> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > el-İhtiyar  > Karısının akrabalarını ziyaret etmemesine yemin
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Karısının akrabalarını ziyaret etmemesine yemin  (Okunma Sayısı 882 defa)
22 Mart 2011, 12:43:41
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 22 Mart 2011, 12:43:41 »



Karısının Akrabalarını Ziyaret Etmemesine Yemin:

 

Bir kimse karısının haksız yere evden çıkmamasına yemin ederse, bu yemini insanlann vâcib olarak değil de, hak olarak saydıklan, kadının ana, baba ve mahrem akrabalannı ziyeret etmesine, onlann düğünlerine ve hasta ziyaretlerine gitmesine mâni olmaz. Ebû Yûsuf dan rivayet edilen bir görüşe göre; bir kimse kansının, ailesini ziyaret etmemesi için yemin ederse, kansı -başkalanm değil- sadece anne ve babasını ziyaret edemez. Anne ve babası yoksa, mahrem akrabalannı ziyaret edemez. Boşanmış annesi de ailesi sayılır. Babası annesinden başka bir kadınla, annesi de babasından başka bir erkekle evlenmişse; annesinin evi değil de, babasının evi âilesidir.

Bir kimse Bağdat'a gitmemeğe yemin eder de oraya gitme kastıyla evinden çıkıp yola koyulursa, bulunduğu şehrin varoşlannı geride bırakmadıkça yeminini bozmuş olmaz. Ama cenaze için evden Çıkmamaya yemin etmesinde hüküm bunun hilâfınadır. Bu şekilde yemin eden kimse evden dışan çıkmakla yeminini bozmuş olur. Çünkü Bağdat'a gitmek seferdir.  Şehrin varoşlannı geride bırakmadıkça sefere başlanmış olmaz. Ama cenazeye gitmek böyle değildir.

Bir kimse izni olmadan kansının içeri giremiyeceğine yemin edince, karısının her içeri girişte izin alması gerekir: Çünkü bu yasak kadının bütün girişlerini kapsar; ancak izinli girişi hâriç... Zira bu sanki kadına; binek üzerinde giriş ve duvardaki bir gedikten içeri giriş hâriç, demek gibidir. Bununla da yemin bozulmaz.

Her girişte izin alması şarttır. Yemin eden erkek sadece bir giriş için izin vermeğe niyyet ettiğini söylerse, sözü doğru kabul edilir. Çünkü sözünün bu mânaya gelmesi muhtemeldir.

Ebû Yûsufdan rivayet edilen bir görüşe göre; erkeğin bu sözü diyaneten doğru kabul edilmez. Çünkü bu sözü zahirin hilâfınadır. Evden çıkmamak için edilen yemin de böyledir. Eğer erkek; 'her istediğinde izin almalısın' diye yemin eder de, kansı bir çıkıştan sonra bir daha çıkarsa, yemin bozulmaz. Bundan sonra onu yasaklar ve kadın dışan çıkarsa, yemin bozulur. Eğer; 'sana izin vermem müstesna* derse; tek bir izin vermesi yeterli olur: 'Ben sana izin verinceye kadar çıkamazsın' diye yemin etmesi halinde de aynı hüküm geçerlidir. Böyle demekle, izni yeminin gayesi yapmış olur. Zira 'kadar' kelimesi gaye ve intiha mânasındadır. Gaye mevcud olunca, yemin sona ermiş olur.

Kansı uyumakta iken eve girmesine izin verirse, sahih olur. Bu, sağır olması halinde kadına verilen izin gibi olur. Bir görüşe göre denildi ki; bu durumda kadın o izin hakkında bilgi sahibi olmadığından dolayı, verilen bu izin sahih olmaz. Koca eve girme izni verir de, kadının bu izinden haberi olmaksızın eve girerse, yemin bozulur.

Ebû Yûsuf dedi ki; 'verilen izin mutlak olduğu için yemin bozulmaz ve bu giriş hakkı nzada olduğu gibi, izin vermekle tamamlanır.'

Ebû Hanîfe ile İmam Muhammed'e göre izin; bildirimde bulunmaktır. Burada böyle bir şey mevcut değildir. Çünkü bilgi vermeden ve anlatmadan bildirim tahakkuk etmez. 'Eve giremezsin; ancak benim nzam hâriç' dedikten sonra; 'razı oldum' demesi, ama bunu kansının işitmemesi durumundaki nzada ise, hüküm bunun hilâfınadır.

Çünkü   nza,   hoşnutsuzluğu   gidermektir   ve   bu kadının duymaması, bilmemesi ile de tahakkuk eder. Çünkü nza; kalbî bir iştir.

'Emrim olmadan eve giremezsin' der de sonra eve girmesini emreder, ancak kansı bunu duymaksızın eve girerse, yemini bozulmuş olur. Bu hususda icmâ edilmiştir. Çünkü emir; memuru ilzam etmektir. Şer'î emirlerde olduğu gibi, memurun (yani kendisine emir verilenin) bunu duyması şarttır. 'Benim bilgim olmadan evden çıkmayacaksın' diye yemin eder de, kansı onun gözü önünde evden çıkar ve o da karısına mâni olmazsa, yemini bozulmaz. Çıkmasına izin verir de, kansı ona bilgi vermeden çıkarsa; İmam Muhammed'e göre yemini bozulmaz. Çünkü ona izin verince, onun evden çıkacağını bilmiş ve kansı da onun bilgisi ile çıkmış olmaktadır.

'Şu dara girmeyeceğim' diye yemin eden kimse; orası sonradan harap olup boş bir arsa haline gelse de, o yere girmesiyle yemini bozulur. Fakat belirtilmeksizin her hangi bir dâr için bu yemin edilmişse, o zaman yemin bozulmaz. Ev için edilmiş yeminlerde ise, yukarıdaki her iki durumda da yemin bozulmuş olmaz: Çünkü dâr kelimesi hakikaten ve örfen arsanın adıdır. Bina ise, ondaki bir sıfattır. Çünkü bina arsa ile ayakta durur. Bu sebeple bina yıkılıp gittikten sonra da, oraya dâr adı verilir. Arap şiirlerinde yıkılıp harap olmuş diyarlara ağıt yakılırken oralara dâr denmesi de bunun en kuvvetli şahididir. Yalnız gaip vasıfta muteberdir. Bilindiği gibi tarif ve belirleme işaretlerle de yapıldığından, hazırdaki şey için vasıflamada bulunmak alışılmadık bir şey olup, geçersizdir.

Ev (beyt) kelimesi ise, içinde gecelenen yerin adıdır. Arsa; eğer üzerinde bina varsa, gecelemeğe elverişli bir yer olur. Bina yıkılıp yok olduktan sonra orada ev vasfı kalmaz. Hatta demişler ki; tavan yıkılsa da duvarlar kalsa, orada geceleme imkânı hâlâ mevcud olduğundan yemin bozulur. Ev yıkıldıktan sonra yeniden yapılsa, oraya girmekle yemin bozulmaz. Ama dâr'a girmemeğe yemin edilmişse, yukandaki durumlarda yemin bozulur. Çünkü yıkıldıktan sonra ev adı ortadan kalkar. Ama yıkıldıktan sonra dâr adı devam eder. Bunu daha evvel anlatmıştık.

Dâr; bostana, hamama, mescide veya eve çevrilir de oraya girerse; başka bir isim ve sıfatın meydana gelmesiyle eski isim ve sıfat değişikliğe uğradığından dolayı yemin bozulmaz. Orası denize veya nehire çevrilirse, aynı hüküm geçerli olur. Bahçeye ve hamama çevrildikten sonra orada başka bir dâr inşa edilmesi durumunda da aynı hüküm geçerlidir. Yani açıkladığımız sebepden dolayı, yemin bozulmaz.

Eve girmeyeceğine yemin eden kimse Kabe'ye, mescide, havraya, kiliseye girerse; yemini bozulmaz: Çünkü örfe göre bu gibi yerlere ev denilmez. -Evvelce de açıkladığımız gibi- ev; içinde gecelenen ve gecelemek için hazırlanmış olan yerdir. Yukanda sayılan yerlerde ise, böyle bir mâna yoktur.

Bir kimse falanın evine girmemeğe yemin eder ve kendisi ile falan adam seferde olup çadır, hayme ve otağ kurmuşlarsa; ev kelimesiyle bu gibi şeylere niyyet ettiğini söylerse, sözü hüküm bakımından değil de, diyaneten doğru kabul edilir.

'Şu dara girmeyeceğim' diye yemin eden bir kimse oranın damına çıksa, yemini bozulur: Çünkü dam da, dânn bir bölümüdür. Tıpkı itikâftaki kimse için de mescidin damının mescidin bir bölümü sayılması gibi... Kapı üzerine kilitlendiğinde kişinin dışan çıkma imkânını bulamadığı her yer dâr'dan sayılır. Darın holüne girse de, üzerine kapısı kapanabilse, darın kendisine girmiş sayılır ve böylece de yemini bozulur: Çünkü orası da dardan sayılır. Aksi halde dara girmiş sayılmaz: Çünkü orası dardan sayılmaz. Sadece bir ayağını içeri koysa; dişansıyla içerisi aynı seviyede ise veya dışansı içerisine nisbetle daha aşağı seviyede ise, yemini bozulmaz. Ama içerisi dışansına nisbetle daha aşağı seviyede ise, yemini bozulur. Zira bu durumda bedeninin ağırlığı, içerideki ayağının üzerine gelir ve dolayısıyla içeri girmiş sayılır.

'Şu eve girmeyeceğim* diye yemin eden kimse o anda evin içinde bulunuyorsa, oturması ile yemini bozulmaz: Çünkü söylediğimiz gibi, bu durumda yeminden sonra o içeriye girmiş olmamaktadır.

Falanın evine girmemeğe yemin eden ve oraya girme niyyeti de olmayan bir kimse, falanın mülkü olsa da, olmasa da; onun kalmakta olduğu eve girerse, yemini bozulur. Çünkü ev örfen ona izafe edilmektedir. Ama falanın bineğine binmemeğe veya onun kölesini kendi hizmetinde kullanmamaya yemin eden bir kimse ondan kiraladığı bineği biner veya onun kölesini ücret karşılığında kendi hizmetinde kullanırsa, yemini bozulmaz. Çünkü bu takdirde binek ve köle âdete göre ona izafe edilmez.

Falanın mülkü olan ama, bir başkasının kalmakta olduğu bir eve girerse; bir rivayete göre yemini bozulmaz. Çünkü ev, içinde oturmakta olan kimseye izafe edilir.

İmam Muhammed'den rivayet edilen bir görüşe göre; ev, aslına mâlik olması sebebiyle sahibine ifzafe edilir. Menfaatine mâlik olması sebebiyle de kiracısına izafe edilir. Bunların ikisi de doğrudur.

Falanın evine girmemeğe yemin eden bir kimse kendisiyle falanın müşterek malı olan ve fakat içinde falanm ikamet etmekte olduğu bir eve girerse, yemini bozulmaz.

Falanın arazisini ekmemeğe yemin eden bir kimse kendisiyle falanın müşterek malı olan bir araziyi ekerse, yemini bozulur. Çünkü arazinin her bir parçası arazidir. Ama evin her bir bölümüne nominal olarak ve örfen ev denilemez.

Falan kadının evine girmemeğe yemin eden bir kimse o kadına âit olup ancak kocasının ikamet ettiği bir eve girerse, yemini bozulmaz. Çünkü ev, içinde ikamet eden kimseye izafe edilir.

Bir kimse falanın evine girmemeğe yemin eder de, o şahsın içinde oturmakta olduğu bir evi ve bir de gelir getiren bir evi varsa; ve kendisi de onun gelir getiren evine girerse, yemini bozulmaz.

Bir kimse falanın dânna girmemeğe yemin eder de, o dardaki bir bahçeye girerse; o bahçe darın bitişiğinde ise, yemini bozulmaz. Ama bahçe o darın ortasında ise, yemini bozulur. [34]




[34] Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsılî, El-İhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayınları: 3/364-368.


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Karısının akrabalarını ziyaret etmemesine yemin
« Posted on: 19 Nisan 2024, 18:40:47 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Karısının akrabalarını ziyaret etmemesine yemin rüya tabiri,Karısının akrabalarını ziyaret etmemesine yemin mekke canlı, Karısının akrabalarını ziyaret etmemesine yemin kabe canlı yayın, Karısının akrabalarını ziyaret etmemesine yemin Üç boyutlu kuran oku Karısının akrabalarını ziyaret etmemesine yemin kuran ı kerim, Karısının akrabalarını ziyaret etmemesine yemin peygamber kıssaları,Karısının akrabalarını ziyaret etmemesine yemin ilitam ders soruları, Karısının akrabalarını ziyaret etmemesine yeminönlisans arapça,
Logged
19 Temmuz 2020, 17:39:30
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.663


Site
« Yanıtla #1 : 19 Temmuz 2020, 17:39:30 »

Esselamu aleyküm Rabbim bizleri ilim öğrenen kullarından eylesin Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

20 Temmuz 2020, 11:20:42
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.957


« Yanıtla #2 : 20 Temmuz 2020, 11:20:42 »

Aleyküm Selâm. Paylaşım için Allah razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes