> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > El-Bidaye Ven Nihaye > Hîcretîn Otuzbeşîncî Senesi Hz. Osman´ın Öldürülmesi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Hîcretîn Otuzbeşîncî Senesi Hz. Osman´ın Öldürülmesi  (Okunma Sayısı 1158 defa)
03 Aralık 2010, 11:09:37
Esila

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 967


« : 03 Aralık 2010, 11:09:37 »



Hîcretîn Otuzbeşîncî Senesi Hz. Osman´ın Öldürülmesi

Hicretin Yirmidokuzuncu Senesi

Hicretin Otuzuncu Senesi

Hicretin Otuzuncu Senesinde Vefat Eden Zatlar.

Übeyb.Ka´b.

Cebbar B.Sahr.

Hatîb B. Beltaa.

Tüfeyl B. Harts.

Abdullah B. Ka´b B. Amr El-Mazînî

Abdulahb. Maz´un.

Îyazb.Züheyr.

Mesudb. Rebla.

Mamerb. Eblserh.

Ebu Üseyd.

Hicretin Otuzbîrinci Senesi

Fars Hükümdarı Kîsra Yezdücürd´ün Öldürülmesi

Hicretin Otuzikincî Senesi

Hicretin Otuzikincî Senesinde Vefat Eden Meşhur Şahsiyetler.

Abbas B. Abdülmuttalîb.

Abdullah B. Mesud.

Abdurrahman B. Avf

Ebu Zerr El-Gîfarî

Hicretin Otuzüçüncü Senesi

Hîcretîn Otuzdördüncü Senesi

Hîcretîn Otuzbeşîncî Senesi Hz. Osman´ın Öldürülmesi

Mısır´daki Asi Grupların İkinci Kez Hz. Osman´a Gelmeleri

Müminlerin Emirî Hz. Osman´ın Kuşatma Altına Alınması

Fasıl

Hicretin Yirmidokuzuncu Senesi


Hz. Osman, bu senede Ebu Musa el-Eş´arf yi -altı sene, başka bir ri­vayete göre ise üç sene görev yaptıktan sonra- Basra valiliğinden alıp yerine Abdullah b. Amir b. Kürz b. Rebia b. Habib b. Abdi Şems´i vali ola­rak atadı. Abdullah b. Amir, Hz. Osman´ın dayısı oğluydu. Yinnibeş ya­şındaki Abdullah b. Amir´in komutasına Ebu Musa ile Osman b. Ebu´l-As´ın ordularını verdi. Abdullah b. Amir, Basra´da altı yıl valilik yaptı.

Bu senede Abdulllah b. Amir, Fars illerini fethetti. Vakidî ile Ebu Ma´şer bu görüştedirler. Seyf b. Ömer´e göre ise Fars illeri, hicretin yir-midokuzuncu senesinden önce fethedilmiştir. Doğrusunu Allah bilir.

Bu senede Hz. Osman, Peygamber camiini genişletti. Batn-ı Nah-le´den getirilen kireçle sıvadı. Nakışlı taşlarla süsledi. Sütunlarını mu­rassa taşlardan yaptırdı. Tavanını sacla kaplattı. Mescidin uzunluğu 160, zira genişliği ise 150 zira oldu. Mescitte altı kapı açtı. Hz. Ömer´in zamanında da mescidin kapılan altı taneydi. Hz. Osman, mescidi geniş­letme ve onarma faaliyetine hicri yirmidokuzuncu senenin rebiyülevvel ayında başladı.

Bu senede Hz. Osman insanlara hacc ettirdi. Kendisi için Mina´da bir çadır kuruldu. Bu, Hz. Osman´ın Mina´da kurduğu ilk çadır oldu. Hz.Osman, bu senede namazı dört rekat olarak kıldı. Birçok sahabe onun bu hareketini protesto etti. Mesela Ali, Abdurrahman b. Avf ve Abdullah b. Mesud gibi zatlar bu hareketine karşı çıktılar. Hatta îbn Mesud şöyle demişti: "Şu dört rekata ne demeli İkisi kabul edilebilir." îbn Cerir´in rivayetine göre Abdurrahman b. Avf la tartışan Hz. Osman, ona şöyle dedi:

- Ben, Mekke´den evliyim (onun için namazı dört rekat olarak kıl­dım).

- İyi ama senin Medine´de ailen vardır. Senin: "Mekke´den evli­yim." demene bakarsak şu anda senin hanımın Medine´dedir. Ve istedi­ğin zaman Medine´den çıkıyor, istediğin zaman ikamet ediyorsun. Mek­ke´ye de istediğin gibi girip çıkıyorsun.

- Benim Taif te malım vardır. Haccımı ifa ettikten sonra gidip Ta-if teki malıma bakmak istiyorum.

- Seninle Taif arasında üç günlük yol vardır.

- Yemenlilerden bir grup ikamet halinde namazın iki rekat kılma-

cağını iddia etmişler. Benim de burada iki rekat namaz kıldığımı görür­lerse bunu kendileri için bir delil sayarlar.

- Rasûlullah (s.a.v.), kendisine vahyin indiği ve Müslümanların az oldukları o günlerde, ayrıca Ebu Bekir´le Ömer zamanında da Mina´da namazın iki rekat olarak.kılındığını biliyorsun. Sen de halifeliğinin ilk zamanlarında burada namazı iki rekat olarak kılıyordun.

Hz. Osman, sustu ve:

- Bu, benim görüşümdür, dedi. [1]



Hicretin Otuzuncu Senesi


Bu senede Said b. As, Taberistan´ı fethetti. Buraya gazaya giden ilk kimse Said b. As´tır. Seyf b. Ömer´in anlattığına göre Taberistan halkı, daha önce Süveyd b. Mukrin´le barış antlaşması yapmış ve İsbehbez-ha´nın verdiği mal karşılığında artık oraya saldırılmamasını istemiş­lerdi. Doğrusunu Allah bilir.

Medainf nin anlattığına göre Said b. As, aralarında Hasan ve Hüse­yin ile dört Abdullah, Hüzeyfe b. Yeman ve çok sayıda sahabenin bulun­duğu bir ordu ile Taberistan üzerine gitmiş, birçok beldelere uğramış, bol miktarda mal elde etme karşılığında bu beldelerin halkı ile barış antlaşması yapmıştı. Nihayet Curcan´a bağlı bir beldeye varmış, ora halkı ile savaşmışlar, hatta korku namazını kılmak mecburiyetinde kalmışlardı. Said b. As, Rasûlullah (s.a.v.)´m korku namazını nasıl kıl­dığını Hüzeyfe´ye sormuş, o da kendisine anlatmış ve anlattığı şekilde Said b. As, korku namazını kıldırmıştı. Sonra kale halkı Said´den aman dilemiş, o da onlardan bir tek kişiyi dahi öldürmemek üzere onlara eman vermişti. Bunun üzerine onlar da kale kapısını açmışlardı. Fakat Said, bir kişi dışında onların tamamını öldürmüş ve kaledeki bütün eş­yayı ele geçirmişti. Beni Nehd kabilesinden birisi, ganimetler arasında üzerinde büyük bir kilidin bulunduğu bir sandık bulmuş ve içinde mü­cevherat olduğunu sanmıştı. Bu durumu haber alan Said, Beni Nehdli adama sandığı getirmesini emretmiş, sandık getirilip kilidi kırılınca içinde ikinci bir sandığın olduğu görülmüştü. O sandık da açıldığında içinde kırmızı bir bez bulunmuştu. Bu bezi açtıklarında içinde sarı bir bezin olduğu görülmüş, sarı bezi açtıklarında da içinde koyu kırmızı renge boyanmış iki testis ve bir gül bulmuşlardı. Şairin biri de, bu iki şeyle Beni Nehdli adamı hicvedip şöyle demişti:

"Âlicenâb kimseler, esir ve ganimetler elde ederek geri dönerler. Beni Nehdli adam ise, bir sandık içinde iki testis ve kırmızı bir gül buldu.

Bunlar çok şeylerdir. Onun için onlar, bunu ganimet saydılar. Sakın ola ki yanümayasın."

Dediler ki: Daha sonra Cürcanlılar, Said b. As´ın kendileriyle yapmış olduğu barış antlaşmasını ihlal ettiler. Antlaşma gereğince ödeme­leri gereken 100.000 veya 200.000 yahut 300.000 dinarı vermek isteme­diler. Bundan sonra ileride de inşaallah anlatacağımız gibi Yezid b. Mü-helleb, bir orduyla üzerlerine gönderildi.

Hicretin otuzuncu senesinde Hz. Osman, Velid b. Ukbe´yi Küfe vali­liğinden alıp yerine Said b. As´ı atadı. Velid´in valilikten azledilmesinin sebebi şuydu: Bir gün sabah namazını cemaata dört rekat olarak kıldır­mış, sonra dönüp: "Daha da artırayım mı " diye sormuş, cemaattan biri de: "Bu günden sonra artık seni ziyaret etmeyeceğiz." demişti- Bundan sonra kendisiyle aralarında anlaşmazlık ve düşmanlık bulunan bir top­luluk, Hz. Osman´a gidip Velid´i şikayet etmişlerdi. Şikayetçilerden biri gidip Velid´i içki içerken gördüğünü, bir başkası da onun içki kustuğunu gördüğünü söylemişti. Hz.Osman da Velid´in getirilmesini ve içki içme haddine çarptırılmasını emretmişti. Anlatıldığına göre Hz. Ali, getiri­len Velid´in elbiselerini üzerinden çıkarmış, Said b. As da onu Hz.Os­man´ın huzurunda kırbaçlamış ti. Hz.Osman, onu valilikten azletmiş, yerine Küfe valiliğine Said b. As´ı atamıştı.

Hicretin otuzuncu senesinde Hz. Osman´ın parmağında bulunan peygamber yüzüğü Eriş kuyusuna düştü. Bu kuyu, Medine´ye iki millik mesafede bir yerdeydi. Kuyular arasında suyu en az olandı. Çok masraf yapılmasına ve çokça aranmasına rağmen şu zamana kadar dahi o yü­zük bulunamamıştır. Bundan sonra Hz. Osman, parmağına gümüşten bir yüzük taktı. Üzerine de Muhammedün Rasûlullah (s.a.v.) ibaresini yazdırdı. Hz. Osman öldürüldüğünde bu ikinci yüzük kayboldu. Kimin aldığı bilinemedi.

İbn Cerir, Peygamber (s.a.v.)´in Önceleri altın, sonra gümüş bir yü­zük taktığını, Hz. Ömer´i Kisra´ya, Dıhye´yi de Kayser´e gönderdiğini anlatan uzun bir hadis nakletmiş tir. Hz.Osman´ın kuyuya düşürdüğü yüzük, önceleri Peygamber (s.a.v.)´in parmağında idi. Onun vefatından sonra halife Ebu Bekir´in parmağında idi. Onun da vefatından sonra halife Ömer´in parmağında idi. Onunda vefatından sonra halife Os­man´ın parmağında altı yıl müddetle kaldı. Sonra Eriş kuyusuna düştü. Hicretin otuzuncu senesinde Şam´da Muaviye ile Ebu Zerr arasında an­laşmazlık baş gösterdi. Ebu Zerr, Muaviye´nin bazı uygulamalarına karşı çıktı. Mal biriktiren zenginleri protesto ediyordu. însana yetecek miktardan fazla malın stok edilmesini uygun görmüyordu. Fazla malın stok olarak verilmesi gerektiğini söyleyip şu ayeti bu doğrultuda tevil ediyordu.

"Altın ve gümüşü biriktirip Allah yolunda sarfetmeyenlere can ya­kıcı bir azabı müjdele." (et-Tevbe, 34.)

Muaviye, onu bu görüşlerini yaymaktan men ediyor ama o Muavi­ye´nin ikazlarına aldırış etmiyordu. Bunun üzerine Muaviye, Hz. Osman´a mektup yazarak onu Medine´ye celbetmesini taleb etti. Ebu Zerr, Medine´ye gidince Hz. Osman, bazı hareketlerinden ötürü onu kınadı. Ebu Zerr, Şam´a dönmek istediğini söyleyince Hz. Osman buna izin ver­medi. Medine´nin doğusunda Rabaza´da ikamet etmesini emretti. Bir rivayete göre Rabaza´da ikamet etmeyi bizzat Ebu Zerr´in kendisi Hz. Osman´dan taleb etmiş ve şöyle demiştir: «Rasûlullah (s.a.v.) bana şöyle demiştir: u Binalar Sel mıntıkasına ulaştığında sen oradan çık." îşte şimdi binalar da Sel mıntıkasına ulaşmıştır.» Böyle demesi üzerine Hz. Osman, Rabaza´da ikamet etmesi için Ebu Zerr´e izin verdi ve hicretin­den sonra bedevi hale dönmemesi için ara sıra Medine´ye gelmesini söy­ledi. O da böyle yaptı. Vefat edinceye kadar Rabaza´da kaldı. Hicretin otuzuncu senesinde Hz. Osman, Zevra mıntıkasında cuma günleri üçüncü ezanın okunmasını emretti. [2]



Hicretin Otuzuncu Senesinde Vefat Eden Zatlar


Şeyhimiz Ebu Abdillah ez-Zehebfye göre bu senede vefat eden şah­siyetler şunlardır: [3]



Übeyb.Ka´b


Vakidî de bu zatın hicri otuzuncu senede ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Hîcretîn Otuzbeşîncî Senesi Hz. Osman´ın Öldürülmesi
« Posted on: 30 Nisan 2024, 14:35:27 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Hîcretîn Otuzbeşîncî Senesi Hz. Osman´ın Öldürülmesi rüya tabiri,Hîcretîn Otuzbeşîncî Senesi Hz. Osman´ın Öldürülmesi mekke canlı, Hîcretîn Otuzbeşîncî Senesi Hz. Osman´ın Öldürülmesi kabe canlı yayın, Hîcretîn Otuzbeşîncî Senesi Hz. Osman´ın Öldürülmesi Üç boyutlu kuran oku Hîcretîn Otuzbeşîncî Senesi Hz. Osman´ın Öldürülmesi kuran ı kerim, Hîcretîn Otuzbeşîncî Senesi Hz. Osman´ın Öldürülmesi peygamber kıssaları,Hîcretîn Otuzbeşîncî Senesi Hz. Osman´ın Öldürülmesi ilitam ders soruları, Hîcretîn Otuzbeşîncî Senesi Hz. Osman´ın Öldürülmesiönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes