> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Dört Mezheb Fıkhı > Vekilin Azli
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Vekilin Azli  (Okunma Sayısı 4261 defa)
25 Şubat 2010, 19:11:30
Eflaki
Gökte oturan melek
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 9.997


« : 25 Şubat 2010, 19:11:30 »



Vekâlet bağlayıcı olmayan akidierdendir. Çünkü bu akid, müvek­kil tarafından izin verme, vekil tarafından da fayda sunmaktır. Bu şa­hısların her ikisi de akdi devam ettirme hususunda mecburiyet altında değildirler. Vekil ile müvekkilden her biri, diledikleri anda vekâlet ak­dini feshedebilirler. Vekilin kendini vekâletten azletmesi sahih oldu­ğu gibi, müvekkilin de onu azletmesi sahih olur. Mezheblerin buna ilişkin geniş açıklamaları aşağıya alınmıştır.

45) Hanefîler dediler ki: Vekâlet, bağlayıcı olmayan akidierdendir. Yal­nız üç yerde vekâlet akdi bağlayıcı olur. Yani vekil, bu üç durumda kendini vekâletten azledemez. Çünkü bu durumlarda iş sadece vekil ile müvekkilini değil, başkalarının haklarım da ilgilendirmektedir. Davalaşma vekâleti bö­lümünde de bahsi yapılan bu üç husus şunlardır:

a- Rehineyi satma vekâleti. Adamın biri, borcuna karşılık olarak ala­caklısının yanma bir malı rehin bırakır, sonra da bu borcunu kapatmak ama­cıyla rehindeki malını satması için bir şahsı vekil tâyin ederse, bu vekâlet bağlayıcı olur. Alacaklının bu vekâletle ilintili hakkı bulunduğu için, ne ve­kil kendini vekâletten azledebilir, ne de müvekkil onu vekâletten azledebilir. Alacaklı, rehindeki malın satılıp kendi hakkının Ödenmesini ister. Yine bu cümleden olarak bir kişi, borçlunun huzurunda, alacağını tahsil etmesi için bir başkasını vekil tâyin ederse, vekilin artık kendini azletmesi caiz olmaz. Ancak borçlu bunu bilirse, caiz olur. Çünkü borçlunun da hakkı bu vekâ­letle ilintilidir.

b- Hak taleb edenin isteği üzerine, hakkı ödemekle yükümlü oîamn yok­luğunda kendisiyle davalaşmak üzere birisini vekil tâyin etmek. Meselâ; ada­mın birinin bir başkası nezdinde alacağı bulunur, sonra borçlu uzak bir memlekete gitmek ister, bu arada alacaklı da, yokluğu esnasında borç talebi için kendisiyle davalaşması için bir vekil tâyin etmesini isterse, alacaklının bu isteği üzerine borçlu da bir kimseyi vekil tâyin ederse, bu vekil azledile-mez. Zîrâ vekil, hazırda bulunmayan borçlunun yerine geçmiştir. Alacaklı, bu vekilden başkasından borç ödeme talebinde bulunamaz. Vekil azledilirse onun hakkı zâyî olur. Borçlu hazırda olur da gâibte olmazsa, bu vekâlet bağ­layıcı olmaz. Çünkü alacaklıyla borçlu, yüzyüze gelip davalaşma imkânım bulabilirler. Vekil tâyini alacaklının talebi üzerine olmazsa, yine bu vekâlet bağlayıcı olmaz. Çünkü bu durumda alacaklı, borcu tahsil hususunda vekil ile davalaşma hakkına sahip olmaz.

c- Müvekkilin gaipte olmasıyla birlikte, bir eşyayı başkasına teslim et­mek üzere vekil tâyin edilen kimse, bu eşyayı sahibine teslim etmek mecbu­riyetindedir. Davalaşma vekaleti bahsinde de anlatıldığı gibi, bu kişinin kendini vekâletten azletmesi caiz olmaz.

a-b-c şıklarında sözü edilen vekâletler bağlayıcıdırlar. Diğer vekâletler bağlayıcı değildirler. Müvekkil ile vekilden her biri, (dilediklerinde) vekâlet akdini feshedebilirler. Ancak biri feshederken, diğerinin de bundan haber­dar edilmesi gerekir. Vekil, kendini vekâletten azlederken bunu bir yazı ile veya bir elçi aracılığıyla müvekkile bildirmelidir. Yalnız elçinin de mümey­yiz olması şarttır. Adaletli veya adaletsiz, büyük veya küçük, kendisini doğ­rulayan veya yalanlayan biri olması bu hükmü değiştirmez. Vekil, kendini azlettiğinde bunu bir yazı veya bir elçi aracılığıyla müvekkile haber verebile­ceği gibi, kendisi sözlü olarak da bildirebilir. Bütün bu anlattıklarımız, ve­kilin ücretsiz vekâlet yapması durumunda söz konusudur. Ama ücretle vekâlet yapmaktaysa, şartına göre muamelede bulunur. Bazı durumlarda azlin, karşı tarafça bilinmesi gerekmez.

1- Adamın biri, bir başkasını vekil tâyin eder, ama vekilin bundan ha­beri yoksa, müvekkil ona bilgi vermeksizin kendisini azledebilir.

2- Nikâh, talâk ve itak (köle azadı) için vekil tâyin edilen kişi, müvekki­line bilgi vermeden kendini vekâletten azledebilir.

3- Müvekkilin bütün mallarını satmak üzere tâyin edilen kişi, müvekki­line bilgi vermeden kendini vekâletten azledebilir.

4- Gayr-ı muayyen bir şeyi satın almak üzere vekil tâyin edilen kişi, mü­vekkiline bilgi vermeksizin kendini vekâletten azledebilir. Bu dört maddede sözü edilen vekillerin, kendilerim vekâletten azledebilmeleri için, müvekkil­lerine bilgi verme şartının aranmayışı, bu azillerden kendisine bilgi verilme­diği için müvekkile herhangi bir zararın ulaşmamasından ötürüdür. Ama vekilin, kendisine bilgi vermeksizin kendini vekâletten azletmesi durumun­da müvekkile bir zarar ulaşacaksa, ona bilgi vermeden kendini azletmesi sa­hih olmaz. Meselâ; bir kişi, pazarda fiyatların yüksek olduğu bir zamanda malım satmak üzere bir kimseyi vekil tâyin eder. Vekil de müvekkiline bilgi vermeksizin kendini vekâletten azlederse, müvekkil de vekile güvendiği için pazara inip malım satmamış olur. Bu durumda vekilin, müvekkile bilgi ver­meksizin, kendini vekâletten azletmesi caiz olmaz.

Bazı durumlarda hiç kimse tarafından azledilmediği halde vekil, kendi­liğinden azledilmiş olur:

1- Vekâlet konusu olan işin sona ermesi. Meselâ bir kişi, alacağım tah­sil etmek üzere bir başkasını vekil tâyin eder ve o da bu alacağı tahsil edip teslim alırsa, teslim almış olmakla, vekilliği sona vermiş olur.

2- Vekil ile müvekkilden birinin ölmesi veya müftâbih görüşe göre bir ay müddetle sürekli olarak delirmesi durumunda, vekâlet sona ermiş olur.

3- Mürted bir kişi, bir başkasını kendine vekil tâyin eder.sonra da dâr-i harbe geçer veya öldürülürse, vekili onun sırf dâr-ı harbe geçmesi, ya da öldürülmesiyle otomatikman azledilmiş olur. Ama bu mürted tekrar İslâm´a dönerse, vekâlet geçerli olur.

Bağlayıcı olan vekâlet, taraflardan birinin ölümü, ya da delirmesi ha­linde iki şeyle bâtıl olur:

a- Hasmm talebi üzerine, davalaşmak için verilen vekâlet.

b- Müvekkil gâyibte olmakla birlikte, bir eşyayı başkasına teslim etmek üzere verilen vekâlet. Rehindeki malın satılması için başkasına verilen vekâ­let, bu gibi durumlardan ötürü bâtıl olmaz.

Mâlikîler dediler ki: Vekâlet, bağlayıcı olmayan akidlerdendir. Vekil ile müvekkilden her biri, diledikleri anda vekâlet akdini feshedebilirler. Yal­nız üç durum bundan müstesnadır.

1- Davalaşmak üzere başkasına vekâlet vermek. Vekilin kendini azlet­mesi sahih olmadığı gibi, hasımla birlikte üç celseye katıldıktan sonra mü­vekkil tarafından azledilmesi de sahih olmaz. Nitekim bu, davalaşma vekâleti bahsinde de anlatılmıştı. Bu durumda; müvekkilin, onu icar şeklinde bir be­del karşılığında vekil tâyin etmiş olmasıyla, ücretsiz olarak vekil tâyin etmiş olması arasında bir fark yoktur. Bu hususta ihtilâf vukûbulmamıştır.

2- Vekâlet, icar şeklinde bir bedel karşılığında verilmiş olur. Şöyle ki: Müvekkil,onu belli bir ücret karşılığında belli bir işi yapmak üzere vekil tâ­yin etmiş olur. Ya da belli olmayan bir ücret karşılığında belli bir zaman ça­lışmak üzere vekil tâyin etmiş olur. Birincinin örneği şudur: Müvekkil, belli develerini satmak ve sattıktan sonra beş bin lira ücret vermek üzere bir kişi­yi vekil tâyin eder ve belli bir zaman sınırlaması da yapmaz. İkincinin Örneği de şudur: Müvekkil, bu develeri satmak için, beş gün süreyle pazarda müş­teriye arzetmek, -develer satılsın satılmasın beş günden sonra da kendisine iki bin lira ücret vermek üzere birisini vekil tâyin eder. Müvekkilin iş ve za­manı belirlemesi sahih olmaz. Meselâ vekile: "Bu eşyaları beş gün içinde şu kadar fiyatla sat. Satamazsan ücret hak etmezsin." demesi sahih olmaz. Zîrâ, karelerde iş ve zamanın belirlenmesi, akdi fâsid kılar.

3- İcar akdi, peşkeş şeklinde (cu´l) bir bedel karşılığında yapılmış olur. Şöyle ki: Bir kişi, kendisine bir peşkeş verme karşılığında, başkasmdaki ala­cağını tahsil etmesi üzerine birisini vekil tâyin ederse, vekile, borcunun mik­tarını açıklaması şarttır. Ya da borçlu olan şahsın kim olduğunu açıklaması şarttır. Peşkeşte, bu iki şeyin açıklanması şart değildir. Borç miktarını ve borçlu şahsı açıkladığı takdirde bu, peşkeş değil de icar olur.

Bu iki durum hakkında görüş ayrılığına düşülmüştür. Bâzıları derler ki; icar şeklinde veya peşkeş1 şeklinde bir bedel karşılığında da olsa, herhangi bir bedel karşılığında olmasa da, her halükârda vekâlet akdi bağlayıcı değil­dir. Bazıları da vekâletin bağlayıcı bir akid olduğunu söylemişlerdir. Sonra eğer vekâlet akdi icar şeklinde yapmışsa, sırf akdin yapılması ile hem vekili, hem de müvekkili bağlar. Eğer vekâlet akdi peşkeş şeklinde yapılmışsa, ve­kilin işe koyulmasıyla, müvekkili bağlar. Ama vekili bağlamaz. O, dilediği takdirde vekâlet akdini feshedebilir.

Vekil, müvekkilinin ölümüyle azledilmiş olur. Çünkü vekil, özellikle mal konusunda müvekkilin nyâibidir. Müvekkil ölünce, mali mirasçılarına inti­kal eder. Böyle olunca daynaibi, malında tasarrufta bulunamaz. Haberi ol­masa da vekil, müvekkilinin ölümü nedeniyle azledilmiş olur mu? Yoksa azledilmiş olması için, müvekkilin ölümünden haberdar olması gerekir mi? Bu hususta ihtilâf vardır. Kuvvetli görüşe göre müvekkilin ölümünü öğren­meden azledilmiş olmaz. Ölümünü öğrenmeden önce bir tasarrufta bulunursa, tasarrufu geçerli olur.

Müvekkil, vekilini azlederse, bir kavle göre sırf azletmesiyle azledilmiş olur. Bir kavle göre vekil, bu azlin vukuunu öğrenmeden azledilmiş sayıl­maz. Azledildiğini öğrenmeden yaptığı tasarruflar, birinci kavle göre geçerli...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Vekilin Azli
« Posted on: 18 Nisan 2024, 08:59:42 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Vekilin Azli rüya tabiri,Vekilin Azli mekke canlı, Vekilin Azli kabe canlı yayın, Vekilin Azli Üç boyutlu kuran oku Vekilin Azli kuran ı kerim, Vekilin Azli peygamber kıssaları,Vekilin Azli ilitam ders soruları, Vekilin Azliönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes