> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > el-İhtiyar  > Emanet malın başka şeylere karıştırılması
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Emanet malın başka şeylere karıştırılması  (Okunma Sayısı 744 defa)
31 Mart 2011, 17:12:09
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 31 Mart 2011, 17:12:09 »



Emanet Malın Başka Şeylere Karıştırılması:




Emanet malı birbirinden ayırt edilemeyecek şekilde başka mal ile karıştıran onun kıymetini öder: Bu Ebû Hanîfe'ye göredir. Kıymetini ödedikten sonra emanet sahibi artık ona başka bir şey yapamaz. Emanet malın başka şeylere karıştırılması, şu şekillerde olur:

1-Aynı cins malların birbiriyle karıştırılması; meselâ buğdayın buğdayla, arpanın arpayla, beyaz dirhemlerin beyaz dirhemlerle, siyah dirhemlerin siyah dirhemlerle karıştırılması gibi.

2- Muhtelif cins malların birbiriyle karıştırılması; meselâ buğdayın arpayla, sirkenin zeytinyağıyla karıştırılması gibi.

3-Sıvının kendi cinsinden olan başka bir şeyle karıştırılması; Ebû Hanîfe'ye  göre bu karıştırmaların üç çeşidinde de emanet mal zayi olmuş olur ve emanetçinin emanet malın kıymetini sahibine Ödemesi gerekir. Ödeyince de sahibinin onunla alâkası kesilmiş olur. İmameyn'e göre de ikinci durumda hüküm böyledir.  Çünkü bu, emanet malın maddeten ve manen   telef edilmesi   demektir.   Birinci   durumda  İmameyn'e  göre emanetçi dilerse mal  sahibine zararda ortak olur, dilerse onun kıymetini öder.    Çünkü hakkının aynısını (emanetin kendisini) alması imkânsız olduğundan, onun mânasını (kıymetini) de alması imkânsız değildir. Bu bir bakıma emaneti telef etmektir, bir bakıma da değildir. Şu halde o bunlardan dilediği şıkkı tercih eder.

Üçüncü durumda ise; Ebû Yûsuf a göre çoğunluk nazar-ı itibara alınarak, az olan çok olana tâbi kılınır. İmam Muhammed'e göre bu üç durumun hepsinde mudi ile emanetçi zarara ortak olurlar. Çünkü radâ, yani süt emme bahsinde de aslı anlatılacağı gibi, İmam Muhammed'e göre karışımlarda bir cins diğerine gâlib olamaz. Dirhemleri dirhemlerle, dinarları da dinarlarla karıştırmak, üçüncü şekle göre eritmek sayılır. Çünkü bunlar eritilince sıvı olurlar.

Ebû Hanîfe'nin bu mes'eledeki görüşünün açıklaması şudur; bu emanetin her üç şekle göre telef edilmesi demektir. Çünkü mudi hakkının aynısına kavuşma imkânını bulamamaktadır. Zararın taksimi ortaklığın gereklerindendir. Halbu ki, burada ortaklık yoktur ki, zarar ikisi arasında taksim edilsin. Mudi, emanet malı başka mallarla karıştıran emanetçiyi ibra ederse, o tazminat ödemekten temelli kurtulur. İmameyn'e göre ise, karışımda ortaklık taayyün eder ve ortaklığın gereği olarak, zararı ikisi paylaşırlar.

Emanetin bir kısmını harcayıp sonra onun yerine malından koyar ve onu da geriye kalan kısım ile karıştırırsa, yine hepsinin kıymetini öder: Bu, açıkladığımız gibi bir telefıyettir. Fakat kendisinin dahli olmaksızın karışırsa, emanetin sahibine zararda ortak olur: Bu hükümde ittifak vardır. Dahli olmadığı için tazminat ödemesi gerekmez. Bunun bir ortaklık olduğu taayyün eder ve zararın karşılanmasında ortaklık hükümleri câri olur.

Emanetçi emanet mala binmek, giymek ve hizmet ettirmek, yahut ayrıca başka birisine emanet etmek şeklinde tecavüzde bulunur ve sonra da bu tecavüzü kalkarsa, mal sahibine bir şey Ödemez: Çünkü tazminat ödemeyi gerektiren sebep ortadan kalkmıştır. İlk emrin mutlak olması sebebiyle emaneti koruyan elin hükmü bakidir. Çünkü bu, hak sahibi cihetinden kalkmış değildir. Ama aykırı bir unsur mevcud olduğundan dolayı hükmü kalkmıştır. Fakat daha sonra bu aykın unsur ortadan kalktığı için, ilk emrin hükmü geri gelir. Fakat emaneti ayrıca emanete verir de, ikinci emanetçi yanında zayi olursa; tazminat ödemek sadece birinciye düşer (Ebû Yûsuf, İmam Muhammed): İmameyn dediler ki; emanetin sahibi dilediğine ödetir. Çünkü birinci emanetçi açıkladığımız gibi emre muhalefet etmiştir. İkinci emanetçi de sahibinin izni olmadan başkasının malını eline almakla haddi aşmıştır. Tazminatı birinci öderse, o gidip bunu ikinci emanetçiden isteyemez. Çünkü birinci emanetçi tazminat Ödemekle emanet mala sahip olmuş olur. Bu takdirde ikinci emanetçiye kendi malını emanet etmiş olur. Ama tazminatı ikincisi öderse, ödediğini birinciden isteyebilir. Çünkü bu zarar ona birinci emanetçi sebebiyle bulaşmıştır. Ebû Hanîfe'ye göre kusur birinciden kaynaklanmaktadır. Zira sırf emanetin birinci tarafından ikinciye verilmiş olması tazminatı gerekli kılmaz. Öyle ki, birincisi hazırken emanet mal ikincinin yanında telef olursa, tazminat ödemez. Ama birinci gâib olursa, muhafaza vazifesini terk etmiş olur ve tazminat ödemesi gerekir. Ama ikincisi bu vazifeyi terk etmiş değildir.

Mal sahibi emaneti geri ister de, emanetçi onu inkâr eder ve dönüp itiraf ederse, tazminat öder: Zira geri istemekle emanet akdi sona erer ve inkâr eden emanetçi de gasbeden durumuna düşer. Bundan sonra itiraf etmekle de emaneti sahibinin naibine geri verme durumu meydana gelmiş değildir. Ama evvelâ muhalefet edip, sonra muvafakat etme mes'elesi böyle değildir. Zira emanetin üzerinde bulunan koruma eli kalkmamıştır ve emaneti sahibinden başkasının yanında inkâr ederse, tazminat ödemekle mükellef olmaz.

İmam Züfer dedi ki; tazminat ödemekle mükellef olur. Çünkü o emaneti inkâr etmiştir.

Bizim görüşümüze göre; emaneti korumak maksadıyla inkâr eder görünmüştür ki, kötü niyyetliler o emanet mala tamahlanmasınlar. Olabilir ki emanetçi yanında duran kimseden emanete karşı bir zarar gelebileceğinden korktuğu için onu inkâr etmiştir. Emanetçinin emaneti mal sahibinin yanında inkâr etmesinde böyle bir mâna yoktur. İnkâr ettikten sonra emanet malı getirir de sahibi ona; 'bırak, senin yanında emanet olarak kalsın' der ve emanet mal o emanetçinin yanında telef olursa; sahibinin malı ondan almaya  imkânı olur da almazsa, emanetçi

tazminat ödemez. Çünkü malı onun yanında yeni bir emanettir. Malını ondan almış ve yeniden ona emanet bırakmış gibi olur. Ama sahibine o malı alma imkânı tanımazsa, telef olması halinde tazminat öder. Çünkü emaneti sahibine geri verme fiili tamamlanmamıştır.

Mudi tarafından yasaklanmaz ve yol da emniyetli olursa, taşıtması ve zahmeti olsa bile, emanetçinin emaneti kendisiyle birlikte yola götürmeye hakkı vardır: Çünkü verilen emir mutlaktır. Her hangi bir kayda tâbi değildir. Yol emniyetli ise, umumiyetle yolculuk selâmetli geçer. Bu sebeple vasi ve baba böyle bir hakka sahip olurlar. Ama umumiyetle telef olma durumuyla karşılaşıldığı için, emanetçi emanet malı deniz yolculuğunda kendi yanında götüremez.

İmameyn dediler ki; emanetçi emaneti kendi yanında yola götürme hakkına sahip değildir. Ancak taşıma ve masraf imkânı varsa bunu yapabilir. Çünkü açıkça görüldüğü gibi, emanetçi taşıma masraflarına katlanmaya razı değildir.

Bizim görüşümüze göre; emanetçinin emaneti koruma hususunda kendisine verdiği emre uymasının mecburi olması sebebiyle, emanetçi sefere çıkarken emaneti beraberinde götürmek mecburiyetindedir. Emanetçi emanet sahibinin emaneti yolculuğa çıkarken yanında götürmesini yasaklamasına uymak mecburiyetinde değildir. Emanetçi hususen göçebe ise, bu yasağa hiç mi hiç, uymaya mecbur değildir. Çünkü onun yazın ayrı, kışın ayrı yere geçme mecburiyeti vardır. [7]




[7] Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsılî, El-İhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayınları: 2/352-355.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Emanet malın başka şeylere karıştırılması
« Posted on: 09 Mayıs 2024, 08:31:04 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Emanet malın başka şeylere karıştırılması rüya tabiri,Emanet malın başka şeylere karıştırılması mekke canlı, Emanet malın başka şeylere karıştırılması kabe canlı yayın, Emanet malın başka şeylere karıştırılması Üç boyutlu kuran oku Emanet malın başka şeylere karıştırılması kuran ı kerim, Emanet malın başka şeylere karıştırılması peygamber kıssaları,Emanet malın başka şeylere karıştırılması ilitam ders soruları, Emanet malın başka şeylere karıştırılmasıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes