farz-ı kifâyedir. Selâm vermek ise sünnettir. Tuvalet ihtiyacını gidermekte olana, sofrada ola­na ve hamamda olana selâm vermek sünnet değildir. Bunlara selâm verilmesi halinde kendilerinin selâmı almaları vacib değildir.

Çocuğa, deliye, kadına, hastaya, sakat olduğu belli olana, eli veya ayağı kesik veya felçli olana, köleye ve savaş masrafı (azık ve silâh) olmayan kişiye cihat farz değildir.

Vacib olan hacı eda etmeye mani olan her özür, cihat için de özür sayılır. Ancak kafirler keza en sahih kavle göre, müslüman hırsızlar sebebiyle olan yol korkusu cihat için özür sayılmaz.

Borcu peşin olan kimse, alacaklısının izni olmadan cihat ve se­fere çıkması haramdır. Borcu vadeli olanın sefere çıkması haram de­ğildir. Zayıf kavle göre gidilen sefer korkulacak bir yol ise, sefere çıkması haramdır.

Kişinin müslüman olan ana ve babasından izin almadan ciha­da çıkması haramdır. Farz-ı ayn olan bir ilmi Öğrenmek için kişinin ana ve babasından izin alması gerekmez. Keza en sahih kavle göre, farz-ı kifâye olan bir ilmi tahsil etmek için de onlardan izin almak gerekmez.

Bir kimse annesinden, babasından ve alacaklısından izin alır ve cihada çıkar da henüz savaş safına katılmadan izinlerini geri çe­kerlerse dönmesi vacibtir. Savaşmaya başlamışsa savaşı bırakıp ayrılması, en zahir kavle göre haramdır.

2- Kafirlerin müslümanlarm beldesine girmeleri: Bu takdirde belde halkı, mümkün derecede onları çıkarmaları; savaşa hazırlık yapma imkanları varsa, mümkün olanı yapmaları; hatta izin al­maksızın fakirin, çocuğun, kölenin ve borçlunun imkanını kullan­ması vacibtir. Zayıf kavle göre hür kişilerle kafirlere karşı mukave­met gösterme imkanı varsa, kölenin efendisinden izin alması şarttır. Savaşa hazırlanma imkanı olmaz da düşman tarafından yakalanan kişi öldürüleceğini bilirse, imkan dahilinde düşmanı def eder. Öldürülmeyi veya esir tutulmayı uygun görürse, imkan dahilinde kendini müdafaa ederek teslim olabilir.

Bir kimsenin savaş mahalline uzaklığı, namazı kısaltma mesa­fesinden az ise, savaş mahallindeki halkın bir ferdi sayılır. Namazı kısaltma mesafesinden uzak bir mesafede olanların ise, yeteri kadar

savaşa katılmaları lazımdır. Bu durumda savaş mahallinde bulunan; lar ve onlara yardıma gelenler savaş için yeterli sayıda olmamalıdır. Zayıf kavle göre her ne kadar müslümanlar düşmanlarına kafi gele­cek sayıda olsalar da, uzak mesafede olanların kendilerine katılma­ları gerekir.

Esir alman müslümam kurtarma ümidi varsa, en sahih kavle göre düşmana karşı direnmek vacibtir.

 

1. Savaşta İşlenmesi Mekruh ve Haram Olan Şeyler
 

İmam veya vekili izin vermedikçe savaşa çıkmak mekruhtur. İmamın savaşa gönderdiği seriyeye bir komutan tayin etmesi, ko­mutana karşı sabır ve sebat göstermeleri için askerlerden söz alması sünnettir.

İmam, hıyanetlerinden emin olduğu kafirlerden yardım isteye­bilir. Ancak yardıma gelenler kafirlerin grubuna katılırlarsa, onlara mukavemet gösterebilecek kuvvette olmamız şarttır. Efendilerinden izin alarak köle ve buluğ çağma ermemiş kuvvetli çocuklardan da yardım isteyebilir. İmam bunların masraflarını ve silâhlarını hazi­neden veya kendi malından karşılar. Cihada çıkmaları için imamın müslüman tabaya ücret ödemesi caiz değildir. Zımmi olanlara ücret ödemesi ise caizdir. Zayıf kavle göre, zımmi olmayanlara da ücret ödemesi caizdir.

Müslüman askerin akrabasını öldürmesi mekruhtur. Mahremi olan kimseyi öldürmesi ise şiddetle mekruhtur. Ben diyorum ki, Al­lah'a ve Resulüne sövdüğünü duyarsa, onu öldürmesi mekruh değil­dir. ALLAH daha iyi bilir.

Savaşta çocukları, deliyi, kadınları ve ersel olanı öldürmek ha­ramdır. En zahir kavle göre rahibi, ücretle çalışanı, yaşlıyı, kör ve sakat olanı öldürmek helaldir. En zahir kavle göre, savunmaya muk­tedir olmayan ve savaş hususunda görüş sahibi olmayanı öldürmek helal değildir. Düşmanın erkekleri köle, kadınları esir ve malları ga­nimet olarak alınır.

Şehirde olsunlar kalede olsunlar, kafirleri muhasara altına al­mak, üzerlerine su bırakmak, ateş ve mancınıkla kendilerine ateş etmek ve onları uykuda gafil avlamak caizdir. Aralarında müslüman esirler ve tüccarlar olsa bile bu ameliyeyi yapmak mezhep alimlerin-ce kabul edilen rivayete göre caizdir.

Savaş kızışır da düşman çocuk ve kadınları kendilerine siper ederlerse, onlara ateş etmek caizdir. Sadece kendilerini müdafaa et­mek için onları siper eder ve onlara ateş etmekte bir zaruret yoksa, en zahir kavle göre kendilerine ateş edilmez terk edilirler. Şayet müslümanları kendilerine siper eder ve onlara ateş etmekte bir za­ruret yoksa kendilerine ateş açılmaz. Ancak bir zaruret varsa en sa­hih kavle göre onlara ateş etmek caizdir.

Savaş safımdan ayrılıp gitmek haramdır. Kafirin sayısı sayımızın iki katı değilse hüküm böyledir. Yalnız savaş için bir tara­fa dönmek veya diğer bir gruba katılmak veya yeni bir imkan bul­mak için ayrılmak caizdir. En sahih kavle göre, uzak bir gruba katıl­mak üzere savaş saffından ayrılmak caizdir. Uzak gruba katılan as­ker, ayrıldığı grup kendisinden sonra ganimet elde ederse, bu gani­mete ortak olamaz. Yakın bir gruba katılmışsa, en sahih kavle göre ayrıldığı grubun ganimetine ortak olur.

Düşmanın sayısı sayımızın iki katından fazla ise, savaş saffın­dan ayrılmak caizdir. Ancak bizden zayıf olan iki yüz bir düşman as­kerine karşılık yüz askeri-nıizin savaş saffından ayrılması en sahih kavle göre haramdır.

Mübareze şeklinde savaşmak caizdir. Bir kafir kendisine karşı birinin çıkmasını isterse, ona karşı çıkmak müstehabtır. İmamın iz­ni ile tecrübeli olanlardan birinin ona karşı çıkması daha iyidir.

Savaş sebebiyle ve zafere ulaşmak için düşmanın binalarını te­lef etmek ve ağaçlarını kesmek caizdir. Keza zafere ulaşmak ümidi yoksa da ağaçlan kesmek caizdir. Ağaçları kesmeden zafere ulaşma ümidi varsa, onları kesmemek menduptur.

Hayvanları telef etmek ise haramdır. Yalnız üzerinde sa­vaştıkları hayvanları, düşmanı def etmek ve zafere ulaşmak için öldürmek veya ganimet olarak alman hayvanların onlara geri döne­cekleri ve bize zarar verecekleri korkusu varsa, öldürülmeleri caizdir.

 

2. Düşman Esirlerinin ve Mallarının Hükmü
 

Kafirlerin kadınları ve çocukları köle keza köleleri de köle olarak esir alınır. İmam kendi görüşüne göre kamil ve hür esirleri öldürmek, serbest bırakmakla onlara minnet etmek, müslüman esirlere bedel onları fidye vermek, bir mal karşılığında serbest bırakmak veya köle olarak bekletmek gibi müslümanlar için faydalı olanı yapar. Müslümanlar için faydalı olan belli değilse, durum belli oluncaya kadar onları hapseder. Zayıf kavle göre; puta tapan keza bir kavle göre Arap olan köle olarak alınmaz.

Bir köle İslam'ı kabul ederse kanını korumuş olur. Geri kalan diğer durumlarda muhayyerlik hakkı vardır. Bir kavle göre, ele ge­çirildikten sonra İslama girerse köle olarak kalır. Ele geçirilmeden müslüman olan düşman kanını, malını ve küçük çocuklarını koru­muş olur. Mezhep alimlerince kabul edilen rivayete göre karısını kurtarmış olmaz. Karısı cariye olunca nikahı derhal kesilmiş olur. Zayıf kavle göre karısı cinsel ilişkiden sonra cariye olmuşsa, iddet döneminde azad edilir ümidi ile iddeti bitinceye kadar bekletilir.

Müslümanin esir aldığı zımmi kadını cariye edinmesi caizdir. Keza en sahih kavle göre, müslümanm harp diyarında azad ettiği köleyi köle edinmesi caizdir. Mezhep alimlerince kabul edilen riva­yete göre, müslümanm harp diyarında azad ettiği köleyi köle ve karısını cariye edinmesi caiz değildir. Hür olan karı ve koca veya iki­sinden biri esir olursa nikahları fesholur. Bir kavle göre köle olurlar­sa nikahları fesholur.

Harbi olan köle olur da üzerinde borç varsa, üzerindeki bu borç sakıt olmaz. Köle olduktan sonra malı ganimet malı olursa, borcu malından ödenir.

Harbi olan harbiden borç alır veya bir birleri ile alış-veriş yap­tıktan sonra ikisi İslam'a girer veya cizye vermeyi kabul ederlerse, bir birlerine karşı olan h...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 12 Kasım 2010, 16:12:07 Gönderen: manas »
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Düşmanla Savaşmak ve Ahkamı
« Posted on: 26 Nisan 2024, 12:51:34 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Düşmanla Savaşmak ve Ahkamı rüya tabiri,Düşmanla Savaşmak ve Ahkamı mekke canlı, Düşmanla Savaşmak ve Ahkamı kabe canlı yayın, Düşmanla Savaşmak ve Ahkamı Üç boyutlu kuran oku Düşmanla Savaşmak ve Ahkamı kuran ı kerim, Düşmanla Savaşmak ve Ahkamı peygamber kıssaları,Düşmanla Savaşmak ve Ahkamı ilitam ders soruları, Düşmanla Savaşmak ve Ahkamıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes