> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Fetavayı Resulullah > Cihad
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Cihad  (Okunma Sayısı 1662 defa)
13 Ekim 2010, 11:42:05
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 13 Ekim 2010, 11:42:05 »



CİHAD


Resulullah'ın (As) Casuslar Hakkındaki Hükmü Nedir?
 

Casuslar ve gözcüler her çağda ve her yerde mevcuttur. Bunlara karşı gerek İslam'ın gerekse Resulullahın (as) tutumu nedir?

Müşriklerin casuslarından birisi Resulullah'ın (as) yanma gelmişti. Resu­lullah (as) oturuyordu. Casus hızlı hızlı hareket edince durum anlaşıldı. Re-suİuüah (as), "şu adamı öldürün" diye emretti. Topluluk hemen ona doğru fırladılar. Aralarından biri. "babam atlarla yarış ederdi" dedi ve toplumu ge­çerek ona yetişti. Hayvanının geminden yakaladı ve onu -alaşağı ederek- öl­dürdü. Resulullah (as), casusun mallarını ganimet olarak onü öldürene verdi.

Ubeyduüah b. Ebi Rafî'dcn rivayet olunmuştur; Ali b. Ebu Talİb'in şöyle dediğini duydum: Resulullah beni, Zübeyr'i ve Mikdad'ı gönderirken şöyle dedi: "Ravdatu Hâh 'a kadar gidin orada bevdec (mahfe) içinde bir kadın bulacaksınız. Kadının yanında bir mektup olacak onu alıp getirin." Fadl'ın kitabında ise şöyle geçiyor: Resuluİlah (as) Ali b. Ebu Talibi ve Rabi'i gön­derdiğinde, "o kadım bulun, mektubu onun elinden alın ve bırakın yoluna gitsin. Eğer mektubu size vermez ise hemen boynunu vurun" dedi; yanların­da Mikdad yoktu.

Bir haberde de şunlar yeralıyor: "Cebrail (as) Resulullah'a (as) mektubu haber verdi."

Zeccac şöyle diyor: Allah Azze CebraÜ (as) aracılığıyla mektubun varlı­ğını Resulullah'a (as) haber vererek durumu O'na bildirdi. Biz hemen işe ko­yulduk. Kadın bizden uzaklaşmıştı. Biz de "Hâh" bahçesine varıncaya kadar ona dokunmadık. Orada onun mahfefine yetiştik. Ona mektubu çıkarıp vermeşini yoksa elbiselerini çıkararak zoraki alacağımızı söyledik. Kadın mektu­bu saç örgülerinin arasından çıkararak bize verdi. Mektubu Resuluüah'a (as) getirdik. Resulullah (as) mektubu açınca bir de ne görelim, mektubu Hatib b. Ebi Beltea Mekkeli müşriklerden bazı kişilere hitaben yazmış. Mektupta Resulullah'm (as) durumundan ve yapacağı işlerden bahsetmekteydi. Resu-luilah (as) Hatib'i çağırarak, "ey Hatib hu da ne?" diye sorunca Hatib şöyle dedi: "Ey Allah'ın elçisi benim hakkımda büküm verirken acele etme. Ben her ne kadar Kureyşlilerle iletişim halinde isem de onlardan değilim. Nitekim senin yanında olmakla birlikte muhacirlerden bazısının Mekke'de akrabala­rı var. Bunlar -bazı vesilelerle- ailelerini ve mallarını koruyorlar. Bunu dik­kate alarak ben de Kureyşliler arasında kendileriyle nesep (soy) bağım bulu­nan yakınlarımı korumak ve onları desteklemek istedim. Yoksa bunu bir ka­firlik olarak işlemiş değilim, dinimden de dönmedim. Müslüman olduktan sonra kâfirlikten asla hoşnut olmadım." Resulullah (as) sahabelere hitaben, "size doğru söyledi" dedi. Bunun üzerine Hz. Ömer, "ey Allah'ın elçisi, bırak şu iki yüzlünün boynunu vurayım" dedi. Resulullah (as), "O Bedir savaşına iştirak etti. Bilemezsin, belki Allah Azze onlar hakkında bir şeyler söyler. Bel­ki de, 'ey Bedir'e iştirak edenler, dilediğiniz gibi hareket edin sizleri affedecek ğim' der" dedi. Sonra Allah Azze, "ey İman edenler! Benim ve sizin düş­manlarınızı dostlar (evliya) edinmeyin. Siz onlara sevgiyle yaklaşı­yorsunuz» onlârsa Rabbtmz olan Allah'a inanmanız dolayısıyla Pey-gamber'i ve sizi (bulunduğunuz yurdunuzdan) çıkarıyorlar. Siz be­nim uğrumda (yolumda) ve rızamı arayıp kazanmak üzere cihada çıktığınızda onlara sevgiyle yaklaşıyorsunuz. Ben sizin gizledikleri­nizi de açığa vurduklarınızı da bilirim. Sizden böyle yapanlarınız doğru yolda iken sapıklığa düşmüş demektir. (Mümtehine 1)" ayeti-i kerimesiyie durumu aydınlatıp hükmünü verdi.

Ebu Ubeyd "Kitabu'l Emvarde, yanında mektup bulunan kadının adının "Sara" olduğunu ve Resulullah'm (as) "Sara"nın fetih senesinde öldürülmesini emretmiş olduğunu yazmaktadır, İbn-i Hişam da aynı şeyleri yazmış ve kadı­nın "müzeyneli" olduğunu kaydetmiştir.

Sahnun şöyle diyor: Müslüman bir kimse bu şekilde, tslam devletinin savaş halinde olduğu şahıslara sırları vermek veya başka amaçlarla yazışırsa bu öldürülür, tevbe etmesi istenmez; malları da mirasçılarına aittir.

Bazısı da şöyle demektedir: Böyle bir kimse şiddetle dövülür, uzunca hapsedilir ve onu kâfirlere yaklaştıran bölgelerden uzaklara sürülür.

îbnul Kasım, "Müstahrece" adlı eserde şöyle diyor: Böyle bir kimse Öl­dürülür, bu hususta edeceği tevbesi geçersizdir; kendisi zındıklardan sayılır.

Allah Azze'nin kitabında İse, "aranızda o müşrikler için kulak kesi­lenler vardır" ibaresi bu casuslara işaret etmektedir ve Sahnun'un, Hz. Ö-mer'in kadını öldürmek istediği ibarelerinin geçtiği hadisin en doğru açıkla­masıdır. [498]

 

Hırsızın Kesik Elinin Boynuna Asılması
 

Hırsızın -kesilen- elinin boynuna asılması sünnet midir yoksa uydurul­muş bir bid'at mı? Bunun hükmüne işaret eden kanıt nedir?

İbn-i Muhayriz'den rivayet olunan ve Nesaî'de yeralan haberde şöyle deniyor: Fudale b. Ubeyd'e hırsızın kesilen elinin boynuna asılması hususu­nu sorduğum zaman şöyle dedi: "O bir sünnettir. Resulullah (as) bir hırsızın elini kesti ve onun boynuna astt."

Ebu Davud'un kitabında da aynı hadis yeralmıştır.

Buharı ve Müslim'de şöyle geçmektedir: Hırsızlık yapan Mahzumiyeli bir kadının durumu Kureyşlilere pek önemli geldi. Müslim'in "Fetih Gazvesi (Mekke'nin Fethi)" bölümünde şöyle deniyor: Resulullah'm (as) Mahzumiyeli kadının elinin kesilmesine karar verdiği duyulunca, insanlar, "kim hu husus­ta Resulullah (as) ile gidip görüşecek?" diye birbirlerine sordular. Sonra da Resulullah'm (as) sevdiği bir kimse olan Üsame b. Zeyd'den başkasını bula­madılar. Üsame bu hususu Resulullah (as) ile konuştu. Bunun üzerine Resu­lullah (as) Üsame'ye, "Allah Azze'nin (helal-haram) hudutlarından hir ce­zanın kaldırılması için benden şefaat (aracılık) mı bekliyorsun?" dedi Üsa­me, "ey Allah'ın elçisi beni bağışla" dedi. Akşam olduğunda Resulullah (as) kalktı. Allah Azzeye hamd ve şükür edip O'nu övdü ve şöyle dedi: "Sizden önceki milletlerin helak oluşlarının bir nedeni de soylularından (zenginle­rinden) hırsızlık yapan olunca affetmeleri, ama güçsüz bir yoksul hırsızlık e-decek olsa ona hadd cezasını uygulamaları idi. Nefsimi elinde tutan Allah'a yemin ederim ki, Muhammed'in kızı Fatıma hırsızlıkyapsaydt onun da elini keserdim."Resulullah (as) daha sonra emir verdi ve kadının eli kesildi.

Burada Allah Azze'nin, uygulanması gereken hudut(ceza)Iarmdan bir hadd ve haklarından bir hakkın uygulanmayıp kaldırılması hususunda bir şe­faat (arabuluculuk) sözkonusudur. Oysa Allah Azze, "zalimler için ne bir dost ne de sözü dinlenir (kendisine itaat olunur) bir şefaatçi (arabu­lucu) yoktur" diyerek durumu açıklamıştır. Öyleyse bozguncular ve zalim­ler için şefaat söz konusu edilemez.

îmam Müslim'in kitabında yeralan bir hadiste; Ümmü Seleme Mahzumi­yeli kadının elinin kesilmemesi konusunda Resulullah (as) ile görüştü. Resu­lullah (as) ise, "eğer (kızım) Fattma htrstzhk etmiş olsaydı Onun da elini ke­serdim. " dedi. Sonra da hırsızın eli kesildi.

Bir başka hadis de şöyledir: Mahzumiyeli bu kadın ziynet (süs eşyası) ve mal olarak ne bulursa bir alev gibi çarpıyor, sonra da tüm bunları inkar e-diyordu. Bunun üzerine Resulullah (as) elinin kesilmesini emretti.

Rafi'den ve onun da Hadic'ten rivayet ettiği bir hadiste ise, Hadic dedi ki: Resulullah'ın (as), "meyvelerin ve hurmaların çalınmasında el kesme ce­zası yoktur" buyurduğunu İşittim.

Yine bu hususta Ebu Asım, Cureyc'den işiterek naklettiği bir hadiste di­yor ki; Ebuzzübeyr bize şöyle anlattı: Cabir, Resulullah'm (as), "kapışıp talan ve yağma edene, kap-kaççıya ve (emanet mala ihanet eden) haine el kesme cezası uygulanmaz" dediğini işitmiş.

Abdurrezzak'ın Musannef'inde ise şöyle bir haber yerahyor: Kesulullah'ın (as) yanma hırsız bir köle getirildi. Resulullah (as) onun elini kesmeyip bıraktı. Bu köle hırsızlık suçundan dört kez yakalanarak Resulul-lah'm (as) yanına getirildi. Resulullah (as) dört defa da onun elini kesmeksi-zin salıverdi. Beşinci defa yine hırsızlık yapıp getirildiğinde bu defa elini kes­ti. Aynı köle altıncı kez hırsızlık etti bu defa bir ayağı kesildi. Yedinci kez hırsızlık yaptı yakalandı ve Resulullah (as) diğer elinin kesilmesini emretti. Aynı köle sekizinci kez hırsızlık yapınca diğer ayağı da kesildi.

"el-Vadıha" adlı eserde ise adeta bu haberin devamı yerahyor; Resulul-lah'a (as) bir hırsız getirildi, Resulullah (as), "onu öldürün" diye. emretti. Sa­habeler: "Ey Allah'ın elçisi! O yalnızca hırsızlık yaptı" dediler. Resulullah (as), "(elini) kesiniz" dedi. Sonra bir başka hırsız getirildi. Resulullah (as), "onu öldürün" dedi. Sahabeler, "ey Allah'ın elçisi o yalnızca hırsızlık yaptı" dediler. Resulullah (as), "elini kesiniz" buyurdu. Bu adam dört kez hırsızlık yapmış olacak ki her defasında birer olmak üzere iki eli ve iki ayağı kesilin-ceye kadar cezası sürdü. Bu adam daha sonra Ebu Bekir döneminde onun ganimet mallarını çaldığı için Öldürülmesini emretti ve Öldürüldü.

Bu olay pek çok alime göre yalnızca bu adama özgüdür. Yalnız bu cümleden olarak İmam Malik'in arkadaşı olan Ebu'l Musab'ın, "hırsız beşinci kez çaldığında öldürüldü" haberine de dikkat edilmelidir. Ebu Davud'da ise, "Resulullah (as) beşinci kez hırsızlık yapan kişinin öldürülmesini ve bir ku­yuya atılmasını emretti" hadisini görüyoruz. [499]

 
Zalim Yöneticilerin Öldürülmesi
 

Resulullah'a (as) zalim yöneticilerin öldürülmesi hususu sorulduğunda, "namaz kıldıkları müddetçe bayır" diye cevap verdi ve şöyle devam etti: "Sizin en hayırl...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Cihad
« Posted on: 28 Mart 2024, 17:59:30 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Cihad rüya tabiri,Cihad mekke canlı, Cihad kabe canlı yayın, Cihad Üç boyutlu kuran oku Cihad kuran ı kerim, Cihad peygamber kıssaları,Cihad ilitam ders soruları, Cihadönlisans arapça,
Logged
02 Aralık 2019, 15:50:13
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #1 : 02 Aralık 2019, 15:50:13 »

Esselamu aleyküm.rabbim bizleri İslam yolunda Allah yolunda cihad eden rahmete kavuşan kullardan eylesin inşallah...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

03 Aralık 2019, 08:21:52
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.947


« Yanıtla #2 : 03 Aralık 2019, 08:21:52 »

Aleyküm selâm. Rabbim bizleri hâk İslâm yolunda cihad edenlerden eylesin inşaAllah
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes