DÜNYA ÂHİRETİN ZIDDIDIR
"Şemseddîn-i İznîkî" hâl ehli bir velîydi
Vaaz ve sohbetleri pek çok fâideliydi
Bu zât insanlar ile ne zaman etse sohbet
Derdi ki: (Ey insanlar "Ölüm" vardır âkıbet
Sakın aldanmayın ki çabuk biter bu dünyâ
Bu hayat bir Hayâldir yâhut sanki bir Rüyâ
Bu fâniye aldanan bulmaz huzûr ve sevinç
Aklı olan gönlünü kaptırır mı buna hiç?
Sâdece "Dünyâ" için çalışırsa bir kimse
Verir Allah dünyâlık murâdı her ne ise
Eğer "Âhiret" için çalışırsa bir insan
Allah ikisini de o kula eder ihsân
Kim ki ikisini de elde etmek isterse
Her ikisinden dahî mahrum olur o kimse
Dünyâ ile Âhiret olamaz bir arada
Âhirete çalışan kavuşur dünyâya da)
Bir gün de buyurdu ki: (Bir hususta eğer siz
Üç ayrı kişi ile istişâre etseniz
"Dünyâ adamı" ise eğer ki o kimseler
Üçü de farklı farklı size cevap verirler
Çözüm getirmek için sonra bu meseleye
"Allah adamlarından sorsanız Yüz kimseye
Hepsinin de cevâbı Aynı olur muhakkak
Zîrâ her meselede bir tektir elbette hak
Hattâ evvelkilerin söyledikleri ile
Bu zâtların cevâbı Ters düşer birbiriyle
Buna sebep şudur ki dünyâ ehli kişiler
Dünyâ menfaatini en önce düşünürler
Çeşit çeşit olunca dünyâ menfaatleri
Elbette farklı farklı cevap verir her biri
Hâlbuki velîlerin ölçüsü bir tek olur
O da "Hakkın rızâsı" ne ise "Ölçü" odur
Velîler düşünmezler dünyâyı hiçbir zaman
�Allah'ın rızâsı�dır onlarca mühim olan
Allah'ın rızâsı da Tek olunca her işte
Cevap dahî tek olur incelik burda işte
Onlar âhiretini düşünür her kişinin
Hâlleri başkasına benzemez bunun için
Her suâl karşısında muhakkak bu velîler
"Âhiret ölçüsü"ne göre karar verirler
Başka insanlar ise "Dünyâ"yı ölçü alır
İşlerinin esâsı hep dünyâya dayanır
Hâlbuki bu ikisi "Zıddır birbirlerine
Birine "Doğru" gelen "Yanlış"tır diğerine
Ayrıca bir incelik vardır ki yine bunda
Bir "Allah adamı"na bir şey sorulduğunda
O işin en hayırlı cevâbı neyse eğer
Onu Allah o zâtın kalbine ilhâm eder
Hattâ yanlış bir cevap verse dahî o kişi
Yine Hayra çevirir hak teâlâ o işi
[
Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın