> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > Okumanın düzeyi ve insan
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Okumanın düzeyi ve insan  (Okunma Sayısı 531 defa)
16 Kasım 2010, 16:07:02
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 16 Kasım 2010, 16:07:02 »



Okumanın Düzeyi ve İnsan


Okuma eylemi; insanın diğer varlık kategorilerinden farkını ortaya koyan en önemli eylem biçimidir. Kendi hemcinsleri içinde de farklılığını koruyan ve değerini ifade eden bir eylem biçimi söz konusu edildiğinde, bu insan için okumak olacaktır. Okumayı bu kadar önemli kılan şey nedir, o zaman? Okuma insani haysiyetin ve hassasiyetin en temel özelliğidir. Bir insanın insan olarak kalabilmesi ve insanlık için bir şeyler ortaya koyabilmesi, okumasına bağlıdır. Okuma; bilgilenmenin, hayatı, eşyayı, insanı, doğayı ve Allah ile ilişkileri sağlıklı zeminde yorumlayabilmenin vazgeçilmez yoludur. Okuma, insani bağımsızlığın ve takdir edebilme gücünü doğru kullanabilmesinin aktif öznesidir.

Okumanın özgürlük ve sorumluluk ile ilintisini doğru kavramadan okuma üzerine bir yorum yapmanın yanlışlığı ortadadır. Özgürlüğün doğru kavranabilmesi okuma eyleminin doğru kavranabilmesine bağlıdır. Sorumluluk bilinci üzerine ve sorumluluğun yüklediği misyon ile ilişkili bir şeyler ifade etme de ancak okuma üzerine sağlıklı bir şeyler ifade etmeye bağlıdır. Okuma bize özgürlüğün ve sorumluluğun birlikteliğini ve birbirine bağımlılığını doğru kavramamız için nedenler sunar. Özgürlüğün batılı düşünce biçiminin dayattığı hegemonyanın dışında bir anlama ve alana işaret ettiğini ancak okuma sayesinde belirginleştirebiliriz. Özgürlüğün olmadan sorumluluğun olamayacağı, sorumluluğun da bilgiye ve bilgilenme süreçlerine bağımlı olduğu aşikardır. Bu aşikarlık bize insanın hayatında okumanın değerini ortaya koyarken aynı zamanda insan için kaçınılmaz bir eylem sahası olduğunu da ihtar eder. İnsan bilgilenme süreçlerine tabi olmadan sorumluluk alanını kavrayamadığı gibi özgürlüğün alanını ve sınırları üzerine de bir netleşme sağlayamaz. Bu kadar önem arz eden okuma; insanın asla vazgeçmemesi gereken bir duruma, duruşa ve imkana tekabül eder.

Okuma, kişinin aklını ve kalbini geliştirebilecek, ona yürüyüşünde yoldaşlık edecek, toplumsal sorunların çözümünde kendisine dayanak olacak, bireysel gelişiminin devamını sağlayacak, siyasal gelişmelerin sağlıklı analizini yaptıracak kişisel, öznel ve bireysel bir okuma olmakla birlikte toplumsal ve grup okumalarının önemini inkara mahal bırakmayacak kadar da açık bir pozisyona sahiptir. Okuyan ile okumayan arasındaki fark kendisini doğal akışı içinde belirginleştirir. ‘Hiç bilen ile bilmeyen bir olur mu?’ ayetinin hikmeti üzerine biraz düşündüğümüzde, okumanın insan için değeri ve işlevselliği ortaya çıkacaktır.

Okumanın kendine has düzeyleri olduğu gibi varoluşun her düzeyinde de bu kendine has düzeylerin olduğunu belirtmek gerekmektedir. Adaletin gereği olarak konumuna göre, ağırlığına göre, değerine göre, büyüklüğü ve küçüklüğüne göre, işlevselliğine göre varlık kategorileri düzey düzeydir. Doğası gereği, okumanın düzeyleri aynı zamanda okumanın biricikliğini belirten bir düzeneğe sahiptir. Farklılığı da daha çok karmaşık ve incelikli olmasındandır. Okumanın düzeylerini fark etmediğimizde ciddi yanılgılara düşme ve okumanın kazandıracağı ekstra insanlık durumunu kaçırmış oluruz. Düzeyler arası farkın belirlenmesi konusunda ciddi tahlillere ihtiyaç olduğu gibi doğru hocaların inisiyatifi de önem kazanmaktadır. Okumanın düzeylerini çok kabaca şöyle bir ayırıma tabi tutabiliriz. Birinci düzey; kişinin kendi bilgisinin farkına varması. İkinci düzey; kişinin her şeyi bildiğini sandığı düzey, bu birikime sahip olduğu inancını bildiren düzey. Üçüncüsü; kişinin bilgisinin sınırlılılığını fark etmesi düzeyi, öğrendikçe ve fark ettikçe bilgisi ile olayların ve eşyanın veya varoluşun gizemini düşündükçe ne kadar az bildiğini fark ettiği düzey. Dördüncüsü ise; gerçek anlamda bilgisinin yetersizliğini keşfedip ilahi bilginin boyutunun farkına varması, yani; kişinin cahilliğini ve acziyetini derûnunda anlaması ve teslim olmasıdır. Bu düzeylerin farkına varmadan alttaki düzeylere takılı kaldığımızda ileriye adım atmanın imkanlarını kendi ellerimizle devre dışı bırakmış oluruz. Bu aşamaları geçmenin temel şartlarından biri de; bilgi ile ilişkinin nesnel bir zemine, yani nötr olmasına, samimiyeti bilgi elde ederken veya okumalarını gerçekleştirirken azık olarak sürekli yanında tutmasına bağlıdır. Elde ettiği bilgiyi veya okumayı yeterli görmeden sürekli bir okuma ve bilgilenme sürecini canlı tutmalıdır ki bu düzeyleri şaşırmadan atlatabilsin, insan. Yoksa, piyasada bir sürü insan veya okuyucuya tanıklık edeceksiniz ki, belli bir düzeye takılıp kalarak hem kendine ve hem de etkisi altında bulunan kişilere yanlış tercihlerde bulunarak yanlışın nemalaşmasına imkan tanımaktadır.

Belki burada şu soruyu da sormalıyız.

Okuma nedir?

Okumak bir kitabı okumak olduğu gibi kainatı ve oluşun tüm boyutlarını okumak demek olduğu belirtmek lazım. Allah’ın kitabını okuduğumuz gibi kainat kitabını da okumaktır. Okuma aynı zamanda bir çağrı ve uyarıdır.
Okuma kendi içerisinde dört aşamaya tekabül eder.

- Okumak; eşyayı, kainatı, insanı, tarihi, varlığı, varoluşu ve kendisine gönderilen kitabı okumasıdır, insanın.

- Anlamak; okumaya tabi tuttuğumuz her şeyi anlama çabası içinde olmalıdır, insan. Bir anlama olmadan okuma olamayacağı gibi okuma olmadan anlama da olmaz.

Yorumlamak; okuyup anladığımız şeyleri yorumlayıp hayata aktarmadan sonucun sağlıklı olmasını beklemek yanlış bir iş olur. Okuyup anladığımızı bir yoruma tabi tutmalı ve onu hayatımıza aktarmalıyız ki, bir örneklik oluşsun ve okumamızın neticesini görelim.
-
_ Anlatmak; yorumun sadece bize ait olmaması için aynı zamanda bunun diğer insanlara da anlatmayı başarabilmeliyiz. Yoksa yukarıda ifade edilen bütün aşamalar bir anlama kavuşmaz. Anlatmak aynı zamanda bir tebliğ faaliyetidir. O yüzden bütün aşamaları sağlıklı gelişen bu okuma diğer insanların istifadesine de tebliğ faaliyeti sayesinde ulaşmış olur.
Bu dört aşamanın dışa vuracağı en temel gösterge ise; duyurudur.

Duyuru; insanın insan olarak hayat karşısında alacağı tavrın doğruluğuna olan inancının dışa vurumudur. Duyuru, kişiyi özel kılar. Gönderilen bütün Elçi’lerin aynı zamanda bir duyuru sahibi olmaları dikkat-ı calip değil midir? Elçi olmanın temel koşulu; bir duyuru sahibi olmayı ve bu duyurunun yüklediği misyon ve sorumluluğu üstlenebilme cesaretini göstermesidir. Tarihe yön veren ve kader değiştirme misyonunu üstlenen kişilerin hayatlarına bakıldığında bir duyuru sahibi olmaları ve bu duyurunun gerektirdiği sorumluluğu hayatı pahasına üstlenmesidir. Bu aynı zamanda insan olmanın haysiyetidir. Kendinden ve kendi gerçekliğinden kaçan bir insanın okumadan kaçınmasından daha doğal bir durum yoktur. İnsan yaratıldığı halde ısrarla insan olmanın kendisine yüklediği sorumluluğu yük olarak gören kişilerin Kerim Kitabımızın ifadesiyle ‘Belhum edell’ (hayvandan daha aşağı) olduklarını görebilmekteyiz. Bu duruma düşmemek için okumanın nesnel ve öznel şartlarını oluşturmayı bir vecibe olarak kabul etmeliyiz.

Okuma deyince sadece aklımıza kitap geliyor, genelde! Elbette ki, kitap okuma başlı başına bir serüvendir. Ama okuma eylemini sadece kitap okumaya hasretmek yanlış bir duruma işaret eder gibi görünüyor. Okuma eylemi kitap okumanın dışında da; örneğin: doğayı okumak, hayatı okumak, insan ilişkilerini okumak, toplumu okumak vs. gibi çoğaltılabilir. Bütün bu okuma biçimleri insana önemli tecrübeler ve bilgiler sağlayacaktır. Zaten salt kitap okuma eylemi, diğer okuma biçimleri ile desteklenmezse sınırlı ve eksik bir algının oluşumuna neden olacağından, sakıncalı bir duruma işaret edecektir. O yüzden okuma eylemini en geniş anlamıyla idrak ederek insani sorumluluğumuzu ifa edebiliriz.

Okumayı bu kadar değerli kılan şey nedir?

Okumanın İnsan olabilmenin yegane yolu olmasıdır. Dünyaya fırlatılmışlığın acısını dindirmek ve dünyada var bulunmanın gerektirdiği misyonu üstlenebilmenin kaçınılmaz yolu olmasıdır. ‘Dönüş’ için gerekli hazırlıkların sağlıklı yapılabilmesinin teminatıdır. İnsan olmak ve insan kalmanın inceliklerini öğrendiğimiz yegane mekteptir. İnsanı diğer varlıklardan kesin bir farkla ayıran en temel eylem biçimidir. En önemlisi de; insanı yaratan Yaratıcıya benzemesi için gerekli fonksiyonları sağlayacağı tek yöntemdir. Elbette ki burada Yaratıcıya benzeme tamamen sınırlı bir alana işaret eder. Mutlak değil mukayyet olmasını göz ardı etmemeliyiz. Şükreden, tefekkür eden, tedebbür eden, teemmül eden, taakkul eden, fehm eden, algılayan, idrak eden, hamd eden, kulluk eden boyutu ile ifsat eden, inkar eden, küfür eden, nankörlük eden, cahillik eden, zulüm eden, buğzeden, bağy olan, fahşaya yönelen insanın okuma eylemi sayesinde olumlu eylemlere daha çok bağlanıp, sebat etme çabalarına doğrudan destek olurken aynı zamanda kötülüklere bulaşmış insanın tevbe etmesi, kendini arındırması ve hakikate, doğru yola, istikamet üzere olmaya talip olmasını sağlayacaktır.

İnsan; insani hasletlerini inkişaf ettirebilmesi için gereken; algı, idrak, tefrik, temyiz, irade, ince anlayış sahibi olmak gibi.. özelliklerini ancak okumayı bir yaşam biçimi olarak algılayıp, geliştirip insanın hayatını daha anlamlı ve daha güvenli, aynı zamanda da daha estetik hale getirebilir. Bir insanın da insani hasletlerini geliştirmekten daha doğal uğraşısı olmamalıdır. Bunun için gereken yaşamsal acil adımları atma için gereken öz güvenini sağlamalıdır. Bundan kaçınarak insan kalmanın zorluğu yanında, hayatın çekilmez hale gelmesini önleyecek bir duruşta sergilenemez. Can sıkıntısı, yorgunluk sendromu, yaşamın dayanılmaz ağırlığı vs. gibi psikolojik sorunlarda, bu insan olmanın kaçınılmaz hasletlerine (okuma, duyurma, tebliğ etme, uyarı, basiret üzere olma…) yönelik gevşeklik, tembellik, vurdum duymazlık vs. gibi hasletlerden kaynaklanıyor. ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Okumanın düzeyi ve insan
« Posted on: 28 Mart 2024, 12:59:06 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Okumanın düzeyi ve insan rüya tabiri,Okumanın düzeyi ve insan mekke canlı, Okumanın düzeyi ve insan kabe canlı yayın, Okumanın düzeyi ve insan Üç boyutlu kuran oku Okumanın düzeyi ve insan kuran ı kerim, Okumanın düzeyi ve insan peygamber kıssaları,Okumanın düzeyi ve insan ilitam ders soruları, Okumanın düzeyi ve insanönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes