> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Kütübü Sitte > Temizlik Bahsi taharet 17
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Temizlik Bahsi taharet 17  (Okunma Sayısı 730 defa)
01 Mayıs 2010, 15:33:20
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 01 Mayıs 2010, 15:33:20 »



AÇIKLAMA:



1- Müellifimiz, Amr İbnu Abese´nin müslüman oluşuyla ilgili menkibe´yi Fazîletliler bölümünde kaydetmeyi vaadettiği halde, o bölüme baktığımız zaman Amr İbnu Abese (radıyallahu anh)´la ilgili bir bab koymadığını görüyoruz. Gözden kaçmış olduğu anlaşılıyor. Biz, burada mevzubahis olan hadisin Müslim´deki vechinin burada yer almayan kısmının tercümesini aşağıya koymayı uygun bulduk:

"Ebû Ümame anlatıyor: "Amr İbnu Abese es-Sülemî şunu anlattı:

"Ben cahiliye devrinde bütün insanların dalâlette olduğunu ve asla doğru yolda olmadıklarını biliyordum. Zira insanlar putlara taparlardı. Derken işittim ki, Mekke´de bir zat çıkmış, bazı haberlerde bulunuyormuş. Derhal deveme atlayıp O´na geldim. Bir de gördüm ki, Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) gizlenmiş, (henüz açıktan tebliğde bulunmuyor). Kavmi de O´nun aleyhinde pek cür´etkâr. Bunun üzerine O´na acıyıp Mekke´de yanına gittim. Kendisine: "Sen nesin?" dedim.

"Ben peygamberim!" diye cevap verdi. Ben tekrar sordum:

"Peygamber ne demektir?"

"Beni Allah gönderdi!" dedi. Kendisine:

"Peki seni ne ile gönderdi?" dedim.

"Beni sıla-i rahm ile, putları kırmakla, Allah´ı bir bilip hiçbir ortak koşmamakla gönderdi" dedi. Ben tekrar:

"Bu işte seninle olan kimler var?" dedim.

"Bir hür ve bir köle!" cevabını verdi. O gün için, iman edenlerden Resûlullah´la beraber olanlar Hz. Ebû Bekr ve Hz. Bilâl idi, (radıyallahu anhümâ).

"Sana ben de uyuyorum!" dedim. Bunun üzerine (aleyhissalâtu vesselâm):

"Bugün için söylediğini yapamazsın. Halimi ve insanların halini görmüyor musun? Fakat şimdilik ailene dön. Benim ortaya çıktığımı işittin mi bana gel" buyurdular. Ben de aileme döndüm.

Resûlullah Medine´ye geldiğinde ben hâlâ ailemde idim. Ben ondan haberler soruyor (gelişmeleri takip ediyordum). Medine´ye gelince de halka sormuştum. Derken, o sıralarda Yesrib ahalisinden bir grup Medineli yanıma geldi.

"Medine´ye gelmiş olan şu adam ne yaptı?" diye sordum.

"İnsanlar süratle ona koşuyor. Kendi kavmi O´nu öldürmek istedi, ancak bunda muvaffak olamadılar" diye cevap verdiler. Kalkıp Medine´ye geldim, doğru huzuruna çıktım. "Ey Allah´ın Resûlü dedim, beni hatırladınız mı?"

"Evet! Sen bana Mekke´de gelen zât değil misin!" buyurdular. Ben:

"Evet!" deyip sözlerime devamla:

"Ey Allah´ın Resûlü! Allah´ın sana öğrettiği ve benim meçhulüm olan şeylerden haber ver, bana meselâ namazdan bahset!" dedim. Şu açıklamayı lütfettiler:

"Sabah namazını kıl, sonra güneş doğup yükselinceye kadar namazdan uzak dur. Zira güneş bu doğma anında şeytanın iki boynuzu arasında doğar ve bu esnada kâfirler ona secde ederler. Sonra gölge mızrağa ağıncaya kadar namaz kıl.[177] Zira namaz meşhuddur (melekler şâhid olurlar), mahzurdur (melekler kılınırken hazır bulunurlar). Sonra tekrar namaz kılmaktan vazgeç, zira bu sırada cehennem kaynatılır. Gölge öne geçti mi tekrar namaz kıl, zira namaz meşhuddur, mahzurdur. Onu ikindiyi kılıncaya kadar kılmaya devam et. Sonra tekrar güneş batıncaya kadar namaz kılmaktan vazgeç, zira güneş şeytanın iki boynuzu arasından batar ve bu sırada kâfirler ona secde ederler!"

Ben tekrar:

"Ey Allah´ın Resûlü! Ya abdest? Bana ondanda açıklamada bulunsanız!" dedim. Aleyhissalâtu vesselâm buyurdular:

"Sizden kim abdest suyunu hazırlar..."

Hadisin devamı, yukarıda 3583 numarada kaydettiğimiz şekilde devam eder, burada tekrar yazmaya gerek görmüyoruz.

2- Hadiste geçen "güneşin şeytanın iki boynuzu arasında doğması" tabiri ile ilgili açıklama daha önce 2418 numaralı hadiste geçti.

3- Keza meşhud ve mahzur tabirleri de 2419 numaralı hadiste açıklandı.[178]



ـ3586 ـ9ـ وعن ابن عمر رَضِيَ اللّهُ عَنْهما: ]أنَّ رسولَ اللّهِ # قالَ: مَنْ تَوَضّأ عَلى طُهْرِ كَتَبَ اللّهُ لَهُ بِهِ عَشْرَ حَسَنَاتٍ[. أخرجه الترمذي .



9. (3586)- İbnu Ömer (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Kim abdestli olduğu halde abdest tazelerse, Allah bu sebeple kendisine on (misli) sevab yazar."[179]



AÇIKLAMA:



Burada, abdestli olduğu halde abdest almak kastediliyor. Böylece Resûlullah daima abdestli bulunmaya teşvik etmiş olmaktadır.

On sevabtan maksad, abdest almanın sevabının on katıdır. Zira sıkça geçtiği üzere, Rabbimiz Teâlâ Hazretleri Kur´ân-ı Kerîm´de, her bir hayır amelin on misliyle değerlendirileceği müjdesini vermektedir: مَنْ جَاءَ بِالْحَسَنَةِ فَلَهُ عَشْرُ أمْثَالِهَا Ancak şunu da belirtelim: On misli sevab asgari miktardır. Kur´an´da sevabın yediyüz misli, otuzbin misli ve hatta hesapsız misli de )بِغَيْرِ حِسَابٍ( vaadedilmiştir.

Abdest üzerine abdestin, israf olmaması için önceki abdestle bir namaz kılınmış veya meclis değişmiş olmalıdır. Buna riâyet edilmezse abdest üzerine abdest israf olacağından mekruh addedilmiştir. Abdest üzerine abdesti, nûrun ala nûr diye tavsif eden rivayetin merfû (Resûlullah´ın sözü) olmadığı belirtilmiştir.[180]



ـ3587 ـ10ـ وعن أبي سعيد رَضِيَ اللّهُ عَنْه: ]أنَّ رسولَ اللّهِ # قال: مَنْ تَوَضّأ فقَالَ: سُبْحَانَكَ اللَّهُمَّ وَبِحَمْدِكَ أسْتَغْفِرُكَ وَأتُوبُ إلَيْكَ. كُتِبَ في رَقٍّ، ثُمَّ طُبِعَ بِطَابِعٍ، ثُمَّ رُفِعَ تَحْتَ الْعَرْشِ فَلَمْ يُكْسَرْ إلى يَوْمِ الْقِيَامَةِ[. أخرجه رزين .



10. (3587)- Ebû Saîd (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Kim abdest alıp: "Sübhâneke Allahümme ve bihamdike estağfiruke ve etûbu ileyke. (Rabbim seni tenzîh ederim, Allah´ım hamdim sanadır, senden bağışlanmak isterim, tevbem de sanadır)" derse, bu bir kâğıda yazılır, sonra bir mühür üzerine nakşedilir, sonra da Arş´ın altına kaldırılır ve Kıyamete kadar (mühür) kırılmaz."[181]



İKİNCİ FASIL

ABDESTİN SIFATI


ـ3588 ـ1ـ عن حمران مولى عثمان: ]أنَّ عُثْمَانَ رَضِيَ اللّهُ عَنْه دَعَا بِمَاءٍ فَأفْرَغَ عَلى كَفيْهِ ثََثَ مَرَّاتٍ فَغَسَلَهُمَا، ثُمَّ ادْخَلَ يَمِينَهُ في ا“نَاءِ فَمَضْمَضَ واسْتَنْثَرَ، ثُمَّ غَسَلَ وَجْهَهُ ثََثاً وَيَدَيْهِ إلى المِرْفَقَيْنِ ثَثَ مَرَّاتٍ، ثُمَّ مَسَحَ بِرَأسِهِ، ثُمَّ غَسَلَ رِجْلَيْهِ ثََثَ مَرَّاتٍ إلى الكَعْبَيْنِ، ثُمَّ قالَ: رَأيْتُ رسولَ اللّهِ # تَوَضَّأ نَحْوَ وُضُوئِى هذَا، ثُمَّ قَالَ: مَنْ تَوَضّأ نَحْوَ وُضُوئِى هذَا، ثُمَّ صَلّى رَكْعَتَيْنِ َ يُحَدِّثُ فِيهِمَا نَفْسَهُ غفِرَ لَهُ مَا تَقَدّمَ مِنْ ذَنْبِهِ[. أخرجه الخمسة إ الترمذي، وهذا لفظ الشيخين .



1. (3588)- Humrân Mevlâ Osman anlatıyor: "Hz. Osman (radıyallahu anh) su istemişti. (Getirdim. Aldı ve) üç kere ellerine dökerek yıkadı. Sonra sağ elini kaba sokup mazmaza ve istinşakta bulundu (ağzına ve burnuna su alıp yıkadı). Sonra üç kere yüzünü, arkasından da dirseklerine kadar üç kere ellerini yıkadı. Sonra başına meshetti, sonra da topuklarına kadar ayaklarını üçer sefer yıkadı ve:

"Ben Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)´ı, şu abdestim gibi abdest alırken gördüm" dedi. Abdesti bitince de şöyle demişti:

"Kim şu abdestim gibi abdest alır, arkasından iki rek´at namaz kılar ve namazda kendi kendine (dünyevî bir şey) konuşmazsa geçmiş günahları affedilir."[182]



AÇIKLAMA:



Hattâbî, kişinin namazda nefsine konuşmasını vesvese olarak değerlendirir. Öyle ise nefsine konuşmaması, imkân nisbetinde vesveseye yer vermemesidir. Bâzı âlimler, "kendi kendine konuşma"yı, kişinin namazda irâdî olarak namazın edebine yakışmayacak dünyevî şeyler düşünmesi, zihnini böyle şeylerle meşgul etmesi olarak yorumlar. Esâsen, irâdî olmaksızın zihinden geçen hâtırât bu ümmetten affedilmiştir, onların sorumluluğu yoktur. Şu halde irâdî olarak namaz edebine uygun hâlâtın muhâfazasına çalışılacaktır. O vakit hadiste vaadedilen feyze mazhar olunur inşaallah.[183]



ـ3589 ـ2ـ ولمسلم في أخرى عن ابن أبي مليكة قال: ]سُئِلَ عُثْمَانُ رَضِيَ اللّهُ عَنْه عَنِ الوُضُوءِ فَدَعَا بِمَاءٍ فَأُتِىَ بِمِيضأةٍ، فَأصْغَى عَلى يَدِهِ الْيُمْنِى، ثُمَّ أدْخَلَهَا في ا“نَاءِ فَمَضْمَضَ ثََثاً، وَاسْتَنْثَرَ ثََثاً، وَذَكَرُ نَحْو مَا تَقَدّمَ، وَفِيهِ: ثُمَّ أدْخَلَ يَدَهُ فَأخَذَ مَاءً فَمَسَحَ رَأسَهُ وَأُذُنَيْهِ فَغَسَلَ بُطُونَهُمَا وظُهُورَهُمَا مَرَّةً وَاحِدَةً[ .



2. (3589)- Ebû Dâvud´un İbnu Müleyke´den kaydettiği bir başka rivayette şöyle gelmiştir: "Hz. Osman (radıyallahu anh)´tan abdest hakkında (nasıl alınacağı) sorulmuştu. Hemen su istedi ve derhal bir abdest kabı getirildi. Kaptan önce sağ eli üzerine su döktü (ve onu yıkadı), sonra sağ elini kaba batırdı, üç kere mazmaza, üç kere istinşakta bulundu... [önceki hadiste geçtiği üzere zikretti. Hadiste şu ziyâde var]: "Sonra elini daldırıp su aldı ve başına, kulaklarına meshetti, kulaklarının iç ve dışlarını birer kere meshetti."[184]



ـ3590 ـ3ـ وله في أخرى: ]فَأفْرَغَ بِيَدِهِ الْيُمْنَى عَلى الْيُسْرَى، ثُمَّ غَسَلَهُمَا إلى الْكُوعَيْنِ[. وله في أخرى: »وَمَسَحَ رَأسَهُ ثَثاً« .



3. (3590)- Yine Ebû Dâvud´un bir diğer rivayetinde şöyle gelmiştir: "Sağ eliyle sol eli üzerine su döktü, sonra her ikisini de bileklere kadar yıkadı."[185]

Yine Ebû Dâvud´un bir diğer rivayetinde "Başını üç kere meshetti" denmiştir.[186]


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Temizlik Bahsi taharet 17
« Posted on: 25 Nisan 2024, 04:51:55 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Temizlik Bahsi taharet 17 rüya tabiri,Temizlik Bahsi taharet 17 mekke canlı, Temizlik Bahsi taharet 17 kabe canlı yayın, Temizlik Bahsi taharet 17 Üç boyutlu kuran oku Temizlik Bahsi taharet 17 kuran ı kerim, Temizlik Bahsi taharet 17 peygamber kıssaları,Temizlik Bahsi taharet 17 ilitam ders soruları, Temizlik Bahsi taharet 17önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes