> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Tasavvuf Eserleri > Kitabuz-zühd > Muhammed B. Şîrîn´in Zühdü
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Muhammed B. Şîrîn´in Zühdü  (Okunma Sayısı 1205 defa)
31 Aralık 2009, 15:06:04
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 31 Aralık 2009, 15:06:04 »



Muhammed B. Şîrîn´in Zühdü İle İlgili Haberler

1771. Hişâm, Muhammed b. Şîrîn´in: "Bir koyun sağımlığı kadar da olsa muhakkak gece namazına kalkmak lâzımdır" dediği­ni nakleder.

1772. Hafsa binti Şîrîn der ki: "Muhammed, annesinin yanı­na girdiği zaman onun huzurunda konuşmazdı. Her konuda saygılı davranırdı."

1773. Hubeyb, İbn Sîrîn´in şöyle dediğini haber verir; "Allah bir kulunun hayır murad ettiği zaman kalbinde ona iyiliği emre­den ve kötülükten sakındıran bir vaiz yaratır,"

1774. İbn Avn der ki: "Muhammed b. Şîrîn, annesinin huzu­runda iken yanına bir adam girer. Onun garip bir halde suskun ol­duğunu görünce etrafındakilere: ´İbn Sîrîn´e ne olmuş, bir hastalığı mı var?´ diye sorar. Onlar da: ´Hayır, annesinin yanında iken hep böyle olur´ derler."

1775. Hişâm´ın bildirdiğine göre, Hind binti Muhelleb, Hasan Basrî ve İbn Şîrîn´i yemeğe davet eder; Hasan icabet ederken İbn Şîrîn icabet etmezmiş."

1776. Eyyûb [es-Sahtiyânî], Muhammed b. Sîrîn´in "Kardeşi­ne hoşlanmadığı birşeyi ikram etme" dediğini nakleder.

1777. İbn Avn Muhammed´in şöyle dediğini haber verir: "Ar­kadaşına zor gelecek birşeyi ikram etme!"

1778. İbn Uyeyne´nin azadhsı Vâsıl der ki: "İbn Şîrîn bana, ´Hangi ticâretle uğraşıyorsun?´ diye sordu. Ben de, ´Yiyecek şeyler satıyorum" dedim. Bana: ´Tozu çok olur´ dedi." Ebû Ca´fer der ki: "Mahled´e sordum: Yâni günah mı demek istemiş?´ ´Evet´ dedi."

1779. Ebû Yahya´nın haberine göre İbn Şîrîn kırkbin dirhem para bırakmıştır. Süleyman et-Teymî der ki: "Öyle bir şey için va­siyet etmişti ki hiç bir âlim o konuda ihtilaf etmemiştir."

1780. Abdullah b. Avn´ın bildirdiğine göre İbn Sîrîn´e dost olan ve araları bozulan iki adamın durumu sorulmuş. O da: "İşte bu şerrin ta kendisidir" demiştir.

1781. Hişâm, îbn Sîrîn´in Ramazanın tüm gecelerini ihya et­tiğini haber verir.

1782. Recâ b. Ebî Seleme der ki: "Yunus b. Ubeyd´in Hasan Basrî ve İbn Şîrîn´i şöyle tavsif ettiğini işittim: ´Ben Hasan Basrî gibi sözü, davranışıyla uyuşan bir adam görmedim. İbn Şîrîn ise dini konusunda kendisine iki yol gösterilince en güvenilir ve şüp­heden uzak olanı seçerdi.´"

1783. Abdullah b. Avn´ın rivayetine göre İbn Şîrîn vefat ede­ceği zaman oğluna: "Yavrum, borçlarımı öde ki sözümü yerine ge­tirmiş olayım" der. Oğlu: "Senin için bir köle azad edeyim mi?" der. İbn Şîrîn: "Allah bana ecir vermeye kadirdir. Hayır işleyeceksen kendine yap" der.

1784. Mûsâ b. Mugîre der ki: "İbn Şîrîn´in günün ortasında Allah´ı tekbir ve teşbih ederek pazara girdiğini gördüm. Bir adam kendisine ´Kıyamet ne zaman?´ diye sordu. O da: ´İnsanın gaflet ânı kıyametidir´ cevabını verdi."

1785. İbn Şevzeb´in haberine göre İbn Şîrîn bir gün oruç tu­tar; bir günde yermiş. Fakat oruçlu olmadığı günde sabah yemeği­ni yer, akşamı yemez; sahura kalkar ve oruç tutarmış.

1786. İbn Avn, îbn Şîrîn´in şöyle dediğini haber verir: "Uya­nık olduğun zaman Allah´tan kork, rüyada gördüklerine de aldır­ma."

1787. Hişâm b. Hassân´ın hanımı Ümmü Abbâd der ki: "Biz İbn Şîrîn´lerle komşu idik. Gündüz gülmesini, gece ağlamasını du­yardık."

1788. İbn Avn rivayet eder, der ki: "Biz bir cemaatte bulunu­yorduk. Namaz vakti geldi. İbn Şîrîn: ´Kur´ân´m tamamını ezberle­yenler öne geçsin. Zira burada çok hafız vardır´ dedi. Namazdan sonra kendisine: ´Bize neden imam olmadın´ dediğimizde: ´İnsanla­rın İbn Şîrîn bize imam oldu diye ayrılmalarından korktuğum için´ diye cevap verdi."

1789. Sabit el-Bünânî şöyle bir kıssa anlatır: "Bir delikanlı vardı. Baliğ olduğunda annesi ona nasihat ederek: ´Yavrum, bir gün [ölüm günü] var ki onu hiç unutma!´ der. Allah´ın emri gelip çatar ve delikanlı ölüm döşeğinde yatarken annesi üzerine sarıla­rak: ´Yavrum, işte sana bu günü hatırlatıyordum ve bu günden sa­kındırıyordum´ der. Genç ise annesine şöyle der: ´Anneciğim, be­nim iyilik sever bir Rabbim var. Bu iyiliğini bugünden sonra da benden esirgemeyeceğini ve beni affedeceğini ümid ediyorum.´ Rabbi konusunda beslediği hüsn-ü zan ile gider ve o iyiliği de gö­rür."

1790. Hişâm b. Hassân´in haber verdiğine göre İbn Şîrîn bir ziyafete davet edildiği zaman davet edildiği eve girdiğinde: "Bana bir içimlik çorba getirin´ derdi. Kendisine: "Sen düğün ziyafetinde sadece çorba mı içeceksin?" dediklerinde, "Ben açlığımı başkaları­nın yemekleriyle kıramam" derdi.

1791. İbn Zuheyr´in bildirdiğine göre İbn Şîrîn, ölümü hatır­ladığı zaman bütün organları ölü kesilirdi.

1792. Gâlib el-Kattân, Bekr b. Abdullah el-Muzenî'nin şöyle dediğini nakleder: "Her kim yetiştiğimiz en âlim kimseyi görmek istiyorsa Hasan Basrf ye baksın. Zira biz ondan daha âlim kimseye rastlamadık. Her kim yetiştiğimiz en muttaki insanı görmek isti­yorsa İbn Şîrîn´e baksın, zira o şüphelendiği bazı halleri de terkederdi. Her kim yetiştiğimiz en âbid kimseyi görmek isterse Sabit el-Bünânî´ye baksın. Zira biz ondan daha âbid kimse görmedik. Sı­cak ve uzun günlerde sürekli oruç tutardı. Her kim de yetiştiğimiz en hafız kimseyi ve işittiği hadisleri en güzel şekilde nakleden kimseyi görmek isterse Katâde´ye baksın."

1793. Hişâm´ın naklettiğine göre Enes b. Mâlik, Ömer´den önce İbn Sîrîn´in kendisini yıkamasını vasiyet etmiş. Öldüğünde kendisine gidilmiş ve bu vasiyet haber verilmiş. Ancak o: "Hapiste olduğum için gelemem" demiştir. "Biz emirden izin aldık, o da ver­di" dediklerinde: "Beni hapseden emir değil üzerimde hakkı bulu­nan kimsedir" der. Kendisinde hakkı olan kimse gelir, izin verir, o da gelip Enes b. Mâlik´i yıkar ve birisi sarığı olmak üzere beş parça elbiseyi baştan ayağa miske batırarak onu kefenler.

1794. İbn Avn, îbn Şîrîn´in şöyle dediğini nakleder: "Allah bi­rine hayır murad ettiği zaman ona mârufu emreden ve kötülükten sakındıran [bir duygu] verir."

1795. Mehdî, İbn Şîrîn´den naklen şöyle der : "Bir kız karde­şimizin oğlu evleniyordu. Bir ziyafet verdi ve bizi de çağırdı. İbn Şîrîn bu yemekte şöyle dedi: ´Resûlullah´ın (sav) ashabı bazen gün­lerce yemek bulamazlardı. Bir deri parçası gördüklerinde onunla iktifa ederlerdi. Onu da bulamadıklarında karınlarına taş bağlar­lardı."´

1796. el-Cerîrî der ki: "Biz İbn Şîrîn´in yanına giderdik. Kalk­mak istediğimiz zaman ´Bir dua et de kalkalım´ derdik. O da şöyle dua ederdi: "Allahım, amellerimizi en güzel bir şekilde kabul et. Bizi cennet ehlinden eyle ve onlara va´dedileni bize de ver.´"

1797. Hişâm der ki: "İbn Şîrîn yolda yürüdüğü zaman arkası­na dönüp bakmazdı. Bir bayram günü çıkmasını bekledim yolda ve camide ne yaptığını görmek istiyordum. Sanki durumu anladı ve yavaş yavaş hareket etmeye başladı. Ben de ağır davrandım ki çık­sın. Sonra benim daha yavaş davrandığımı görünce çıktı. Ben de tâkib etmeye başladım. Arkasına döndü ve beni gördü. ´Hırsız ol­saydın kötü biri olurdun´ dedi ve ´Bunun benim ve senin için hayır­lı olduğunu bilseydim, aldırmazdım´ diye çıkıştı."

1798. Sehl b. Eşlem el-Adevî der ki: "Babam öldüğünde Avf el-A´râbî taziyeye gelmişti. Bana şöyle dedi: ´Bil ki, bu ayrılıktan sonra tekrar bir araya geleceksiniz. Babanla karşılaşmaktan utan­mazsan karşılaşırsın. Öyleyse, eğer bir vasiyeti varsa yerine getir, eğer bir emaneti varsa yerine ulaştır, eğer bir borcu varsa öde. Onun akrabasını gözet. Yine bil ki, bir araya geldikten sonra tek­rar ayrılık olacaktır. Sonra ya ayrılık olmayacak şekilde biraraya gelinir ya buluşmamak üzere ayrılırsınız."´

1799. Saîd b. Âmir´in rivayetine göre Avf el-A´râbî yanında oturanlara: "Allah´a andolsun ki bilmediğiniz birşeyi size öğretecek değilim. Fakat bildiğiniz bir şeyi hatırlatmak isterim. Belki size faydası olur" derdi.

1800. Salih el-Murrî der ki: "Annem vefat etmişti. Abdullah b. Hasan taziyeye gelmişti. Bana şöyle dedi: ´Eğer bu musibet sana bir ibret olarak meydana gelmişse senin için nimettir. Yoksa bil ki, nefsindeki musibet daha büyüktür.´"

1801. Kays b. Abes babasından Hz Âişe´nin şöyle dediğini nakleder: "Dünyada buğz ettiğim bütün insanlardan âhirette de uzak kalacağım."

1802. Ubeydullah b. Abd´m bildirdiğine göre Hz. Âişe´nin ve­fatından sonra bir adam gelmiş ve Ubeyd b. Umeyr ona: "insanlar onun ölümünü nasıl karşıladılar?" diye sormuş. O da : "Fazla hü-zünlendüer; ama herkes değil" deyince, Ubeyd: "Âişe´nin ölümüne kimin annesi ise o hüzünlenir" demiş.

1803. Fadl b. Atiyye der ki: "Salim b. Abdullah´ın yanında oturdum ve elbiselerine ve ayakkabılarına on üç veya on beş dir­hem değer biçtim."

1804. Ömer b. Abdülaziz babasından şöyle bir rivayette bu­lunmuştur: "Resûlullah´a (sav): ´Hangi din daha efdaldir?´ diye so­ruldu. O da: ´Müsamahakar tevhid dini´ diye karşılık v...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Muhammed B. Şîrîn´in Zühdü
« Posted on: 17 Nisan 2024, 00:42:03 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Muhammed B. Şîrîn´in Zühdü rüya tabiri,Muhammed B. Şîrîn´in Zühdü mekke canlı, Muhammed B. Şîrîn´in Zühdü kabe canlı yayın, Muhammed B. Şîrîn´in Zühdü Üç boyutlu kuran oku Muhammed B. Şîrîn´in Zühdü kuran ı kerim, Muhammed B. Şîrîn´in Zühdü peygamber kıssaları,Muhammed B. Şîrîn´in Zühdü ilitam ders soruları, Muhammed B. Şîrîn´in Zühdü önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes