> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Hüccetullahil Baliğa > Göklere çıkması
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Göklere çıkması  (Okunma Sayısı 1117 defa)
01 Şubat 2011, 15:25:01
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 01 Şubat 2011, 15:25:01 »



Göklere Çıkması:


Bir biri ardınca göklere çıkması ise, mertebe üstü mertebe aş­mak suretiyle Rahman'a yaklaşmak, göklerin tedvirine müvekkel meleklerin ve onlar arasına katılmış bulunan üstün insanların hallerine vakıf olmak, Allah Teâlâ'nın onlara vahyettiği ilâhî ted­bire ve Mele-i a'lâ'da meydana gelen tartışmaya şahit olmaktır.

Hz. Musa'nın ağlaması haset değildir. Genel dua etme imkâ­nını kaybetmesi, elde edemediği bir kemâl halinin bulunması ve buna da kendisinin sebep olması sebebiyle bir tür misaldir.  [292]     

 
Sidretu'l-Müntehâ Ve Diğer Görülen Şeyler:
 

Sidretu'l-müntehâ, kevn (kâinat) ağacıdır. Kevn âleminin, bir biri üzere düzenlenmesi, tek bir tedbîr içinde toplanması, ağacın gıdalanma, büyüme ve benzeri hususiyetlerde bir elde toplanması gibidir. Kevn âleminin, ağaç olarak temessül etmesi ve bir canlı olarak temessül etmemesi şunun içindir: Küllî, icmâlî, siyâsete benzer olan tedbîr, canlının özelliklerindendir. Bu itibarla ona en çok benzeyen, canlı değil ağaçtır. Çünkü canlıda tafsîlî kuvveler vardır; ondaki irade ise tabiat insiyaklarından (sünen) daha açık­tır (?).

Sidre-i müntehânin dibinden çıkan nehirler ise, âlem-i şühûda muvazi olarak melekût âlemine doğru taşan rahmetin, ha­yatın ve büyütme işinin (inmâ) sembolüdür. Bu yüzdendir ki âlem-i şehâdette faydalı olan bazı şeylerin orada da bulunması ta­ayyün etmiştir; Nü ve Fırat gibi.

Onu bürüyen nurlara gelince, bunlar ilâhî tedellîler (sarkma), rahmânî tedbirlerdir; âlem-i şehâdetin onu almaya istidatlı olması halinde ortaya çıkar ve gözükür.

Beyt-i ma'mûr'un hakikati, ilâhî bir tecellîden ibaret olup, in­sanların yaptıkları secdeler, niyazlar oraya doğru ağar. İnsanların kıble edindikleri Ka'be ve Beyt-i Makdis'in tam hizasında semâda bir ev olarak temessül eder.

Sonra Rasûlullah'a (s.a.) biri süt, diğeri şarap dolu iki kâse sunuldu; Rasûlullah (s.a.) sütü tercih etti. Bunun üzerine Cibrîl (s.a.), fıtrî olanını seçtiğini, şayet şarap dolu kâseyi alsaydı, ümme­tinin behemehal sapıtmış olacağını söyledi. Rasûlullah (s.a.), üm­metinin özelliklerini kendisinde topluyor ve onların ortaya çıkışla­rının menşei oluyordu. Süt; onların fıtrî olanı seçmesini, şarap ise dünyaya rağbeti temsil ediyordu.

Mecazî bir ifadeyle beş vakit namazla emrolundu; çünkü as­lında sevap itibariyle elli vakit namaz sevabı verilecekti. Allah Teâlâ, muradını tedrîcî olarak açıkladı ki, dinde zorluğun kaldırıl­mış olduğu bilinsin, nimetin kâmil olduğu anlaşılsın. Bu mana, Hz. Musa'ya müsteniden temessül etmiştir; çünkü o, ümmeti için uğraşan peygamberlerin başında gelmekte ve ümmet siyasetini en iyi bilmekteydi. [293]

 
Akabe Bey'ati Ve Medine'ye Hicret:
 

Rasûlullah (s.a.), Arap kabilelerinden bu işin sahiplenilme si için yardım talebinde bulunmaya devam ettiği bir sırada Ensâr, bu çağrıya cevap verdi; birinci ve ikinci olmak üzere Akabe'de Rasû­lullah'a (s.a.) bey'at etti. Böylece İslâm, Medine'de her eve girmiş oldu.

Allah Teâlâ, peygamberine, dininin yücelmesinin, Medine'ye hicret etmesine bağlı olduğunu bildirmişti. Bunun üzerine müslü-manlar Medine'ye hicret etmeye azmettiler. Bu Kureyş'in öfke ve kinini iyice artırdı ve Rasûlullah'ı (s.a.) öldürmek, tutup bağlamak yahut yurdundan çıkarmak gibi tuzaklar kurmaya başladılar.[294]

Bütün bunlara rağmen onun Allah katında sevgili ve kutlu olduğu, onlara galebe çalacağına hükmolunmuş olduğu ortaya çıktı. Hicret esnasında o ve Hz. Ebû Bekir es-Sıddîk (r.a.) mağaraya girdikle­rinde Hz. Ebû Bekir'i haşerat sokmuştu; Rasûlullah (s.a.) ona ha­yır dua buyurdu ve anında iyileşti.

Kâfirler gelip tam mağaranın girişi önünde durmuşlardı; Al­lah Teâlâ onların gözlerini kör eyledi de onları oradan savdı. Sura-ka b. Mâlik atıyla arkalarından tam yetişmişti ki, atı karnına ka­dar katı bir yerde toprağa saplandı; Allah'ın lütfuyla yer yarılmış atı içine saplanmıştı. Böylece onun üstesinden gelmeyi bizzat Al­lah kendi üzerine almıştı. Ümmü Ma'bed'in çadırına uğradıkların­da, sağmal olmayan bir koyun onlara süt vermişti. [295]     
         


[292] Şah Veliyyullah Dihlevî, Hüccetullâhi’l-Bâliğa İslâm Düşüncesinin İlkeleri, İz Yayınları: 2/653

[293] Şah Veliyyullah Dihlevî, Hüccetullâhi’l-Bâliğa İslâm Düşüncesinin İlkeleri, İz Yayınları: 2/653-654.

[294] bkz. Enfâl 8/30.

[295] Şah Veliyyullah Dihlevî, Hüccetullâhi’l-Bâliğa İslâm Düşüncesinin İlkeleri, İz Yayınları: 2/654-655.



[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Göklere çıkması
« Posted on: 29 Mart 2024, 13:58:43 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Göklere çıkması rüya tabiri,Göklere çıkması mekke canlı, Göklere çıkması kabe canlı yayın, Göklere çıkması Üç boyutlu kuran oku Göklere çıkması kuran ı kerim, Göklere çıkması peygamber kıssaları,Göklere çıkması ilitam ders soruları, Göklere çıkmasıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes