> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Edebiyat Eserleri > Makale Dünyası > Denemeler > Helaktan korkar insan
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Helaktan korkar insan  (Okunma Sayısı 890 defa)
02 Ekim 2010, 11:51:10
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 02 Ekim 2010, 11:51:10 »



Helaktan Korkar insan



Âlemde herşey helâk olup dururken, güzel de çirkin de yok olacakken, bâkî bir âlemle, el-Bâkî olan Rab ile irtibatı bulunmayan şeylerin ne kıymeti vardır?...





HELÂKTAN KORKAR insan, yok olmaktan.
Yok olmak bilinmez birşeydir, ve bilinmezlik korku vericidir çoğu zaman.

Herşey değişmekte, herşey yitip gitmekteyken, güzelliklere sımsıkı sarılmak istenir. Mutluluk verilen şeyler kaydedilir.

Bir ânın güzelliğinin kaydını yapmak isteyen kimse, varsa elinde bir fotoğraf makinesi, deklanşöre basar durmadan. Dijital kamera ekranında, güzel çıkmayan resimler özenle yok edilir. En güzel olanlar bâki kalsın istenir.

Çizilen resimlerin, yazılan şiirlerin en güzelleri saklanır hep ve en güzelleri başkalarıyla paylaşılır.


Güzelliğe hayran olduğu kadar, bu güzelliklerin kendisi üzerindeki yansımalarına da meftûndur insan. Kendi güzelliğinin, başkaları üzerinde yansımasının teveccüh, takdir ve tebrik olarak geri dönmesine de müştâktır.


İnsan nasıl olmak isterse, insanların hâfızalarında da öyle yer almak ister. Kusursuz, takdire şâyan, farklı, başarılı... İmzasını böyle atmak ister gittiği, yaşadığı yerlere...

İmzalarını takip eder özenle, görülmeyenleri görünür kılmaya gayret eder..


Bir kağıt üzerinde oyalanan kalemin ilkin kalem sahibinin ismini yazması düşündürür beni.

Bu bilinçaltından gelen bir şey olabilir, yahut nefsin benlik özelliğinden bir işaret olabilir...

Kırtasiyelerde kalemleri denemek için koyulan kağıtların üzerlerinde insanların isimleri yazılıdır. Kazınmış ağaçların, bankların, masaların, koltukların üzerlerinde de... Boş kağıtlarda da...


Beğeni toplamış bir çalışmanın sahibi ister istemez o çalışmayı kendisinin yaptığını ifade eder. Şevk için, gayret için takdir edilme duygusu gerekiyordur muhakkak; hem bu belki de fıtrî bir duygudur.

Ancak herşeyin bir dozu-derecesi olduğu gibi, bu duygunun da narsistliğe çevrilmemesi gerektiğini düşünüyorum.


İnsanların takdir edilmek, onaylanmak için çaba sarfetmeleri, imzalar, hayranlıklar, hevesler, beğeniler.. fotoğraf çekmeyi çağrıştırıyor bana.

Fotoğrafçılar üç şeyin peşindedirler bana göre; güzel’i çekmek, farklı’yı çekmek, ‘güzel’ çekmek..

Çekilen fotoğrafın ilgi uyandırıp beğenilmesi için ya sahiden güzel birşey olması ya da her zaman görülenlerden farklı olması gerekir. Yahut, her zaman görüldüğü halde hiç ‘böylesi’ görülmemiş, fotoğrafçı tarafından ustaca bir kompozisyon ve teknik kullanımı sonucu ortaya çıkmış olmalıdır.

Demek ki, insanın dikkatini çeken ‘farklı’ veya ‘güzel’ olmak. Böylece başkalarının hayranlığını celbetmek mümkün demek.

Bunun için pek çok kimse güzel olmaya çalışıyor; eğer güzel olmaya, iyi olmaya gücü yetmiyor ise ‘farklı’ olmaya çalışıyor sanırım.


İşte bahsettiğimiz doz-derece kavramı bu noktada da kendini hatırlatıyor. Geçenlerde okuduğum bir anket sonucunda, bir yıl içerisinde Amerika’da toplam nüfusun yüzde yetmişinin depresyon ilacı kullandığını okumuştum. Depresyon nedenlerinin biri de kendilerini ‘güzel’ hissetmeyen insanların kapıldığı kompleks duygusuydu.

Kimileri garip yollarla kendini güzel ya da farklı arzetmeye çalışırken, kimileri de çareyi haplarda buluyordu…


Aslında bir fotoğrafa atfedilen kıymetlerin kendinde tezahürünü arzulayan insan sadece ‘değerli’ olmak ve bunu hissetmek istiyor…

Dikkate değer, sevgiye değer, saygıya değer, övgüye değer olmak istiyor.

Bunun için ise, önce kendisinin dikkate ve sevgiye değmesi gerekiyor.

Değmesi ve hissetmesi...

Sonra saygı ya da övgü gelmese de olur, zira üstü örtülü gaye olan ‘mutluluk’ gelecek, yetmez mi? Hem öyle bir mutluluk ki, bu dünya ile sınırlı kalmayacak.


Bâki bir kare, unutulmaz bir başarı, hayranlık uyandırıcı bir yetenek için fıtratı zorlamanın, ahlâkî değerlerin dışına çıkmanın lüzumu yoktur zaten.

Hakiki mânâda güzel olan şeyler zaten yok olmaz, yansır, görünür, başka bir âleme giderler. Güzel eylemler, yazıcı meleklerce kaydedilir.

Âlemde herşey helâk olup dururken, güzel de çirkin de yok olacakken, bâkî bir âlemle, el-Bâkî olan Rab ile irtibatı bulunmayan şeylerin ne kıymeti vardır?

Övünçler de, mükemmellikler de, başarılar da bir gün elbet yok olur.

Herşey ve her kimse, ancak Cenab-ı Hakk’a bakan vecihte, üzerinde yansıyan esmâ-i bâkiye ile hiçlikten kurtulup varlığa erişebilir. Çünkü:

“O’nun zâtından (ve rızâsına uygun olandan) başka herşey, helâk olucudur.” (Kasas sûresi, âyet: 88’den)

Helâktan, yok olmaktan, değersiz atfedilmekten korkan, hayata imzasını atmaya çalışan insanın ise tek kurtuluşu, ‘Tek helak olmayacak olan’a yönelmek, O’na sığınmaktır.


Rabia Nazik Kaya


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Helaktan korkar insan
« Posted on: 08 Mayıs 2024, 09:57:42 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Helaktan korkar insan rüya tabiri,Helaktan korkar insan mekke canlı, Helaktan korkar insan kabe canlı yayın, Helaktan korkar insan Üç boyutlu kuran oku Helaktan korkar insan kuran ı kerim, Helaktan korkar insan peygamber kıssaları,Helaktan korkar insan ilitam ders soruları, Helaktan korkar insanönlisans arapça,
Logged
02 Ekim 2010, 14:23:04
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« Yanıtla #1 : 02 Ekim 2010, 14:23:04 »

Faniyim..fani olanı istemem.Acizim..aciz olanı istemem.Ruhumu Rahmana teslim eyledim..gayr istemem.İsterim..fakat bir Yar ı Baki isterim.Zerreyim..fakat bir Şemsi Sermed isterim.Hiç ender hiçim..fakat bu mevcudatı umumen isterim..Bu da baska bir pencereden görünenler ..Allah razı olsun.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes