> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > El-Bidaye Ven Nihaye > Hicretin Onîkîncî Senesi Hadiseleri
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Hicretin Onîkîncî Senesi Hadiseleri  (Okunma Sayısı 1400 defa)
07 Aralık 2010, 12:14:15
Esila

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 967


« : 07 Aralık 2010, 12:14:15 »



Hicretin Onîkîncî Senesi Hadiseleri

Umman Ve Mehrelllerin İrtidadları

Hicrî Onbirinci Senede Vefat Eden Meşhur Şahsiyetler.

Ümmü Eymen.

Sabit B. Akram B. Salebe.

Sabit B. Kays B. Şemmas.

Hazn B. Ebî Vehb.

Zeyd B. Hattab.

Salim B. Ubeyd.

Ebu Dücane Simak B. Hareşe1.

Şüca´ B. Vehb.

Tufeylb. Amr B. Tarif

Abbad B. Bişr B. Vakş El-Ensârî

Saîb B. Osman B. Maz´un.

Saîb B. Avvam..

Abdullah B. Süheyl B. Amr.

Abdullah B. Abdullah B. Übeyy B. Selül

Abdullah B. Ebu Bekir Es-Sıddık.

Ukkaşe B. Mlhsan.

Maanb. Adiy.

Ebu Hüzeyfe B. Utbe B. Rebia.

Ensâr´dan Yemame Savaşında Şehid Edilenler.

Hicri Onbirinci Senede Öldürülen Yalancı Peygamber Müseyleme B. Habib El-Yemamî

Hicretin Onîkîncî Senesi Hadiseleri

Halid B. Velid´în Irak´a Gönderilişi Ve Zâtü´s-Selâsîl Gazvesi

Mîzar (Senî ) Vak´ası

Velce Olayı

Ulleys Savaşı

Fasıl

Halîd B. Velîd´in Enbar´ı Fethî

Aynu´t-Temr Vak´ası

Dumetü´l-Cendel Savaşı

Hasıd Ve Mudayyah Savaşları

Firaz Savaşı

Hîcrî Onîkîncî Senede Meydana Gelen Bazı Olaylar.

Hicretin Onîkinci Senesinde Vefat Eden Şahsiyetler.

Beşîr B. Sa´d B. Salebe El-Hazrecî

Ebu Mersed El-Ğanevî

Ebu´l-As B. Rebî



Umman Ve Mehrelllerin İrtidadları


Ummanlılar arasında Zu´t-Tac Lakit b. Malik el-Ezdî adında bir adam ortaya çıkmıştı. Cahiliye döneminde buna Cülendî adı verilmişti. Bu da peygamberlik iddiasında bulunmuştu. Ummanlıların cahil in­sanları peşine takılmışlardı. Böylece Umman´a hakim olmuş, Cifer ve Abbad´ı hükmü altına almış, halkı dağlık ve deniz kıyıları olan ücra yer­lere sürmüştü. Bunun üzerine Cifer, Hz. Ebu Bekir´e haber göndermiş, kendisine takviye olarak askerler göndermesini dilemişti. Hz. Ebu Be­kir de Hüzeyfe b. Mihsan el-Himyerî ve Ezd kabilesinden Arfece el-Ba-rikfvi göndermişti, ikisinin bir araya gelip görüş birliği yaparak önce­likle işe Umman´dan başlamalarını ve Hüzeyfe´nin komutanlık yapma­sını kendilerine emretmişti. Ama Mehre´ye vardıkları zaman orada ko­muta yetkisinin Arfece´ye devredilmesini buyurmuştu.

Önceki kısımlarda da anlattığımız gibi Hz. Ebu Bekir, İkrime b. Ebu Cehil´i Şurahbil b. Hasene ile birlikte Müseyleme ve adamlarının üzerine gönderirken İkrime acele etmiş ve yalnız başına zafer kazan­mak için Şurahbil´in gelmesini beklemeden Müseyleme´ye saldırmış ve Müseyleme ile beraberindeki askerlerden darbe yemişti. Neticede geri dönerek Halid b. Velid´in gelişini beklemeye başlamıştı. Nihayet Halid gelip Müseyleme´yi mağlub etmişti. Bunu önceki kısımlarda da anlat­mıştık. Bu olay yüzünden Hz. Ebu Bekir, İkrime´ye kınayıcı bir mektup göndermiş ve mektubunda şöyle demişti: "Seni hep beladan sonra görü­yor ve işitiyorum."

Hz. Ebu Bekir, îkrime´ye gidip Umman´da Hüzeyfe ve Arfece´nin ya­nında yer almaşım emretmiş ve şöyle demişti: "Her biriniz kendi asker­lerinin komutanıdır. Ama Umman´da bulunduğunuz sürece Hüzeyfe insanların emindir. Oradaki işinizi tamamladıktan sonra Mehre´ye gi­din. Mehre´deki işinizi de tamamladıktan sonra sen Yemen´e ve Had-ramut´a git, Muhacir b. Ebi Ümeyye ile beraber ol. Umman´dan Hadra-mut´a ve Yemen´e giderken karşılaştığın mürtedlerin de cezasını ver."

ikrime, Hz. Ebu Bekir´in emrini yerine getirmek için yola çıktı. Um­man´a varmadan önce Hüzeyfe ile Arfece´ye yetişti. Hz. Ebu Bekir de da­ha önce Hüzeyfe ile Arfece´ye, Umman´a giderken veya oraya yerleştik­leri zaman îkrime´nin görüşüne uymalarını emreden bir mektup gön­dermişti. Bunlar yollarına devam ettiler. Umman´a yaklaştıklarında Cifer´le yazıştılar. Lakit b. Malik, islâm ordusunun oraya gelmekte ol­duğu haberini alınca, askerleriyle birlikte çıkıp Dübâ garnizonunda or­dugah kurdu. Dübâ, o beldelerin başkenti ve büyük panayırı durumun­daydı. Lakit b. Malik, çocukları ve malları askerlerinin arkasına yerleş­tirmişti ki; bu, savaş için onları daha da cesaretlendirsin. Cifer ile Ab-bad, Sahar mevkiinde toplanıp garnizon kurdular. Hz, Ebu Bekir´in komutanlanna haber saldılar. Hep birlikte Müslümanlarla bir araya gel­diler, iki ordu orada karşılaştı. Şiddetli bir şekilde savaştı. Müslüman­lar, büyük bir mihnete maruz kaldılar, nerede ise dönüp kaçacaklardı. Ama Cenâb-ı Allah, onlara lütuf ve keremi ile ihsanda bulunup takviye gönderdi. Beni Naciye ve Abdü´1-Kays kabilelerinden savaşçılar o anda onlara takviye olarak katıldılar. Aralarında komutanları da vardı. Bu takviye kuvvetleri Müslümanlarla birleşince Müslümanlar fetih ve za­fere nail oldular. Müşrikler dönüp kaçtılar. Müslümanlar, arkadan on­ları takibe başladılar. Müşriklerden 10.000 savaşçıyı öldürüp çoluk ço­cuklarını esir aldılar. Mallarım ve panayırdaki eşyalarını ganimet ola­rak ele geçirdiler. Ganimetlerin beşte birini Arfece adındaki komutanla Hz. Ebu Bekir´e gönderdiler. Arfece, daha sonra arkadaşlarının yanma döndü.

Mehre´ye gelince Müslümanlar, Umman´daki işlerini tamamladık­tan sonra İkrime, askerleriyle birlikte Mehre beldelerine doğru yürüdü. Mehre beldelerine saldırdı. Orada iki askeri birlikle karşılaştı. Birlik­lerden birinin başında Beni Muharib kabilesinden Misbah adındaki bir komutan, diğerinin başında Şahrit adındaki bir komutan vardı. Ama bu ikisi birbirleriyle ihtilaf halindeydiler. Bu ihtilaf da mü´minler için bir rahmet oldu. ikrime, Şahrit´e haber saldı. Kendisine katılmasını tavsi­ye etti. Şahrit de îkrime´nin bu tavsiyesine uyup ona katıldı. Böylece Müslümanlar güçlendiler. Misbah´m gücü azaldı. İkrime ona haber sal­dı. Onu Allah´a imana ve kendisine de itaata davet etti. Ancak Misbah, beraberindeki askerlerin çokluğuna ve Şahrit´e olan muhalefetine alda-nıp taşkınlığım sürdürdü. Bunun üzerine İkrime, beraberindeki asker­lerle onun üzerine yürüdü, iki ordu şiddetli bir şekilde savaştılar. Bu sa­vaş, Dübâ´da cereyan eden savaşa göre daha sert bir savaş oldu. Sonra Cenâb-ı Allah, Müslümanlara zafer ve nusret nasib etti. Müşrikler kaçtılar. Misbah da öldürüldü. Kavminden birçok asker de öldürüldü. Müslümanlar da onların mallarını ganimet olarak ele geçirdiler. Gani­met olarak ele geçirdikleri mallar arasında 1000 asil deve de vardı. İkri­me, bu ganimetleri taksim edip beşte birini Şahrit´Ie beraber Hz. Ebu Bekir´e gönderdi ve Allah´ın kendilerine nasib ettiği fethi haber verdi. Bu müjdeyi de Saib adındaki Beni Abid kabilesinden ve Mahzumîlerden biriyle gönderdi. Alcum adındaki bir adam, bu zafer hakkında şöyle bir şiir söyledi:

"Sağmal hayvanlar üzerimize geldiği zaman Cenâb-ı Allah, Şah­rit´e ve Haşimilerden nesebi belirsiz kimselere mükafat verdi.

Öyle bir mükafat M, kötüye verilen bir mükafattır. O kötü, ahde ve­fa göstermedi. Taahhüd ettiği zimmete riayet etmedi. Akrabaların um­duğu şeyi ummadı.

Ey îkrime! Eğer benim kavmimin topluluğu ve faaliyetleri olmasay­dı, çölde yollarımız daralacaktı. Biz, kardeşlerine var gücüyle uyup ria­yet eden kimseler gibi olduk. Zamanlar içinde üzerimize felaketler çök­tü."

Yemenlilere gelince, Önceki bölümlerde de anlattığımız gibi mel´un Esved el-Ansî Yemen´de zuhur ettiği zaman zayıf akıllı ve dini bütün ol­mayan birçok kimseleri saptırmıştı. Çünkü onlardan çoğunu dinden döndürmüş ve İslâm´dan uzaklastırmıştı. Kays b. Mekşuh, Firuz ed-Deylemî ve Dazeveyh adındaki üç komutan onu öldürmüşlerdi. Rasûlullah (s.a.v.)´ın vefat ettiği haberi kendilerine ulaştığı zaman Ye­menlilerin bir kısmı, içinde bulundukları şaşkınlık ve şüpheyi daha da arttırmışlardı. Allah, bizi bundan korusun. O zaman Kays b. Mekşuh, Yemen´de emir olmaya tamahlanmış, bu iş için çaba sarfetmiş, is­lâm´dan irtidad etmiş ve Yemen halkının avam tabakası kendisine uy­muştu. Hz. Ebu Bekir es-Sıddık da islâm ordusu kendilerine hızla ula­şıncaya kadar, Kays b. Mekşuh´a karşı Firuz´a ve beraberindeki arka­daşlarına yardımcı olmaları için Yemenli emir ve reislere mektup gön­dermişti. Kays b. Mekşuh, diğer iki emiri öldürmeye tutkulu idi. Ancak Dazeveyh´ten başkasını öldüremedi. Firuz ed-Deylemî, ondan saklanıp kendini korudu.

Kays, onları şöyle bir tuzağa düşürmüştü: Bir yemek yapmış, önce Dazeveyh´i davet etmişti. Dazeveyh yemeğe gelince, Kays acele davra­nıp onu Öldürmüştü. Sonra yemeğe geliresi için Firuz´a haber salmış, Firuz yolda gelirken bir kadının başka bir kadına şöyle dediğini işitmiş-ti: "Vallahi bu da arkadaşı gibi öldürülecektir." Firuz bu sözü duyunca, yarı yoldan geri dönmüş ve arkadaşlarına Dazeveyh´in öldürüldüğü ha­berini vermişti. Sonra da dayıları olan Holanhların yanına gitmiş, onla­rın yanında kendini korumuştu. Ukayl da ona yardım etmişti. Ak ve Haklılar da yardımlarını ondan esirgememişlerdi. Kays, Firuz ile Daze­veyh´in çocuklarına ve Ebna´ya saldırıp onları Yemen´den sürdü. Bunla­rın bir kısmını karaya, bir kısmını denize doğru sürgün etti. Firuz, buna karşı hiddetlendi ve kalabalık bir toplulukla ona karşı çıktı. Kays ile Fi­ruz ve taraftarları şiddetli bir şekilde savaştılar. Kays ve avam tabaka­sından oluşan askerleri hezimete uğradılar. Esved el-Ansî´nin askerle­rinin kalanları da bu savaşta yenik düştüler. Her biri bir tarafa kaçma­ya çalıştı. Kays ile Amr b. Madikerb de esir düştüler. Amr da irdidad et­miş ve Esved el-Ansî´ye bey´at etmişti. Firuz, bunları Muhacir b. Ebu Ümeyye refakatmda esir olarak Hz. Ebu Bekir´e gönderdi. Hz. Ebu Be­kir, bu ikisini azarlayıp kınadı, ondan özür dilediler. O da onların bu za­hiri mazeretlerini kabul etti, ama kalplerindeki düşüncelerini yüce Al­lah´a havale etti. Onları serbest bırakıp kavimlerine gönderdi. Rasûlullah (s.a.v.)´m valileri, onun hayatında görev yaptıkları yerlere uzun ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Hicretin Onîkîncî Senesi Hadiseleri
« Posted on: 28 Mart 2024, 18:19:27 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Hicretin Onîkîncî Senesi Hadiseleri rüya tabiri,Hicretin Onîkîncî Senesi Hadiseleri mekke canlı, Hicretin Onîkîncî Senesi Hadiseleri kabe canlı yayın, Hicretin Onîkîncî Senesi Hadiseleri Üç boyutlu kuran oku Hicretin Onîkîncî Senesi Hadiseleri kuran ı kerim, Hicretin Onîkîncî Senesi Hadiseleri peygamber kıssaları,Hicretin Onîkîncî Senesi Hadiseleri ilitam ders soruları, Hicretin Onîkîncî Senesi Hadiseleri önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes