> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Zadul Mead > Beliyoğullarının gelişi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Beliyoğullarının gelişi  (Okunma Sayısı 954 defa)
16 Haziran 2011, 11:24:15
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 16 Haziran 2011, 11:24:15 »



23— Beliyoğullarının Gelişi:

 

Hicretin 9. yılı Rebîulevvel ayında Beliyoğulları heyeti RasûluIIah geldi[304] Ruveyfi' b. Sabit el-Belevî onları evinde ağırladı ve onlarla birlikte gelip dedi ki: "Bunlar benim kavmim." Rasûlullah (s.a.): "Sen ve kavmin hoş geldiniz!" dedi. Hepsi müslüman oldular. Rasûlullah (s.a.) onlara: "Sizi İslâm'a erdiren Allah'a hamdolsun! İslâm'dan başka bir din üzere ölen her­kes cehennemdedir." dedi. Heyet başkam Ebu'd-Dubeyb dedi ki: "Ya Ra-sûlallah! Ben ziyafet vermeyi, ikramda bulunmayı severim. Bana bundan bir sevap var mıdır?" Rasûlullah (s.a.) buyurdu ki: "Evet, zengin olsun fakir olsun kime bir iyilik yaparsan sadakadır." Ebu'd-Dubeyb: "Ya Rasûlallah! Misafirliğin müddeti ne kadardır?" diye sordu. Rasûlullah (s.a.): "Üç gün­dür, ondan sonrası sadakadır. Misafirin (üç günden sonra) yanında kalıp se­ni sıkıntıya sokması helâl değildir." buyurdu. Bu sefer: "Ya Rasûlallah! Çöl­deki yitik davar hakkında ne dersin?" diye sordu. O da: "O ya senindir, ya kardeşinindir veya kurdundur." buyurdu. Bunun üzerine: "Ya deve?" diye sordu. Rasûlullah (s.a.) da: "Ne yapacaksın deveyi, bırak onu sahibi bulsun!" dedi. Ruveyfi' diyor ki: Sonra kalkıp evime geldiler. Bir de baktık ki, Rasû­lullah (s.a.) hurma yüklenmiş olarak evime geliyor. Geldikten sonra bana dedi ki: "Konuklarına ikramda bulunurken bundan da yararlan." Konuklar bu hurmadan ve başka şeylerden yiyorlardı. Böylece üç gün kaldılar,sonra Allah RasûhVne (s.a.) veda ettiler. Hz. Peygamber (s.a.) de onlara hediyelerini verdi, dönüp beldelerine gittiler.

Bu olaydan çıkarılacak bazı fıkhı hükümler:

1— Misafirin ev sahibi üzerinde hakkı vardır ve bu hak üç mertebedir: Vacip olan hak, müstehap olan hak ve sadaka sayılan hak. Vacip olan hak bir gün ve gecedir. Hz. Peygamber (s.a.) bu üç mertebeyi sahih olduğunda ittifak edilen Ebu Şurayh el-Huzâî hadisinde zikretmiştir. Bu hadiste Rasû­lullah (s.a.) buyurmuştur ki: "Kim Allah'a ve âhiret gününe iman ediyorsa, misafirine hediyesini ikram eylesin." "Hediyesi nedir ya Rasûlallah?" dedi­ler. Buyurdu ki: "Onun bir günü ve gecesi. Misafirlik üç gündür, üç günden sonrası sadakadır. Bu müddetten fazla kalıp ev sahibine sıkıntı vermesi mi­safire helâl olmaz."'[305]

2— Dağda, kırda yitik olarak rastlanan davarın alınması caizdir. Bu şe­kilde bulunan bir koyunun sahibi ortaya çıkmazsa o bulana ait olur. Arka­daşlarımızdan (Hanbeİî âlimlerinden) bazıları bu hadis-i şerifi delil göstere­rek buluntu haldeki koyun ve benzerlerinin alınmasının caiz olduğu görüşündedir. Bu durumda onu bulan, şu üç seçenek arasında muhayyerdir: 1) Ya hemen keser ve yer, bu durumda kıymetini öder, 2) Ya satar ve bedelini sak­lar, 3) Veya koyunu yanında alıkor ve cebinden onun yiyecek masraflarını karşılar. Bu masraf konusunda iki durum vardır. Çünkü sahibi ortaya çıkın­caya kadar Rasûlullah (s.a.) onu bulanın mah olarak kabul etti. Şayet onun malı olursa o zaman yukarda zikredilen üç durum arasında muhayyerdir. Sa­hibi ortaya çıkarsa koyunu veya kıymetini sahibine verir. Ahmed b. Hanbel'in önceki (mütekaddim) arkadaşlarına gelince bunun aksini söylemişlerdir. Ebu'l-Hüseyin dedi ki: "Koyunu (bulan kimse) üzerinden bir sene geçmeden ko­yun üzerinde hiçbir tasarrufta bulunamaz. (Yani ne satabilir, ne de kesip yi­yebilir.) Bu konuda başka herhangi bir rivayet yoktur. Şayet dağda veya kır­da (özellikle yırtıcı i hayvanlara karşı kendisini koruyamayacak olan) davar cinsinden şeyleri alır dediysek, onu yemek vs. gibi hiçbir tasarrufta bulun­maması gerekir." îbn Akıl de böyle söylemiştir. Ebu TâlüVin rivayetine göre İmam Ahmed koyun hakkında: "Onu bir yıl tutar ve sahibini arar, sahibi çıkar gelirse ona geri verir." demiştir. Şerîfân da demiştir ki: "Üzerinden bir sene geçmeden koyuna sahip olunmaz. Bu konudaki rivayet tektir." Ebu Be­kir ise: "Kayıp davan alan kimse bir sene boyunca onun sahibini aramak zo­rundadır. Bu vaciptir. Bîr sene geçer, sahibi gelmezse bu durumda onun malı olur." der.

Birinci grubun görüşü, hem koyunu bulanın, hem de onun asıl sahibinin menfaatına uygunluğu açısından fıkhın ruhuna daha yakındır. Çünkü hay­vanı bir sene boyunca yanında tutup onun için masraf yapacak olan kimse, şayet bu masrafları sahibinden alacak olsa, o kimse belki koyunun kıymeti­nin .birkaç katı borçlanmış olacak. Şayet bu masrafları alamayacak olsa bu sefer de bulan kimse borçlu duruma düşecektir. Hayvanı kendi haline terke-der, almaz dersek, bu durumda da kurt parçalayacak ve telef olacaktır. Hal­buki Allah Teâlâ malın ziyan olmasını emretmez.

Soru: Sizin tercih ettiğiniz bu görüş, İmam AhmedMn ve arkadaşlarının görüşüne aykırı olduğu gibi bu koaadaki delile de muhaliftir.

İmam Ahmed'in görüşüne aykırılığı, Ebu Tâlib'in ondan naklettiği gö­rüşünde geçmişti. Yine Ebu Tâlib ondan, zaruret halinde bir ölü, bir de (usu­lüne uygun olarak) kesilmiş iki koyuna rastlayan kimse için şöyle dediğini nakletmiştir: "Ölü koyunun etinden yer, kesilmiş koyundan yiyemez, çünkü onun sahibi vardır." Bu sözüyle "onun sahibini araması gerekir." demek is­temiştir. Kesilmiş haldeki koyunun olduğu gibi bırakılmasını, alınmamasını vacip görürse canlı haldeki koyun hakkında böyle hükmetmesi daha evlâdır. İmam Ahmed'in arkadaşlarının sözüne muhalif olma durumu yukarıda geçinişti. Delile muhalif olmasına gelince, Abdullah b. Amr hadisinde şöyle de­nilmektedir: "Ya Rasûlallah! Koyunun kayıp olanı hakkında ne dersin?" di­ye sorduklarında buyurdular ki: "O senin veya kardeşinin ya da kurdundur. Kardeşinin kaybım sakla." Bir başka metinde ise: "Kayıbmı kardeşine iade et." buyurdu176* Bu hadis kayıp koyunun kesilmesini ve satılmasını menet­mektedir.[306]

Cevap: tmam Ahmed'in görüşünde, tariften (koyunun sahibim bulma çabası) daha fazlası yoktur. Öte yandan: "Bulan kimse yemek, satmak ve saklamak durumları arasında muhayyerdir." diyenler ise, tarifin gerekmedi­ğini söylemiyorlar. Bilâkis, kesip yese veya satsa bile alâmetleri ve işaretle­riyle tarife devam etmelidir, diyorlar. Sonunda sahibi çıkıp gelirse kıymetini öder. İmam Ahmed'in: "Onu tarif eder (sahibini arar)" sözü; koyun canlı olarak tarif eder veya bir zimmette teminat altına alınmış ve hem sahibinin hem de bulanın menfaatına uygun olarak tarif eder şıklarından daha umû­midir. Özellikle yolculuk halinde böyle bir hayvan bulan kimseye bir sene bo­yunca hayvanı yanında tutarak tarifte bulunma mecburiyeti getirmekte Şâ-ri'in rıza göstermeyeceği ölçüde güçlük ve meşakkat vardır. Onu almayıp terketmek ise o hayvanı helak olmaya maruz bırakmaktır ki, bu da onun alın­ması emrine ve alınmadığı takdirde kurtların nasibi olacağının haber verilme keyfiyetine ters. düşer. Bu durumda, şu iki şıktan birini tercih mecburiyeti var­dır: Onu satıp parasını saklamak veya yemek, ya da benzerini veya kıymetini ödemek.

İmam Ahmed'in arkadaşlarına muhalif olmasına gelince, bu imamla­rın en büyüklerinden, Hanbelî mezhebinin büyük şeyhleriyle kıyaslanabile­cek diğer âlimi Ebu Muhammed el-Makdisî—kaddesallahu sirrahu—tahyîr'i (yukarda zikri geçen üç durum arasında muhayyer olma) tercih etmiş ve bu konuda en mükemmel şekilde ve en isabetli kararı vermiştir.

Delîle (yukarda zikredilen hadise) muhalif olmasına gelince, deriz ki: O şer'î delilde, yolculukta veya çölde bulunup alınan hayvanın satılmasını veya yenilmesini yasaklayan, bir sene boyunca onu alıkoyup sahibini aramayı ve —ister masraflarını alsın ister almasın— onun yem giderlerini karşılamayı vacip kılan hüküm nerede? Bırakın bu konuda delil bulunmasını, şeriatta bile böy­le bir hüküm yoktur. Rasûlullah'm (s.a.): "Kardeşinin kayıbını sakla" sözü, o hayvanı kendisi alıp sahibinin hakkını çiğnememesi gerektiği hususunu açıkça ifade etmektedir. O koyunu satmak ve parasını saklamak, onu bir sene bo­yunca yanında tutup sahibini aramaktan, bu arada da ona harcama yapıp kıymetinin birkaç katı sahibini borçlandırmaktan daha hayırlı olunca, onu alıkoyup sahibine geri verme hususu da muhayyerlik sının içimledir, Hadis-i şerif, mânası ve kuvvetiyle bunu gerektirmektedir. Bu durum apaçıktır. Ba­şarı Allah'tandır.

3— Yitik devenin alınması caiz değildir. Ancak çok küçük bir yavru dair, kendisini kurt vb. yırtıcı hayvanlara karşı koruyamayacak durumda oi hadisin mânasmdaki delâlet ve tenbih sebebiyle, onun hükmü de koyuîjün hükmü gibidir. (Yani alınmasında bir sakınca yoktur). [307]


[304] Beliy b. Ömer b. İlhâf b. Kudâa. Belevî şeklinde nisbet edilir. Bk. Şerhu'l-Mevâhib-i Le-düniyye, 4/57; tbn Seyyiddinnâs, 2/252; İbn Sa'd, 1/330.

[305] Buharı, 78/31; Müslim, 48; Ebu Davud, 3748.

[306] Mevcut hadis kaynaklarında bu metne rastlayamadık. Ancak Ahmed b. Hanbel (Müsned'-inde, 6683, 6746, 6891), Ebu Ubeyde (el-Emvâl, 858) ve Ebu Davud (1713), Amr b. Şuayb— babası—dedesi yoluyla, bu mânaya gelen bir rivayette bulunmuşlardır.

[307] İbn Kayyim el-Cevziyye, Za’du’l-Mead, İklim Yayınları: 4/201-205.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Beliyoğullarının gelişi
« Posted on: 20 Nisan 2024, 09:02:44 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Beliyoğullarının gelişi rüya tabiri,Beliyoğullarının gelişi mekke canlı, Beliyoğullarının gelişi kabe canlı yayın, Beliyoğullarının gelişi Üç boyutlu kuran oku Beliyoğullarının gelişi kuran ı kerim, Beliyoğullarının gelişi peygamber kıssaları,Beliyoğullarının gelişi ilitam ders soruları, Beliyoğullarının gelişiönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes