> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Kuranı Kerim > Kuranda İnsan Psikolojisi > Sünnetullahın Konusu 1
Sayfa: [1] 2   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Sünnetullahın Konusu 1  (Okunma Sayısı 2822 defa)
22 Mart 2011, 00:12:14
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 22 Mart 2011, 00:12:14 »



SÜNNETULLAHIN KONUSU 1
1- Sünnetullah Kavramı(!) İçin Önerilen Kanuniyet Alanları

 'Sünnetullah' kavramının bugüne kadar İslam kültüründe kazandığı anlam farklılıklarını genel bir çerçevede ele aldık. Eldeki çalışmanın en önemli bölümü sayılabilecek bu bö­lümde ise, özetle Kur'an'ın sunnetullah olarak ifade ettiği yasaların hangi alanda işlediğini belirlemeye çalışacağız. Bunu yaparken öncelikle sunnetullah'ın konusu olarak ön görülen tabiî ve tarihsel (manevî) varlık alanlarına Kur'an'ın bakışını, ilgili yönleriyle incelemek gerekmektedir. [1]

 a- Tabii Varlık Alanı

 Kur'an'a göre kâinatın yaratcısı, sonsuz ilim, kudret ve hikmet sahibi Allah'tır. Yaratma ona aittir. [2] Allah'ın yaratma­sı, Kur'an'da ayrıntılarıyla ele alınan bir konu değildir. Kur'an'ın bu hususta sık sık tekrarladığı tek nokta, Allah'ın bir şeyi yaratmayı dilediğinde ona 'ol!..' demesinin yeterli oldu­ğudur. [3] Allah'ın yaratma gücünü ifade etmeyi amaçlayan Kur'an ifadeleri, İslam düşünce tarihinde, yaratma sürecini anlatan açıklamalar olarak değerlendirilmek suretiyle anla­şılması güç metinler haline getirilmiştir. [4] Bunun sebebi, Allah'ın yaratma gücünün bu şekilde vurgulanmasının arka-planındaki sosyo-kültürel ortamın gözardı edilmesidir. Dik­kat edildiğinde, bu pasajlarda aynı zamanda yeniden diril­meye yönelik itirazlara da cevap verilmekte olduğu görülecektir:

“Ölen kimseyi Allah'ın yeniden diriltemeyeceği konusun­da olanca güçleriyle Allah üzerine yemin ederler. Bir şeyin olmasını dilediğimizde sözümüz sadece ona 'ol!...' dememizdir; hemen oluverir.” [5]

Kur'an'ın yaratma konusundaki pasajlarının en önemli hedefi, Allah'ın yaratma gücünü en yalın şekliyle ortaya koymaktır. Onun, yaratma sürecini anlatma gibi bir kaygısı olduğunu söyleyemeyiz.

Evrenin yaratıcısının mutlak ilim, kudret ve hikmet sahibi oluşu, her şeyden önce onun anlamlı olmasını gerektirir. Ni­tekim, Kur'an'a göre tabiat hem tümel, hem de tikel anlam­da nedenseldir. Yani hem yaratmanın gaî bir sebebi vardır, hem de bizzat tabiatın kendisi nedenselliğe sahnedir. [6] Kos­koca evrenin gayesiz yaratılmış olması, Kyr'an'ın Allah fikri ile bağdaşmaz görünmektedir:

“Biz gökleri, yeri ve bu ikisinin arasındakileri eğlenmek için yaratmadık. Eğlence dileseydik, kendi katımızda bir eğlence edinirdik; şayet dileyecek olsaydık!.. [7]

Yaratma, Allah katında kalan bir eğlenceden ibaret olma­dığına göre, yaratmaya anlam kazandıran Allah'ın dışında bir sebep bulunmalıydı. Bu sebebin Kur'an'da insan olarak belirlendiği görmekteyiz. [8]

Henüz insanlığın ulaşmadığı ve belki hiç ulaşamayacağı parçalarıyla bütün bir evrenin insan içinliği ne israf, ne de insanın abartılmasıdır. Evrenin insan içinliğinin anlamı, insa­nın yaşamasına elverişli bir dünyanın varoluşunda, evrende­ki her bir cüzün ihmal edilemez rolü bulunduğudur. O hal­de bu durum, evrende insan dışında sorumlu yaratıklar bu­lunmasını ilke olarak engellemez. Öte yandan, kendisi de yaratılmış olması itibarıyla insan bu gaî sebepler zincirinin son halkası değildir. Evrenin niçinliğinin cevabı, insanın niçinliğinde aranmalıdır:

“Ben, insanları ve cinleri bana kulluk etmelerinden başka bir şey için yaratmadım.” [9]

Kulluğun anlamı üzerinde ileride duracağız [10]. Burada dik­kat çekilmek istenen nokta, insana gösterilen kulluk hede­fiyle, kâinatın bir anlam bulmuş olmasıdır. Kur’an’ın tabiata sadece ahlâkî açıdan yaklaştığını gösteren bu durum, fizik alanı konu alan bütün pasajlar için geçerlidir.

Kur'an'a göre fizik âlemde bir nizam vardır [11]. Kur'an'da nizam fikri, yaratıcının birliğine bağlanmıştır. [12] Bu düzen, ya­ratmayla birlikte her şeye hareket kanunlarının ve potansiy­el güçlerinin dikte ettirilmesiyle kurulmuştur[13] Makro âlem­den [14] mikro âleme [15] canlı âlemden [16] cansız âleme kadar evrendeki her yaratılmış varlığa kanunîyet yaratılışta kon­muştur.

Kur'an bir yandan, âlemde bir nizamın varlığından söz ederken, öte yandan bunun mutlak bir mekanizm olmadığını hatırlatır. Evet, kâinat muayyen kanunlara göre işle­mektedir, ancak bu işleyişinde asla Allah'tan bağımsız de­ğildir. O, dilediği takdirde mevcut düzeni bozmaya da güç yetirir. [17] Kur'an'ın bu tavrının nedeni, insanlığın nedenselli­ğe olan güvenini sarsmak olamaz, çünkü insanın dünya ha­yatını sürdürebilmesi için, güvenini kazanmış bir nedenselli­ğe ihtiyacı vardır. Gerek tabiatın kendisi, gerekse şimdiye kadar işaret ettiğimiz ayetler, insana bu itimadı yeterince tel­kin etmektedir. O halde, evrendeki nedenselliğin mutlak ol­madığını beyan etmenin başka bir sebebi olmalıdır. Bu sebep, esasen hikmet sahibi bir müdebbiri göstermesi gere­ken nedenselliğin, Allah'ı örter duruma gelebilmesidir.

Bu duruma göre, tabiatta hâkim olan nedensellik, tabia­tın insanın hizmetine sunulmuş olmasının bir sonucu olduğu gibi, aynı zamanda insanın imtihanında iki zıt işlevi yeri­ne getirebilen en temel unsurlardan biridir. Potansiyeli öte­sinde gerçek bir ahlâkî işlevi olmayan nedenselliğin oynaya­cağı rolü, onu müşahede eden insan belirleyecektir. Kur’an'a göre, aklını kullanan insan için, varlık âlemi üzerinde düşünmek, Allah'ın varlığını bulmasına yeterlidir, insanın hem iç yapısı, hem de içinde yer aldığı dış âlem, Allah'ın varlığının delilleriyle doludur [18]. Varoluş bakımından insan da Kur'an'ın âfâq dediği dış âlemin bir parçasıdır. Hatta bir bakıma insanın kendi yaratılış tarzı, makro âlemin bir proto­tipi sayılabilir. [19]

Tabiatın bütün parçaları ve olayları üzerinde düşünmeye çağıran Kur'an ayetlerindeki ısrarın sebebi, işleyen çarkın, Allah'ın varlığını göstermeye yeterli oluşudur. Ancak insan, nedensellik onun aleyhine işleyip de başı darda kaldığında Allah'ı hatırlar [20]. Bu ise samimi olmayan bir yakınlaşmadır ve işler normale döner dönmez insan O'nu unutmakta ge­cikmeyecektir.[21] Bu tip insanlar için ancak düzenin bozul­ması Allah'ın varlığına delil olacağından, onlar inanmak için hep mucize peşindedirler [22]. Oysa ki, tarih içinde kendileri­ne verilen mucizeden dolayı inananlar çok az olmuştur. [23] Nedenselliğin bir diğer sonucu da, insanın evrenin işleyiş tarzını kavramasına imkan vermesidir.[24] Çünkü insan eşyayı algılama gücüne sahip kılınmıştır. İnsanın bilgi edinebilme gücü, ona verilen emanetle ve yüklendiği kulluk göreviyle sıkı sıkıya bağlantılıdır. O, yeryüzünde Allah'ı temsil etme li­yakatini bu ayncalıklı gücüyle kesbetmiştir.[25] Kur'an'ın fizik alandan bahsederken sadece ahlâkı ön planda tutup, işleyiş kanunlarını öğretmeye karşı ilgisiz kalışının sebebi de, insa­nın tabiatı algılama konusundaki bu potansiyel yeterliliğidir.

Kur'an, özellikle Gazzâlî (ö.505/1111) sonrasında yaygın­laşan [26] ve günümüzde de varlığını sürdüren [27] ilmî tefsir anlayışını benimseyenlerin dediği gibi, fizik alanın işleyişini öğretmeyi de hedeflemiş olsaydı, ilk Müslümanların çektik­leri pek çok sıkıntıyı açıklamak oldukça zor olurdu. Unutulmamalıdır ki, Müslümanlar bir savunma tekniği olarak hen­dek kazmayı bile İranlı Selman'dan öğrenmişlerdi. Kanaati­mizce risâlet ve vahy gibi evrensel nitelikli olgulara, tarihin belli bir döneminde ön plana çıkan arızî faziletleri hedef kılmak, en azından Kur'an'ın sevk ettiği bir anlayış olarak takdim edilmemesi gereken lüks bir yaklaşımdır.

Hz. Peygamber'e ayın neden şekil değiştirdiği soruldu­ğunda Kur'an'ın cevâbı şu olmuştu;

“Onlar, insanlar ve Hacc vakitleri için zaman ölçüsüdür.”.[28]

Tamamen aydaki şekil değişikliklerinin o zamanki pratik yararını ön plana çıkaran bu cevapta, soruda sezilen bilim­sel meraka iltifat dahi edilmiyor. Çünkü Kur'an için önemli olan pratiktir. Fazlur Rahman, bir adım daha ileri giderek Kur'an'da Allah'tan söz edilirken bile durumun farklı olma­dığını söylemektedir. [29]

İnsanın tabiat bilgisi konusunda vahye olan ihtiyacı, bu bilginin nasıl elde edileceği değil, 'nasıl' ve 'ne için' kullanı­lacağı noktasında açığa çıkmaktadır. Kur'an'ın, tabiatın anla­şılması konusunda insana yardımcı olmaya yanaşmamasını, onun bilime bakışındaki negatifliğin göstergesi kabul et­mek, şüphesiz büyük haksızlık olur. Benzer bir haksızlık da, Kur'an'ın bilime ne kadar olumlu baktığını gösterebilmek için, onun ilk emrinin 'oku!..' olduğunu söylemek, düşün­meyi emreden ayetlerin dökümünü vermek veya Kur’an'daki 'ilm kökenli kelimelerin sayımını yapmaktır. Çünkü Kur'an'ın bu konudaki tavrı oldukça nettir ve nötr bir ta­vırdır.

Kur'an 'ilm kelimesine çok sık yer vermekte ve bu keli­meyi zann (sanı) kelimesine zıt anlamda kullanmaktadır, Kureyşliler bu anlamda zann'la hareket etmekle suç­landılar. İlim ise Hz. Peygambere vahiy yoluyla verilen şeydi. Kur'an başka bilgi türlerine de demektedir. Davud'un zırh ilmi, Hârût ve Mârut’un sihir ilmi (...) Bura­da kötü olan 'ilm değil, onun kötüye kullanılmasıdır”  [30] .

Çağdaş dünyanın tabiatı algılama ve ona hükmetme bi­çimi bu açıdan sorgulanacak olursa, ortaya iyimser bir man­zara koymak zor görünmektedir. [31] Atom bombasının kulla­nılması ve ozon tabakasının tahrip edilmesiyle örneklendirilebilecek, insan varlığını tehdid eden sonuçları doğurabilen bir bilim anlayışını Kur'an'ın onaylaması düşünü­lemez. Bu olumsuzlukların yanısıra, hayatı kolaylaştıran de­mir melekleri üretmiş olması, Kur'an nezdinde modern bi­lim için yeterli bir mazeret sayılamaz. Kur'an, benzer feno­menleri "geçici köpükler" olarak nitelemekte ve temelde, üretilen şeyin insanlığa yararlı mı, zararlı mı olduğunun so­rulması gereğini vurgulamaktadır:

“O, gökten su indirdi ve nehir yatakları (bu suyla) dolup taştı. Sel, üste çıkan köpüğü alıp götürdü. Hani bir süs eşyası veya gereç yapmak için ateşte erittiğiniz şeylerde de böyle bir köpük ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Sünnetullahın Konusu 1
« Posted on: 08 Mayıs 2024, 15:36:40 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Sünnetullahın Konusu 1 rüya tabiri,Sünnetullahın Konusu 1 mekke canlı, Sünnetullahın Konusu 1 kabe canlı yayın, Sünnetullahın Konusu 1 Üç boyutlu kuran oku Sünnetullahın Konusu 1 kuran ı kerim, Sünnetullahın Konusu 1 peygamber kıssaları,Sünnetullahın Konusu 1 ilitam ders soruları, Sünnetullahın Konusu 1önlisans arapça,
Logged
24 Eylül 2014, 16:18:37
✿ Yağmur ✿

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 6.684


Site
« Yanıtla #1 : 24 Eylül 2014, 16:18:37 »

Esselamu aeykum;
Allah c.c. razı olsun..''...Her şeyi yaratmış,ona bir ölçü,biçim ve düzen vermiştir..'' Furkan Suresi 2.ayet..

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

24 Eylül 2014, 16:37:09
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #2 : 24 Eylül 2014, 16:37:09 »

Aleykümselam.Paylaşımdan dolayı Allah razı olsun.Sunnetullah hakkında bilgimiz oldu.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

12 Ekim 2014, 14:05:19
Yakupcan

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 1.111



« Yanıtla #3 : 12 Ekim 2014, 14:05:19 »

ALLAH razı olsun paylaşım için.Ödevime yardımcı oldunuz.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı


Sanma ki dert sadece sende var...
Sendeki derdi nimet sayanlarda var!

HZ.MEVLANA
12 Ekim 2014, 15:10:31
selenay siynem 8

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 63


« Yanıtla #4 : 12 Ekim 2014, 15:10:31 »

Sizin sayenizde bir çok bilgi ögrendim.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
Sayfa: [1] 2   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes