๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Süneni Ebu Davud => Konuyu başlatan: Zehibe üzerinde 11 Şubat 2012, 22:50:21



Konu Başlığı: Hac Yolculuğu Esnasında Hayvanını Kiraya Vermek
Gönderen: Zehibe üzerinde 11 Şubat 2012, 22:50:21
6. Hac Yolculuğu Esnasında Hayvanını Kiraya Vermek

 

1733. ...Ebû Ümâme et-Teymfden; demiştir ki: Ben hac yolun­da (hacılara binek hayvanlarını) kiraya veren bir kimseydim, halk bana;

Senin haccın olmuyor, diyorlardı. Bir de İbn Ömer'e rastladım ve;

Ey Ebû Abdurrahman ben hac yolunda (binek hayvanlarını hacılara) kiraya veren bir kimseyim. (Bu sebeple) halk bana "senin haccın olmuyor" diyorlar (Sen ne dersin?) diye sordum. İbn Ömer:

Sen İhrama girmiyor musun, telbiye yapmıyor musun, Beyt'i tavaf etmiyor musun, Arafat'tan inip taşları atmıyor musun? dedi. Ben de;

Evet (bütün bunları yapıyorum), diye cevap verdim.

Öyleyse senin haccın oluyor. (Çünkü) Peygamber (s.a.)'e bir adam gelip senin sorduğun şeyin aynısını sormuştu da Resûlullah (s.a.)  sükût  etmişti,  şu: "Rabbinizden  nzık istemenizde günah yoktur"[110] mealindeki âyet ininceye kadar cevâb vermemişti. (Bu ayetin inmesi üzerine) Resûlullah (s.a.) onu çağırtıp kendisine bu âyeti okuyarak;

“Senin (bu şekilde) haccın sahihtir" buyurmuştu, dedi.[111]

 

Açıklama
 

Hz. Abdullah b. Ömer, hac yolunda binek hayvanını kiraya vererek ticâret yapmanın haccı ifsâd edip etmeye­ceği mevzuunda kendisine soru soran Ebû Ümâme et-Teymî'ye cevâb ve­rirken Hz. Peygamber'in aynı konuda verdiği bir fetvayı delil getirerek bunda bir sakınca olmadığı yolunda fetva vermiş. Nitekim, bu konuda ilim adamları görüş birliğine varmışlar. Ebû Müslim el-Havlânî'den başka bunun aksini iddia eden bir kimse çıkmamıştır. 1731 numaralı hadis-i şeri­fin açıklamasında da söylediğimiz gibi Ebû Müslim'in bu görüşüne iltifat eden olmamıştır.[112]

 

1734. ...îbn Abbâs (r.a.)'dan rivayet edildiğine göre, insanlar haccın ilk zamanlarında, hac mevsimlerinde Minâ'da, Arafat'ta ve Sûkuzu'l-Mecâz'da alış-veriş yaparlardı. (Fakat) ihrâmh olarak alış­veriş yapmaktan da korkarlardı. Bunun üzerine noksan sıfatlardan münezzeh olan Allah "(Hac mevsiminde) Rabbinizden rızık isteme­nizde bir günâh yoktur"[113] (âyet-i kerimesini) indirdi.

(Râvi îbn Ebi'z-Zi'b) dedi ki: Ubeyd b. Umeyr'in bana haber verdiğine göre O (îbn Abbâs) Kur'ân'da bu (hac mev­simleri) kelimesini okurmuş.[114]

 

Açıklama
 

İnsanlar cahiliyye döneminde hac mevsimlerinde Arafat, Mina, Sûkuzu'l-Mecâz  gibi  mukaddes  yerlerde  alış-veriş yapmaktan çekinmezlerdi. İslâmiyyetin gelmesi ve İslâmî manâdaki haccın farz kılınmasıyla müslümanlar hac mevsimlerinde eski alışkanlıklarına uya­rak sözü geçen mukaddes yerlerde yine alış-verişlerine devam ediyorlardı. Bir taraftan da hem cahiliyye âdetine uyduklarından, hem de buralarda alış-veriş yapmanın hacla ilgisi olmadığından ihrâmlı bir halde bu işi yap­manın haclarını ifsâd edeceğinden korkuyorlardı. Bunun üzerine Allah Te'-âlâ âyet-i kerime indirerek hac mevsiminde ihrâmlı iken Arafat ve Mina gibi harem dahilindeki mukaddes yerlerde bile olsa, rızık .temin etmekte bir sakınca olmadığını beyân etti. Bir önceki hadisin şerhinde de açıkladı­ğımız gibi bu konuda mezhep imamları arasında görüş birliği vardır.

Bu hadis-i şerifte İbn Abbâs (r.a.)'ın, Bakara Sûresi'nin yüz doksan sekizinci ayetini “Hac mevsiminde Rabbinizden rızık istemenizde bir günâh yoktur," şeklinde okuduğu ifâde ediliyor. Bilindiği gibi bu şekilde Kur'ân-ı Kerîmi tek bir şahsın okuyuş tarzına "Kıraât-ı âhâd" veya "Şâz kırâ'at'Menir. Şâz kırâ'atler de meşhur ve gayr-ı meşhur diye ikiye ayrılır.

Gayr-ı meşhur kırâ'atler, bütün imamlarca geçerli değildir. Bunlar ile hiç bir şer'î hüküm isbat edilemez. Meşhur şazlar ise, İmâm Malik ile İmâm Şafiî'ye göre, yine hiç bir şer'î hüküm için mesned teşkil etmezler.

Hanefî imamlarınca ise, yalnız ibâdet ve muamelât hususunda geçer­lidir. Bunlar Kur'ân'dan olmasalar bile, hadis sayılabilir. Bu yönden ken­dileri ile zannî meselelerde amel olunabilir.

Meselâ; yemin kefaretini bildiren âyet-i kerime "Hz. Osman mushafında "Üç gün oruç tutunuz"[115] diye kayıtlıdır. İbn-i Mesûd'un mushafında ise; "üç gün arka arkası­na oruç tutunuz" diye yazılıdır. Bu mushaftaki "peşi peşine" kelimesi şâz'dır. Fakat meşhur şâz olduğundan Hanefi imamlarınca yemin kefareti orucunun, peşi peşine üç gün tutulması gereklidir. Demek ki, bu meşhur şâz kırâ'at ile mutlak olan birâyeti ibâdet, hususunda takyid eylemişlerdir.

Meşhur olmayan şâz kırâ'ata bir örnek: Ramazan-ı şerif orucunun kazasına ait olan âyet, Hz. Osman Mushaf'ında "Ra­mazan orucunu tutmayan kimse bir güne mukabil; bir gün oruç tutar"[116] şeklindedir ve bu âyet, Übey b. Ka'b'ın Mushafında "Birbiri ardınca bu kaza orucunu tutar" şeklin­de yazılmıştır. Fakat bu kayıt, tek bir kişinin intikâl ettirmesi dolayısıyle, meşhur değildir. Haber-i ahâd kabilindendir. Bundan dolayı bununla bütün imamlara göre âmel edilemeyeceğinden kazaya kalmış ramazan orucu­nu birbiri ardınca tutmak şart değildir. Bunlar ayrı ayrı günlerde de tutu­labilir. Bu hadîsle ilgili gerekli diğer bilgiler 1731 numaralı hadîsin şerhin­de geçtiğinden burada tekrara lüzum görülmemiştir.[117]

 

1735. ...(Musannif Ebû Davud'un dediğine göre kendi şeyhi) Ahmed b. Salih bir hadis rivayet etmiştir (ki bu hadisin) manası (şudur):

İbn Abbâs'ın hürriyetine kavuşturduğu kölesinin Abdullah b. Abbas'dan rivayet ettiğine göre insanlar haccın ilk zamanlarında (hac mevsiminde) alış-veriş yaparlardı... (Musannif Ebû Davud'un riva­yetine göre Ahmed b. Salih daha sonra önceki hadisin) manasını (en son kelimesini teşkil eden) "mevâsimü'1-hacc (Hac mevsimleri)"ne kadar nakletmiştir.[118]

 

Açıklama
 

Bu hadisi Müellif Ebû Dâvûd, Ahmed b. Sâlih'den rivâyet etmiştir. Ancak Ahmed b.  Salih'in sözlerini mânâ olarak rivayet etmiştir. Müellifin mana olarak nakl ettiği ettiği bu ha­dis önceki hadisin aynısı olduğundan oradaki açıklama ile yetiniyoruz.[119]

[110] el-Bakara (2), 198.

[111] Kütüb-İ Sitte arasında sadece Ebû Dâvûd rivayet etmiştir.

    Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınları: 6/433-434.

[112] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınları: 6/435.

[113] el-Bakara (2), 198.

[114] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınları: 6/435.

[115] el-Mâide (5) 89.

[116] EI-Bakara (2), 185.

[117] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınları: 6/435-437.

[118] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınları: 6/437.

[119] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınları: 6/437.



Konu Başlığı: Ynt: Hac Yolculuğu Esnasında Hayvanını Kiraya Vermek
Gönderen: Zeynep 8D üzerinde 03 Ocak 2015, 01:14:14
Esselamu Aleyküm;
Hac yolculuğu sırasında ticaret (rızık için) binek hayvanı kiralamak , ibadetimize engel değildir. Peygamberimiz bu soruya cevap vermemiş Allah ayet indirdikten sonra binek hayvanlarını ticaret için kiralamanın ibadetimize hiç bir etkisi olmayacağı nakledilmiştir.