> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Tasavvuf Dergileri > Dünya Hali > Amerika İçin Yeni Bir Başlangıç Mümkün mü?
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Amerika İçin Yeni Bir Başlangıç Mümkün mü?  (Okunma Sayısı 966 defa)
11 Eylül 2011, 17:52:55
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 11 Eylül 2011, 17:52:55 »



Dünya Hali


Aralık 2008 120.SAYI

Halil AKGÜN kaleme aldı, DÜNYA HALİ bölümünde yayınlandı.

Amerika İçin Yeni Bir Başlangıç Mümkün mü?


Amerika’nın ilk zenci başkanı olarak seçilen Barack Obama, sadece kendi ülkesinde değil bütün dünyada büyük bir heyecan ve coşkuya yol açtı. Amerikan siyasetine ilgisiz kitleler dahi 2008 seçimlerini yakından izledi. Bu heyecanın en ilginç tezahürlerinden biri bizim ülkemizde, Van’da yaşandı. Obama’nın başkan seçildiği haberini alan bir grup köylü vatandaşımız, 44. Amerikan Başkanı seçilen Obama için 44 kurban kesti!

Obama’nın bu kadar ilgi ve heyecan uyandırmasında derisinin rengi kadar vaat ettiği yeni liderlik vizyonu da etkili oldu. Dünya toplumları, duygularına, hayallerine, ideallerine tercüman olacak küresel liderler arıyor. Dünya uzun bir süredir Gandi’lerden, Aliya İzzetbegoviç’lerden, Nelson Mandela’lardan yoksun. Bölgesel ve küresel liderler ya vizyon sahibi değiller ya da küçük siyasi hesapların peşindeler. Dünya düzeni adaletten uzaklaştıkça ve maraz ürettikçe, insanların yeni lider arayışı da kamçılanıyor.

Bu manada Senatör Obama tarih yazdı ve Amerika’nın ilk zenci başkanı oldu. Fakat Başkan Obama’nın tarih yazıp yazmayacağını hep beraber göreceğiz. Obama’nın şu ana kadar yaptığı atamalar ve muhtemel hükümet üyeleri hakkındaki söylentiler, pek çok Obama taraftarını düşündürmeye başladı. “Obama’nın aklı yerinde, sezgileri güçlü ama doğru kişileri dinlemiyor” diyenlerin sayısı giderek artıyor. Başkan Obama hakkında bir şey söylemek için henüz erken. Ama endişe verici bazı işaretleri göz ardı etmek mümkün değil.

Obama’nın başkan seçilmesi, köklü yapısal sorunları bir anda ortadan kaldırmayacak. Öncelikle Amerikan ekonomisini düzeltmek zorunda. Başkanlığının ilk aylarını bu konuya ayıracak. Gündeminde başka yerel konular da olacak. Fakat Amerika gibi dünya düzeninin merkezinde bulunan bir ülkenin dış politikaya bigane kalması mümkün değil. Üstelik Obama Amerikan askerlerinin Irak’tan çekilmesi, Afganistan’a öncelik verme ve İran’la masaya oturma gibi bizi de ilgilendiren konularda önemli vaatlerde bulundu. Bunların ne kadarını yerine getireceğini göreceğiz.

Amerikan sistemi ve küresel güç dengeleri, Obama istese dahi bazı şeyleri yapmasına imkan vermeyecek. Zaten kimse ondan mucize de beklemiyor. Fakat adalet ilkesini siyasetinin merkezine yerleştirmeyen bir Obama, diğer Amerikan başkanlarından farklı olmayacak. Amerikan yerel siyaseti, çıkar ve baskı grupları ve küresel güç dengeleri, onu kısa sürede ‘ehlileştirebilir’.

Amerika’nın zenci bir başkana değil, cesur ve adalet sahibi bir lidere ihtiyacı var. Şüphesiz Obama’nın ilk zenci başkan olması tarihî bir olaydır. Fakat önemli olan bundan sonra ne yapacağıdır.

G-20 ve Ötesi


Küresel finans krizi, bütün ülkeleri kara kara düşündürüyor. Kapitalizm tarihinde ilk defa bu kadar büyük bir sorunla karşı karşıyayız. 1929’daki dünya ekonomik krizine kıyasla daha büyük bir sorun bu. Çünkü o günlere kıyasla dünya ekonomisi çok daha küresel ve bağımlı hale gelmiş durumda. Amerikan ekonomisi sallanırken Çin ya da Brezilya’nın “bizi ilgilendirmiyor” demesi mümkün değil. Aynı şey ilk defa G-20 zirvesine davet edilen Türkiye için de geçerli.

Küresel ekonomik ilişkiler o kadar iç içe girmiş durumda ki kimsenin kendi içine kapanması mümkün değil. G-20 zirvesi, görevi Ocak ortasında devredecek Bush yönetiminin muhtemelen son büyük uluslararası zirvesi olacak. Bu bile Bush mirasının ne kadar içler acısı bir durumda olduğunu bir kez daha teyit ediyor. Giderayak dünyanın en büyük finans krizini Obama yönetimine devredecek Bush.

Finans krizi, adından da anlaşılacağı üzere öncelikle para ve fon yönetimiyle ilgili bir konu. Reel sektöre etkisinin ne olacağını herkes merak ediyor. Fakat modern ekonominin nasıl işlediğini biliyorsanız, bu konuda çok da iyimser olmanız mümkün değil. Reel sektör, yani üretim yapan firmalar, kredi kullanmak zorunda. Kredi ise finans ve para yönetimi demek. Üretici firmaların kullanabileceği kredi limiti eridikçe, üretim de düşecektir. Dolayısıyla finans krizinin ekonominin diğer sektörlerini etkilememesi mümkün değil. G-20 zirvesinden muhtemelen biraz daha sıcak para akışı çıkacak. Bunun sorunu çözüp çözmeyeceğini önümüzdeki yıl göreceğiz.

Enerji Savaşları


Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, geçtiğimiz ay önemli bir enerji zirvesi için Azerbaycan’a gitti. On ülkenin katıldığı zirvede bölgedeki enerji kaynakları, enerji koridorları, fiyatlar ve enerji güvenliği konuşuldu.

Türkiye enerji konusunda dışarıya bağımlı bir ülke. Enerji ihtiyacımızın önemli bir kısmını, Amerika’nın düşman ilan ettiği ve hasım gördüğü iki ülke, yani Rusya ve İran’dan temin ediyoruz. Fakat Türkiye aynı zamanda dünyanın en önemli enerji koridorlarının üzerinde bulunuyor. Avrupa ve Amerika’nın enerji ihtiyacını karşılamak için kurulması düşünülen NABUCCO gibi büyük enerji hatları Türkiye üzerinden geçmek zorunda. İran ve Rusya buna başından beri direniyor. Rusya doğalgaz enerji sektöründeki tekelini güçlendirmek için her gün yeni manevralar yapıyor. Orta Asya Türk Cumhuriyetlerini yanına çekmeye çalışıyor. Gönül rızasıyla gelmeyenlere gözdağı veriyor. Rusya’nın amacı orta vadede enerji fiyatlarını belirleyen, dolayısıyla dünya ekonomik düzenine kafa tutabilen bir ülke olmak.
Türkiye ise şu ana kadar kendine “enerji koridoru” olmanın ötesinde bir misyon yüklemiş gibi görünmüyor. Oysa nüfusu her gün artan, ekonomisi her yıl büyüyen ve dolayısıyla enerji ihtiyacı sürekli artan Türkiye’nin yeni enerji yatırımları yapması, alternatif enerji kaynaklarına yönelmesi gerekiyor. Aksi halde küresel enerji savaşlarında sürekli birilerine bağımlı kalmaktan kurtulmamız mümkün değil.

Vatikan İslâm’la Barışacak mı?


Geçtiğimiz ay Vatikan önemli bir toplantıya ev sahipliği yaptı. Müslüman ve Katolik temsilcilerden oluşan bir heyet, iki din arasındaki sorunları tartıştı. Heyet, Papa 16. Benedikt tarafından da kabul edildi. Müslüman heyetin başkanlığını Bosna Müftüsü Mustafa Çeriç yaptı. Dünyaca ünlü müslüman mütefekkir Seyyid Hüseyin Nasr da heyette bulunanlar arasındaydı.

2006 yılında Regensburg Üniversitesinde yaptığı konuşmada İslâm dinine ve kültürüne açıkça saldıran Papa, son iki yılda ilişkileri düzeltmek için bazı jestlerde bulundu. Irak savaşına açıkça muhalefet ederken Türkiye ziyareti sırasında olumlu mesajlar verdi. Kasım ayında Vatikan’da yapılan toplantıda Papa müslüman-hıristiyan ilişkilerinin önemine dikkat çekti. İki din arasındaki dinî ve tarihî farklılıklara rağmen, küresel sorunlara karşı ortak bir zeminde buluşabileceklerini söyledi. Bunlar şüphesiz önemli adımlar. Fakat ne Papa’nın ne de Vatikan’dakilerin İslâm ve müslümanlar hakkındaki görüşlerinin değişmediğini biliyoruz. İki din arasındaki temel farklılıkları ortadan kaldırmak mümkün değil. Vatikan, insan onuruna ve din özgürlüğüne büyük önem veriyor. Fakat din özgürlüğü ile kastettikleri, misyonerlik faaliyetlerine zemin hazırlamak. Müslümanlar ise buna karşı çıkıyor ve bunun din ve vicdan hürriyeti değil, evrensel değerlerin açıkça suistimal edilmesi olduğunu söylüyor. Yani aynı ilke, iki dinin mensuplarına farklı şeyler ifade ediyor.

Vatikan’dakilerin kalbi ve vicdanı değişmemiş olabilir. Fakat Regensburg türünden hadiselerin tekrar yaşanması bundan sonra biraz daha zor görünüyor. İslâm dünyası açısından bu önemli bir
kazanç olacaktır.

İş Ahlâkı

Bir sorunla karşılaştığımızda suçu başkasında aramak gibi kötü bir huyumuz var. Hepimiz dürüst, ahlâklı ve adil bir toplumda yaşamak istiyoruz. Ama bu ilkeleri önce başkalarının uygulamasını bekliyoruz.

İşte son bir örnek: Petrol fiyatlarındaki düşüşle orantılı olarak benzin fiyatlarında indirime gidildi. Amerika’da bu indirim yüzde 50’lere kadar çıktı ve benzin istasyonlarına birebir yansıdı. Yani Amerika’da benzin alan vatandaş 1 galon (3.8 litre) benzini yazın 4 Dolara alırken şimdi yaklaşık 2.15 Dolara alıyor. Bizde ise indirim yapılalı birkaç ay olduğu halde pompaya yansıması hem geç hem de düşük. Tahminlere göre bizde indirim benzin istasyonlarına ancak yüzde 18 olarak yansımış.

Şimdi burada çok açık bir ahlâk sorunu var. Benzin işletmecileri piyasadaki boşluktan istifade ediyor ve haksız para kazanıyor. Maalesef bu sorun sadece benzin istasyonlarıyla sınırlı değil. Türkiye’de küçük esnafa güven her gün azalıyor. Aldığınız malın kalitesinden, fiyatından, sağlıklı olup olmadığından şüphe ediyorsunuz. Devletin koyduğu kurallara kim uyuyor belli değil. Benzinde yaşanan sorun, sektörün hemen her alanında var. Her şirketin başına bir polis dikmek mümkün olmadığına göre ne yapmak gerekir?

Hepimizin şunu hatırlaması gerekiyor: Toplumsal bir düzenin bekası, bütün bireylerin katkı vermesine bağlıdır. “Ben bir kaçamak yapayım; diğerleri kurallara uysun, bir şey olmaz!” diyemezsiniz. Derseniz ortada ne düzen kalır, ne de bereket.

Kısa Kısa

Biz Türkler tartışmayı ne zaman öğreneceğiz? En ufak meselede bile işi ölüm kalım noktasına getiriyoruz. Ya hep, ya hiç yaklaşımı her tartışmaya damgasını vuruyor. Futbol maçına gidiyoruz; “ölmeye geldik” diyoruz. Otopark kavgası yapıyoruz; cinayetle sonuçlanıyor. Bu kadar dramatik olmasa da bunun son örneği “Mustafa” filmi. Atatürk’ün insanî zaaflarını gösterdi diye birileri filmin yapımcısına fena halde kızgın. “Ölümsüz Atatürk” böyle gösterilir miymiş… Protestolar, boykotlar, saldırılar… Bir noktadan sonra neyi tartıştığımız da belli değil. Bir garip millet olduk vesselam.

***

Televizyon kanal...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Amerika İçin Yeni Bir Başlangıç Mümkün mü?
« Posted on: 03 Mayıs 2024, 09:55:52 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Amerika İçin Yeni Bir Başlangıç Mümkün mü? rüya tabiri,Amerika İçin Yeni Bir Başlangıç Mümkün mü? mekke canlı, Amerika İçin Yeni Bir Başlangıç Mümkün mü? kabe canlı yayın, Amerika İçin Yeni Bir Başlangıç Mümkün mü? Üç boyutlu kuran oku Amerika İçin Yeni Bir Başlangıç Mümkün mü? kuran ı kerim, Amerika İçin Yeni Bir Başlangıç Mümkün mü? peygamber kıssaları,Amerika İçin Yeni Bir Başlangıç Mümkün mü? ilitam ders soruları, Amerika İçin Yeni Bir Başlangıç Mümkün mü?önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes